0
Hayat Dediğimiz Kavramda, Zaman Döngüsüyle ilerleyen Bu Düzenekte Tek Güç ‘Beyin’ dir. Bütün Düşünsel Fonksiyonların, Hayallerin, Bilinç Altının vb. Birçok Temel Aracı Olarak da Beyini Gösterebiliriz. Halüsinasyonların Yani Kısaca His Organlarının da Gerçekleşmesini Sağlayan Ruh Hastalıklarının Ortaya Çıkmasında da Rol Göstermektedir. Peki ya Bu Gücü Nasıl Aktif Hale Getirebiliriz ?
Duyduğunuz Üzere Birçok His Okuma, Gelecekle ilgili Bilgiler Keşfetmek, Herhangi Bir Nesneyi Küçük Çapla da Olsa Hareket Ettirmenin Var Olduğunu Bugünümüz Şartlarınca Herkes Tarafından Bilinen Özellikler Arasındadır. Bu Olay Düzeneğinin Hepsini Beyin Faktörleriyle Yapmaktayız. Bu Gücü Yaşantımızda Olumlu ve Olumsuz Hale Getirende Yine Bizleriz.
Örnek Verdiğim Konular Üzerinde Bu Tarz Olayların Oluşmasında Yoğunlaşmak Önemli Rol Kaydetmektedir. Beyni Öyle Bir inandırmak Gerekir ki, Sanki O Kaşığı Hiç Oynatamama ihtimalinin Olmamasını Sağlamak Gibi.. Şans Oyunu Olarak Adlandırılan Tavla da Bile Gelebilecek Zar Olasılığını Arttırmak Beyin Gücüyle Kontrollü Bir Yoğunlaşmaktan Geçmektedir. Günümüzde Telefonla Mesajlaşmak (Sms) Oldukça Popülerleşmiştir. Sürekli Aklı Mesajlarda Olan Bir insan için Herhangi Bir insanın Herhangi Bir Anda Mesaj Atabileceğini Bilmesi Oldukça Yüksektir.
Beyin, Duygu ve Mantığı da Gerçekleştirmektedir. Mantık ve Duygu Kontrolünü Yapmakta Çoğu insan Zorlanmaktadır. Her zaman Duygularını Dinleyen Bir insan için Olayların Acı Yönleriyle Karşılaşıp Acı Çekmekten Kaçınamaz Hale Gelebildiğini Söyleyebiliriz. Bu Olaylara, Duyguyu Bastırarak Mantık Çerçevesinde Analiz Yapmayı Başarabildiğimiz An Kendimiz için +1 (Artı Bir) Hale Geldiğimizi Görebiliriz. Zaten Hayatta da Artılarla Diğerlerinden Ön Plana Çıkarız.
içerisinde Bulunduğumuz Stresli Bir Ortamla Karşı Karşıya Kalındığında; Yapılması Gereken O Ortamı Anlık Duygularla Daha Çok Kızıştırmak Değil, Olumlu Şeyler Düşünerek O Ortamı Biraz Daha Sakinleştirmek Olmalıdır. Kendimden Örneklendirmek Gerekirse: Aile içi Herhangi Bir Tatsız ve Gerçekten Sinir Bozucu Bir Olayla Karşılaştığımda O Ortamı Sakin Bir Şekilde Terk Ederek Odama Geçerim ve 4-5 Adet Mum Yakarak Karanlık Ortamda Sadece Mum Işıklarıyla Aydınlanan Bir Düzenek Kurarım. ister istemez insan O Andan itibaren Düşüncelere Dalmaktadır. Düşüncelere Daldığımda da Olayın Temeline iner ve Bir Analiz Yaparım. Olumlu Düşüncelerle Kendimi Biraz Daha Bastırmış Hale Gelirim ve Etrafıma (Duvarlara) Bakınmaya Başlarım. Gözlerimi Kısa Bir Sürede Olsa Kapatarak Olayları Hayal Gücümle Daha Çabuk Hızlanması ve Net Oluşmasını Sağlarım. O Andan itibaren Olumlu Düşüncelerimle O Hayali ‘Kırgınlık’ Değil, ‘Mutluluk’la Sonuçlandırırım ve Buda ilerleyen Zamanlarımda Benim için Pozitif Yönde Bir Etken Olduğunu Görmüş Olurum.
Evet Olumlu Düşünmek; Bahsettiğim Gibi Bu Düşünceler insan Çevresine Pozitif Yönde Enerji Yaymasını Sağlar. Bu Enerjilerde Kendisi ve Çevresinin Mantıklı Bir Yola Girmesini Sağladığını Görürüz. Peki ya Negatif Düşünceler ? Günümüzde Her insanın Her An Yaptığı Bir Aktivite Diyebiliriz. Bu Durumda ki Bir insanın Gergin Bir Ortamdan Kaçınması Gerçekten de Zor Olsa Gerek. Her Şeyi Kontrollü Bir Biçimde ilerletmek Hayatta ki Başarılara Önemli Adımları Atmamızı Etkileyeceği Bir Husustur.
Umarım Uzunca Bir Yazıya Sakin Bir Düşünce Sistemiyle Yaklaşmış Olma Olasılığınız Yüksektir. Bu Sayede Belirtmek istediklerimi Daha Rahat Bir Biçimde Algılayabilmiş, Hayata Biraz Daha Artılar Katabilme Konusunu Sizlere de Aktarabilmiş Konumuna Girmişimdir.
tabi bizde beyin olmadığı için sorun yok