beyler daha önce de bahsetmiştim, sahamızla çok içli dışlı birisiyim. bugün ve geçmiş birkaç günde edindiğim tecrübelerimi sizlere rehberlik etmesi amacıyla yazmak istiyorum.

kendimi çok ifşa etmek istemiyorum, o yüzden olayın kütüphane, kafeterya gibi yerlerde geçtiğini yazımın gidişatına göre tahmin edebileceğinizi umuyorum.

birinci vakamızın geçtiği yer bir sanal platformdu, sonra realiteye taşıyıp bu yaz yazlıkta bir buluşma ayarladım. gelen bir mesaj ile irkildim, telefonu alnıma koyup uyumuşum amk maçtan geldiğimde. malum kızımız benden bir yaş küçük, inek ama ortam kızı olmayı biraz karşıdakini kendine bağlamak olarak algılamış optimum düzeyde iq'su olan bir kız. bana mesaj geldiğinde kendimi var olan ilişkimi korumak için biraz mesafeli olarak cevaplamıştım, buraya bir haftaya yakındır uğramadığım için gelinen durumdan haberim yoktu, ama içimdeki bine engel olmak istemeyip, kendimi sergilemeye başladım.

kız biraz yavşak diyebileceğimiz tip, biraz da yollu diyebilirim. yazdığı mesajlardan anladım ve hemen harekete geçmedim tabi ki, ben sadece coolluğumu; yazdığı mesajlara ve testlere cinsel esprili zekice cevaplar verdim. böyle bir konuşmayla geçen günün ardından kendisi telefon numaramı istedi, ben de vermek yerine lafı dolandırıp laf arasında kendi numarasını aldım.

böyle başlayan bir konuşma sürecinde yaşadığı yerden yaz tatilinde yazlığa davet edildim ve jartiyer ve kırbaç temalı birçok planlarını ajandasına eklettim, sonra da gibtiri çektim. (evet hiç acımadım amk, am değil mi altı üstü elini sallasan ellisi modunda olmayı bilmelisiniz.)

diğer 4 vakamız ise mecburi olarak bulunmakta olduğum ve genelde dostlarımla taşak muhabetti çevirdiğimiz bir mekanda bugün içinde geçti.

hiç acımadan ikili kombolar yapışımı anlatıyorum beyler...

yine arkadaşla muhabbet ederken, bizden yaşça biraz küçük iki kız geldi. "burada vakit geçirebilir miyiz biraz, işi eker gibi olduk da" diyip muzipçe güldüler. arkadaşım delikanlılık yapayım derken biraz sıçtı, yavşak bir edayla gelin buyrun dedi ve o an ona bir bakış attım; korkmayın ki bu bakış onu ezici değil "kardeşim toparla" bakışıydı. ardından kızların arkadaşıma yüklenişiyle kızlardan birinin fenerbahçeli oluşunu öğrendim. dünkü katliamı bilmeyen yoktu ki ortamda sessiz dominant olduğumu bildiklerini bilerek arkadaşımı dürttüm, o da "ya dün fenere ne yaptılar yaa... " dedi. o arada benim sıram gelmişti, "euro 2008'den sonra türk futbolunu takibi bırakan biri olarak, harbiden dün size acıdım" diyip bin bir şekilde sırıttım. tepkilerinden de belli olduğu gibi onlara sataşmamdan tahrik olup hedef tahtasına beni yerleştirdiler. ben ise tekrar sessizliğimi takınıp saldırışlarına "ben bu yollardan çok geçtim" bakışıyla karşılık verdim. bu ise onları daha da kudurtmuş olmalı ki, birkaç saat önce telefonumu titrettiler. *

mekanımdan ayrılıp arkadaşımla bir şeyler içmeye indik. o arada bir başka ikili daha arkadaşıma sataşmaya başladı, bu da ikinci kombo oluyor beyler. ki az çok çıkardığınız gibi arkadaşım bu konuda ezilen bir tip. ben ise onu biraz gibicilik kasmak için kullandım gibi oldu ancak saha görevinde yapmamanız gereken ilk şey budur. tek olun amk.

bu ikinci sataşan kızların ikisinin de sevgilisi var beyler, ama delikanlılığa aykırı ve hali hazırda ilişkim olduğu için yine mesafeli davranıp sonunda yine binliğimi kullanmamın vakti geldiğini arkadaşımı ciddi manada ezmeye başladıklarında sezdim; tipi üzerinden ezilen arkadaşımı üste çıkartmak için "kelin merhemi olsa kendi başına sürerdi" dedim. bu durumda ezik insanı oynayabilirdim ve kendimi yine hedef tahtasına koyabilirdim ama bu sefer yapmak istemedim; gururum söz konusuydu çünkü ve açıkçası ezilip de o sürtüklerin zütünü kaldırmak istemediğim için ikinci cevabı yapıştırdım: "tanıdığım çok iyi estetikçiler var, sizi yönlendirebilirim." dedikten sonra yine bin gülümsememi takındım.

sonrası malum beyler, sinirlenmeyle karışık "kaçan kovalanır" mantığıyla hareket edişlerinin ardından hiç giblemeden ortamdan ayrılışım ile bu da bitti.

velhasıl, rahat olun çekinmeyin dıbınakoyim yoruldum yazarken.

Ümraniye'ye gitmek için Üskürda son durakta bekliyorum. Beklediğim otobüs geldi fakat durağın yeri değiştirği için durmadı. Ben de bu duruma şaşırmıştım ki yandaki abla "durak taşındı baya ilerde" diyerek bana yardımcı oldu. O ilerdeki durağa gittim. Durakta kısa etek giymiş herkesin baktığı bir kız ve yanında başı kapalı bir kız arkadaşı vardı. "Ümraniye son durağa hangi otobüs gider?" diye sordum. Kapalı olan kız bilmiyorum diye cevap verdi. Güzel ve kısa etekli kız "düşüniyimm" diye cevap verdi. Ben de o an ki boşlukla "düşünecek kadar zor mu?" dedim. Orada sanırım bir hata yapmış olacağım isminin Hicret olduğunu öğrendiğim kız da "bilmiyorum" diyerek cevap verdi. Ben de iletişimi kestiğimi göstermek için diğer tarafa döndüm otobüslerin geldiği yere bakmaya başladım.

Bana da bir anlamda engel olan kapalı kız sonunda otobüsüne binerek gitti. Şuan kıza bir atılım yapmamın vakti olduğunu hissediyordum ama henüz yapacak cesaret yoktu, üstelik 5 dakika bile olmamıştı. Neyse ki sonradan kız Ümraniye son durağa gelen otobüsün gidebileceğini, şoföre sormam gerektiğini söyleyerek başladı. Bunu fırsat bilerek ve o otobüsün istediğim yerden geçtiğini bilerek binmedim ve kızla muhabbet etmeye başladım. Başlardaki konuşma şu şekilde oldu:

- kız + ben
+Akıllı telefon mu kullanıyorsun?
-Evet
+Baksana bi benim otobüsün geliş saatlerine bir de 320'nin sefer saatlerine?
- hemen bakıyorum
diyerek başladık ve hangi üniversiteye gittiğini, ismini, yaşını ve nerede oturduğu gibi birkaç soru sorarak başladım ve sonra yorumlamayla birlikte baya eğlenceli ve karşılıklı muhabbet ettik.
Yaklaşık 16-17 dakika olmuştu ki benim 320'nin geldiğini gördüm. Aslında numarasını almak istiyordum, hatta otobüse binmeyip muhabbet etmek dahi istiyordum ama o esnada kızın otobüsü gelip de binerse gerçekten kötü olurdu benim için.
+benim otobüs geldi, ismin neydi?
- (olağanca gülümseyerek) Hicret
+(otobüs geldiği için hızlı hızlı davranarak) Sefa. Tanıştığıma memnun oldum, görüşmek üzere.
diyerek otobüse bindim.

Bugün sadece bunu yapabildim. Aslında yapabildiğim değil de konuşma fırsatı buldum. Hep yol üzerinde olduğum için genel de kulaklık takılı veya barzo tipler vardı. Bu kızla konuşmadan önce de açıkçası tereddüt ettim. Çünkü kısa giymişti ve herkes bakıyordu ona. Ayrıca güzeldi de.

--

Bugün eve dönüş yolunda da 2 tane kızla konuştum otobüs sorma bahanesiyle. Yine telefonundan benim için bakmasını istedim otobüs geliş saatine. Ama bi tanesi güzeldi. 5 dakika olmadan otobüs geldi otobüsün içinde de konuşamadım iki kişi oldukları için. Tek kişi olsa yanına otururdum çok iyi de olurdu da olmadı. Ama güzel olanla iniş sırasında çok bakıştık. Yani ben bakamadım çünkü utangaçtılar özellikle güzel olan diğeri konuşmaktan ona fırsat vermedi, ben de sıktığımı sandığım bi anda utanma duygusu hissetim o yüzden üzerlerine yüklenir gibi bi de bakmak istemedim inerken ama onun baktığını görüyordum.

yine eve gelirsen otobüs durağında üçlü bi gruba denk geldim 2 si güzel biri değildi tam konuşmaya onların durağına gittim (eminönü son duraktaydım) o sırada otobüsleri geldi bindiler keşke binmeselerdi bi tanesi yanıma yanaşmıştı da be.

5 tane olmasa bile çok kez denedim ve aklımdan çıkmadı abi. Özellikle hicret'in numarasını almadığıma pişman oldum. Otobüse binmemeliydim belki de.