resimdekine benzer bi anım var lan. paylaşayım amk.

bir gün çalıştığım iş yerinde emre ve selamiye bizim evin boş olacağını söyledim ve içme teklifi yaptım. anında kabul ettiler. o günün akşamı paraya kıyıp rakıları biraları aldık, mezelik malzemeleri de alıp bizim eve geçtik. o dönemler bilgisayar yeni yeni yaygınlaşıyor. internet kafelerin refaşta olduğu dönemler yani evlerde bilgisayar pek bulunmazdı.

bunlar bizim eve gelince askerdeki abimin bilgisayarını gördüler ve hemen başına oturup interneti açtılar. akşamı tak ettiler. bir süre sonra baktığımda şain ka ferresi izliyorlardı. biraz daha süre geçsin dedim tekrar baktım. bu seferde sahte hesap alıp koca koca abazaları kandırıyorlar ve cam açıp al işareti çekerek hayvan gibi gülüyorlardı. durumu daha da kaldıramadım. rakıyı açtığım gibi diktim kafaya sek şekilde. (hayatımda ilk kez içiyorum) her ne kadar tiksinsem de biraz tribe girerek biraz da bu muallaklere bozularak içtim, içtim ve içtim. daha sonra beni bayağı çarptı ve yanlarına gittim. niye gelmiyosunuz lan tak ettiniz akşamı dedim. "dur geliyoz kanka" dediler. anneleri "kalk oğlum gidiyoruz artık" diyen çocukların bilgisayar başından ayrılmak istemeyerek yalan söylemesi gibi...

artık böyle devam edemezdi. zaten ortama ayak uydurup üstü çıplak gezen selami bilgisayar başında oturuyordu. hiç beni görmüyorlardı bile. o an gözüme sinek ilacı ilişti. (daha önceden denemiştim. çakmak çakınca ve sıkınca alev alıyordu)

önce arkasına geçtim ve çakmağı yaktım. bunlar hiç oralı olmadılar. beni görmyorlardı zaten. sonra selonun kafasına nişan alıp sıktım sinek ilacını...

bir anda "anam anam yanıyom" diye çığlık atmaya başladı. ben de o kadar yanacağını tahmin etmemiştim. daha doğrusu hiç bişey tahmin etmemiştim. sadece dikkatlerini çekmek istemiştim o kadar. selaminin koluna girerek koşa koşa banyoya zütürdüğümde kafasından saçından dumanlar çıkıyordu. ve biraz yanık kokusu geliyordu. duşa soktum bunu. aldım fişkiyeyi ve açtım sonuna kadar. kafasında gezdirim. hala yanıyooom diyerek bana trip atıyordu. elimi saçında gezdirdikçe elime yanmaktan uçları topak olmuş sertleşmiş saçlar geliyordu. hem gülerek hem belli etmemeye çalışarak yıkadım kafasını.

daha sonra efendi efendi oturdular masaya. ve hala devam eden yanık kokusu eşliğinde içkilerimizi içtik.