1. 1.
    0
    dayanamıcam artık anlatmam lazım

    o zamanlar üniversitedeydim. arkadaşlarımla beyoğlunda içmeye gitmiştik. 4 5 saat takıldık. saat 1 e yaklaşıyordu. evim o zamanlar üsküdardaydı. en son deniz taşıtı da saat 1 deydi. ortamdan 12.30 gibi ayrıldık

    arkadaşlarım zengin bini oldukları için hepsinin arabası vardı amna koyım. ama onlar avrupa yakasında oturuyorlardı. bunlar bana "gel seni bırakalım" falan dediler ama fakir ve gururlu olduğum için kabul etmedim. ve onlardan ayrıldım, iskeleye gitmek üzere.

    neyse işte beyler. ben milletten ayrıldım ve beyoğlunun arka sokaklarından geçmeye başladım, başıma geleceklerden habersiz.

    vapura yetişmek için acele etmem gerekiyordu ve bunun içinde bildiğim en kestirme yolu kullanmam lazımdı ancak şöyle bişe var ki o yol çok dar ve karanlık bir yoldu. yaklaşık 50 metre kadar uzunluğunda bi yol
    ···
  2. 2.
    0
    ya vapura yetişecektim ya da beyoğlunda sap gibi kalacaktım ortada. arkadaşlarım çokta gitmişti. telefonumun şarjı bitmişti. gib gibi kalmıştım ortada. mecburen o yoldan gidecektim.
    ···
  3. 3.
    0
    kafa da iyi biraz çakırkeyflik var kafada. neyse işte, yola girdim. arkamdan bir ses. vay vay vay, şu gidene bakın. diye. o anda altıma sıçıyodum az kalsın.
    ···
  4. 4.
    0
    çantamdaki biber gazını bulmaya çalışıyordum el yordamıyla. heralde bunu anlamış olacak ki hemen çantamı aldı ve bir kenara fırlattı. bana bakıp pis pis sırıtıyordu. pgibopat birine benziyordu.
    ···
  5. 5.
    0
    sakin ol bebeğim daha eğlence yeni başlıyor, demesine kalmadan bunun taşaklara sağlam bir tekme geçirdim. çantamı alıp hızla oradan uzaklaşmak vardı kafamda. yol kısa olduğu için hemen çıkabilirdim buradan ve kalabalığa karışırdım. tam yol bitiyordu, aydınlığa kavuşuyordum ki, ayağıma biri çelme taktı. yüz üstü yere kapaklandım. sağ dirseğimi çok kötü vurdum. bileğim de burkuldu. yerden kalkıp kaçmak isterken yere düştüm.
    ···
  6. 6.
    0
    "tut şunu, sakın kaçmasına izin verme!" diye bağırdı arkadaki. aniden kolumu biri tuttu. demir gibi elleriyle kolumu sıkıyordu. elinden kurtulmak mümkün değildi. ağzında bi sigara vardı. elinde de viski şişesi. tam bir huur çocuğu kılıklıydı. hiç ses etmeden beni yolun ortasına doğru itti. yine yere düştüm. bu sefer düştüğüm yerde cam kırıkları vardı. sol elim kesildi.
    ···
  7. 7.
    0
    hayalarına tekme attığım adam geldi. elimden tutup ayağa kaldırmak istedi beni. o sırada gözlerinin içindeki korkuyu gördüm. beni bıraktı. yanındaki adamı da alıp hızla oradan uzaklaştı. ben hiç bi gib anlamadan ayağa kalktım ve ana yola gitmek üzere çantamı aramaya başladım.
    ···
  8. 8.
    0
    çantamı buldum. sırtıma geçirecekken bileğimin oluk oluk kanadığını gördüm. az önceki adamlar bu yüzden kaçmışlardı demek ki. ana yola ulaşamadan yere yığıldım. gerisini tam hatırlamıyorum. gözlerimi açtığımda bir evin içerisindeydim. etrafımda 4 kişi vardı. uyandığımda hepsinin gözleri bana çevrildi. ev sanki ev değil de başka bişeydi. normal bir eve hiç benzemiyordu. öğrenci evi olduğunu düşündüm ilk önce. ama yanılmışım..
    ···
  9. 9.
    0
    biri su getirdi. diğerleri ateşime baktı. sol bileğimde gazlı bezler sarılıydı. ulan nasıl oldu da ölmedim acaba orada. etrafımdaki kişiler tuhaf bir telaşın içerisindeydiler. yoksa durumum daha mı kötüye gidiyordu lan ya? olduğum yerden kalkmak istedim ama istirahat etmem gerektiğini söylediler. siz de kimsiniz ulan! burada ne işim var diye sorular sormaya başladım. galiba sinirden bayılmışım tekrar. kan kaybettiğimi söylüyorlardı. bünye zayıfladı tabi.
    ···
  10. 10.
    0
    sonra öğrendim ki bunlar da benim gibi öğrenciymiş. beni sokak da öyle baygın yatarken görünce hemen eve getirmişler. iyileştim sabaha. bunlara teşekkür ettim ve üsküdar'a geçtim.
    ···
  11. 11.
    0
    ertesi gün telefonum çaldı "hacı biz geçen gün seni misafir eden adamlarız. burada mızıkanı unutmuşsun. onu haber vermek için aradık" teşekkür ettim. akşam uğrayacağımı söyledim ve telefonu kapattım. o gün sınavım vardı. sınavdan çıktıktan sonra onlara gittim. gittim ama evlerinin nerde olduğunu tam hatırlamıyordum. en son arayan numaralara baktım. aradım. "hacı sizin ev nerdeydi" dedim. "sen şurada bekle bizim arkadaş seni alır oradan" dedi. tamam dedim ve dediği yerde beklemeye başladım.
    ···
  12. 12.
    0
    bi adam geldi kırmızı paltolu. merabalaştık falan. "hacı benim mızıkayı ver de ben geçiyim artık. arkadaşlara da selam söylersin" dedim. "yanımda değil. eve gelmen lazım.". içimden hay dıbınıza koyım sizin gibi adamların 4 kişisiniz gibe sürülecek aklınız yok. neyse işte bunların evine gittim. bunların evi de başıma gelen olayın geçtiği sokağın hemen yanında. bunlar balkonda sigara içerken beni görmüşler. işte bakın beyler sigaranın faydaları. sigara içmek için balkona çıkmamış olsalardı bugün ben yaşıyor olmayacaktım.
    ···
  13. 13.
    0
    eve girdim. hatırladığım gibi değildi ev. "noldu lan eve" gibi muhabbet açıldı. bunlar evi temizlemiş bi düzen falan getirmişler eve. 15 dk muhabbet ettikten sonra "hadi bana artık müsaade" dedim ve kalktım. " dur hacı yaa öyle hemen nereye gidiyosun biraz daha otur." dediler. kıramadım adamları, nede olsa hayatımı kurtardılar. muhabbete devam ettik. karnımız acıktı doğal olarak. "hacı ben geçiyim artık. evde işlerim de var zaten." falan dedim. acıktım demedim fakir gibi. fakir olduğumu çaktırmadım anlayacağınız üzere.
    ···
  14. 14.
    0
    bunlar ne ettilerse artık dıbına koyım saat oldu 9. muhabbet iyice koyulaştı. "hacı gibtir et evi falan bu gece burada kal" dediler. düşününce bana da mantıklı geldi. burası okuluma daha yakındı hem. tamam lan kalıyım dedim. aklımı gibeym orada onu söyleyen dilimi gibeyim
    ···
  15. 15.
    0
    şarap bira falan aldık. çerez merez aldık. kurduk sofrayı. açtık ahmet kayayı çekiyoruz kafaları dıbına koyım. bunların hepsi kızlardan yana dertli. ya kızlar bunları terketmiş ya da kızlar bunları aldatmış. dıbına koyım hepten gib gibi muhabbetin ortasında kalmıştım "abi sktr et sana kız mı yok" "kızların hepsi böyle zaten" gibi laflar havada uçuştu. saat 3 gibi herkes sızdı.
    ···