5 sene öncesiydi Antalyaya yeni gelmiştim. Antalyayı bilen bilir 2. istanbul derler her çeşit insan var yerlisi yok denecek kadar az. Her neyse beyler Mehmet abi vardı memleketten onlarda kalmaya başladım. Buraların bini olmuş ortamı olan bi abim. Beni dışarı çıkardı bi gece Kaleiçinde geziyoruz, bu kadar karıyı kızı ilk defa görüyorum amk. Ağzı açık ayran delisi gibi yalana yalana sağı solu kesiyorum bi baktım önümde 2 tane 175, 180 boylarında taş gibi 2 karı yürüyo. Abi dedim bunlar neymiş böyle ya, dedi onlar travesti oğlum yanaşma hiç. imkanı yok dedim bunlar travesti olamaz çünkü istanbulda da çok gördüm her hallerinden belli travestilerin. Git bak inanmazsan dedi. Hızlıca yanaştım yan yana geldik döndüm bi baktım suratlarına Hasan Ali Kaldırıma benzeyen 2 tane gibli. Hass.. laryarak hızlandım bunlar arkamdan noldu yakışıklı diye bağırdı, daha da hızlandım şşt sana diyorum çam yarması dedi -söylemesi ayıp biraz iriyim amk- hiç aldırmadan daha fazla hızlandım, lan sana diyoruz dıbına kodumun çocuğu diye bağırdılar ama nasıl koşmaya başladım anlatamam beyler. Yol bilmem iz bilmem Mehmet abi de geride kaldı yardıra yardıra Kaleiçinin o labirent gibi sokaklarında nefes nefese koşuyorum durdum bi ara bi baktım telefona 5 cevapsız arama Mehmet abi aramış açmayınca endişelenip polise haber vermiş yerimi söyledim gelip beni aldı. Giderken gördüm benim için gelen polisler travestileri almış zütürüyolar siyah saçlı olanın bana bi bakışı vardı anlatamam beyler. züt korkusuna 5 ay kaleiçine gidemedim. Şimdilerde bi çoğuyla ahbap oldum arada müşteri bağlayıp komisyon alıyorum.