/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +48 -4
    ---HiKAYE SONA ERDi---
    Beyler hikaye aklınıza gelebilecek her konuyu içeriyor, sadece biraz sabırlı olun ve sonuna kadar okuyun.iyi okumalar... Diğer yazarlar gibi saatlerce bekletmem emin olabilrisiniz.
    @@@@@

    Evet beyler,onu gördüğümde sessizce ağlıyordu. Elinde bir peçete, gözleri yaşlı.Ama emin olun o an onun yerinde ben olmak istedim. Böylesine güzel bir kadın ağlamamalıydı, böyle bir şeyi hak edecek bir şey yapmış olamazdı.En azından benim düşüncelerim bu şekildeydi. Yavaşça yanına yaklaştım,diz çöktüm ve başladım konuşmaya;
    -Ne oldu hanımefendi, neden ağlıyorsunuz?
    -Git başımdan!
    Öylece baktım, diyecek bir şey yoktu. Hıçkırarak ağlamaya başladı.Tam karşısındaki banka oturdum.Öylece onu izlemeye başladım.Bu arada trenim çoktan kaçmıştı. Bunu da gözlerimle görmüştüm fakat umrumda değildi. Sonra...

    edit;hikaye kurgudur.
    ···
  2. 2.
    +34
    yavaş yavaş takibe devam ediyordum. Aniden durdu, bana doğru dönücek sandım fakat çizmelerini çıkarıp bir köşeye fırlattıktan sonra yürümeye devam etti. Tabi ki ben de takibe. Sonunda bir eve gelebildik ve içeri girdi. Sabaha kadar kapısının önünde beklemeye cesaret edemezdim, kapısını çalmaya da ama bir şeyler yapmazsam yani ona ulaşamazsam işte bunu düşünmek bile istemiyordum.En sonunda bi sigara daha içip cesaretimi topladıktan sonra kapısını çaldım. Fakat kapıyı açmadı. Tekrar tekrar çaldım yine açmadı.En sonunda pencereden içeri bakmayı denedim fakat içeride onu göremedim. Biraz beklemeye karar verdim.En az 10 dk olmuştu içeriden de tıkırtılar duyuyordum. Kapısını tekrar çaldım ve bu sefer açtı kapıyı.Üzerinde bi bornoz, saçlarında bir havlu, yüzünden su damlacıları dökülüyor, yorgun parmaklarının arasında yarıya inmiş bir sigara. Beni görünce şaşırdığına dair şüphem yoktu zaten. Fakat o boş olan eliyle bir tokat atmayı tercih etti.
    ···
  3. 3.
    +32
    sabah uyandığımda karşımdaki koltukta oturuyordu. elindeki bira şişesini yere düşürmüş ve o ses sayesinde ben de uyanmıştım. gözleri yarı kapalı şekilde ve sesi de çok çatallıydı, hala hatırlayabiliriyorum. öyle bir ses bile kulağıma dünyanın en güzel notası gibi geliyordu.

    -hadi kalk artık ve çık git benim evimden
    -ama ama neden?
    -defolup gitmeyi düşünüyormusun, yoksa dolaptan bi bira daha getirip içtikten sonra kafanda kırmamı ister misin?
    -tabiki hayır fakat benim içmemi teklif edersen asla hayır demem
    -kendini çok mu zeki zannediyorsun ?hiç tanımadığın bir kadını istasyondan evine kadar takip et yetmezmiş gibi geceyi onda geçir ve üstelik bi de pişkin pişkin cevaplar ver
    -tamam geceyi sende geçirmiş olabilirim fakat bu seviştiğimiz anldıbına gelmez
    -ben sevişmeyle ilgili bi şey söylemedim diye hatırlıyorum
    -olabilir...
    ···
  4. 4.
    +31
    insan,bir yakını ölen bir kimseye karşı kendisini mahcup hissediyor. Sanki ölümünden kendisi sorumluymuş gibi. Nedeni ise tarifsiz.Ben de kendimi dünyadaki bütün ölülerin sorumlusu gibi hissediyorum bazen. Sonra onların şu anda ne kadar rahat olduklarını düşünüyorum ve üzerimden koca bir yükü atıyorum.Ölüm çok garip bir şey.Çok da klişe aslında.Bir sorumlusu bazen var bazense yok fakat geride kalanların da ölüden farkı yok. insanların bazıları ömürlerini sorgular, bazıları ise sorgulamazlar.Ben sorgulamayı seçtim. Donuk ve boğuk bir yaşamım olduğunu seziyorum. Fakat önümde henüz çok uzun bir yol var. ileriyi bilemiyorum. Sorguluyorum ama sonucunda da bir anlam taşımadığından da adım gibi eminim. Kesin konuşmayı sevmem aslında.Ölümü açıklamaya da kalkmıyorum. istesem de açıklayamam. Zaten beni ilgilendiren de ölümün kendisi değil.Ona karşı hissettiklerim. Bilemiyorum,her şey o kadar boğuk ve sisli ki.Ne söylemem gerektiğini,ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Bilmemek de kahrediyor beni. Tıpkı bütün ölüler gibi.

    edit:beyler ilgi yok gibi ama ilerde değerlenicek buralar, eminim.
    ···
  5. 5.
    +31 -1
    okuyan var mı beyler. şuku vb. isteklerim yok.tek amacım belli bi okuyucu kitlesinib oluşması. diğer yazarlar başımdan geçti diye uydurmaca şeyler yazıyo bir de saatlerce bekletiyolar.ben bekletmiyorum da.okuyucu olmayınca üzülüyo insan aq saçma sapan şeyler trendde.
    ···
  6. 6.
    +27
    -ne demek istiyosun sen?
    -hiçbirşey
    -hadi hadi çık git artık evimden
    -gidemem
    -neden ya lanet olsun bıktım artık başıma gelenler yetmezmiş gibi bi de seninle mi uğraşacağım
    -bak ben de bütün bu olanlara üzülüyorum fakat...
    -fakat ne? bi cevap ver artık ve çık git şurdan

    beyler görmeliydiniz resmen kedi gibi ağlıyordu. dayanamadım yavaş yavaş adımlarla sürüne sürüne kapıyı kapadım ve çıktım.Ne yapacağım hakkında hiç bi fikrim yoktu, neden bu kadını takip ettim,ben kimim, yapmaktan en çok hoşlandığım şey nedir? Nelerle meşgul olmayı severim,ne yaparım, nasıl yaparım,ben kimim? Bilmiyorum.Tek bildiğim şey bir isteğim dahi olmadan ve istemeden yaşamaya çalışmam. Peki ya neden? Tabi bunu da bilmiyorum ama bunun kör edici ve uyuşturucu bir istek olduğunun farkındayım. Gözlerimi kapıyorum,bir nefes çekiyorum, geri veriyorum ve tekrar gözlerimi açıyorum
    ···
  7. 7.
    +27
    bi gün daha burada geçmişti.en azından sokakta değildim bu bile yeterdi sevinmem için.bir de bi kadınla aynı evdeydim bu daha çok yeterdi. fakat aşık olup olmadığımı bilmiyordum, henüz bunun izahı güçtü. zaman var anlayacağınız, spoiler vermeyim. neyse beyler bi süre böyle beraber yaşadık.ne de olsa beni de arayıp soran birileri yoktu. üniversite okumaya gelip,2.senemde annem ile babamı bi kazada kaybettim. zaten tek çocuğum, akraba ilişkileri de yok.bu şehirdeki evimi de kumarda belki para kazanırım diye kaybetmişim. kısacası gibilmiş bir hayat,her şey yalan,her şey berbat. aylar içinde bir berduşa dönüşmüştüm. fakat nihayet bu güzel kadın sayesinde adeta tekrar yaşama dönmüştüm. beraber gündelik işlerde çalışıp bi şekilde geçiniyorduk. arada sırada zevk için sevişip aşk ve sevgiden uzak bir yaşam sürüyorduk.iki berbat berduş,iki sevgiye aç, sevgi kırıntısı dahi kalmayıncaya kadar sönürülmüş iki berduş. tanrı resmen bütün mesaisini bize ayırmıştı. fakat biz amaçsızca bu acımasız yaşama el ele göğüs germiştik. günler ve aylar geçti...
    ···
    1. 1.
      +2
      Devam pampa beni sardı
      ···
      1. 1.
        +2
        eyvallah kardeşim benim
        ···
  8. 8.
    +25
    beyler lafı fazla uzatıp ayrıntıya girmeyi sevmem. zaten ilerki entrylerde işe yarıycak bi ayrıntı olsa mutlaka anlatırım. neyse işte ben bi şekilde bu kızı ikna ettim. dedim en azından dertleşelim. anlat biraz daha yetmedi tekrar anlat, sana koli koli bira alıp geliyim, paket paket sigara alıp geliyim ama az daha yanında durmama izin ver. kızcağız napsın kabul etti. amacım neydi onu da bilmiyorum. gerçekten ne yaptığımı bilmiyordum. sanki onu gördüğümden beri aklımı yitirmiş gibiydim. anlatmaya başladı. işte bunun kızı daha önce dediğim gibi acı bir şekilde vefat etmiş. ailesi deseniz bunu eşi terkettiğinde bi şekilde işler karışmış kızın elinde para kalmamış falan filan bırakıp resmen sokağa atmışlar.bu güzelim de eşi geçen yıl kaza yapıp vefat edince bu eve yerleşmiş.en sonunda ona teselli verme ihtiyacı duydum biranın da etkisiyle baya bi afilli konuşuyordum aslında ve asla unutulacak gibi değildi sanki anında yazar, şair olup kelimeleri bardaktaki birayı tek seferde kafama diker gibi ağzımdan dökerek ona iletiyordum. başladım konuşmaya;
    Kendi yalnızlığımızın acısını çekiyoruz artık bu devirde. Başka bir şeyimiz kalmadı çünkü insan türünden geriye.Ona da sımsıkı sarılmalıyız.En azından ben öyle yapıyorum. Aksinin yani beraber huzur içinde yaşamanın zor olduğunu erken farkettim. Benden önce de farkedenler oldu ve şimdi onlar sıcak toprağın içinde huzurla derin bir uykudalar. Vaktimin dolmasını beklerken bir yandan da gençliğin şarabını içmeye devam ediyorum. Uzun yollar her zaman iyidir. Yarını düşünmezsin.Şu anla başederken vaktin geçmesi ruhunu hançerler ve rüzgar hafifçe yüreğini yalayıp geçer.Her geçen saniye duygularını sömürür zamanla akıp giden hatıralar. Acıdan zevk alanlar da dahil herkes buruk bir gülümsemeyle bakar arkasına.Bir faydası olmaz ama. Televizyonda konuşan o güzel spikerle konuşmaya çalışmaktan hiç farkı yoktur. Ekrandan sana el sallarken seni duyamaz ve göremez hatıralar.Önüne bakmaya devam edersin. Dolayısıyla yoluna da.Keskin virajlar zorlasa da seni çarklar her zaman döner. Dönecek de.Senin için yol bitse de başkaları için dönmeye devam edecek. Geriye ise sömürülmüş anı ve duygulardan kırıntılar kalacak. Mezara zütürebileceğin tek şey de onlar.Ölüler biden daha duygusal. Bundan eminim. işte tam da bu yüzden acı çekmenin anlam ve derinliği zevk veriyor bana.Ölüm ve acılar için doğduk hepimiz. Beklemekten başka çaremiz de yok.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      -1
      birak edebiiyatı da ilerde gibiş var mı sen ondan haber ver.
      ···
    2. 2.
      0
      Ulan amk ahahahahahah
      ···
    3. 3.
      0
      kardeşim en başta da dediğim gibi sabrederseniz her türlü konu var
      ···
    4. diğerleri 1
  9. 9.
    +25
    ulan bi kişi bile var ya tamam devam edicem :d
    ···
  10. 10.
    +25
    o güzel geceliği ile kaşımdaydı fakat şuana kadar beni farketmemesi az sonra da farketmeyeceği anldıbına da gelmiyordu.o yüzden sessizce merdivenlerden aşağı inmeye başladım.ona farkettirmeden koltuğa kurulu yatağıma girip yorganı üzerime çektim. sözde kendimce ona uyuyorum numarası yapıcaktım. fakat üzerime dökülen bir bardak su numarayı yediremediğim anldıbına geliyordu.o suyun soğukluğunu bile dün gibi hatırlarım. neyse aniden kalktım ve;
    -ne yapıyosun sen ya
    -asıl sen benim evimde ne yapıyosun?
    -akşam kendi ellerinle aldın beni eve hatırlamıyomusun yoksa?
    -hatırlıyorum tabiki ama ne biliyim canım sabah erkenden sessizce kalkar gidersin diye düşünmüştüm. kusura bakma bu kadar yüzsüz olabileceğini tahmin edemedim.

    yine gömmüştü beyler. fakat dün anlattıkları aklıma geldikçe susuyordum.bir kadın daha doğrusu bir insan bu yaşta bu kadar acı yaşamayı hak etmiyordu.en iyisi susmaktı...
    ···
  11. 11.
    +22
    Sonra başladı uzun uzun anlatmaya, buraları özet geçicem beyler dolaylı olarak anlatıcam.2.5 yıl önce kızı burada bi trenin altında kalarak hayatını kaybetmiş.2 yıldır buraya gelip trenlere bakarak ağlarmış. Kızının cesedi de bulunamamış,ne bi çiçek koyucak ne de başında ağlayacak bir mezarı bile yokmuş anlayacağınız. Benzer bi olay benim de başıma gelmişti fakat yeri değil ilerilerde anlatırım. Tabi bütün bunları duyunca şaşırmıştım fakat sesimi de çıkaramadım.Bir süre öyle kalakaldıktan sonra ayağa kalktı ve;
    -Oldu mu,memnun musun bütün bunları öğrendiğine!, diye bağırdı.
    -Ben ben.. diyerek ağzımda bişeyler geveledim.
    Sonra kalktı ve ağır ağır yürümeye başladı. Başta hiç bi tepki vermedim. Cebimden bi paket çıkarıp sigaramı yaktım. Derin bir nefes çektim. Ardından peşinden gizlice takip etmeye karar verdim.Bir yandan da başından geçenleri düşünüyordum.
    ···
  12. 12.
    +20
    ilgi yok gibi beyler devam edemiycem gibi görünüyo, ilgi olsa yazarım, daha güzel yerleri vardı hikayenin
    ···
  13. 13.
    +19
    ne diyeceğimi şaşırmıştım. içeriyi işaret etti ben de mahcup bir şekilde yavaş yavaş ilerlerdim. gözüme çarpan ilk koltuğa oturdum ve mutfağa doğru gittiğini gördüm.iki dakika sonra elinde birer birayla geldi. Biraları yarıya indirene kadar sessizlik hakimdi. Aniden;
    -Peşimi bırak demedim mi ben sana!
    -sessizlik
    sessizlik
    sessizlik

    -Bırakamam, olmaz.
    Aşırı sakin bir şekilde;

    -Neden?
    -Çünki benim kimsem yok
    -Benim var mı zannediyorsun?
    -Bilmem
    -Bir şeyi de bil be adam!

    Ve yine sessizlik.
    O günün sonunda onda kalıp kalamayacağımı sordum.O da istemeyerek de olsa biraz da acıyarak kabul etti. Salonda bir koltuğa bana yatak hazırladı ve gecemi orada geçirdim.
    ···
    1. 1.
      0
      Devam pampa
      ···
  14. 14.
    +18
    kimler okuyo beyler şu entrye bi yorum atın da anlayım bari
    ···
    1. 1.
      +2
      Okuyorum
      ···
    2. 2.
      +1
      eyvallah kardeşim
      ···
    3. 3.
      +2
      Bende okuyom kardo yaz
      ···
    4. 4.
      +1
      Geç kaldım ama nice anı
      ···
    5. 5.
      +1
      Geç kaldım ama nice anı
      ···
    6. diğerleri 3
  15. 15.
    +18
    artık aramız baya iyiydi. yavaştan duygularım da kendini belli etmeye çalışıyordu. onları elimin tersiyle yavaşça ittim. çünki şimdiye kadar hayatımı mahvedenler de onlardı.bu arada o gündelik işlere devam ederken ben küçük çapta bi yerel gazetenin kitap ekinde ufak çaplı edebi yazılar yazmaya başlamıştım.bu yazıları yazmadan önce bir çocuğun pamuk şekerin paketini yırtarkenki heyecanıyla ona okuturdum.1-2 yazım dışımda hepsini beğenmişti. ufak tefek düzeltmeler için yardımcı da olurdu. edebiyat konusunda benden daha çok şey bildiği kesindi fakat ben de zaten edebiyatın bayat boğuculuğundan değil duygularımın ve mevsimlerin yoğunluğundan alıyordum yazma arzumu. arada mektuplar gelirdi küçük okuyucu kitlemden. genelde kızlar.ne kadar güzel yazdığımı söylerlerdi.o da her seferinde yırtardı. ufaktan kıskanmaya başlamıştı beni. artık ona duygularımı sözlerle belli etmemin zamanı gelmişti. yoksa ruhen çoktan başlamıştı bu ilişki.bir gün yine yazımı bitirip ona okutuyordum yazıyı okuduktan sonra onu dinlemeden başka bir kağıt daha uzatıp o kağıda bütün duygularımı yazacaktım.bi berduş en fazla bu kadar romantik olabilir. önce gazete için yazdığım yazımı verdim. yazı şu şekildeydi;

    Ağzımdan çıkan her kelime ruhumu kirletiyormuş gibi hissediyorum. Konuştuğum,göz göze geldiğim her insan biraz daha kirletiyor ruhumu. Kendi çıktığım yolda tek başıma yürürken başkalarına çarpmak zor geliyor bana. Kabuğumdan dışarı çıkmaya hiç mecalim yok. Kitaplarda gördüklerimden ibaret kafamın içi-darmadağın-.Çarptığım her taş tökezletmekten başka bir işe yaramıyor. Biraz daha içine çekiyor beni kızgın kumlar. Derinlere davet ediyor. insanlardan uzağa. Yeraltına.Köşeme çekiliyorum ben de.Yaşama sevinci ve o altında koyu bir nefret yatan hırsları gözlerinde parlıyor. Adeta her biri kurulmuş birer makina gibi. Raylardan dışarı asla çıkmıyorlar. Oysa ki benim de bir farkım yok fakat içimde buruk bir hüzün ve kemirilmiş acı bir sevgiden başka bir şey de yok. Eminim onlar da bu hallerine hüzünleniyorlardır fırsat buldukça.Ama içlerinde bir parça da olsa sevgi olduğundan şüpheliyim. insanları rahatsız eden kurulu saatlerden farkları yok. Saatler akmak için vardır. Dünya ise dönmek için. Saatler çalıyor, dünya dönüyor. insanlar ise gün geçtikçe daha çok acımasızlaşıyor.

    Sonra...
    ···
  16. 16.
    +18
    ve rüya gördüğümü anladığımda derin bir oh çektim. çünki bu kadını mutlaka ne yapıp ne edip tanımalıydım. onda sanki bana ait bişeyler var gibiydi. hani böyle bazen birden kalabalık içinde bulursunuz kendinizi. sonra gözünüz birisine takılır ve o kişiyi hiç tanımadan içinizde ona karşı iyi şeyler hissedersiniz. tıpkı buna benzer bi his vardı içimde. neyse lafı fazla dolandırıp konuyu saptırmak istemiyorum. onun daha uyanmadığı etraftaki sessizlikten belliydi. yavaşça koltuktan kalktım ve onun odasına doğru sessizce ilerlemeye başladım. odasının kapısı aralıktı. abartmak istemiyorum şimdi yalan olmasın neredeyse 1 saat kadar öylece o kapının önünde o aralıkta güneşin doğuşunu izler gibi onu izledim. uyandığında beni farketmemişti.
    ···
  17. 17.
    +17
    kardeşim önceki entryleri kaydetmiştim şimdi kendim devam ediyorum
    ···
  18. 18.
    +17
    uyku tutmadı beyler bi part daha atıp uyumaya çalışıcam
    @@@@@@

    tam yazıyı okumayı bitirip ağzını açacakti ki elimdeki diğer kağıdı uzattım. şaşkındı ve kağıtta şöyle yazıyordu;

    eğer bu kağıdı okuyorsan bil ki bu duyguları yine kendine borçlusun. seni seviyorum. umarım anlarsın.

    kısa ve net. bazı şeyler uzatmaya gelmez beyler. suyu çıkar yoksa.ee şaşırdı şaşırmasına da ağlar gibi oldu, sonra bi çığlık patlatıp gülmeye başladı. içimden deli bu kadın diye düşünüyordum ki defol git evimden diye bağırmaya başladı.ne yapacağımı bilemez halde kapıyı çarptım çıkıp gittim. yine dönmüştük eski günlere, yalnızlıkla dolu günlere. lanet olsun,ne kadar özlemişim kendi kendime konuşmayı diye düşünerek ilerliyordum, çevremdeki nesnelerin ve yüzlerin değiştiğini bilmeyerek.ne olacaktı şimdi? onca emek, onca çaba ve yamalanmış, iyileşmek üzere olan bir hayatın içine etmişti kurtarıcım olarak gördüğüm bu güzel kadın. oysa ki sevmekten başka bir şey yapmamıştım. belki de sevilmek ona acı bir şey gibi geliyordu ya da doymuştu artık bu duyguya. belki de gerçeten deliydi. bilemezdim,geriye bir tek sonbaharda sürüklenmekten bir başına kalan bir yaprak gibi sağa sola çarpa çarpa gitmek kalıyordu...

    sabah devam edicem millet merak etmeyin, bekletmeyi sevmem asla..
    ···
  19. 19.
    +17
    Birden ayağa kalktı.Bi an gideceğini düşündüm fakat hata etmiştim. Sırtından sarkan yerlerde sürünen deri ceketiyle beraber yavaş yavaş, resmen kendini itekleyerek yanıma geldi ve banka oturdu.Bi süre hiç konuşmadık. Birden konuşmaya başladı;
    -Kimsin sen?
    (Bi anlık şaşkınlıkla;
    -Ben benim.
    -Onu sormadım, kimsin,ne arıyorsun burda, daha önemlisi neden yanıma gelip sonra da yetmezmiş gibi saatlerdir ağlamamı izledin?
    -Bilmem, birilerinin ağladığını görmeye ihtiyacım vardı belki de.
    -Ne biçim fantezilerin var senin ya!Sapık mısın sen!
    -Yoo.
    -Dalgayı geç. Kimsin sen?
    -Benim kim olduğum önemli değil, saatlerdir ne diye ağlıyosun sen burda?Hem belki bi mezar başında ağlasan anlarım da niçin tren istasyonunu tercih ettin?
    -Saçma sapan sorular sorma. Neyse, biran evvel şu saçma sorularını kesmen için cevap vericem ama sonra peşimi bırakıcaksın...
    ···
  20. 20.
    +16
    diğer yazarlara kızardım ama uyku gelince geliyo beyler...
    ···
    1. 1.
      +2 -1
      birader zütüne koyim
      ···
    2. 2.
      +1
      Rez hocam rez
      ···