they call me alpha

Size ben bir Alfayım demeyeceğim,
Kim bilebilir ki benden başka daha fazlasıyım.
Hadi oradan bir Alfadan daha fazlası olamaz diyebilirsin.
Ya bu da benim bir kuralım ise ve sen kendini kandırıyorsan ?
M7 benden fazlası olabilir ya da kim bilebilir ben ondan fazlasıyım.
Bunu tartışmak bile saçma olur.
Çünkü benim oynadığım bu oyunda M7 beni anlayacak.
TCMA selam kanka.
Ben toplumda ya da şuan tam burada bir çok pgibolojik hatta pgibolojinin de ötesinde kelimelerimi dantel gibi işlerken TCMA selam kanka diye çaktığım bir cümle bütün algıyı değiştirdi değil mi ?
Bu yazımı ilk okumaya başladığında oysa ne kadar ciddi bir giriş yapmıştım. Şüpheyle bakıyordun.
Sonrasında ise senin bilemediğin bir yerde bilinçaltında kim bile bilebilir bilinçaltının da ötesinde sıradan bir adam kavramı oluştu.
Neyse ben yalnızca canım istediği için buradayım saat 04:05, uyumuyorum çünkü biraz önce mutfakta su içerken aklıma bunu yazmak geldi ve yazıyorum.
Ben sokağımda ki herhangi bir esnafla konuşurken sıradan bir vatandaşmış gibi konuşan, ama gece tam şu vakitte sana karşı adeta bir din adamı, pgiboloji bozan bir pgibolog, mistik, belkide merhemin haline gelebiliyorum.
Düşünsene bunu ben belirliyorum.
Aslında meselem rol yapmak değil, bu bana eğlenceli geliyor.
Neyse sırada ki gelsin ;
Neden buradasın ?
Kader nedir ?
Özgür irade var mıdır ?
Ahahahahaha
Düşünsene şuan bu yazıyı okumayı özgür iradenle seçtiğini bu tam bir komedi olurdu.
Gel sana bir hikaye anlatayım ;
Musa ve Hızır arasında geçen ve senin tam şuan ki halini anlatan bir hikaye.
Bekle bir sigara yakıyorum öncelikle...
Kemerlerini sıkı bağla, çünkü ben M7 gibi değilim, TCMA gibi değilim. Ama onları aşağılama gereği duymuyorum. Çünkü bu hikaye bizi anlatıyor ve sizi anlatıyor.
...
Bir gün Musa ile Hızır bir yolculuğa çıkar.
Hızır saçma sapan şeyler yapar.
insan öldürür...
Gemiyi deler...
Bir altın küpü toprağa gömüp saklar...
Musa ise hep karşı çıkar.
Çünkü o bir peygamber ve o bir şeriat (kural/yol/yordam) adamıdır...
Seni kötü bir iş işledin der.
Hızır ne der ?
Ben sana demedim mi ? Bana dayanamazsın diye.
Ben sana demedim mi ? Ben sana açıklayana kadar hiçbir şeye karışmayacaksın diye.
Azarlar koskoca peygamberi...
Sonra Hızır işin gerçek maksatlarını açıklar.
Her şeyi yapmasında bir sebep vardır. Gemiyi şu yüzden deler, onu bu yüzden öldürür, altın küpü bu yüzden saklar...
işte kader böyle bilinmezliktir.
Musa'ya göre Musa haklıdır.
insan öldürmek kötüdür...
Hızıra göre Hızır haklıdır.
Peki kim haklı ?
Hangi yönden bakarsan bak ikiside kader...
O yüzden büyük bir paradoks, kaderi düşünme !
Çünkü kaybedecek hiçbir haltın yok.
TCMA'nın yazdıklarını okumanız, M7'nin yazdıklarını okumanız ve şuan benim yazdıklarımı okuyor olmanız sizin seçiminiz değil. Ahahahahaha güldüm.
Kim bilir belkide sizin seçiminiz, ama sizin seçiminiz tarafından olmayan...
Her şekilde bu yazıyı okuyan okumuş oldu. Okumayan ise okumamayı seçti.
Okuyanlar yeni bir halt öğrendi, okumayanlar ise öğrenmemiş oldu.
Hayatın kuralı basittir, yalnızca yaşayın.
Harekete geçmek istersen, yalnızca istemekle kalırsın.
Harekete geçersen, harekete geçmiş olursun.
Ve sen !
Her şekilde öleceksin, yapmadıklarını yapmamış olacaksın.
Şuan sen mi haklısın ?
Ben mi haklıyım ?
Aklından bana karşı bir çok şey geçirdin.
Tekrar sor, sen mi haklısın ? Ben mi haklıyım ?
Çok düşünme kafa yapar.
Çünkü sen bunun ne olduğunu istesende anlayamazsın, bu bir paradoks.
Her gün terbiye edileceksin, yapmadığın seçimler ve yaptığın seçimler.
Neyse beynin daha fazla bulanmasın sana kıyak yapıyorum.

iyi eğlenceler.