-1
1)Toplumsal normlar, gelenek- görenek ve din
Ülkemizde ataerkil bir aile modeli mevcut ve bu durum kadının hayatını dolayısıyla ülkenin durumunu olumsuz yönde etkiliyor. Kadına biçilen rol neyse kadın o hayatı yaşıyor. Biçilen diyorum çünkü kendi karar mekanizmasını oluşturamıyor. Tek başına karar alma yetisine sahip değil maalesef... Babasının ya da abisinin veya aile büyüklerinin yanında oturma şekli bile belirlenmiş ve uymadığı durumlarda ciddi tepkiler görüyor. Ayrıca ülkemizde çoğunluğun mensup olduğu din de kadının bir adım geride durmasının başlıca nedenleri arasında...
2)Kadının kendi kendini değersizleştirmesi
Malesef bu durum belki de en çok kanayan yaralarımızdan. Ataerkil aile yapısından kaynaklı, eğitimsizlikle de kesinlikle bağlantılı bir konu. Kadın, kendi gücünün farkında değil ya da farkına varmak istemiyor. Farkına varmaya çalıştığında da önüne engeller çıkıyor... Ülkemizde sıkça görülen taciz, tecavüz gibi insanlık dışı olaylarda bile hemcinsleri tarafında duramayan kadınlarımız var. Siz ne kadar ayrı hareket ederseniz karşı cinsin size saygı göstermesi de o kadar zorlaşır.
3)Medya ve siyasetin tutumu
Öncelikle siyaset kurumuyla ilintisine değineceğim. Meclisteki 4 partiden toplamda 82 kadın milletvekili mevcut.550 milletvekilinin 82 si kadın. Türkiye'nin bugününü ve yarını değerlendirmeye alacak ve üzerine çalışmalar yapacak ,ülkemizin geleceğiyle ilgili söz sahibi olabilen 82 vekil... Bu durum bir kadın için acı verici olmalı. Kadınlar bu durumdan gocunmalı bence... Ve bir şeyleri değiştirmek için çaba sarf etmeliler...
Medyaya gelirsek(bunun içine dizi, sinema, reklam vs. dahil ediyorum)daha vahim bir durum hakim. Öncelikle müzik klipleri, reklam ve diziler... Kadını objehaline getiren kulvarlardan bazıları... Reyting uğruna, daha çok para kazanma uğruna, kısacası kapitalizme kurban giden kadın bedenleri.