Edit: Hikaye bitti amk daha hadi yaz diyen var son entryi görmediniz herhalde.

Bundan 2-3 sene önce evvel Rıfat panpamın anlattığı bir lise vardı. Lise bizim eve yaklaşık 500-600 metre uzaklıktaydı. Rıfat bu lise binasında en son yaşanan olaylar okulu kapattırmaya kadar gitmiş. Lise binasının yakınına özellikle geceleri yanaşan olmamış. Baliciler tinerciler bile bu binanın yakınından geçmeye korkuyorlarmış. Hocalar bile orası için tekin bir yer değil diyorlarmış. ilk başta hasgibtir lan oradan diye bir serzenişte bulundum. Rıfat istersen anlatayım hikayeyi dedi. Ben de anlat bakalım dedim. Gece vaktiydi. Ortalık epey sessizdi. Biz rıfatla evin bahçesindeki bankta oturuyorduk. Rıfat anlatmaya başladı. Bir sigara yaktım..

ilgi gelirse devamı da gelir..

Ortalığın sessizliği beni biraz ürkütmüştü. Sigara bu ürkekliğimi az da olsa gidermiş. Rıfatı pür dikkat dinlemeye başlamıştım. Rıfat anlatmaya başladı. Bu olay kesinlikle hurafe ya da uydurma değil. Yakında bu okulu yıkmaya gelecekler. Bizzat babam tarafından duydum yıkılacağını. Her şey aslında bir din hocasının tayininin bu okula çıkmasıyla başlıyor. Sen bilirsin papyonlutavuk 6 sene öncesine kadar bu okulda bişeler var mıydı diye anlattı. Ben de doğru diyorsun anlat bakalım dedim. Din hocasının adı Zehraydı diye başladı. Zehra hoca ilk başta çok sinirli birisiydi. Çoğu kişiyi sınıfta bırakıyordu. Ben sordum neden durduk yere mi bırakıyor diye sorunca Zehra hocanın din dersi üzerinde katı kuralları vardı. Derste çıtı çıkana sıfırı basıyordu. Yazılı zamanı da öğrencilere resmen ahiret soruları soruyordu. Gel zaman git zaman hoca bir gün yine yazılı yapmaya karar vermiş. Yazılıda bütün sorular kağıdın ön yüzünde yazıyormuş. Hoca uyarmış ya öndeki soruların tamdıbını yapıp 100 alırsınız ya da sayfanın arkasındaki tek soruya cevap verip 100 alırsınız demiş. Öğrenciler sevinmiş niye o kadar uğraşalım felan deyip arka sayfayı çevirmiş. Arka sayfadaki tek soru şu şekildeymiş.
" Cin suresini tersten yazın "
Öğrencilerin hepsi korkmuş tabi ilk başta ne oluyor felan diye tüyleri diken diken olmuş. Kimse yapmaya cesaret edememiş. Bir öğrenci dışında..

Bu sureyi tersten yazan liselinin adı ümmühanmış. Ümmühan başı kapalı bir kızmış. Çok suskun ve asosyal olduğunu söylüyorlar dedi. Hocanın akrabası olduğu yönünde duyumlar aldım ne kadar doğru bilemiyorum dedi. Ümmühan arka sayfadaki tek soruyu yazmasına rağmen ön sayfayı da doldurmuş. Zehra hocanın dikkatini çekmiş bu. Daha sonra sınıftaki öğrenciler ümmühana çıkışmış kızım sen niye tersten yazıyorsun. Cinlerin tersten okuduğunu bilmiyor musun demiş. Ümmühan tuhaf bir surat ifadesiyle ben sadece sınavda gerekeni yaptım demiş. Sınıftakiler toplanmış felan müdüre şikayet edeceklermiş hocayı bu soru için. Ertesi gün müdürün yanına toplanmışlar hocam böyle böyle bu kadın çok garip sinirli biri üstelik son sınavda bize hiç tekin olmayan şeyleri yapmamızı istedi demişler. Müdüre durumu anlatmışlar. Müdür çocuklar bişe olmaz felan derken bir diğer din hocası ilhan hoca müdürün odasındaymış çocukların dediklerine şahit olmuş orda müdüre çıkışmış hocam bu çok kötü bir şey din öğretmenliğinde böyle bir şey yok şu sınav kağıtlarına bir de ben bakayım demiş. Ertesi gün ilhan hoca Zehra hocadan son sınavın kağıtlarını istemiş. Ümmühanın cevapladığı kağıda da bakmak istemiş...

Rıfat'a dur dedim. Bak Rıfat ben bu cinlerle ilgili hikayelere gelemiyorum. Hava da zaten karanlık ortalık sessiz şimdi bişe olmasın boşver gibtir et anlatma dedim. Rıfat tamam kanki dedi. Rıfat çekti gitti. Ben bahçede oturuyorum halen bir sigara daha yaktım. Bahçedeki portakal ağaçlarından bir hışırtı geldi korkudan eve çıktım hemen. Uyumak için yatağa girdim ulan uyumaya çalışıyorum yok nafile uyuyamıyorum korkudan Rıfata ulan keşke anlatmasaydın diye wpden mesaj attım. Rıfat ne anlatması kanki zaten giriş yeri böyle yani hikayenin başı bu felan yazdı. Başı böyleyse sonunu düşünemiyorum dedim. Rıfat istersen yarın anlatırım kanki dedi. Ben de tamam anlat bari aklımızda soru işareti kalmasın yazdım. Çünkü biliyordum ki hikayenin sonunu anlamadan kafada hep bir senaryo oluşur. Bu senaryolar insanı daha da çok korkuturdu. Ertesi gün oldu. Gece uyuyamadığımdan gündüz öğlene kadar uyumuştum. Kalktım vakit 12:35 'di . Bir sigara yaktım. Daha sonra yüzümü yıkadım. Olayın etkisinden biraz da olsa kurtulmuştum. Rıfat akşamleyin yanıma geldi. Hikayenin devdıbını anlatmaya başladı.

Ümmühan mezara defnedilmiş. Okulun çaprazındaki mezara. Daha sonra Zehra hocayı arıyorlarmış polisler bulmuşlar. Zehra hocanın bilinci yerinde değilmiş. ilhan hocayı gördün mü felan diye soruyorlarmış. Yok görmedim diyormuş. Ama gözü sürekli bir yere dalıyormuş. Aklı başka yerlerde gibiymiş. Her neyse Zehra hocayı salmış polis kriminal incelemeleri bekliyormuş. Çıkışta Zehra hoca müdürü yanına çağırmış sana olan biten her şeyi anlatacam felan demiş. Müdür de tabi saf temiz bir insan olduğundan başta inanmış hocaya akşam olmuş. Müdür tam Zehra hocanın bulunduğu sokağa girmiş elinde taşla koşan biri varmış bu zehra hocaymış. Müdür canını zor bela kurtarmış. Müdür ertesi gün olduğunda sınıftakileri toplamış bir araya çocuklar olanları bir anlatın bana demiş. Polise doğrudan gitmemiş müdür. Olanları dinlemeye başlamış. Sınıftakiler olanları bir bir anlatmış. Müdür sonra şu an anladım demiş. Bizim okula sınıflar başka bir hoca gelecekti. ismi Perihandı. Daha sonra ne olduysa bir yazı geldi Zehra hocanın geleceğine dair bu tesadüf değil çocuklar demiş. Hulusi hocanın yanına varmış olanları anlatmaya başlamış böyle böyle olaylar oluyor diye..

Ümmühanın evine gittiklerinde babası açmış kapıyı Ümmühan nerede diye sormuşlar. Hocam ümmühan okulda değil mi? diye sormuş. Ne okulu ümmühan 2 haftadır okula gelmiyor demiş. Babası Allah Allah bu kız nereye gidiyor her gün felan diye sormuş. ilhan hoca babasına, bakın bizim geldiğimizi söylemeyin sakın. Yarın okula gideceğim dediği zaman gizlice takip edin beni de arayın felan demiş. Ertesi gün olmuş yine ümmühan evden çıkmış okula gidiyorum diye babası gizli gizli takip ediyormuş bunu aynı zamanda ilhan hocayı arayıp durumu belirtiyormuş. Ümmühan en son bir harabeye doğru gelmiş. Harabenin duvarına bir şeyler yazıyormuş. Bunu ilhan hocaya belirtmek için aramış telefondan ilhan hocanın numarasını tam buldum derken bi bakmış Ümmühan yok ortalıkta aramış ilhan hocayı böyle böyle durum var diye. ilhan hoca hemen harabeliğe gelmiş harabenin duvarına baktıklarında bişe yokmuş. Hocam valla billa duvara bişeler yazıyordu demiş hocaya ilhan hoca bu kızı yakalamamız lazım. Bişeler döndüğü belli demiş. Ertesi gün kızı yakalayıp bizim burdaki Hulusi hoca var bilirsin demi diye sordu bana Rıfat evet aynen o hocanın 3 harflilerle uğraştığını biliyorum anlat sen dedim. Ona zütüreceklermiş işte. Ama kızı bir türlü bulamıyorlarmış. Ertesi gün olmuş okulda yine son sınavlar varmış. Yapıp evlerine gidiyorlarmış öğrenciler. Sonra birden herkesin gözü okulun çatısına dikilmiş..

Akşam olunca Rıfat geldi telaşlı bir hali vardı sanki. Kanka bir sigara versene dedi. Sigarayı uzattım. Tuhaf bir rüya gördüm kanki dedi. Hayırdır olum dedim. Hani gece ağaçtan hışırtı gelmişti ya biraz ses felan da vardı. Rüyamda ağacın arkasında kız vardı dedi. Hasgibtir dedim. Baya baya ürkmeye başlamıştık. iyi kanka tamam anlat da bu gece son olsun dedim. iyi deyip anlatmaya başladı. Zehranın yeğeniymiş bu ümmühan Zehranın bacısının kızıymış. Zehranın bacısı zehranın sevdiği adamı baştan çıkartmış kendine aşık etmiş. Zehra da büyü yapmış başlarına bela gelsin diye özellikle ümmühanın okuduğu okulu seçmiş. Hoca bu kızın ruhunu terket hapise girecek zaten deyip dualar okunmuş kibritler yakılmış kızın içinde çıkarmışlar bu kafiri. Zehra kendine gelmiş. Yaptıklarını hatırlamış ağlamış bunların hepsi bacım yüzünden felan demiş. Hoca kızım büyü yapmak büyük günahtır. Büyü yapanın öbür dünyada yeri yoktur demiş. Bak başına gelenlere demiş. Polisler gelmiş almışlar Zehrayı hapishaneye tıkmışlar. Daha sonra ikinci bir paranormal olay daha yaşanıyor diye Rıfat anlatmaya devam etti. Bir sigara yaktım kendime geldim..

Hulusi hoca bana sadık dostlarım anlattı zaten olayı bir de senden dinledim demiş. Müdüre bak oğul okul lanetlenmiş bir şekilde kafirler musallat olmuş okula. Hocam nasıl olur diye sormuş müdür. Hoca bak o Zehra dediğin hocanın içinde 3 harfli var çok kötü bir kabileden geliyor. Ben bile zor durdururum bu durumu. Sen okulu kapat. Çocuklar karne gününe kadar gelmesinler. Tamam hocam öyle yapacam zaten çok tuhaf olaylar oluyor demiş müdür. Ertesi gün liselilere duyurulmuş bu olay liseliler bayram etmiş tabi okul felan yok diye. Akşamları okulu bekçiler bekliyormuş. Her neyse ertesi gün kriminal ve kamera incelemelerinden sonuç gelmiş. Kriminalde Zehra hocanın saçına dnasına ulaşılmış polisler tutuklamaya felan gideceklermiş. Kamera görüntülerini izleyen müdür ayrı bir şok olmuş. Görüntüler gerçekten ürkütücüymüş. Ümmühan okula giriş yaptığı ana bakmışlar...

Hoca ümmühanın cevapladığı kağıdın arkasına bakmış. Sadece soru yazıyormuş. Ama cevap yok. ilhan hoca bu durumdan işkillenmiş. Zehra hocaya bakın bir daha böyle şeyler istemeyin öğrencilerden felan demiş. Ayrıca amacınız ne sizin bu kötü bişe sen de benim gibi biliyorsun demiş. Zehra hoca bilmiyorum aklıma hiç gelmedi demiş. Neyse gel vakit git vakit. Okul kapanmaya yakın Zehra hoca son sınavlarını hazırlamış öğrencilere sunmuş. Sorular gayet basitmiş. Ama tuhaf olan şu ki Ümmühan günlerdir okula gelmiyormuş. Sınıftakiler ümmühanı araştırmaya gitmişler. Başına bişe gelmesinden korkuyorlarmış. ilhan hoca da durumdan haberdarmış. ilhan hocayla Ümmühanın evine doğru yol almışlar. Ben Rıfatı dinlerken rıfata sigara bitti gel beraber dükkana gidelim felan dedim. Dükkana gidiyoruz gece yarısı açık dükkan arıyoruz sigara almak için yalnız ortalık karanlık sessiz. Bir iki lamba dışında bişe yok. Hani yol kenarında otluklar olur ya aynı yerden geçiyoruz. Sanki birisi bizi takip ediyor gibiydi. Rıfata söyledim böyle böyle sen hissetmiyor musun felan dedim. Yok kanki etkilenmişsindir ondan öyle hissediyorsundur dedi. Vay dıbına koyim dedim. Neyse sigarayı aldık bahçeye geldik tekrar oturuyoruz. Sigaraları yaktık anlatmaya devam ediyor Rıfat..

Rıfatla yolda gidiyoruz. Saat gecenin 3ü . Okula vardık sonunda. Rıfat sağa sola baktı. Daha sonra okulun içine girdik tellerden atlayıp. Okulun kapısı kapanmıştı. Halen yazarken bile ürküyorum. Okulun cdıbının birinde karanlık bir şey gördüm sanki Rıfatla bana bakıyordu. Ben Rıfat'a bak oğlum ben binanın içerisine girmem haberin olsun dedim. Rıfat tamam sen girme ben girerim dedi. Rıfat oğlum bak yapma salaklaşma dedim ama dinletemedim. Rıfat içeri girdi flaşı açıp lan ne yapacan içinde bela mı arıyon salak dedim. Merak ediyorum kanka olaydan sonra bişeler olmuş mu diye felan dedi içeri girdi ben girmem kusura bakma canımı yolda bulmadım dedim. Bu girdi içeri ben tabi dışarıda bekliyorum felan yaklaşık bir yarım saat kadar oldu aradım bunu telefonu açmıyor. içeri girmeye zütüm yetmiyor. ikilem içerisinde kaldım birine mi haber versem ne yapsam dedim. Son bir defa aradım telefonu açtı Rıfat kanka bir gelsene çok önemli bir şey buldum dedi. Lan gibtir git giremem ben korkuyorum çabuk dışarı çık gidelim hadi dedim tamam bekle biraz geliyorum dedi...

Müdür yukarı çıktığında şok olmuş. Ümmühanın cesedini bulmuşlar çatıda kargalar yiyormuş. Okula polis dolmuş. Kargaları kovalamışlar daha sonra ceset berbat bir vaziyetteymiş bağırsaklar felan çıkmış kargalar yemiş. Bir tek yüzüne bişe olmamış. Yüzü buz gibi soğumuş bembeyazmış. Polis okuldaki kamera kayıtlarını almış. Derken karakolda bir ihbar gelmiş. Amirim bir cinayet ihbarı aldık. Maktülün ismi ilhan ... dedikten sonra müdür bu bizim ilhan Hoca ne oldu diye olay yerine gitmiş. Olay yeri ilhan hocanın kafasının taşla ezildiğine karar kılmış. ilhan hoca çok iyi bir hocaydı kim öldürür ki bunu diye sormuş. Polisler müdüre ilhan hoca dün okulda mıydı diye sormuş. Müdür evet hatta benden Zehra hocanın telefon numarasını ve adresini istedi demiş. Polisler incelemeye başlamışlar. Zehra hocayı arıyorlarmış. Ümmühanın babası ve ailesi ağlayarak cenazeyi morgtan alıp gömmüşler. Olay bunla bitse yine iyi. Bu lisenin tam çaprazında bir mezarlık var orayı bilirsin kanka oraya gömmüşler dedi. Eee daha sonra ne olmuş diye sordum. Gece saat 3tü biz manyak gibi dışarıda bu hikayeyi konuşuyorduk. Bir yandan tırsıyor bir yandan tırstıkça sigara içiyorduk..

Okula hani müdür akşamları bekçi koyuyordu ya kanka bu bekçinin birinin cesedi bulunmuş ertesi gün kameralara bakmışlar bişe bulamamışlar. Polisler inceleme yapmış kalp krizi felan zannedip gömmüşler bekçiyi daha sonra tekrar bi bekçi işe alınmış o da ölmüş ona da kalp krizi felan demişler gömmüşler ama okul lanetlenmiş bildiğin. Müdür hulusi hocayı bulmuş böyle böyle bekçiler gidiyor birer birer demiş. Hoca oğlum zor olacak ama sana söylemeliyim okulda kafirler geceleri kol geziyor. O okul lanetlenmiş artık karneleri verin okulu köklü kapatın ben ne kadar uğraşsam da boş ben bile bişe yapamam artık demiş. Müdür gerekli çalışmaları başlatmış okulun kapanması için akşam müdür okulun yanından geçerken çaprazdaki mezarlıktan bir ışık yansıyormuş okula bu müdürün dikkatini çekmiş. Mezarlığa gitmiş. Mezarlığa gittiğinde Ümmühanın mezarındaki çicekler soluyormuş birer birer. Hulusi hocaya anlatmış bu durumu. Bak demiş Ümmühana musallat olan bu kafir yanına arkadaşlarını çağırmış kabile halinde kol geziyorlar okulda demiş bir an önce kapattır okulu demiş tamam hocam diyip çıkmış müdür. Okulu incelemeye almışlar felan kapatmışlar sonra tabelaları felan sökmüşler lise o günden bugüne öyle duruyor dedi Rıfat. Kanka çok fena tırstım bu olay çok kötü başımıza bişe gelmez inşallah dedim. Rıfat bir delilik yaptı gel kanka lisenin yanına gidelim bakalım bir şeyler var mı diye dedi. Ben karşı çıktım yok olum manyak mısın tinerciler bile gelmiyor oraya sen yürek mi yedin dedim. Fazla merak iyi değil diye bir söz vardır ya bu olay için de geçerliydi. Gerizekalı gibi Rıfatın teklifini kabul etmiştim. Rıfat ısrar etmişti gece 4'e çeyrek vardı. Yola koyulduk salak gibi...

Sabah ezanı okundu. Sabah ezanı kadar güzel bir şey yoktur bana göre. O verdiği güven his hiçbişede yoktur. Her neyse ertesi gün kalktım ben. Rıfatı aradım gel beraber Hulusi hocayı bulalım dedim. Rıfat geldi hadi gidelim dedi. Kağıdı aldın mı dedim. Ulan tüh ya evde unuttum gidim bir koşu alim gelim dedi. Rıfat gitti 1 saat geçti aradan ben daha malı bekliyorum. Aradım lan nerde kaldın diye sordum Rıfata. Kanka kağıdı bulamıyorum anasını gibeyim ya masanın üzerine koymuştum bulamıyorum dedi. Lan gibtirtme belanı o kağıdı bul önemli dedim. Lan bulamıyorum aradım taradım yok dedi. Tamam sen gel hulusi hocayı bulmaya gidelim dedim. Tamam geliyorum dedi. Rıfatla yürüyoz oğlum sen hayırdır lan yürek mi yedin gece okula girdin öyle ne oluyoruz felan dedim. Kanka benim bu saatten sonra ölsem bile gibimde değil dedi. Niye lan bu kadar mı etkilendin yani dedim. Kanka sana bişe diyeceğim kızma darılma dedi rıfat. Yoksa yalan mıydı her şey pekekent biliyodum zaten dedim. Yok lan hele bir dinle dedi. Çarşıda bir banka oturduk. Kanka ümmühan aslında benim sevgilimdi dedi. Hasgibtir muallak dedim. Valla dedi. Anlatmaya başladı..

Beyler TÜRK TELEKOMun anasını giberek hikayenin devdıbını anlatıyorum. Sürekli kopma sorunu yaşadığım için entry taka gidiyor sürekli.

Ben dışarıda sigaramı yakmış şekilde amk malını bekliyordum. Saat 4:30 olmuştu. 1 saat ne yaptı bu içeride bu amk salağı diye düşünmeye başladım. Aradım kanka geliyorum çok önemli şeyler buldum dedi. Kapının önüne geldi. Kanki hani ümmühanın yazılı kağıdı var ya onu buldum dedi kağıdı getirdi. Baktım sayfanın arkasına o soru halen duruyordu. Amk hadi gidek bu kağıdı yakak kurtulak dedi. Lan salak mısın önce bi Hulusi hocayı bulalım dedim. Ulan nasıl bulacağız dedi. Yarın olsun bakarız dedim. Eve bir şekilde sağlam döndüğüme sevinmiştim. Rıfat nasıl içeri girmişti tek başına normalde yürek yemiş olmak lazım bunun için acaba bana Rıfat yalan mı söyledi diye sorgulamaya başladım. Ama Rıfat niye yalan söylesin mal mı diye düşündüm. Sonradan gerçekler bir bir dökülecekti. Hikaye aslında doğru ama Rıfat bana kendisi ile ilgili olan bölümü anlatmamıştı.

Rıfat bana anlatırken lan bak gece saat 2 oldu sizinkilerin haberi var değil mi diye sordum. Var kanka gece sizde kalacağım dedim. iyi tamam dedim. Bundan sonra başlıyorlarmış paranormal olaylar. Okulun çatısına bir yığın karga felan konmuş. Öğrenciler şaşırmış bu duruma ilhan hoca da gün geçtikçe tedirginleşiyormuş. Ümmühanın babasını aramış ümmühan bulundu mu diye . Hocam polise haber verdim ortalıkta yok 2 gün geçti evine halen gelmedi demiş. ilhan hoca kuşkulanmış. Zehra hoca son yazılıları yaptığı için okula gelmez olmuş tabi öyle sanıyorlarmış. Müdüre gitmişler Zehra hocanın numarasını felan almış açık adresini felan ilk başta Zehra hocayı aramış ulaşılamıyormuş. Daha sonra evine doğru yol almış. Bu durumlar yaşanırken okul kapandı kapanacak tatil edilecekmiş. Öğrenciler dersten çıkmış çatıda yine kargalar varmış ama kargalar bu sefer daha fazlaymış. Sanki çatıda bir şey yiyorlarmış. Müdür çatı katına çıkıp ne yediklerine bakacakmış. Çatıya biri bişe mi attı ki Allah Allah diyip çıkmış.

Beyler haklısınız bana sövebilirsiniz de amk gibtiğimin neti durmadan kopup duruyor. Artık kopyalıyorum göndere basmadan önce yoksa taka gidiyor.

Muhtarlığa gittik. Adresini felan aldık hocanın kapıyı çaldık. Hocam olaylar hakkında sizle konuşmak istiyoruz dedik. Çocuklar bu olayla ilgilenmiyorum artık dedi. Rıfat bağırdı hocaya ümmühan benim sevgilimdi dedi. Ha şu ölen kız başın sağolsun evladım dedi. Tamam ama bunca günden sonra ne oldu da geldiniz hele bir anlatın geçin içeri dedi. Hulusi hoca olayları biliyorsun sanırım değil mi dedim. Evet evladım dedi. Hocam geçen rıfatla okula gittik. Rıfat okulun içerisine girdi ve ümmühanın yazılı kağıdını buldu dedi. Tamam peki verin bakalım dedi. Hocam ama kağıdı bulamıyoruz dedik. Hoca bulun bana getirin her şey o kağıtla başladı. O kağıdı devredışı bırakmamız lazım dedi. Peki dedik. Rıfat bana gel beraber arayalım buluruz belki dedi. Tamam dedim. Rıfatlara gittik..

Ümmühan beyaz kefen gibi bir kıyafet giymiş üstüne okula giriyor bekçi kapıda felan değil sağına soluna bakıyor herkes sınıfta olduğundan kimse görmüyor tabi okulun çatısına doğru sağa sola bakarak çıkıyor sanki içinde başka biri var gibiymiş. Gözleri çok ürkütücü bakıyormuş. En son çatıda bıçağı bileğine dayamış öyle intihar etmiş okulun çatısı tabi kan içinde kargalar geliyor sonradan felan. Müdür bakın demiş Zehrayı polislerden önce bizim bulmamız lazım okulu da tatil ettik zaten akşamları bekçiler duruyor deyip yanına bir iki tane okuldan hoca alıp çıkmış zehrayı aramaya koyulmuş bunu sokağın kenarında bulmuşlar yakalamışlar hulusi hocaya zütürmüşler. Hulusi hoca bunun alnına kibrit yakıp basmaya başlamış sen kimsin ne istiyorsun bizden diye kibriti bastıkça çığlıklar atıyormuş Kurandan bişeler okuyunca korkmaya başlamış. Beni Zehra çağırdı birine büyü yaptı Zehra ben de ona musallat oldum dedi. Kime büyü yaptı bu Zehra niye yaptı diye içindeki 3 harfliyi sorgulamışlar.. Gece 4 gibiydi. Lan yeter amk gerisini yarına anlatırsın hadi bize geçek uyuyak uykusuz mayhoş gezmeyek yarın dedim. Bir sigara yaktık sigara tam bitecekken portakal ağacından yine o hışırtı geldi ananı gibim deyip yukarı çıktık sorgusuz sualsiz korkudan bu hışırtı kısık sesle birleşiyordu sanki birileri bişe diyordu bize. Sabah ezanı oldu uyumaya başladık. Öğlen Rıfat evlerine gitti hikayeyi bu akşam bitirek kanka dedi wpden mesaj attı. Tamam diyip akşam olmasını bekledim.

Kanka Ümmühanı provalarda görmüştüm. Lise müzikalinde bando çalıyordu. Çok sevdim aşık oldum. Gözleri benim için herşeyi ifade ediyordu. Bunun ismini öğrendim arkadaşlardan. Faceden ekledim felan hislerimi açıldım. Ulan bir kıza normalde bu kadar kolay açılamazdım ama sevdim. Ben hayatımda ilk defa biriyle çıkacaktım. Ümmühanla sevgili olduk beraber sahildeki ağacın orda buluşuyorduk. Ümmühan sonraları gelmemeye başladı. Bana attığı son mesaj şuydu
"Cantanem kötü günler yaşıyorum. Anlayışlısındır. Sabır et. inşallah geçecek bu günler" ben sabırla beklemiştim bir gün Ümmühanın öldüğü haberini aldım ağlaya ağlaya okula koştum. Mezarına bir toprak da ben attım dedi. Vay dıbına koyim ağlayasım geldi lan dedim. Bu olayları da sınıftaki arkadaşından öğrendim. Bazen soruyorum neden benim sevgilim neden diye? dedi rıfat. Efkarlandım lan kardeşim başın sağolsun anlatsaydın başta keşke dedim. Kanka içim yanıyor valla dedi. Rıfatın gözlerinden yaşlar damlıyordu bir elinde sigara ağlıyordu. Hayatın yaptığı zalimlikler tükenmek bilmiyordu. Ben ağlama oğlum ağlanacak vakit değil şu olayı bitirelim. Hulusi hocanın adresini bulalım muhtarlıktan dedim..

---SON ENTRY---
Hulusi hocaya kağıdı zütürdük. Hoca dualarla birlikte kağıdı sandığa koydu. Çocuklar bu kağıt bende kalacak. Size bir şey vereceğim onu ümmühanın mezarına zütürün üzerine dökün dedi. Hoca kağıda birşeyler yazıp suya attı daha sonra bu suyu ısıttı. zütürün mezara bunu çocuklar dedi. Mezara gittik Rıfat mezara gitti üzerine döktü bunu. Ağladı. Umarım öbür dünyada buluşuruz seni çok sevdim seveceğim dedi. Yağmur başladı. Hadi kalk gidelim buradan dedim. Hulusi hocaya da çok teşekkür ettik. Okulu 1 hafta sonra yıksalar da ordaki etkiyi bozmuştuk. Bu olayın ardından günlerce geceleri uyuyamadık. Hep böyle sohbetlerimiz oldu bahçede. Okuyan bütün panpalarıma teşekkürler.
Bu hikayeyi sevdiyseniz bunlara da bakabilirsiniz.
(bkz: cin çarpılması)
(bkz: kamerada gördüğüm paranormal olaylar)
(bkz: yarim gönülle bir öpüş tek part)
(bkz: muratın günlüğü)
(bkz: zeytinyağcının laneti)
(bkz: arkadaşımın musallatları)

Rıfatın evine geldik. Rıfatın odasında ümmühanın resmi vardı duvara asılı bir tablo şeklinde. Ulan dedim. Her neyse aramaya koyulduk. Sağa sola bakıyoruz yok ulan bu kağıdı zütüne mi soktun Rıfat nerde dıbına koyim dedim. Lan bilmiyom anneme babama da sordum görmediklerini söylediler dedi. En son Rıfatın odasına geçtik. Bu kağıt nerde olabilir diye düşünürken beyler çok anormal bişe oldu. Rıfatın odasındaki tablo yere düştü arkasından kağıt da düştü. Kağıt tablonun arkasındaymış. Lan Rıfat sen mi koydun bunu buraya dedim. Yok kanka masanın üstündeydi en son dedi. Vay dıbına koyim senin dedim. Sonra Hulusi hocaya doğru yol aldık.