/i/Ben

Kendini ifade et !
  1. 1.
    +17 -5
    Evet Uyandım Ve Başlıyorum.

    Bu gün telefonumun çalmasıyla uyandım. Arayan kimse daha önce 2 kere daha aramış ancak uyanamamışım. Telefonu açtığımda çok güzel bir ses tonuyla bana günaydın diyen bir ses duydum. Evet bu onun sesiydi. Nasılda heyecanlanmıştım çocuklar gibi. Evet evet bu oydu. Banka geçikmiş 500 tl kredi borcum için aramıştı beni. Kız bu günde bu parayı ödemessem icra yoluna başvuracaklarını söylüyordu. irkildim bir anda. Fırladım yatağımdan.

    Muhteşem günüm güzel bir telefonla başlamıştı işte. Hemen cebimdeki diğer kredi kartımla borcumu telefondan kapattım. Ne kadar şanslıydım. Mutfaktan mis gibi kokular geliyordu. güzel bir kahvaltı beni bekliyordu. Koşarak mutfağa gittim. Ocağın üstündeki tavayı büyük bir mutlulukla açtım. Sürpriz. işte günün küçük sürprizi. içinde sadece yağ kalmış. Sucuk bitmiş. Oh mis. Oturdum bir güzel ekmeğe banıp banıp yedim. Böylesine güzel bir kahvaltının ardından işe geç kalmamak için hemen ayakkabılarımı giydim. Kol saatimi koluma taktım. Saate baktığımda 11′di.

    Tebessüm ettim. 3 saat işe geç kalmışım. Neyseki iş yerindeki patronum bunu hoş görüyle karşılayacak hatta belkide gülecekti. Koşarak metrobüs durağına yetiştim. Ne kadarda güzel gelen metrobüsün içinde adım atacak yer yoktu. Çiftleşmeyi ilk defa bu kadar yakından keşfedebilecektim. Hahaha harika bi gün. Bindim otobuse. Arkamda orta yaşlarda bir amca dayıyordu bana. Önümdede hoş bir liseli kız. ahahah bende ona dayıyordum. Bu şekilde iş yerine vardım ve avcılarda yüzüm gülerek metrobüsten indim. inerkende arkamdaki amcaya ve önümdeki kıza teşekkür etmeyi ihmal etmedim.

    iş yerine nefes nefese vardığımda iş yerindeki çok zeki ve yetenekli iş arkadaşlarım bana somurtarak bakıyorlardı. Hahaha işte iş yerindeki pozitif enerji bu olsa gerek. Patronum yanıma geldi ve kibarca “bu günde geç kaldın dıbına kodumun çocuğu” diyerek beni uyardı. Nazik adam. Bu günde kovulmadım sanırım. Kendisine gülümseyen bir surat ifadesiyle dönerek “uyanamamışım. beni mazur görün.” dedim. Sağolsun oda anlayışla karşıladı. “maaşından kesinti yapıcam huurnun evladı şimdi gibtir git işinin başına” diye cevap verdi. Bu günde kovulmadım. Benim patronum iyidir demiştim. Hemen masama geçtim.

    Edit: Eski bir hikaye yeniden gündeme gelmesini istedim destek gelirse bölüm bölüm devam edicem.
    Tümünü Göster
    ···
  2. 2.
    +1
    Part 2 geliyor
    ···
  3. 3.
    +1
    Up up up
    ···
  4. 4.
    +9
    Ön masamda oturan iş arkadaşım sude. Dakikalardır gözlerimi ondan alamıyorum. Genç, güzel, yetenekli tıpkı benim gibi. Bu gün yine her zamanki gibi çok güzel. Ruhunun güzelliği yüzüne yansımış sanırım. Oda benden hoşlanıyor. sonunda göz göze geldik ve o bal dudaklarıyla bana “ne bakıyorsun sen aptalmısın” dedi. Hahaha benimle konuştu. Gülümsemeye devam ettim. Oda benimle samimiyet kurmak istiyor aslında belli. Bana orta parmağıyla hareket çekti. Çok tatlı bu kız. sonra yerinden kalktı ve patronumun odasına girdi. Gerçi patronumun odasındanda pek çıktığı yok ya. sürekli elinde dosyalarla patronumun odasına giriyor. Canım benim patronum artık onu ne kadar bunaltıyorsa çıktığında hep göğsündeki düğmelerin ilikleri açılmış olarak çıkıyor. Ama genede yüzünden gülümseme ekgib olmuyor.

    Patronum beni odasına çağırttı. Bugün aldığım en güzel haber bu olsa gerek. Aylardır beklediğim zammı sonunda verecek. Heyecenla fırladım yerimden ve ceketimi ilikleyip kapıyı çaldım. O narin ses tonuyla “gir” diye bağırdıktan sonra içeri girdim. Patronum çalışanlarıyla arkadaş gibidir. Onun en çok bu yanını severim. Bizimle konuşurken hiç kendini kasmaz, sokak ağzıyla konuşur. Odaya girdiğim gibi bana baktı ve “kovuldun şimdi gibtir git burdan” diye bağırdı. O farkettirmek istemesede yüzündeki masum adamı gördüm. ona dikkatle baktım. Şirketin mali durumu yüzünden beni istemeyerek işten çıkarttığını hemen anladım. Beni üzmemek için yaptığı numaraya devam etti. “hala yüzüme bakıyor oğlum gibtir git diyorum hayvan herif defol git burdan” bende hafifce gülümseyerek odasından çıktım.

    Edit : Destek Verin herkes Okusun
    ···
  5. 5.
    +2
    Part 3 için başlığa destek Alalım devam edelim
    ···
  6. 6.
    0
    Part 3 geliyor
    ···
  7. 7.
    +4
    Çıkmadan ofisteki iş arkadaşlarıma “hoşcakalın ben uzun bir tatile çıkıyorum” dedim. hepsi o kadar üzüldülerki kimse dönüp bakamadı bile. Bende gülümseyerek yürüdüm gittim. Şemsiyemi yanıma almamıştım. yağmur başladı. bu iyi bir haberdi. Metrobüse kadar bu uzun yolu bu güzel yağmurun altında yürüyecektim. donuma kadar ıslandıktan sonra metrobüse bindim. Bu sefer o kadar kalabalık değildi. Ama sabah bana arkadan dayayan amcanın biraz ötede oturduğunu farkettim. tıpkı eski bir dostu, eski bir sevgiliyi görür gibi oldum. Sevindim. Oda bana baktı. Elimi kaldırıp gülümseyerek selam verdim. Amca beni pek giblemedi bile. Sanırım tanımamıştı.

    Hayat bana güzel diyorum bazen. Hayatımda her şey yolunda gidiyor. Eve geldiğimde benim anlayışlı karım mutfaktaydı. Romantik anları seven biri olduğunu biliyordum. Bu yüzden ona arkadan sarıldım. tıpkı metrobüste amcanın bana yaptığının bir benzeriydi bu. karım irkilerek “ne yapıosun be salak” diye bağırdı. Kocaman bir kahkaha attım ona. “günaydın” dedim sımsıcak bir gülümsemeyle. “senin bu saatde işte olman gerekmiyomu, genemi kovuldun allahın belası” diye bağırdı bana. Her şeyi yanlış anlamıştı. Patronumun iyi niyetinden tamamen habersizdi. “hayır hayatım sadece tatildeyim” dedim. Bana bir tokat patlattı. insan sevdiğine zarar vermek istermiş. Beni sevdiğini her zaman biliyordum. Biricik karımdı o benim. Gülümseyerek oturma odasına geçtim.

    Edit: up up up
    ···
  8. 8.
    +1
    Part 4 geliyor
    ···
  9. 9.
    +4
    Televizyonu açtım biraz. Türk televizyonlarının kaliteli yapımlarıda olmasa sanırım evdeyken zaman hiç geçmez. Önce adanalının bir bölümünü izledim. Bir senaryo bu kadarmı zekice yazılır. Bu kadarmı heyecanlı olur. Bu diziyi yapanlar gerçekten kazandıkları paranın hakkını veriyorlar. Hele o bakışmalar, dizinin neredeyse yarısı zaten bakışmalar. Daha sonra kanal değiştirdim. Akasya durağı. Sanırım bu dizi komedide son nokta. O ince espiriler, o zekice göndermeler. Kahkahalara boğuldum. Akşam olduğundada muhteşem yüzyıla bakmaya karar verdim. Muhteşem yüzyıl özet, reklam, muhteşem yüzyıl geniş özet, reklam, muhteşem yüzyıl yapım belgeseli, reklam derken yeni bölüme gelemeden uykum geldi ve televizyonu kapadım. Ahahah bu güzel günde keyfime keyif kattım. Televizyon gerçekten bambaşka bir dünyaydı. Karım sağolsun rahat yatmam için bana koltukta yatak yapmış. Düşünceli karım benim. Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın var derler ya işte benim arkamdaki kadın buydu.

    Sabah kalktığımda karım evde yoktu. Buzdolabının üstünde bir not buldum. “ben annemlere gidiyorum sakın beni almaya gelme” ahahah bu kadını bu yüzden seviyorum. Hem yaşlı annesini ziyaret etmiş. Hemde tek geri dönebileceğini, benim yorulmamamı söylemiş. Cebimde son 500 lira param var. Güzel bir tatil olacağa benziyor benim için. Bayat bir dilim ekmek ve zeytinden oluşan mütavezi kahvaltım sırasında telefonum çaldı. Arayan en sevdiğim arkadaşım serkandı. Aslına bakarsanız tek arkadaşım serkandı. Çay bahçesinde buluşup sohbet edecektik. Oh mis bu günde canım sıkılmayacak serkandan borç para isterim verdiğindede kirayı ödeyebilirim sanırım. Çok şanslıyım ben.
    ···
  10. 10.
    0
    Part 5 için başlığa destek bekliyorum
    ···
  11. 11.
    0
    Part 5 geliyor
    ···
  12. 12.
    +6
    Serkan gibi bir arkadaşım olması iyiydi. Akıllı, nazik ve ciddi biriydi. Hayatımda örnek alacağım tek kişi oydu. Çay bahçesinde 2 saatdir onu bekliyordum. Geç kalmıştı. Ama bu iyiydi. Çünkü o yokken 2 çay içmiştim. bu içtiğim bayat çaylarlada karımın yaptığı demli çayın kıymetini anlamıştım. Serkanı beklerken yan masadaki amca dikkatimi çekmişti. Bir dakika. Bu o. işte hayatın karşıma çıkardığı mükkemmel ötesi bir sürpriz daha. Metrobüste bana dayayan amca orada evet. Yanında bir amca daha tavla oynuyorlardı. Seslendim ve elimi kaldırıp selam verdim. Dönüp bana baktı. “oğlum gibtir git dıbına goyim” diye bağırdı. Bu harikaydı. Amca beni tanımıştı. Demekki bana önem veriyordu. Tam o sırada kafama sert bir şaplak yemiştim. “vay napıon pekekent!” evet bu serkandı. Çok komik bir sulu şaka yapmıştı bana. Hemen karşıma oturdu ve bir kahve istedi.

    Güzel bir muhabbet geçti aramızda. Dedim ya serkan kültürlü, aklı başında ve nazik biridir. Beşiktaşın yenilmesi üzerine bütün takıma tek tek sövmesiyle muhabbetimiz başlamıştı. Ben futboldan pek anlamadığım için ne dese evet derdim. Sonrasında gittiği masaj salonlarını ve apartman yöneticisini nasıl dövdüğünü anlattı bana. Aramızda geçen bu koyu muhabbetin sonrasında serkanın nasıl bu kadar harika bir insan olduğunu düşünüyordum. iyiki onunla arkadaş olmuşum. Tam evimin kirası için ondan para isteyecektimki serkan hızlı davrandı. “geçen iddiada sağlam maçlara 500 lira bastım dıbına koyayım yattı kupon bana acil para lazım banko maç var versene” ne kadarda sporla ilgili biri. Hemen cebimdeki parayı çıkardım ve serkana verdim. Oda bana “rahat ol dıbına koyim paranı katlayıp sana getircem” dedi. Ona güvendim. Daha önce bu şekilde benden milyarlarca borç alıp hiç birinide geri getirmemişti. Ama bu parayı vermemle hem arkadaşıma yardım etmenin vereceği manevi hazzı kazanacaktım. Hemde bu sefer güvenim boşa çıkmayacaktı. Doğru bir iş yapmıştım. Donra bir anda “hadi gömdüm” deyip masadan kalkıp gitti. Lakin bu iyiydi. Vedalaşmayı sevmem.
    ···
  13. 13.
    0
    Senin anani giberim pic zaten alıntı dedim annesiz huur cocigu
    ···