trollüğü bırakıp size bi sırrımı anlaticam

evet beyler bu başlıkta bir istisna yapıyorum ve bazı şeyleri ciddi ciddi açıklıyorum.

küçüklüğümden beri sincap olmak istedim. iyi bir sincap olabilmek benim için çok önemliydi. bunun için muskat çekirdekleri toplamam ve yüz çileğin yeşil çekirdekçiklerini tek tek ayıklamam gerekiyordu. aslında muskat istemeyen sincaplıklar da vardı ama ben iyi bir sincap olmak istiyordum. zaten portakal kabuğu barındırmayan bir plazma televizyonu ailem de istemez. bu yüzden süt içerken mutlaka içine limon sıkarım. öylesi daha moda. daha sonra gittiğim yerlerde de güzel panolar görmedim. çok bir yere gittiğim söylenemez ya. en son çubuklu kraker yediğimde mavi buz bulut gök tıraş makinesi. bir alana beş bedava, yedincisi yarı fiyatına. hoparlörden gelen ses yükselirken tavşanlar kaçıyordu.

işte böyle beyler.

biraz daha açmak gerekirse saçlarımı tarayamıyorum. ne zaman incir yesem böyle olur. ben mantar sevmem ki? yüzerken elma kabuğu bulamıyorum. Bundan daha yeşil olan şey ise şu: en sevdiğim böcek kedidir.

zaman zaman kirpiklerimi kırptığım olur. çam ağaçları süsleyelim mi cd akşamdan kalırken ve perdeler doğmadan?