mutlu oldum böyle bir başlık açılmasına puberte *

Almodóvar yazmışken...
Başrollerinde Gael García Bernal, Fele Martínez, Daniel Giménez Cacho ve Lluís Homar'ın yer aldığı, çocukluktan kalma arkadaşlıklar ve aşklar, çocuk tacizi ve cinayette suç ortaklığı gibi temaların işlendiği sağlam sistem eleştirili tuhaf hayat hikayeleriyle bezenmiş, benim kült filmlerimden biri olan..

La Mala Educación / Bad Education (2004) Pedro Almodóvar

2 almodovar yazıp bunu es geçmek olmaz, başroldeki hatun fazlasıyla doğal ve garip bir çekiciliği var,
yönetmenliğini Alejandro Amenábar'ın üstlendiği, pgibolojik gerilim türündeki 1995 yapımı ispanyol filmi, biri pgibolojik gerilim soruyordu, al kardeşim bu da gerebilir seni..

Tesis (1996) Alejandro Amenábar

eveet, Amenábar abiyi yönetmen koltuğundan kaldırıp müzik direktörlüğü tarafına alalım,

eğer siyasi içerikli film seviyorsanız, ispanyol iç savaşının başlamasından kısa bir süre önce yaşanan gerilimli günleri, bir çocuğun gözlerinden aktaran...

La Lengua De Las Mariposas / Butterfly Tongues (1999) José Luis Cuerda

en iyisini buraya saklamış gibi oldum ama..
ispanyanın fight club'ı
acayip matrak bir tiyatro hikayesi, arka arkaya 3 kez izlemek istediğim bir film..
çünkü; yaşam kirlenmemeye çalışanlar için fazlasıyla ağır.

Noviembre / November (2003) Achero Mañas

13 Game Sayawng / 13: Game Of Death (2006) filmini daha evvel yazmıştım, bu da aynı filmin birebir senaryoyla çekilmiş batı versiyonu..
hani çekik gözlü görmek istemzseniz diye, yani sizi düşündüğümden, birini izlediyseniz diğerini pas geçebilirsiniz..

13 Sins (2014) Daniel Stamm

fransız erotik sinemasının kraliçesinden taş gibi film..
erotikliğinden geçip dramasının farkına varabilecek arkadaşlara gelsin..
doğru kafayla ve bakış açısıyla izlerseniz yumruk yemiş gibi oluyorsunuz..

À Ma Soeur / Fat Girl (2001) Catherine Breillat

müzikleri ayrı, konusu ayrı, çarpıcılığı ayrı,
kafa karıştırıcı, anlatmak istediği şeyi imgelerle anlatan ve bunun farkına varmamanız için araya bir dünya atraksiyon sokan film içinde film onun içinde bir başka film daha barındıran, off ne yazdım ama değil mi? iddialıyım ki; bu filmi 2 defa izleyin, sonra gelin buraya size 2 cümle yazarım yine apışır kalırsınız..
beni linç eden filmlerden biri olan

The Woman (2011) Lucky McKee

uluyanan hazretleri nickli bine gelsin bunlarda..
küçük Truffaut ha.. çekilin bakalım, kombo yapıcam
gayet distopik ve yarattığı dünyayla hassas bünyelere kabus gördürebilecek

Fahrenheit 451 (1966) François Truffaut

Truffaut'un, kendi çocukluğunu anlattığı yani küçük Truffaut olduğu varsayımları olan, kimilerine göre dünyanın en iyi sona sahip filmi..
al sana şebekemden bir tokat..

Les Quatre Cents Coups / The 400 Blows (1959) François Truffaut

isterseniz devam ederim..

yorumlara açığım ki iyi mi yapıyorum bilmiyorum..
elbette tüm filmlere ayrı ayrı uzun uzun bişiler yazmak isterim ama başlığın amacı sizi (tabi sinemasever olanları avengers severleri değil) fight club, inception, shawshank redemption gibi filmlerin gölgesinden kurtarmak..

başlık bana değil herkese ait ve lütfen sizde paylaşın, film isimlerini büyük yazarsanız, göze çarpar olduğundan daha iyi olabilir.. saygılarımla gençler..

rezz alayım okurum

..arc.. grave ve sirp ski yi gordukten sonra bu liste rezlenir.
Bakarim filmlere bi ara

bu kadar arkalarda kaldığı için ayıp olacak ama

Amores Perros (2000) Alejandro González Iñárritu

ve elbette bir diğer ve aslında bir üstteki filmin laciverti olup hollywood oyuncularıyla çekilmiş versiyonu.. ikisini de ayrı ayrı izleyebilirsiniz lakin çoktaan izlemişsinizdir zaten değil mi?

21 Grams (2003) Alejandro González Iñárritu

Morjana Alaoui ile Mylène Jampanoï'nin oynadığı işkenceye doyuran, felsefi analtımı kan ve dehşetle birleştiren, önce ne izledim ki, sonra neden izledim ki diye düşündüren kült başyapıt

Martyrs (2008) Pascal Laugier

Pascal Laugier yazmaya başlamışken, bunu da aradan çıkarayım, sonra kalabalık etmesinler (:
gerim gerim gerilmece filmdir bu da..

Ghostland / Incident In A Ghostland (2018) Pascal Laugier

Fabrice Du Welz’in 2005 yılında Amsterdam Fantastic Film Festivali’nde ödül kazanan bu filmi, ağır bir tempoyla ilerlemesine rağmen, yönetmenin klagib hikaye örgüsünü sürreel bir finale bağlamasıyla korku türünün muadili yapıtlarından ayrışmakta diyerek..

izleyip bana sektirmeyin burada ama.. arabanız bozuldukça aklınıza bu film geliyor sonra..

Calvaire / The Ordeal (2004) Fabrice Du Welz

takashi miike nin kendine has tarzı (?) ile tecavüzün normal sayıldığı rahatsız bi toplumu eleştirdiği belgesel tarzı filmi. hand-cam le çekilmiş olması hikayeye daha bi gerçekçilik katıyo haliyle.
bir de mutlu son kavrdıbını kime göre neye göre kategorisine sokabilmemize sebep olmuştur.
süt lazım mı?

Bijitâ Q / Love Cinema Vol. 6 / Visitor Q (2001) Takashi Miike

senaryosunu alexandre bustillo'nun yazdığı, yönetmenliğini alexandre bustillo ve julien maury'nin yaptığı fransız yapımı bir gerilim filmi, bla bla bla... ne filmi amk, kan banyosu, fransız pgibopatlığı, ve platonik aşkım béatrice dalle..

A l'interieur / inside (2007) Julien Maury

devam edicem tekrar ama şu takashi miike filmlerini bir katayım listeye

şiddetin ve intikamın kadın hali olan, I spit on your grave gibi, ama alakası yok aslında..

Ôdishon / Audition (1999) Takashi Miike

öküz kafalı zebani (: daha da bişi yazmam herhal.. sevimli bir film (dersem de inanmayın)

Gokudô kyôfu dai-gekijô: Gozu / Gozu (2003) Takashi Miike