Türk kızı paradoksun, ironinin ta kendisidir. Tespitimin dayanaklarını hemen özetliyorum.

Bir Türk kızı ile sevgili olursunuz, onu seversiniz ve Türk kızı da sizi sever, ilgi ve romantizm bekler sizde ilginizi ve romantizminizi çekinmeden, içinizden geldiği gibi gösterirsiniz. ilişkinize ciddi, evlilik gözü ile baktığınız için(liseliler ve ya kendi aramızda yüzük taktıkçılar si bunun dışındasınız, bu sözlerim size değil üzerinize alınmayın) rol yapmak, köprü-ayı-dayı olayını yapmak istemediğiniz için kendiniz olursunuz kız sizin aile yapınıza ve kültürünüze ayak uydurmak istemez size karşı güç savaşı vererek direnir sonra sonuç ayrılık olur. Daha sonra 25 yaşını geçmiş bu kızımıza görücü gelir, maksimum 3-4 sefer görüştüğü bu herif ile evlenir. Bu heriften önce birbirlerine deliler gibi aşık iken diğer çocukcağızın yapmasını istemeyip yaptığı o şeyler, yaparım olmaz diye direttiği o şeyler var ya he o herif hayır dediği anda o herife itiraz bile edemez adeta kölesi, köpeği olur, heriften romantizm göremez çünkü bu herifte aynı bu kız gibi bir kız ile sevgili olmuş ve dersini almıştır.

Türk kızına ona aşık olduğunuzu, onu sevdiğinizi gösterdiğinizde zütü kalkar, bunu kullanmaya çalışır.

Ama onu giblemediğinizde kulunuz olur evet lan giblemediğinizde kulunuz olur, ciddiyetinizi bozmadığınızda sizin ağzınızdan çıkanları ikilemeden yapacaktır.

Hayatta kimseye vazgeçilmez olduğunu hissettirmeyin, bunu kullanmaya çalışırlar, özellikle Türk kızına bunu verdiğinizde sonuçları yukarıda yazılı.

edit: romantizm ilgi ister onu verdiğinizde kendinde güç bularak sizi iç güveysi gibi, karı köylü gibi yapmaya kalkar onurunuzu zedeler sözlerinizi giblemez bildiğini okuma konusunda şiddetli tartışmalar yaşar. Kendisini giblemeyen, sözlerine fikirlerine değer vermeyen bildiğini okuyan bir adamın ise sırf ilgisini görebilmek için ne derse yapar köpeği olur. işte bu ironinin, kıymet bilmezliğin, kibir ve şimarıklığın ta kendisidir.