Cansunun annesi 2000'li yıllarda fal işleriyle uğraşırmış.
Uğurla çocukluktan biri tanışıyorlardı , iki si de paranoya olaylar geçirmiş zamanında.
Cansunun annesi ile uğurun annesi de baya samimi arkadaş olmuşlar fal işlerinden dolayı.
Annesi , fala bakıp resmen tüm herşeyi söylüyormuş bir insanın gözlerine odaklanınca.
Yani açıkçası cansu , annemin emrinde bir cin kabilesi vardı diyerek lafına devam etti.
Annesi fal işlerine devam ederken Cansu , Uğur ile beraber oyun oynuyorduk dedi.
Mutfaktaydık , evimizde mumlar vardı dedi , biz başta 5dakika önce oynarken mumlar yanmıyordu 2 tane vardı dedi.

Birinde benim baş harfim kanla yazılmış diğerinde uğurun baş harfi kanla yazılmıştı.
Aldırış etmeden oyunumuza devam ettik fakat mumlar birden bire yandı ve gölgeler uçuşmaya başladı dedi...

Uğur ve ben korktuk , tabi daha çocuktuk dedi , benim baş harfimi uğur , uğurun baş harfini ise o mumları söndürücektik dedi.
ikimizde mumları söndürmüştük ve o kadar sıcak olmasına rağmen ellerimiz yanmadı dedi (Bu arada cansu'nun elleri yemek yaparken veya fırından yemek alırken asla ve asla yanmaz)
Mumları söndürdüğümüz zaman , uğurun annesi , ve benim annemden çığlıklar gelmeye başladı dedi...
Tüm herşeyden gizlemiştim olanları cengsu bunları tek sen biliyorsun dedi , seni asla kaybetmek istemiyorum dedi ve öyle bir içtenlikle sarıldı ki bana iliklerime kadar hissediyorum seni cansu'm.

Hep kalbimde bir yara olarak kalıcaksın sen , her ne kadar ne olursa olsun.
Şu anda bile duygulanarak yazdım bunları hala da özlüyorum cansu'yu keşke gene korksak'ta aynı şeyleri yaşasak diye...

Sarıldıktan sonra cansu ağlayarak devam etmeye başladı konuşmasına.
Annemden çığlıklar uğurun annesinden çığlıklar geliyordu dedi , biz onlara karşı gülüyorduk dedi içtenlikle , neden böyle şeyler yaptık bilmiyorum dedi , eziyetten zevk almış gibiydik ama çok korkuyorduk uğurla dedi , ve mahallemizin hocası annemle son kez bu işleri bıraktırmak için gelmişti , içeri girdi koşa koşa sesleri duyunca bizi odadan uzaklaştırdı , ve içerde çeşitli ritüeller denemeye başladı , biz de uğurla onları izliyorduk , korkuyorduk , üşüyorduk , neden ben seçildim , neden uğur seçildi , oysa ki daha küçücüktük biz dedi...

Cansu ne seçilmişinden bahsediyorsun ya dedim...

Bak "cengsu" diyerek konuşmasına devam etti.
Ben hep karanlığı sevdim şu ana kadar dedi , ama senden sonra herşey değişti sanki sen bir melek gibi geldin ve şerlilerin elinden kurtarmayı başardın gibi cümleler söyledi bana karşı.
Bense hala uğur'a ne olduğunu düşünüyordum.
Cansu ve uğur'un o ritüeli yaptığı ev hala duruyordu terkedilmiş bir şekilde , cansu ile arabaya atlayıp Misi Köy'üne doğru yola koyulduk.

istemsizce mutluydum cansu benim yanımda olunca.
O eve girdik , ve çeşitli kitaplar keşfettik , annesinin terkettiği öldüğü yer , ve kitabı bıraktığı , kitabin ismiyse "Havas ilimler Kitabı" isteyen arkadaşlar okuyabilir , ama asla ve asla kötü olayda kullanmayın , hatta hiç kullanmayın.

Evden cansunun hep oynadığı bebeği alıp çıktık , tam çıkıcakken huna(burada) diye bir ses geldi.

O ritüeli yaptıkları yerde uğur'u gördük sessiz bir şekilde kapanmış bir şekilde ağlıyordu...

Uğur yerde oturmuş , bana bunu yapmayın , hayır , hayır lütfen , emrinizde olucam diye kendi kendine konuşuyordu , ya da şerlilerle.
"Ben sadece annemi görmek için yaptım."
"Sadece annem için."
"Annemi özlüyorum."
Diyerek ağlıyordu sessizce bir köşede Cansu'da Uğur'un yanına geçip , ağlamaya başladı.
Birden bire uğur herşeyi sen yaptın , bedelini ikinizde ödüceksiniz , bittiniz , hayatınız sürünücek , sizin için kendimi bitirdim .
Sen cansu , annemi öldürdün benim diyerek cansuya hakaretler , kin ile sövüp saydırmaya başladı.
Ben mi ne yapıyordum? , çaresiz bir bin gibi bekliyordum , bir sıgara içip.
Hayatımın kadını , ve başıma gelen bu gibtiğiminin belası.

Hikayeyi okuyan kardeşlerime sonsuz teşekkürler , hepinizi seviyorum , sorularınızı hikaye bitince özel mesajdan yazabilirsiniz , ilgi gelirse seri seri yazıcağım.
Hikaye daha var , uzun sürecek.

Cansu ne öldürmesinden bahsediyorsun diyerek uğur'a bir tokat attı.
Ben hala köşede sıgaramı içiyordum , artık korkmuyordum hiçbirşeyden.
O mumlarla beraber annelerimiz'de söndü.
Biz de söndük.
Onlar'da söndü.
Sen eğer söndürelim demeseydin bunlar olmucaktı cansu sen suçlusun dedi.
Cansu bağırarak "çocuktum daha ben lan" başımıza gelenlere bak şu anda nerdeyiz dedi...
Tüm herşeyin başladığı yere geri döndük , neden uğur , neden böyle yapıyorsun dedi
Ben senden daha çok sorun yaşıyorum dedi insanlara zarar vermemek için kendime zarar veriyorum kollarıma bak lan dedi , (cansu'nun kollarında façalar var dı doğru söylüyordu)
Uğur , sinsice bir gülüş attı ve "onlar burdalar , tam arkanda , tam yanında , etrafımız dolu dedi."
Uğur birden bire bayıldı , Cansu ile kaldık.
Cansu , ben ne yapıcağımı biliyorum dedi.
Tüm herşey aynı rüyamdaki gibiydi yuvarlak çizdi , ve içine üçgen çeşitli semboller yazılar.
Uğuru tam ortaya koydu , ben hala sessizce izliyordum...

Cansu çantasından kalem kağıt , ve jilet çıkarmıştı.
Cansu evde bulunan bir tas'a su koyup , uğur koluna ufak bi çizik atıp tas'a akıtmıştı.
O kitapta bulunan bir sayfa vardı , çeşitli semboller ve yazılar vardı uğur tam dairedeydi.
Cansu kağıdı yakıp al... sul eal... h(al onu) (al onu) demeye başlamıştı kağıt yandıkça uğur ayılıyodu.
Uğur birden bire ağzından değişik kelimeler söyleyip cansuyla konuşmaya başlamıştı.
Benim şaşırma noktamsa tüm bunları cansunun nasıl bildiğiydi..
Cansu küçükken bir tek annesinden biliyordu.
Bu zamana kadar uğraşmadan böyle gelişemezdi.
Yaktığı kağıttan sipsiyah gölgeler resmen uğur burnundan içeri doğru giriyordu..

Cansu , ayağa kalkıp cengsu uğur artık hayatımızda yok sadece ikimiziz dedi , ve ordan soğukkanlılıkla ikimiz de uzaklaştık , evlerimize dönücektik artık , rahatça huzurlu uyuyabilirdik Cansu'ya bu gece sende kalabilirmiyim hayatım dedim ve tabii dedi.
Huzurla uyumak vardı onun kollarında , şimdi ise soğuk odalarda tek bir yastıkla...
Günü gelince kaybediyorsunuz hayatınızı , tek bi kadın için.
Ailem Antalya'ya taşınmışlardı normalde biz Bursa'lıyız , hala da bursa da oturuyorum.
Cansuyla tüm gece , sadece sarılıp uyuduk aklımdan ciks yapmak bile asla geçmedi , sadece huzurla sabaha kadar uyuduk ve kahvaltı yapıp çıktım.
Antalyaya gidicektim , ailemin yanına , arabaya benzin parası çok gitçeği için otobüs bileti ayarladım , cansuya kocaman sarıldım sanki bir daha göremicekmiş gibi ve gittim.

Arkadaşlar , hızlı yazdığım için sorun olabiliyor , kusura bakmayın.
Burdan bana , ve hayatımın kadını Cansu'ya küfreden sevgili arkadaşlarım.
Eğer gerçekten görüşmek istiyorsanız , bana gece 2'de mesaj atın hepinizle görüşeceğim *

Hikayeye birazdan devam ediceğim arkadaşlar beklemede kalın.

12:00 gibi yazmaya başlıcağım biraz işlerim var dı kusura bakmayın beyler.

Arkadaşlar hikayeye devam ediceğim 15 20 dakika sonra , herkes rezlerini alsın güzel bir gece olsun.

Primci falan değilim , biraz işlerim vardı geciktim benim de sizin gibi sosyal hayatım var , anlayış gösterin birazdan yazmaya başlıcağım.

Antalyaya gittim , abim terminal'den alıp direk eve zütürdü , nasılsın kardeşim falan filen derken abimle bir özlem giderdik.
Eve gittiğimde ise herşey çok farklı geliyordu artık gözüme , babam hala beni sevmiyordu , sürekli bir şekilde surat asıyordu.
Annem ise yemekler yapmış geldiğim için , yemek sofrasına geçtik ve yemeye başladık.
Benim haklım hala "Cansu" ve "Uğur"daydı.

Yemek falan derken herkesle özlem giderdim , annem oğlum yol yorgunusundur git içeri yat ve uzan dedi.
içeri gittim , oh dıbınakoyayım hele şükür temiz bir uyku çekicem dedim ve telefonla oynayıp uyumaya çalışmayı denedim.

Devam mı , beyler olanlar var mı seri seri atacağım.

Trende girmemizin şerefine seri seri yazıyorum , beyler dinleyen dinlesin , dinlemeyen dinlemesin lütfen.

Tam rahatça huzurla uyumanın keyfi var derken , şimdide rüyalarım gibiliyodu , rüyamda cansu ve ben uğur , cansunun uğur'u ritüel yaparak öldürdüğü yerdeydik.
Bu sefer rüyamda evin etraftaki şerlileri görüyodum.
Başları eğik bir şekilde bekliyolardı.
Uğur birden bire kalkıp , ben sıgara içerken gene uğur arkamda belirdi ve " i... me... an(artık bizimlesin)." dedi , ardından uyandım başımda annem abim babam ve cansu bekliyordu.
Babam ve Cansu beni , bir kuyuya doğru itiyordu , ve birden bire irkilip uyanmış olup gözümü odamda açıp su içiyorum , kalp atışlarımın sesinden resmen drum kit şeklindeydi.

Ardından , odama birden bire babam arkama yaklaştı ve ," i... me... an(artık bizimlesin) ." dedi? nasıl lan , nasıl oluyor bunlar derken , gözümü açtığımda sabah olmuştu ve yatağımdaydım , hiçbiryerde değilim , rüya içinde başka rüyadayım , o rüyanında başka bi rüyası karma çorman bir durumdaydım , ve bundan ailemden kimseye bahsetmedim ne yazık ki.
Ardından , elim telefona gitti ve cansuya yazcaktım , cansu " i... me... an(artık bizimlesin) " diye bir mesaj gönderdi birden bire.
O ara uyandım ve saat 04:04'dü gece gene...

Yarın sabahtan yazmaya devam edicem okuyan yok , beyler.

Bu gün seri seri yazıp gece kadar bitiricem beyler alın rezleri