/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 26.
    0
    ağustos ayına geldiğimizde bana olan ilgisinin düştüğünü biliyordum. benden daha erkeksi olmamı istiyordu. daha çetin daha cengaver ve daha sert olmamı istiyordu. . badboy olmamı istiyordu. şu an düşününce çok komik geliyor geliyor. tabi o zamanlar bu istekler canımı çok yakıyordu.

    kavgalarımız eskisi gibi bir birimizi sevdiğimiz için değil birbirimize tahammül edemediğimiz için çıkmaya başlamıştı. ben onu hala köpekler gibi seviyordum ama onda bir şeyler vardı.

    söylemiştim. kişisel özelliklerimiz pek uyumlu değildi. farklı karakterlere farklı zevklere sahiptik. onu gördükten sonra ben kendimi geliştirmeyi bırakmıştım ama o hayat hikayesine bir sürü yeni şey katmıştı.

    benimle vapura binip öylece gün batımı izlemenin hayat hikayesine kattıklarını biliyordu. bense 7 yıl sonra daha yeni anlıyorum tüm o olay bana kattıklarını. o hep daha fazla şey katmak istiyordu hikayesini hep yeni heyecanlar yeni maceralar peşindeydi bense onunla geçirdiğim tek bir anı sonsuza kadar uzatıp hep o anın içinde kalmak istiyordum
    ···
  2. 27.
    0
    çok kavga ettik. anlamsız bir neden çıkan kavgamız büyüdükçe büyüdü. bana sünepe, öz güvensiz, ezik, aptal falan dedi. hiç bir işe yaramadığımı ve hiç bir şey olamayacağımı söyledi. "ben de kültürsüz boş beleş birisin" dedim.

    tam olarak ayrılmadık ama bir kaç gündür konuşmuyorduk da. kendimi tak gibi hissediyordum. ondan binlerce kez özür dilemek, delice ona sarılmak istiyordum ama yapmıyordum yapamıyordum. onu her zamankinden çok ve daha çok düşünüyordum içim hüzün doluydu.

    bir kaç gün daha geçti. durakta helenle karşılarştık. standart merhabalaşmadan sonra "nilden ayrıldığını duydum" dedi. dedim ki "hayır aramız kötü ama hala beraberiz". dedi ki "nil öyle demiyor." içim çok acıdı. yavaş yavaş ölüyordum sanki. verdiğim her nefes ömrümden gidiyordu. elimi telefona attım. nili arıyacaktım. helen telefon olan elimi tuttu ve "başka biriyle konuşuyor dedi". helen o kadar ruhsuz kendine iyi bak dedim yüzünde korku vardı.
    ···
  3. 28.
    0
    içimdeki ateş sönmüştü. gözümünün feri gitmişti. nili aramıştım ama kesinlikle açmıyordu. helenin söylediklerinin doğru olduğunu biliyordum artık

    sanki bir ok gövdemi delip geçmiş, ruhum ve kalbimi çalıp zütürmüştü. artık hiç bir şey hissedemiyordum ve çok uzun süre bu böyle kalacaktı
    ···
  4. 29.
    0
    eylül ayı gelip okula döndüğümüzde ben bitmiş haldeydim. nil okul değiştirmişti ki zatendeğiştirecekti bunu konuşmutuk. artık beni giblemeyen elemanarla değil yıkık tayfayla takılıyordum. ne öfke, ne nefret ne kin hiç bir şey hissetmiyordum ne nile nede kimseye karşı. içi boş bir ceviz kabuğu gibiydim. sürekli dalıp dalıp gidiyordum. arada sırada çok gülüyordum olur olmadık şeylere. sonra bir anda susuyordum sanki hiç bir şey olmamış gibi.

    her şey böyle devam etti ve lise sona kadar kendimi doğru dürüst toparlayamadım. tüm fotoğraflarını sildim ve anılarımızı unutmaya çalıştım
    ···
  5. 30.
    0
    üniye ilk başladığım sene çok mutlu olduğum bir günde nili tekrar gördüm. içim kötü oldu ama yanına gidip selam verdim. vakti olup olmadığını sordum çünkü cidden tüm o günleri tekrar konuşmamız gerekiyordu. vakti varmış.

    önce geçmişi yad ettik güzel şeyler hakkında konuştuk. onu öptüğüm ilk günü anlattı bana. onu öpmemi hiç beklemiyormuş. kekeleyerek "benimle çıkar mısın?" diyeceğimi sanıyormuş. ben de nasıl öyle bir şey yaptığımı anlamadığımı söyledim. "çok düşünüyordun" dedi "düşününce büyüsü kaçıyor".

    benden neden ayrıldığını sordum. helenle ortak projeleriymiş. beni daha erkeksi daha badboy yapmaya çalışıyorlarmış ama ters tepmiş. onu o kadar kıskanırken nasıl kavga çıkarmadım anlamamışlar. ona iğrenç bir insan olduğunu söyledim. "yaptıklarımla gurur duymuyorum. liseli ve aptaldım" dedi. acımı saklayarak güldüm. geçen 3 yılımın nasıl dıbına koyduğunu düşündüm. ondan sonra hiç şiir veya hikaye yazamadığımı ne kadar denersem deneyeyim başaramadığımı düşündüm. insanlar hayatlarına binlerce şey katarken. lise anıları yaşarken evde boş boş tavana baktığımı, yazları yatakta öylece yattığımı düşündüm. hayatımın anasını gibenin nil olmadığını. kendi topuğuma sıktığımı anladım.

    "senden sonra kimseyi sevemedim" dedim. "seni sevmiştim ama hiç bir zaman delice aşık olmadım" dedi. bunu söyleyeceğini biliyordum ama bunun hiç bir etkisi olmayacağını bilmiyordum. nili zaten zihnimden tamamen silip atmıştım ve bu konuşma son nokta için çok güzel olmuştu. yaşadığımız güzel günler için teşekkür ettim.

    akşam beni instagramdan eklemiş,. hiç kimsenin annesine o kadar çok küfür ettiğimi hatırlamıyorum. bir kaç damla yaş geldi gözlerimden sonra geri takip ettim. hiç bir anlamı yoktu çünkü. hiç bir şeyin. olgunlaştığımı hissettim.

    o gece uyuyamadım. her şeyi fazla ciddiye aldığımı anladım. hislerimi çok yaşıyordum ve belkide çok düşünüyordum. o gece benim için kozayı yırtmaktı, yumurtadan çıkmaktı. doğumdan sonraki ilk adımdı o gece ve tüm bu gib bana hayattımın dersini vermişti ve yemin ederim ben de daha ne olduğunu anlamadım
    ···