1. 1.
    0
    Bizler tarihin ortanca çocuklarıyız. Bir amacımız ya da yerimiz yok, ne büyük savaşı yaşadık ne de büyük buhranı. Bizim savaşımız ruhani bir savaş, en büyük buhranımız hayatlarımız.
    ···
  1. 2.
    0
    Sahip oldukların, sonunda sana sahip olur.
    ···
  2. 3.
    0
    Her şeyden önce korkmayı bırakıp bir gün öleceğini kabullenmelisin.
    ···
  3. 4.
    0
    Sadece her şeyi kaybettikten sonra özgür kalabiliriz.
    ···
  4. 5.
    0
    Televizyonla büyürken, milyoner film yıldızı ya da rock yıldızı olacağımıza inandık, ama olmayacağız. Bunu yavaş yavaş öğreniyoruz ve o yüzden çok çok kızgınız.
    ···
  5. 6.
    0
    bugünün dünden farkı yoksa yarınında farkı olmayacaktır
    ···
  6. 7.
    0
    Sizler işiniz değilsiniz... Sizler paranız kadar değilsiniz... Bindiğiniz araba değilsiniz... Kredi kartlarınızın limiti değilsiniz... Sizler iç çamaşırı değilsiniz.. Sizler dünyanın şarkı söyleyip dans eden pisliklerisiniz.. Hepimiz aynı pisliğin lacivertleriyiz...
    ···
  7. 8.
    0
    bu senin yaşamın ve her geçen dakika sona eriyo bin
    ···
  8. 9.
    0
    Babalar bizim için tanrı modeliydi. Eğer babalarımız bizi terk ettiyse tanrı nasıl biridir? Tanrının senden hoşlanmadığı olasılığını da düşün.O belki seni hiç istemedi. Hatte büyük olasılıkla senden nefret ediyor.Bu başına gelebilecek en kötü şey değil.Ona ihtiyacımız yok.
    ···
  9. 10.
    0
    lan bin kurusu temsil ettiğini düşündüğün şey gerçeklik değil, evrimin ara basamaklarında böcek gibi ezilmiş insanların isyanı değil, sadece ve sadece paranın kölesi olmuş insanların sömürü tuzağı... unutma bu sözümü dinleme kimseyi gibleme hareket etme nefes alma.. çünkü her nefes alışında bunu sana karşı kullanacaklar.. duygularını sömürecekler, hassasiyetlerine dokunacaklar... ne için peki? devrim için mi, cennet için mi, insanlk için mi? hayır tek şey için o da para...
    ···
  10. 11.
    0
    Burada yaşayan en güçlü ve en zeki erkekleri görüyorum. Bu potansiyeli görüyorum ve hepsi heba oluyor. Lanet olsun, bütün bir nesil benzin pompalıyor, garsonluk yapıyor, ya da beyaz yakalı köle olmuş. Reklamlar yüzünden araba ve kıyafet peşinde. Nefret ettiğimiz işlerde çalışıp gereksiz şeyler alıyoruz.
    ···
  11. 12.
    0
    2. kural dövüş kulübü hakkında bişiy demiceğiniz

    am züt meme lanet olsun felan noluyo lan dıbına kore
    ···
  12. 13.
    0
    @1 fight club'ı okuyup (ya da izleyip?) tyler'a özenen bi liseli daha beyler.
    ···
  13. 14.
    0
    Kendini geliştirmek mastürbasyondur, kendini yıkmak ise asıl soruların cevabı.
    ···
  14. 15.
    0
    Silah satmak, elektrikli süpürge satmaya benzer. insanları arar, emir alır ve çok fazla yürürsünüz. Ben eşitliğe inanan bir ölüm taciriydim. Kurtuluş ordusu dışında her orduya silah satıyordum. Müslümanlara israil yapımı Uziler satıyordum. Faşistlere komünizm malı kurşunlar veriyordum. Hatta, dotum Sovyetler'le savaştığı zamanda bile Afganistan'a mal zütürdüm.
    ···
  15. 16.
    0
    Kurşunlar oylardan daha çok lider degiştirirler.
    ···
  16. 17.
    0
    cCc tayler reis cCc
    ···
  17. 18.
    0
    Bu dünya silah tüccarlarına kalacak çünkü herkes birbirini öldürmekle meşgul. Bu hayatta kalmanın sırrıdır: Asla savaşa girme.. Özellikle de kendinle...
    ···
  18. 19.
    0
    Ben hiç hatırlanmak istemem, çünkü hatırlanmam demek, ölmem demektir.
    ···
  19. 20.
    0
    Bende her insan gibi severim, ama onun anısına hürmeten şimdi buradayım. Geçmişte yaşanan o çok önemli olayda mücadele ederken hayatını kaybeden insanların anısına böyle bir kutlama yapmak istedim, ve böylece 5 Kasım gününün artık hiç hatırlanmadığını anladım. Bu yüzden oturup biraz sohbet etmemiz iyi olacak diye düşündüm. Elbette konuşmamı istemeyen kişilerde vardır, eminim şu anda telefonlarda emirler yağdırılıyor ve silahlı adamlar yola çıkmaya hazırlanıyordur. Neden? Çünkü konuşulmaya çalışılan yerde coklar söz alıncaya kadar sözler her zaman gücünü korumaya devam eder. Gerçeklerin ortaya konulduğu sözleri dinleyen herkes için büyük anlam taşıyan sözler ve gerçek şu ki bu ülkede yolunda gitmeyen bir şeyler var: Zulüm ve adaletsizlik, hoşgörüsüzlük ve baskılar... Özgürlüğünüz kısıtlanıyorsa, düşünme ve konuşma hakkınız yoksa, sensörler ve çipler her hareketinizi, her konuşmanızı izliyorsa, bazı işlerin yolunda gitmediğini söyleyebiliriz. Peki bu nasıl oldu, kimi suçlayalım, evet, elbette diğerlerinden daha fazla sorumlu olan birileri mutlaka var. Ama yinede aynaya baktığınızda suçluluk duyuyorsanız gerçeği öğrenmiş olursunuz. Neden yaptığınızı biliyorum, neden korktuğunuzu da... Kim korkmaz ki? Savaş, terör, hastalıklar, sağduyunuzu ve cesaretinizi kaybetmenize neden olacak çok değişik nedenler ortaya çıkmıştı. Korku içinizi sardı ve o panik haline Adam Sutler adındaki başkana sarıldınız. Size düzen ve barış vaadetti, karşılığında sessizlik ve emirlere itaat etmenizi istedi. Dün gece o sessizliğe bi son verdim, dün gece bu ülkeye unuttuğu bir şeyi hatırlatmak için adliye sarayını uçurdum. 400 yıl önce bu millet 5 Kasımı sonsuza dek unutmamak üzere hafızalarına kazımıştı. Dünyaya adaletin, korkusuzluğun ve özgürlüğün sadece söz olmadığını anlatacaktı, bakış açısı buydu. Eğer bir şey görmüyorsanız, bu devletin suçları sizin için bir bilinmezse ve karşı çıkmıyorsanız demek ki 5 Kasımın unutulmasına siz izin verdiniz. Ama sizde benim gördüğümü görüyorsanız, benim gibi hissediyorsanız, sizde benim gibi arıyorsanız, o zaman yanımda olmanızı istiyorum. Bir yıl sonra bu gece parlamentonun girişinde bulunun. birlikte olup onlara 5 Kasımın asla unutulmadığını, unutulmayacağını gösterelim...
    ···