toplanın nasıl kızlığımı kaybettiğimi

Anlatıyorum.

Lise bitmiş amk. Ben kayserili bildiğin dindar bi ailenin kızıyım ama yolda görseniz huur derseniz o biçim...
Kayseride meslek lisesinde okuyordum. Ama lisede adam gibi erkek yok, hepsi maldı. Emre diye bi çocukla 1 akşam dışarı çıktımdı, bay bay deyip evlerimize dağıldık, çocuğu ertsi gün kantinde arkadaşlarıyla tost yerden beni nasıl gibtiğini anlatıyordu. O biçim mal erkekler vardı..

Neyse lise sonda utku diye bi çocuk vardı. Çocuk 2 yıl geç yazılmış liseye mi ne felan. Daracık zütü vardı. Erkeklerin daracık zütlerine hastayımdır kendimi bildim bileli. Misyonerde avuçlamak iyi oluyor. Çocuğa yavşıyorum ben iyicene.
Kantinde tost falan alıren tenefüslerde merhaba falan diyorum. Mal mal avon kokuları sürüp, sürtüyorum çocuğa.
Çocuk buz gibi suratı ile tepki olmadan gözlerini kaçırıyor benden.

Hatta bi gün kantinde arkama rastgelmişti. ileri geri gide gidiştirerek çocuğun gibini kaldırmaya çalışmıştım. Bişey olmamıştı.
Zaten ilerleyen aylarda gay diye dedikodu çıktıydı aq.

Lise hayatı tak gibi gidiyordu. iyice ümidi kesmiştim.

neyse öss sınavı geldi falan, girdik. O zamanlar tek sınavdı öyle 20 kere girmiyorduk. işte bikaç arkadaşlar ile aynı okula düşmüşüz. Bunlarla toplanıp bira içmeye gidelim dediler. sabah sabah ne birası dedim içimden saat 2 amk. Laf lef demeden gittik bira içmeye..

gibko bi rock bara girdik. daha yeni açılmıştı aq herhalde, adam yerleri süpürüyordu. girerken servisin açılıp açılmadıgını sorduk. Açıldı yaşınız kaç dedi. 18 dedik. sınavdan falan çıktık dedik.

Neyse bira aldı bunlar. isimleri değiştiricem burada, bazı sözlükten huur arkadaşlar var yurttan onlar okursa ifşa olma derdi var.

Emin, Onur, ibrahim, Büşra, Seda, Begüm bide ben varım. 3 erkek 4 kız. başladık içmeye.

bizim erkekler mal aq. başladılar ya şu soruyu nası yaptınız. şunun şıkkı neydi. gibeyim şıkkınızı bira içiyoruz lan burda diyemedim. yarım saat felan böyle konuştuktan sonra işte olay nasıl olduysa cinselliğe kaydı.

biz 18 olduk artık çatır çatır gibişiriz diye düşünen erkekler utanmadan sorular sormaya başladılar. Barda bizden başka kimse yok nerdeyse. işte adet olurken acıtıyor mu. ? Hiç azıyor musunuz gibi mal mal sorular soruyorlar. Tabi rahatlar amk.

Nerdeydiniz lan lisede huur cocukları binler. Ben yarak diye ortada dolaşırken, siz badem bıyıklı çocuk rollerini oynadınız. Şimdi tabi lise bitti herkes ayrı yerlere gidecek okumaya rahatsınız tabi..

Neyse ergen muhabbetinden sonra saat 4de ben kalktım. Az çarşı tarafına gittim. Vitrinlere falan bakmıştım. 16 yaşımdan beri ilk çamaşırlarına ilgim vardı. ilk çamaşırı satan bi dükkana girip inceledim.. Yanıma türbanlı bi bayan gelip "buyrun" deyince çıktım mağazadan. Ordan gay diye dedikodu çıkan utku binini gördüm. Bi kızla el ele geziyordu. Vay bin ben o kadar sürtündüm sana, kalkmadı etmedi, gay dediler. Şimdi şıllık bi kızıl saçlı koca zütlü bi huur ile el ele yürüyor. züt ceplerinde sınav belgesi ile..

Bunlardan sonra eve gittim. Bi an acaba benden mi hoşlanmadı diye mal mal ergen kız düşüncelerine girdim. Çirkin miyim diye sorular felan sordum kendime.

Gün geldi sınav sonuçları açıkladındı aq. 230 gibi gibko bi puan almışım. Zaten kafam basmaz derse falan. Erkeklere dershanede ders dinleyemezdim. zaten okul meslek lisesi oldugundan bi gib öğretmezlerdi sınavla ilgili..

Neyse aileme falan 2 yıllık geçiş hakkımı kullanırım diye teselli falan ettim.

Tercih zamanı geldi, en işlek illeri yazdım türkiyede. izmir, istanbul, Ankara, Aydın, Antalya bu anasını gibtiğim kayserisinden kurtulmak için heryere giderdim.

Verdim tercih formunu. bi yandan da düşünüyorum. istanbul tutarsa ordaki ortamım nasıl olur falan diye. izmirde güzel diyorum izmirin erkeklerini düşünüyorum. çocuklar rahat. buranın çocukları gibi sünepe değil.

tercih sonuclari acıklandı. Aydın adnan menderes üniversitesi 2 yıllık myo Bilgisayar Teknolojileri Bölümü tuttu.
En son tercihlerimden biriydi aq. üzülüyorum bi yandan da seviniyorum aq kayserisinden kurtulucam diye...

Neyse kayıt günü geliyor ablam ile gidiyoruz kayıt yaptırmaya falan. ablama ben yurtta kalmak istemiyorum diyorum. babamın zoruyla gidip cemaat yurduna o zamanın parasıyla ayda 180tl ye kayıt oluyoruz. Biraz neşeli biraz üzgün dönüyorum anasını gibtiğim kayserisine.

neyse okullar başlıycak. evdekiler ile vedalaşıyorum ağlamalar falan. ablam diyor seni ben zütüreyim gene. ben istemiyorum tek atlayıp otobüse gidiyorum.
inince az şehri gezip, elimdeki yurt adresine gidiyorum. Adamların 2 yurt binası varmış aq. beni 2.sine atmışlar. alıyorum yeni adresi adamlardan gidiyorum 2. binaya. ebesinin amında 2km falan var aralarında. mal gibi ne taksi, ne otobüse binmeden elde çekçekli bavulla sürte sürte gidiyorum.

neyse yurt binasının girişinde 2 tane badem bıyıklı colormatik gözlüklü 40 yaşında adam karşılıyor beni. Elimdeki bavulu alıyor teki. diyorum kız yurdu değilmi aq burası ne arıyor bunlar. O zamanlar malım biraz. kız yurdundaki her personalin kız oldugunu sanıyordum. müdüründen güvenlik görevlisine kadar.

Neyse danışmaya gidiyorum. bikaç kağıt falan veriyor işte. onları dolduruyorum. Sigara içiyormusun, içki içiyormusun, ailen ayrımı, kaç kardeşsiniz falan mal mal sorular var..

Ordaki işleri halledince mal oda arkadaşlarıma tanışmak için yukarı odama çıkıyorum.

odaya bi giriyorum. 4 tane kız var aq. 2si türbanlı nur yüzlü gibi gülümsüyorlar. diğerleri açık ama saf tipli. Bende mini kot etek. üstte askılı ile aralarında huur gibi kalıyorum.

Türbanlının teki geliyor hoşgeldin falan diyor tanıştırıyor beni diğerleriyle. yatağımı falan gösteriyor. odayı süzüyorum aq 3 ranza var 2li. 2 tane dolap var. toplasan 40m2 değil oda. ortada da bi masa var.

işte bunlar aralarında konuşuyorlar. mutlaka gelmelisiniz, derslerde de yardım ediyorlar, sınavlarda çok işinize yarar falan. Ben bi yandan bunları dinliyor bi yandan da eşyalarımı bana gösterilen dolaba yerleştiriyorum.

eşyaları yerleştirdikten sonra izin alıp biraz şehri gezmek için dışarı çıkıyorum.

şuan okuyor musun diye soran olmuş. bu hikaye 4 yıl öncesini anlatıyor. 2008 zamanları..

neyse yurttan aksam 8i geçmeden dönmek kaydı ile izin alıyorum. önce aç oldugumdan gidip bişeyler yiyorum. ordan az deniz göreyim aq kayseride sıcaktan amımız pastırmaya döndü diyerek deniz taraflarına doğru yürüyorum. Havada eşşek amı gibi sıcak. Dondurmacıdan bi dondurma alıyorum açık, üstünede sos döktürtüp yalıyorum.
Burdaki binlere söyleyim. beni dondurma yalarken görürseniz elinizi gibinize zütürmeden boşalabilirsiniz... o kadar söyleyim.

Neyse tel çalıyor, bi yandan telaşla dondurmayı tek ele alıp bakıyorum annem falna herhalde merak etmiştir diye. değilmiş.
Bi üst sınıftan yiğit denen pezoymuş. Yiğit (gerçek adıdır adını değiştirmedim anlatırken) benim okulda, herkesin gözünde çalışkan öğrenci olan üst sınıflardan benden bi yaş büyük bi bin. lisede simitçi bıyıkları ile bana gülümserdi. Bi ara beni seviyormuş diye kulağıma bişiler gelmişti.

Neyse mesaj atmıs telefonumu ablamdan istemiş herhalde evi 3 apartman yanımızda. "naber, aydını kazanmışsın çok sevindim, nerdesin bulusalım" diye..

ben çocugu ekmek icin bahane düşünürken birden aydında kimseyi tanımıyorum pgibolojisi ile dur şunla bi bulusayım diye mesaj attım.

Neyse bi pizzacıda sözleşip bulusuyoruz.

balonda bi sigara içip geliyorum ayrılmayın cicişler

kayseride rock bar yok diyenler kayseri marina tarzı.. bi araştırsın gibtirtmeyin ayrıca tam rock bar değildi aq ama duman emre aydın falan caldıgından rock bar derdik biz ona.

neyse buluştuk yiğitle pizzacıda ben biraz geç gittim tabi kız oldugumdan. pezo beklesin işi ne.
ama kafamı gibtim sonradan..

bizim simitçi bıyıklı, sünebe, okul dısında bile kumaş pantalon gömlek ikilisinden ayrılmayan, gözlüklü yiğit gitmiş yerine

çicekli miçekli deniz şortlu, parmak arası terlikli yiğit gelmiş.

gözlükler gitmiş.

simitçi bıyıgı gitmiş yerine hafif kirli sakal gelmiş. kayseride 2-3 tane kıl tüy vardı çenesinde naptıysa ipne artık sakal uzanmış yüzünde.

neyse oturduk bi yere hemen garson zütü geldi ne yiceniz dedi. adamın konuşması komik geldi aq. aydın şivesi hep komik geldi bana aydında daha sonradan da neyse. işte yiğit yarım menü söyledi. bende bişey yemiycem dedim. yiğit olur mu öyle şey ya ben yerken sen bakıcan mı dedi. banada aynısından söyletti.

sonra lafladık işte, hareketleri falan değişmişti yiğitin. bildiğin hayallerimdeki erkek tipine yaklaşmıştı. serseri tipli hareketleri ile. kolunda o meşhur dede saati yoktu. asker saatimi artık ne diyorsanız. onun yerine deri bileklikleri vardı.

ben zaten tav olmuştum. amımda hafiften sulanıyordu. dili dışarı atmış patlat 18 yılın çoşkusunu diyordu. yiğit bişiler anlatırken ben etrafı inceliyordum..

az ilerde pizzaların fırınlandıgı fırın gözüküyordu. fırının mermerlerinin üstünde seviştiğimizi düşündüm yiğitle. düşünürken bi yandan da kayserili yiğit simitçi bıyıkları ile önümde beliriliyor, "naber bibim annene selam söyle hihi" diye gülüyordu. kafamı gibeyim kayserili yiğiti aklımdan çıkarmam lazımdı.

bir süre muhabbetten sonra benim 2. hattımıda verdim buna özel hattım bu bundan ara mesaj at falan diye. azda dürttüm tabi.
netlog hesabım varmı diye sordu. var dedim yalandan aslında yoktu. netlog ne anlarız aq biz. 2008de bayağ modaydı netlog feys falan yok o zamanlar. kimse bilmiyor.

yiğitle ayrıldıktan sonra hemen internet kafe aradım girip kendime bi netlog hesabı açtım. mal gibi kamerasından fotolar çekip yükledim.

ordan yurda geçtim.

o ateş kafe diyen bin. ateş kafe diyip geçme bizim 1 numaralı mekanımızdı orası. zaten girebildiğimiz tek mekandı aq.
marina demedim ben sana züt. marina tarzı dedim

neyse yurda geçtim saat 9a geliyor.
bi adam bir daha bu saatte gelirsen ailene haber veririm diye azarladı.
içimden küfredip odama gittim. bizim kızlardan bir şebek var. diğerleri nerde dedim ablalarla tanışmaya gittiler dedi.

lisede çok duydumdu aq ablaları neyse dertlenmeyip, duşa giricem ben söylersin dedim. aldım havluyu girdim duşa.
duşun muslugunu amıma tutup bi yandan yiğiti düşünüyorum. o şurtlu, serseri gülüşü ile fışkıran suyla tatmin etmeye çalışıyorum kendimi. bi elimlede göğüslerimi okşuyorum.

bi yandan da dilimi dudaklarımda gezdiriyorum. duşun ucunu zütüme sürtmeyi düşündüm ama anal ilişkiden hep korkuyordum. en iyisi hafiften amıma su tutmak diyerek idare ettim.

Orgazmımı oluyorum. olduktan sonra hemen temizlenip çıkıyorum duştan. telefonumu kontrol ediyorum. yiğit mesaj atmış. yurttamı kalıyorsun evde mi diye. diyorum bu da beni istiyor.

yurtta kaldığımı söylüyorum. hatta cemaat diye ekliyorum.
bana evde kaldığını söylüyor oda ilk sene yurtta kalmış bahar döneminde eve geçmiş. yurt onu kasıyormuş falan. bende aynen şimdiden kasmaya başladıgını söylüyorum. ne huuryum aq daha 1 gün geçirmedim yurtta.

neyse üni açılıyor. ilk hafta bi gib işlemiyoruz. hatta yiğit ilk hafta gitme ders falan yok gel sana aydını gezdireyim diyor. ben mal gibi korkup gidiyorum okula. gerçektende bi gib işlemiyoruz. hocalarla tanışıyoruz. sınıfın cogu gene mal. ilk haftadan ben senin emeseni heklerim diyen cocukların muhabbetine şahit oldum.

neyse ilk haftasonu yiğitler ile takılmak için sözleşiyorum. yiğit ve bi çift arkadaşı ile. banu ve serhat. bunlar liseden beri aşıklarmış kız burayı kazanmış serhatta geçiş mi ne yapmış kız için. aq benim için hangi erkek gelecek buraya.

neyse bi cafeye gidip oturuyoruz okey falan oynamak için. yiğitle ben eş oluyoruz.

oynarken masa altından ayağımla yiğitin bacağını okuşuyorum. kirli sakalları altında hafif bi gülümsemey ile bana bakıp tekrar okey taşlarına bakıyor.

okeyden sonra kalkıp ayrılıyoruz. yiğitle ben gene kalıyoruz başbaşa.

konu dolaşıp gene yurtlara geliyor. bana cemaat yurdunda kalmamı önermiyor. hele senin gibi bi kız oralarda olmamalı diye söylüyor. ben mal aklımda benim gibi kız haa diye kendime altın ayakkabılar giydirip, güzellik kralicesi seçiyorum içimden.

kendi evde yaşadıgını söylüyor. tek yaşıyormuş bi arkadaşı daha varmıs sınıftan ama o da eve pek ugramazmış. haftada 1-2 gün uğrar gece kalır gidermiş.

neyse ordan ayrılıyoruz.

aradan nerdeyse 1.5 ay geçiyor vizeler geliyor. ben bi gib bilmiyorum. kafa basmıyor bilgisayara, lisede kopya falan geçtik ama üniversitede hocalar sınavlarda üçerli beşerli girip geziyormuş.

bu süre zarfında yiğitle mesajlaşıyoruz ama o okeyden sonra hiç yüz yüze görüşemedik. ben tabi bu mesajlaşma zamanını boşa harcamıyorum. kız arkadaşı olup olmadıgını, sosyal ortdıbını falan iyice öğreniyorum.

neyse bi haftaiçi buna mesaj atıp vizelere bişey bilmediğimi beni bi haftasonu evinde ağırlayıp çalışıtırp çalıştıramayacağını soruyorum. o da sağolsun kabul edip evine davet ediyor. birde espri yapmıştı gelirken temizlik malzemesi al ev pis gelebilir dedidydi bin. bende öğrenci evidir diye geri mesaj atmıştım gülücükle.

neyse cuma gelip çatıyor. yurttan nasıl izin alacağımı düşünüyorum okulda gün boyu. zaten yurt ile ilişkiyi evde ablam hallettiğinden ablamı arayıp kız arkadaşlar ile toplaşıp vizelere çalısıcaz diye söylüyorum. ablam onay veriyor. babamlara bişey söylememesi içinde tembihliyorum. yurtada haftasonu kayseriye gidicem diye 2 günlük söylüyorum onlarda nur yüzlü insanlar kabul ediyorlar neden niçin sormadan.

akşama dogru bavulu hazırlayıp toplanıp cıkıyorum. tam cıkarken yurdun servisi otogara bıraksın istersen diye müdür servisi cagırıyor. elimde gene çekçekli bavulla otogara gidiyorum. ordan mal gibi taksiyle okul tarafına yiğitin evin oralara gidiyorum. tam evine gelmeden 1-2 sokak önce iniyorum taksiden ki taksiyle geldim sanmasın. niye diye sormayın aq bilmiyorum ama çok işime yarıycak buşey binler...

çekçekli bavulla yokuş gibi gibko biyeri çıkıp çalıyorum kapıyı. yiğite yurttan cıkmadan mesaj atmıştım geliyorum diye o da beni balkonda bekliyormuş. 6. kattan bekle geliyorum diyip parmak arası terlikleri ile şıppıdak aşağı iniyor kapıyor elimden bavulu. sen yürüyerek mi geldin bu yolu otobüslemi geldin diye ellerini yanaklarıma zütürüyor. bi kıpırdanma yaşıyorum o an içinde.

neyse içeri giriyorum ev bildiğin hayalimdeki ev. hemen eşyalarımı alıp kendi odasını gösteriyor bana. sen burda yatıcaksın diyor. çarşafları falan değiştirdim. içimden diyorum keşke değiştirmeseydin erkek kokusuna hasretim heryer orkid aq yurdunda diyorum.

işte ben eşyaları yerleştiriyorum. yatak çift kişilik aq. hatta daha geniş diyorum. bayağda rahattı hatırladıgım kadarıyla. içeri geçiyorum yiğit açmısın diyor hemen. biraz açım diyorum..

makarna yermisin sosisli, salçalı nasıl olsun diye soruyoru. sosisli-salcalı yap diyorum. o anda salak bi laf çıkıyor ağzımdan "sosisin salçalısı kadının kalcalısı" gibi. anlamsız birbirimize bakıp gülüyoruz. içecek ne var diye soruyorum. kola var ama gazı kaçmıştır bira var birde diyor. istersen gidip alayım markete diyor. yok bira içeriz ozaman diyorum.

makarnaları yapıp biralarımızı alıyoruz. zaten makarayı hazırlarken ikimizde birer birayı zütürmüştük. ikincileride yerken içiyoruz.

gibko bi sosu oldugundan dudaklarımın kenarların falan sos bulaşuyor yerken. zaten makarna spagetti. bildiğin top gibi olmus iç içe girerek kocaman acmak lazım yemek için ağzı. bende kibar olayım diye o koca topu ısırarak yiyorum o güzden ağzım burnum sos. makarna topunu ısırırken yiğitin taşakları geliyor aklıma acaba nasıllardır diye..

2. biralardan sonra dvd izlermisin çok güzel film var elimde diyerek karayip korsanları 1'i takıyor. len ben bunu 100 kere izlemişimdir johhny deepten dolayı. bitiyorum o adamın filmlerine. neyse sıkılı bıkıla 3. bira 4. bira derken ben iyice kafa oluyorum film bitmeden.

yiğit anlıyor tabi centilmen gibi beni yatagıma kadar eşlik ediyor. erkeğim benim..

tabi gece olacakları düşünemeden...

mal gibi yatağa yatınca sarhoş kafayla içim geçmiş. gecenin köründe kalkıyorum telefona bakıyorum 2-3 gibi bişeydi galiba. miğdem ağrıyor biraz galiba kusucam diyorum. banyoya doğru ilerliyorum. az böğürdükten sonra kusma değil hafif bi yumurtalık ağrısı herhalde diye düşünüyorum. ama külodum hafif ıslaktı. feci şekilde amım sulanmıştı.

banyoda kirli sepetini görüyorum. yiğitin boxerlarından bikaçtanesini alıp koklamaya başlıyorum. taşak ve yarak kokuyordu. amım iyice sulandı o an istediğim kadar yarak hiç bi zaman istememişimdir herhalde. parmak atmak istedim hatta baş parmağım ile biraz bastırmak istedim ahh deyip elimi geri çektim..

duşada giremezdim. klagib el yordamından da sıkılmıştım. içeride hayallerimin erkeği yatarken kendi başıma neden halledeyim diye düşündüm. kafam biraz iyiydi. salona baktım. yiğit sadece boxer ile kanepeye uzanmış uyuyordu. televizyon hafif açıktı. kanald de aptal gece sinemalarından bi film oynuyordu..

yiğitin yanına gidip biraz onu izledim. bi onu izleyip bi yandan da bir elimle kendimi okşuyordum. dayanamayıp yiğitin göğsünü okşamaya yavaş yavaş aşağılara inmeye başladım. inmeden uyanım uykulu gözler ile bana biraz baktı. hafif gülümseyerek uyuyor numarası yapmaya devam etti..

elimi boxerından aşağıya indirdiğimde kalbim güm güm atıyordu.

hafifçe okşayarak elimi boxerına doğru ilerletiyorum. hergeçtiğim yeri iyice okşayıp hissetmek istiyordum. boxerına geldiğimde bayılacak gibiydim. bi tarafım atla üstüne bitir işini diyor, diğer tarafım anın tadını çıkar diyordu.

nefes nefeseydim. ilk defa bir yarak elime aldım. bi an şansıma ilk defada bukadar büyük olması iyi diye düşündüm.

yiğit hala uyuyor numarası yapıyordu. ben ise hiç ona bakmadan sağ elime yarağını okşayıp sol elimle amımı okşuyordum.
bir süre okşadıktan sonra dayanamayıp ağzıma almaya karar verdim. o an yiğite baktıgımda gözleri hafif kısık beni izliyordu. çok tatlı gözüküyordu. ağzıma aldıgımda hatırladıgım ilk şey hafif tuzlu olması ama tadının çok güzel olmasıydı. adeta benim için yalayarak bitmeyen sıcak bir dondurmaydı.

ama bu kadarı yetmezdi.

yalarken bi an elini kafama koyup bana bu kadarı yeter istersen dedi. bende ona anlamlı bir bakış attım. o bakıştan sonra sustu. televizyonun sesini hafif açtı. ben bi yandan yalamaya devam ediyordum. 5 dakika falan yaladıktan sonra bi anda üstüne çıktım ve "yiğit seni istiyorum" dedim.

bir an tereddütlü gözler ile bana baktı. bende ciddi oldugumu anlatıcak bir bakış attım. o an bir ateşlenme oldu ve öpüşmeye başladık.
ardından boxerını iyice çıkarttım. o da beni soydu.

bana bakire olup olmadıgımı sordu. bu soruya nedense biraz sinirlendim. ve bakireyim ama seni istiyorum nolur benim ol dedim.
kararlı bir şekilde baktı. ben altına geçtim o da üstüme geçti.