1. 576.
    0
    hadi başla panpa nerdesin.
    ···
  2. 577.
    0
    @468 geldim panpa.
    ···
  3. 578.
    +4 -2
    evet degerli huur cocuklari, saat 12 itibariyle kaldigim hikayeye kaldigim yerden devam ediyorum
    ···
  4. 579.
    -1
    yaz lan amk gerçi sallaması zor tabi yavşak anca yazıyon
    ···
  5. 580.
    +15 -4
    mahkeme salonu tikli tiklimdi.. umarsizca etrafima goz gezdirdim. annem, babam, akrabalar.. herkes salondaydi. kimsenin gozlerinin icine bakamiyordum, sanki bir suc islemisim gibi.. hani adama 40 kere

    deli deseler hakikaten delirirmis ya, benimki de o hesap iste, gercek bir suclu gibi basim onume egikti.. basim egikti ama islemedigim bir sucun pismanligindan degil, basima gelen bu talihsizliklerin

    dogurdugu bir yilginlikti benimkisi.. artik takmiyordum hicbirseyi, izlemiyordum olaylari, dinlemiyordum insanlari.. insanlar benim uzerimden bir karara varacaklar ve bana ne nasil yasamam gerektigini

    soyleyecekledi, ben de yapacaktim.. kulaklarimda tartisma sesleri, iddia makami savci ile yildiray abinin karsilikli atismalari.. yildiray abi garip adam diye dusundum. sen kalk izmirdeki rahatini boz,

    buralara kadar gel sirf koylunu kurtarmak icin. hem de hcbir karsilik beklemeden.. hani derler ya kul gibismadan hizir yetismezmis.. bizimki de o hesap, kendi anasini babasini savunur gibi savunuyordu

    beni. bir ara ben bile ikna oldum salondaki herkesin benim bir sucumun olmadigina inandiklarina.. derken hakimin o meshur, vakarli ve cumle sonuna koyulan nokta edasindaki kelimeleri duyuldu: "geregi

    dusunuldu.." mahkeme salonundaki herkes ayaga kalkti. -sanik sedat sagiroglu ve sanik mursel ergin'in, tutuksuz yargilanmalarina devam edilmek uzre saliverilmelerine, sanik rifat ergin'in tutuklu

    yargilanmasina devam edilmesine... bu ne anlama geliyordu? maphus mu kalacaktim? kac yil yedim, yemedim mi? bilmiyordum.. caresiz gozlerimi yildiray abiye dogrulttum, bana gozleriyle "rahat ol, metin ol"

    anlamlarina geldigini dusundugum bir iki hareket yapti. mahkeme cikisinda arabaya bindirildim, ancak bu sefer goturuldugum yer farkli bir yer idi, nezarethaneye giden yolun tam tersi istikametine giden

    yola dogru hareket edince anlamistim bunu..
    ···
  6. 581.
    +6 -4
    @471 begenmiyosan niye buradasin oc?? sie amk
    ···
  7. 582.
    0
    rizörvıt
    ···
  8. 583.
    0
    devam et pompa
    ···
  9. 584.
    +1
    @473 gerizekalı züt beğenmedik mi dedik ama beğendik diye de zütün kalkmasın giberim
    ···
  10. 585.
    +13 -2
    goturuldugum yer canakkale cezaeviydi, hayatimin ilk ve tek kogus gunleri burada baslamisti. kogusa adimimi attigim andan itibaren daha once hic tatmadigim bir yalnizlik duygusuyla tanistim. birlikte

    ayni ortamda bulundugumuz insanlarla oylesine alakasizdik ki.. ama gariptir, hapishane gunlerim boyunca basima bir tek kotu olay bile gelmemisti. daha kimse bana satasmadan once, hatta sucumun ne

    oldugunu bile sormazdan once, bana -nerelisin yigenim, sorusunu sordular. -buraliyim, dedim. -canakkalenin icinden mi?? -evet, abi. -neriynden? -yenice gazasindan. -yenicenin icinden mi? ananin amindan

    demek istedim ancak hayatimda filmlerde bile bu kadar tekinsiz adami bir arada gormedigim icin butun sorulara kuzu kuzu cevap veriyordum. -koyunden abi. - hangi koyundensin lan!!! tam o sirada butun

    kogus basima toplanir gibi olmustu. sanki bir kavga cikmadan once herkes toplanip kavgayi en iyi izleyebilecegi yeri rezerve ediyor gibiydi. korkmustum. ne diyecegimi bilmiyordum. herkes agzimdan cikacak

    iki uc kelimeye bakiyordu. ona gore sisleyeceklerdi sanki. -baskoz.. dedim. iste ondan sonra kusura bakma deyip dagildilar. ne oldugu hakkinda hicbir fikrim yoktu, ta ki ertesi gun kogusun en hurmet

    edilen kisisi revirden donene kadar. 70 yaslarinda bir ihtiyardi bu adam:hasan dede. kogustaki herkes tarafindan inanilmasi guc derecede hurmet goruyordu. hasan dede arada bir revir kontrolune gittigi

    icin o gun orada degilmis/ tanistigimiz ilk gunden son gune kadar bana sahip cikan, koruyan kollayan biri olarak hayatim boyunca en unutamadigim ve hicbir zaman unutmayacagim biri olmustu. kendisinin de

    baskozlu oldugunu, yani hemsehrim oldugunu sonradan ogrendim ki bu yuzden kimse bana satasmamisti. ancak bu adam hakkinda kafama takilan cok sey vardu ve ben hicbirsey bilmiyordum. insanlar tarafindan

    inanilmaz hurmet goruyordu. 5 vakit namazinda, inanilmaz iyi yurekli tonton bir ihtiyarin hapishanede ne isi vardi? ayrica hergun uzerine upuzun, uzeri arapca harflerle dolu, guzellik yarismalarindaki

    kizlarin veya eski generallerin omuzlarindan bellerine gecirdikleri seritler gibi bir bant takiyordu ve bu banti asla ama asla cikarmiyordu.
    ···
  11. 586.
    +2
    devam panpa bu hikaye 1 ay sürecek gibi çatlatma adamı 2 sayfa yazıp bırakıyorsun yeter amk senin yüzünden işe geç gidiyorum fena sardı ama helal olsun güzel anlatıyorsun
    ···
  12. 587.
    0
    devam panpa takipteyim.
    ···
  13. 588.
    0
    reserved
    ···
  14. 589.
    0
    Devam et pıc
    ···
  15. 590.
    +2
    yok amk bu herif yazdıklarını iki günde okuyun beyler adam günde 2 sayfa yazıyor böyle giderse ramazana kadar sürecek bu hikaye
    ···
  16. 591.
    +12 -3
    -kizim, al bu parayi, al su kagidi da. mahmut bakkala ver bunlari da, evin ihtiyaclarini getiriversin. ancak hava kararmak uzere, acele kos da gel he mi kizim?

    bu sozleri soyleyen elvinin annesinden baskasi degildi. kucuk elvin, o kadar da kucuk gorunmuyordu simdi. genc ve guzel bir genc kizdi gordugum. paralari ve kagidi aldiktan sonra hizlica evden cikti.

    bakkala dogru hizli ve urkek adimlarla gidiyordu. etrafa olumcul bir sessizlik hakimdi. oyle ki, genc kizin her adim atisindalastik papuclarinin topraga degmesiyle cikan ses az daha yanki yapacakti. bu

    sekilde bir muddet yuruyen genc kiz, birden bire, sanki yerin yarildigini gormus gibi birden durdu. hizli hizli nefes aliyordu, gogsu cok gib inip kalkiyordu. birseye odaklanmis, birsyelere dikkat

    kesilmisti sanki. bir muddet bekledikten ve ben de dikkat kesildikten sonra cok da haksiz olmadigini farkettim. evet, biryerden keskin fisilti sesleri geliyordu. ortalikta kimse yoktu, insana dair

    hicbirsey yoktu hatta. sagdaki kerpic evin penceresi acikti. konusmalar oradan geliyordu. genc kiz hafifce yaklasti, biraz daha, biraz daha.. urkek ve yavas adimlarla yaklasiyordu eve. ve nihayet

    pencerenin en dibine gelmisti. cok dikkatli dinleyince bile yarim yamalak anlasilan fisiltilar, elvinin kendi gibi genc bir kiz olan arkadasi serfinden geliyordu. -saclarimi taramak mi istiyorsun?? ama

    daha az ince taradin ya.. genc elvin birden gozlerindeki yaslarisilmeye basladi. ne olup bitti hakkinda en ufak bir fikrim olmayan ben, elvinin neden agladigini, agladiktan sonra neden agzini

    kapattigini ve en ufak bir ses bile cikarmadigini anlamaya calisiyordum. -lutfen bir daha aynayla oynama olur mu.. bazen beni urkutuyorsun, lutfen ceza verme bir daha olur mu.. ne o? begenmedin mi?

    serfinin surekli konudan konuya atlayan, alakasiz, baglantisiz konusmalari beni de urkutmeye baslamisti. birden icerdeki sesler kesildi. serfin daha ciddi bir ses tonu takindi: -ne? disarda birileri mi

    var? kim??
    ···
  17. 592.
    +1 -1
    @477 ile @483 arasındaki bağlantıyı kuramadım.
    ···
  18. 593.
    +1
    Son yazıyla oncekı ne alaka
    ···
  19. 594.
    +7
    olm elvin serfin nerden çıktın lan cezaevindeydik oraya buraya geçtik tamam hikaye dallanıp budaklandı karmaşık anlatıyorsunda ben bu sahneleri pek çıkartamadım o amk aynasını kırında kurtulalım hepimiz
    ···
  20. 595.
    +1
    beyler adam eylül ayından bahsederken kasıma geçiyor sonra tekrar eylül ayından bahsediyor felan renk katıyor hikayeye ama beynim sulandı yatıyorum ben 5 sayfa felan yaz panpa
    ···