/i/Devlet

  1. 26.
    0
    La ABD diyorsun nerede yaşadığını sanıyorsun burası Türkiye burası Ortadoğu .abd ye hiç gittin mi liseli eminim Google resimlerden öteye geçememişsindir orada sivil toplumdan tut çoğu sosyal sistem gelişmiş durumda evsizlerin ise hayvandan farkı yok ABD Bambaşka bir yer
    ···
    1. 1.
      0
      abd'ye hiç gitmedim. bir yer hakkında bilgi sahibi olmak için gitmeme gerek yok, herhangi bir dönemle ilgili bilgi sahibi olmak için de o dönemde yaşamama gerek olmadığı gibi. sana kalsa tarih diye bir bilim dalı olmayacak amk kafaya bak :D
      ayrıca abd sadece bir örnek. çok da sevmem abd'yi aslında. avrupa'da isviçre'yi tercih ederim. üniversiteler bazında örnek verdim sadece.
      bu arada "burası ortadoğu" gibi bir düşünce de saçma. burası ortadoğu olduğu için bunun olması gerekiyor zaten. vietnam'ın eğitim sistemini değiştirenlere millet "burası vietnam kardeş, sen ne yapıyosun" dememiştir sanırım. iyi ki de dememiş ki pisa'da nasıl geliştiklerini görüyoruz. ya da ülkemizde gerçekleşen devrimler için de aynı şey söylenebilir. "burası ortadoğu paşam, sen ne yapıyosun" di mi?
      doğru evrenseldir.
      ···
  2. 27.
    0
    ABD kapitalizmin beşiği. orada paran yoksa bütün toplum istisnasız seni itin zütüne sokup sokup çıkartır. hayvandan aşağı varlıksındır. işin yoksa bin muamelesi görürsün. kapitalizmin beşiği, paranın gerçekten tek değer olduğu yerde üniversitelerde de para konuşur gözüm. Üniversiteleri paralı yap. beşer işi şaşar. ona da bir kulp bulunur. formülüne çok güveniyorsun. toplumu bir nebze düzeltmen gerekiyor. ve gençlere hedef vermen gerekiyor. adam devletini gibine takmıyor ki amk! devletini güçlendirmek için değil gibinin keyfine yaşayan bencil bir gençlik topluluğu var. üni paralı da olsa yozlaşma durmaz. bir tsunamiden bahsediyoruz. hadi durdur bakalım...
    ···
    1. 1.
      0
      "kapitalizmin beşiği, paranın gerçekten tek değer olduğu yerde üniversitelerde de para konuşur gözüm."
      yukarda da örneğini verdim, yine veriyorum. koskoca abd başkanı clinton'ın fahri doktora ünvanı isteğini geri çevirdi şikago üniversitesi. sebep akademik bir çalışması olmaması. para konuşuyor olsaydı çat diye alırdı adam.
      para konuşuyor olsaydı williams'da 2 bin küsür öğrenci değil 10-15 bin öğrenci olurdu en az.
      ···
  3. 28.
    +2 -1
    he yani fakir binlerin %10u burslu girebilecek(ki bu toplumun %90'ı) geriye kalan %90'ı zengin binleri dolduracak bu sayede eğitim kalitesi yükselecek. ulan gerizekalı burssuz okuyan adam kalitenin anasını gibmiyor mu? yobaz la bu.
    üniversitelerde kalifiyeli eğitimin tek yolu şudur; tüm özel üniversiteler kapatılacak. mühendislik, hukuk gibi çok fazla gereksiz kontenjana sahip bölümlerin bazıları kapatılacak ve 2 yıllık teknik bölümlerin kontenjanları arttırılacak. yapılacak basit bir araştırma ile mühendis, avukat, doktor, tekniker vb. işlerde ki açık tespit edilebilir. belirli kontenjanlar sağlanarak gereksiz olan bölümler çok rahat kapatılabilir.
    geriye kalacak öğrenciler için de yine meslek edinim kursları oluşturulabilir. bu sayede hem o eğitim gruplarında da çalışacak öğretim görevlisinden tut temizlikçiye kadar istihdam sağlanabilir. çözüm aslında çok basit ancak tabi bu çözüm sizin gibi kapitalist köpeklerin işine gelmez. çünkü ortada emeği sömürülecek ve parasıyla gibeceği insan kalmıyor.
    ···
    1. 1.
      +1 -1
      basit bir cümleyi dahi okuyup da anlayamıyosun lan :D gibtir et seni aşar bu konular. türkçü veletlerle falan tartış.
      ···
    2. 2.
      0
      şu başlık altında o kadar sığ, "pis kapitalist"ten öteye gitmeyen o kadar fazla yazı yazıldı. onlara sabırla cevap vermişim, uzun uzun derdimi anlatmışım, insan bi okur ama hala daha "heeee fakir okuyamicak yaniii, pis kapitalist, yobaz!!!" diyebilen çıkıyor. akıl alır gibi değil. hala daha emek sömürülmesinden falan bahsediyosun. aç bir araştır mesela işçi haklarının korunmasının temelinde liberallerin rolü nedir. hani o kapitalist köpeklerden bahsediyorum... işiniz gücünüz boş propaganda, ezber laflar.
      ···
      1. 1.
        0
        çözüm önerisi olarak adamı borçlandırmak modern kölelik dediğimiz sistemin sistemli bir köleliğe dönüştürmektir. bu kadar olmaz arkadaş. adam açık açık borçlanma sistemi kurmuş lan :D hayır enterasan olan şu ki elinde yazdığım gibi bir reform yapma yolu varken ne diye insanları borçlandırma sistemine gidersin lan?
        edit: o kadar dar görüşlüsün ki parasız bir sistem kuramıyorsun. insanları meta olarak görmekten vazgeçmeyeceksiniz. onları sürekli bir sınırlandırma ve ellerindekini kaybetme korkusuyla veya daha fazla kazanç hırsı ile daha fazla çalıştıracak ve daha fazla sömüreceksiniz. evet belki bu dünya'yı bir nebze daha gelişmiş yapacak ama mutlu insan sayısı hep azalacak.
        ···
    3. 3.
      0
      hala ezberden devam ediyorsun, bir de dar görüşlü diye bana diyorsun, hakikaten ilginç.
      kasıtlı olarak yanlış bilgilendirilmiş bir insansın, net olarak görülüyor. suç tam olarak sende değil gerçi, bu devletçi kafayı sana yerleştiren asıl suçlu. bunu kırmanın yolu da az biraz okumak... yoksa tüm özel okulları kapatıp, her şeyi devletleştirip bir de üstüne mutluluktan bahsetmenin başka bir açıklaması olamaz, zira bugün dünyanın en fazla refaha sahip ülkeleri liberal sistemle yürümektedir. dolayısıyla "mutlu insan sayısı azalacak" düşüncen baya geçersiz.
      öte yandan borçlandırma sistemi cart curt demişsin. modern kölelik falan :D asıl kölelik devletin genişlediği ülkelerde vardır. devlet ne kadar genişlerse bireysel olarak senin alanın o kadar daralır. eşitlik adı altında herkesin devlet emri altına alınmasını savunmaktasın. hayvan gibi vergi verilsin, çalışanla çalışmayan "eşit" olsun, iki kuruş para kazanan işçinin cebine göz dik, neden? faydasızın teki itlik peşinde koşturacak, derse bile girmeyecek ama onun eğitimini karşılatacaksın ona öyle mi? eğitimin ötesinde, asgari ücretle çalışan adamdan alacağın vergiyle tamamen keyfi sebeplerden bi tak yapmayan, çalışmayan, üretmeyen insana sosyal yardım yapacaksın öyle mi? eşitlik... ne tatlı bi kelime <3 ben eşitlikten yana değilim, adaletten yanayım. sen buna modern kölelik diyorsun bense senin dediğine kölelik diyorum.
      borçlandırma konusuna gelirsek de, iki seçenek sunuluyor. başarılı bir öğrenci, iyi bir okula girmeye hak kazanmıştır ancak maddi gücü buna yeterli değildir. ya o öğrenci okulda haftanın belli saatlerinde çalışacak ya da örneğin 20 sene içerisinde faiz falan binmeden o borcunu ödeyecek. o çocuk o iyi okuldan mezun olduktan sonra zaten iş sahibi olacak, parasını kazanacak. dolayısıyla maddi gücü de eline alacak. bu maddi gücüyle bi zamanlar kendisinin de olduğu gibi fakir fakat başarılı bir başka öğrencinin üniversitede okumasını sağlayacak. dolayısıyla o para bir öğrenciden diğer öğrenciye aktarılmış olacak. yok ben bunlarla uğraşmam diyorsan da okulda çalışırsın işte, bu kadar basit.
      son olarak, liberal ülkelerin bir diğer önemli özelliğiyle gönüllülük esasının bi hayli geniş yer tutması. dolayısıyla özel kurumlar da belli bi miktar hibe ederek öğrenci okutabilir. avustralya'da falan çok örneği var. ben sadece bir sistemin kurulumundan bahsediyorum, onun dışında onlarca, yüzlerce farklı burs seçenekleri ortaya çıkar zaten, doğanın kanunu bu. bahsettiğim yerlerde epey fazla burs seçeneği var, bizim gibi avrupa dışı ülkelerin vatandaşları pek faydalanamıyor sadece, yoksa oranın vatandaşları başarılıysa bursu kapıyor. bunlar da çıkacaktır elbette.
      ama sen gelip asıl kölelik ve hırsızlık aracı olan devlete bağımlı olmamızı istiyorsun. şu devleti sana kim anlatmış, nasıl anlatmış nedir çok merak ediyorum doğrusu. yani cebinden zaten hayvan gibi paranı alıyor devlet amk, çıldırıcam şu tavırlara. "her şeyi paraya göre kuruyosunuz" diyip de devleti büyütmek ne lan? her daim kar etmesi mümkün olan kuruluşlara sahip devlet sana hiçbir hizmeti bedava vermiyor! aksine senin faydalanmadığın hizmet için dahi senden para alıyor amk. yapmayın bu kadar yahu. ben sana diyorum ki, faydalanmadığın hizmete para ödeme amk git kaliteli hizmet al ve ne ödediğini bilerek al. ayrıca eğitimin "parasız" olduğu finlandiya'da dahi bugün vergiler hayvan gibi yüksek ve artık eğitimin ücretli olabileceği konuşuluyor, bi konuşuluyor, bi vazgeçiliyor... vs. dünya bu sistemden vazgeçiyor, sen diyorsun ki "gelin biz şimdi girişelim, her şeyimizi devlete verelim" vay babam vay
      Tümünü Göster
      ···
      1. 1.
        0
        adam o kadar yazı yazmış ama şunu gözden kaçırmış. bahsettiğim stalinist bir sistem kesinlikle değil. o yüzden kendi kendine çalıp oynamışsın. o kadar yazının boşuna gitmesine üzülmedim değil. lakin o sistem bile senin şu bak liberal devletler ne kadar gelişmiş tezine dayanarak çökertmeye çalıştığın sistemin çok üzerinde. dünya'nın şu an %90'dan fazlası liberal sistem. bunlarda refah seviyesi istenen seviyede olan tek ülke amerika. orada ki mutlu insanların yoğunluğuna bakarak da ne kadar haklı olduğumu anlayabilirsin lakin onun yerine asıl sen araştırmıyorsun demeyi tercih etmişsin. enteresan. ayrıca temel odağı ülkesinin gelişmesi olan bir insan benim fikirlerimi elbette makul bulmayacak çünkü asıl amacın insan değil ülke kalkınması ve ilerleme(nereye gittiğimizi göremeyecek kadar da körsünüz orası ayrı bir tartışma konusu) olan insansınız.
        bir de şöyle bir savunması var arkadaşımız. adam gibi hizmet almak için seni faizsiz olarak 20 yıl borçlu tutacağız. bunu gayet akılcı buluyor. allah akıl fikir versin.
        ayrıca en kötü ihtimal olarak savunduğumu düşündüğün devlet sisteminde dahi senin gibi liberal sistemin köpeklerinin yönettiği bir toplum olmayacak. o yüzden herhangi bir kar amacı düşlemeyen insanların elinde olan yönetim olacak. bu senin anlayacağını düşündüğüm bir durum değil gerçi. işi gücü birilerinin diğerlerinden daha fazla kazanmasını hedefleyen sistemi savunuyorsun. liberalizmde daima sömürülen bir kesim olacak bunu küçük beyniniz almıyor. sömürülen ülkeler olacak.
        dünya'da bir kaç tane böyle gelişmişlik seviyesi istenen düzeyde ülke var. dönüp bakıyoruz arkasında bıraktığı kalıntılara. orta doğu, afrika, güney amerika anaları gibilmiş vaziyette. bir günde binlerce insan sizin bu ülke politikalarınız yüzünden yok yere ölüyor. sahi sizin amacınız teşvik ile bilimi ilerletmek ve insanlığın refahını arttırmak değil mi? özür dilerim insanlarınızın.
        ···
    4. 4.
      -1
      "bahsettiğim stalinist bir sistem kesinlikle değil. " her şeyi devletleştirmek istiyorsun, ona dair yazıyorum işte, ne stalinisti. tamamen devlet odaklı olmana laf ediyorum.
      "dünya'nın şu an %90'dan fazlası liberal sistem. bunlarda refah seviyesi istenen seviyede olan tek ülke amerika."
      amerika'ya "tam" olarak liberal diyemeyiz. hele ki refah seviyesi yüksek ülke hiç diyemeyiz. sonra "dünyanın %90'ı liberal" falan :D hahah abi napıyosun sen, neler diyosun lan. sonra da araştırmıyosun dediğimde kızıyosun. daha temel bilgilerde çuvallıyosun. neyse, abd örneğini sadece üniversite bazında verdim. onun dışında liberal ülke diyemeyiz, hem sosyal hem ekonomik açıdan yeterli seviyede değil. oraya gelene kadar isviçre'den, avustralya'dan, kanada'dan, yeni zelanda'dan, irlanda'dan... vs bahsetmen gerekiyor. ekonomisinin serbestliği açısından belli noktalarda sosyal devlet olarak tanımlanabilecek almanya ile abd arasında öyle ahım şahım farklar yoktur. onun da ötesinde mecliste sosyal demokratlar ve muhafazakarların ağırlığı vardır orada. abd türkiye'den daha liberal dersen, evet derim de "liberal ülke" falan dediğinde gülerim.
      "ayrıca temel odağı ülkesinin gelişmesi olan bir insan benim fikirlerimi elbette makul bulmayacak çünkü asıl amacın insan değil ülke kalkınması ve ilerleme"
      yine ciddi bir bilgi ekgibliği var. liberalizmde toplum değil birey ön plandadır. önce bireyin refahı odaklı hareket edilir, ülke kendiliğinden zaten gelişir. aksine aslında senin dediğin devlet odaklı ülkelerde geçerli. toplumcu ve devletçi anlayış senin bahsettiğin. temel odağı toplumun gelişmesi olan bir kesim tehlikelidir. bu toplumculuk adı altında yapacağı her şeyi meşru görür. devlet insanını resmen soyar fakat karşılığında "ülkeyi geliştiriyoruz" der. sen de oturur susarsın ve almadığın hizmete para ödemeye mahkumsundur. sonra da devlet ne kadar müthiş dersin.
      "adam gibi hizmet almak için seni faizsiz olarak 20 yıl borçlu tutacağız" bunu 32645267 defa anlattım, hala ne diyosun, daha da anlatamicam.
      sonrası zaten tipik solcu cehaleti. sömürü falan... adam bilmiyor ki liberalizmde devletin sadece kendi ülkesine yaptığı müdahaleye değil başka ülkelere yaptığı müdahalelere de karşıdır. dolayısıyla sırf bu yüzden bile emperyalist abd için liberal diyemeyiz.
      abi ciddiyim bilgi ekgibliğin had safhada ve hala fikir üretmeye çalışıyosun. abd için liberal demen bile konu hakkındaki bilgi ekgibliğini gösteriyor, kızma şimdi hiç. bu yüzden tartışma bitmiştir benim için. hayır, zaten derdimizi anlatmaya çalşıyoruz, "boşa yazıyosun" oluyor. e neye uğraşıyoruz o zaman amk. gibtir et, tamam devlet müthiş, aynen devam.
      yalnız ironiktir, türkiye'deki solcuların büyük çoğunluğu devletin hem sosyal hem ekonomik anlamda kendilerine müdahale etmesinden şikayetçi ama ülkenin aynı zamanda en devletçi kesimi. asıl dertleri kendilerine yarayan devlet kurmak olsa gerek.
      Tümünü Göster
      ···
    5. diğerleri 2