1. 1.
    -1
    a. adasına tatile gittim. merkeze uzak bir koyda bir ev tuttum birkaç arkadaşımla , ancak çevremdeki komşularım tuhaflardı. adanın yerlileriydi ama biraz tuhaflardı. onlarla konuşmaya çalıştım. başardım da. ancak çok tuhaf olaylar duydum. araştırmaya karar verdim fotoğraflar da çektim.

    dinlicek varsa anlatırım , fotoğrafları da yayınlarım.

    sadece benim yazdıklarım ;

    http://inci.sozlukspot.co...-bilgiler-duydum/@ayazaga

    not: salladım beyler hadi dağılın.

    nasıl hikaye yazabiliyorum diye test ettim sadece. herkese teşekkür ederim.

    söviceğinizi biliyorum ama sizi seviyorum.
    ···
  2. 2.
    +1 -1
    hay amk , ada ismi vermek istemiyodum
    ···
  3. 3.
    -1
    neyse beyler madem ada ismi de ifşa oldu , avşa adasının çınar koyunda yüksekler de bir ev tuttuk , o çınar koyunda bir tanıdığım vardı sağ tarafımda oturan komşumdan uzak durmamı tembihledi. adanın yerlisiymiş ve 15 yıldır sanırım bu adadaymış ve 2 kişiyi öldürüp bu adaya kaçmış. hala şuan adada. ama ben tabi durur muyum adamı merak ettim. çınar koyunu da bilen bilir. merkeze çok uzaktır ve 3 restoranttan başka hiçbirşey yoktur. geceleri nedense korkuyodum ordan. adamı takip etmeye başladım. adam her sabah 5 de bahçesine çıkıp ağaçlardan meyve topluyordu. birşeyler fısıldırıyordu ama anlamıyordum. tabi ben de kafaya koydum bu sölediklerini duyucaktım. zaten en çok ilgimi çeken mevzu 2 kişiyi öldürüp hiç yakalanmadan nasıl bu adada yaşayabiliyordu.
    ···
  4. 4.
    -1
    ilk gün böylece geçmişti benim için , sonraki sabah hemen erkenden kalktım. arkadaşım uyuyordu içerde ben de çıktım balkona , ve adam tam önümüzdeki bahçede meyve topluyordu. tam fırsatıydı dinliyebilcektim sölediklerini. hemen yattım , görünmüyordum ve o adamı dinliyordum. tabi ilk başlarda sölediklerini pek anlayamadım ama olayları araştırıp çözünce sölediklerini çok iyi anladım. ilk duyduğumda şunları sölüyordu ;

    ' sarı evdeki gelin , onu istiyerek yapmadım. üzüldüm gerçekten üzüldüm. gelin beni üzdü. evet denizin maviliğine gidicez. gelin beni zütürcek. '

    bunları söleyip söleyip sessizce gülüyordu adam.
    ···
  5. 5.
    +2 -2
    sonra ses duymadım , kafamı kaldırmaya karar verdim ama biraz tırsıyordum adam beni görücek diye , sonra çalı çırpı sesi duydum. biraz dinledim ve adamın gittiğinden emin olunca kafamı kaldırdım. adam tam balkonun duvarının altında bana bakıyordu. ' sen de kimsin ' dedi bana. ben şaşkındım etrafa baktım o sesleri kim çıkardı diye. etrafta hiçkimse yoktu. o kadar çalı çırpı sesiyle adamın burdan gitmiş olması gerekiyordu. ama adam 2 adım atıp tam balkonun ordaki duvardaydı. ' ben tatile geldim buraya yeni ev tuttuk , merhaba ' dedim şaşkınlıkla. adam da birşeyden demeden çekti gitti. daha sonra kumtur da kalan akrabamın yanına gittim. o da daha önce bu evde kalmıştı ancak rahatsız olduğundan gitmişti. akrabama sorular sordum bu adamla ilgi. şunları sölemişti.

    - bu adam 15 yıldır burda , biz yokken de burdaydı. sölendiğine göre 2 adamı öldürmüş buraya kaçmış , ancak kendisi sürekli bunu inkar eder ve ben yapmadım yaptırdı der. bunu biz de anlamıyoruz. gerçekten tuhaf bir insan ve ağzından sadece ' gelin ' lafını duyarsın. bu gelin kim biz bilmiyoruz ama bunu hiç düşürmüyor. senden önce bir aile kaldı o evde. onlar apar topar çekip gittiler. nolduğunu anlamadık. bak yeğenim kendine dikkat et , tatilini yap akşamları merkeze git eğlen. gece sadece uyu o evde.

    edit : bu bir şaka olmalı entry numarası 80000.

    bunun sebebini anlatıcam.
    ···
  6. 6.
    0
    zaten tatil yapmaya geldim dedim bende. yarım saat sonra ayrıldım akrabamın yanından. tekrar çınar'a geri döndüm. çınar koyu sabahları inanılmaz bir insan akınına uğrar. merkezde denize giremeyenler buraya gelip denize girer. ancak çok ıssız bi yerdir. en fazla 15 20 tane ev vardır ve çoğu yazlıktır. en fazla 7 tane evde yerliler kalmakta. yerli halkı da çingenedir zaten avşa nın bilen bilir. ancak o adam çingene değildi ne tipi ne konuşması. o yüzden bi yerlerden kaçıp buraya gelmiş olması doğruydu bana göre. adamla konuşmaya karar verdim. adamın bahçesi vardı heryerde. bizim evde bu bahçenin içindeydi ancak ev onun değildi. ilerde bir bahçede meyve topladığını gördüm. denize inme bahanesiyle yanına uğramaya karar verdim. deniz de oldukça uzak baya bir yokuş iniyorsun. adam da denize giden yolun oralardaydı. çıktım yola adamın olduğu yere geldim. şu konuşmalar geçti.

    -selamun aleyküm
    -aleyküm selam
    -abi bu denize inmenin kısa yolu yok mu ya böyle her gün bu yokuşları mı inicez
    -ben bilmem , ben bilmiyorum
    -abi sen buranın yerlisi misin
    -yerlisi falan değilim. uzaklardan geldim
    -ne zamandır burdasın
    -50
    -50 ne ?
    -yıl , yıl
    -50 yıl mı
    -evet 50 yıl
    ···
  7. 7.
    -2
    -abi 50 yıldır sen burda nası geçiniyosun
    -ben geçinmiyorum
    -anlamadım ?
    -gidip tatilini yap eğlen , gelinden uzak dur
    -gelin kim ?
    -sarı evde
    -hangi sarı ev ?
    -aşağıda
    -abi şu olayı doğru düzgün anlatır mısın ?
    -ben bişey anlatamam , denize in , yüz
    -abi
    -in!
    -kolay gelsin

    şaşırdım tabi baya. hiçbirşey anlamıyodum. nolduğunu da anlamadım. adamın neden bağırdığını da anlam veremedim. denize indim sonra biraz tatil yaptım. tekrar yukarı çıkmam gerekiyordu. gene o yokuşu çıkıcaktık. iyi ki yanımda arkadaşım vardı. akşam olmuştu ve heryer karanlıktı belediyede ışık hizmeti vermemişti bu koya. yollar karanlıktı yani. yürüdük bizde arkadaşımla. gene o adamın evinin önünden geçtik. dikkat ettim eve biraz. kapısında at nalı vardı. ve de bir dua asılıydı. sonra sağ tarafıma baktım ve sarı bir ev gördüm. beynimden vurulmuşa döndüm. durdum olduğum yerde arkadaşım yürüyordu. eve baktım. eskimişti. camları kırıktı. kapılar da siyah siyah lekeler görünüyordu ya da ben karanlıkta öyle görmüştüm.
    ···
  8. 8.
    0
    akşam karanlığında birşey yapamazdım sabah gidip evi incelemeye karar verdim. eve yola koyuldum. arkadaşım gitmişti ve karanlıkta tek başıma yürüyodum. ev yakındı ama bana nedense 1 km lik yol gibi geliyordu. dalgın yürürken sağ tarafımda bir ses duydum.

    -uzak dur
    -efendim ?

    o adamdı bana yaklaştı elinde bir kazma vardı.

    -o evden uzak dur bi daha bakma sakın
    -abi o evde ne var ?
    -birşey yok sen uzak dur yolun yukarsından gidin evin önünden geçmeyin
    -burdan daha yakın
    -ne diyosam onu yapın. öncekiler gibi olmayın.
    -öncekiler ?

    sonra adam çekip gitti , arkasından bağırdım ama birşey demedi. sonra da eve çıktım bende.
    ···
  9. 9.
    0
    devam edicem reservedları alın sadece , hem yeni geldim daha şu fotoğrafları bilgisayar çıkartmam lazım. sonra bir işim var 5-6 saate gelirim. fazla uzatmıcam zaten.
    ···
  10. 10.
    0
    sonraki gün komşulardan bilgi almaya karar verdim. kimdi bu gelin bu adamın sorunu neydi diye. yukarı tarafımda kalan komşuya gittim. yaşlı bir kadın açtı kapıyı. selam verip biraz konuşmak istediğimi söyledim. o da kabul edip beni dışarda bir masaya oturttu. önümüzde çok güzel bir manzara vardı marmara denizi serilmiş ve tam karşı da karabiga dedikleri bir yerleşim yeri vardı. neyse kadına duyduklarımı anlattım. sanki olağan bir durummuş gibi karşıladı. sonra ayağa kalktı etrafına baktı. anlatmaya başladı

    ' bak o adamın ismi saadettin ama biz ona teksoy deriz. çünkü kendini hep saadettin teksoy zanneder. biraz aklından sorunları var. yani onun dediklerine pek inanma. bazı insanlar o adama inanıyor sanırım. onun solundaki evde kalanlar hep ordan kaçıyor. anlamıyorum. o adam sadece biraz deli ve insanlara zararı yok yani en azından bana. bu soruları soran çok oldu bana da. yani evladım endişelenme. doğru düzgün tatilini yap. o sarı evde yıllardır burda terkedilmiş bir halde. vakti zamanında sahibi yaptı ve çekip gitti. '
    ···
  11. 11.
    0
    o zaman iyice aklım karışmıştı. ben gene de başkalarına danışmaya karar verip ordan çıktım. benim evimin aşağı tarafında kalan eve gittim. sarı evde buraya oldukça yakındı. kapıya vurdum. açan olmadı tam gidicekken biri açtı gayet sert bir şekilde ' ne var ' dedi.

    -merhaba , buranın yerlisi misiniz ?
    -evet
    -birşeyler konuşabilir miyim sizinle
    -hayır bizi rahat bırak
    -sizi rahatsız etmek istememiştim
    -git

    böylece kapıyı kapattı. arkamı döndüğümde saadettin karşıma çıktı. gülümsedi bana ve evine çıktı gene kendi kendine konuşuyordu ama ne konuştuğunu anlamadım. sonra sol tarafımda sarı evi gördüm. ve telefonumu çıkartıp fotoğrafını çektim.
    ···
  12. 12.
    0
    aklım çok karışmıştı , daha fazla kurcalamayıp tatilimi yapmalıyım diye düşünüyodum kendi kendime. ama sanki içimdeki bir ses git devam et diyordu. kötü şeylerin çıkmasından oldukça korksam da bu işin peşini bırakmadım. arkadaşım tavırlarımdan şüphelenmişti. oturdum ona da herşeyi anlattım. dalga geçer gibi oldu. bunun sonunda ne elde edebilceksin tatilini yap gibisinden laflar söyledi. merak dedim bende merak. insanı alıp zütürüyor. beraber araştıralım teklifinde bulundum ama pek sıcak bakmadı çünkü o buraya tatil yapmaya eğlenmeye akşamda kız kaldırmaya gelmişti. ama sanki benim amacım o zaman değişmişti. bu gelin kimdi bunu çözmeliydim. o gün akşama doğru denizden geldik arkadaşımla , saadettin gene meyve topluyordu. bizim yüzümüze bile bakmadı. normalde yukardan gitsenize demesi lazımdı çünkü onun evinin önünden geçiyorduk ama birşey demedi. sonra sarı eve baktım. bir değişiklik yoktu. sanki böylece gidicek sandım hiçbirşey bulamıcam sandım. biz biraz uzaklaşınca saadettin arkamızdan bağırdı ' gelini isteyen olursa gelin kendi gelir ' dedi. anlam veremedim hemen yanına koştum ama çoktan eve girip kapıyı kapatmıştı. eve camdan baktım. duvarda bir tablo gördüm. beyaz bir kadın sert bakışlarla bakıyordu. köylü gelini gibiydi. saadettin de ona bakıp birşeyler sölüyordu. sonra bir anda kafasını cama çevirdi. o bakışlar hala gözümün önünde. ' defol ! ' diye bağırdı. anında koşarak uzaklaştım eve girdim arkamdan bağırıyordu ' gelin seni rahatsız edicek mal kafa uzaklaş diyorum sana ! ' diye.
    ···
  13. 13.
    0
    @102 ben burda anı anına yazmıyorum olayları , sabah evi sarı gördüğüm için sarı ev diyorum çünkü ev zihnime sarı olarak kazınmış. bunu düşünemiyo musun ?

    anı anına olayları yazsam sonuna kadar haklısın
    ···
  14. 14.
    0
    hemen gidip arkadaşıma anlattım tabloyu. tabi o da başladı hemen bilgiçliğine

    -belki de o tablo onun zihnindeki olgudur. yani belki de gelin odur. adam şizofren belki de. kendi kendini korkutup insanları da korkutuyor.

    aslında söledikleri mantıklıydı ama bana öyle olmadığı geliyordu. içim öyle değil diyordu. yarın diğer komşularla da konuşucaktım. gece olmuştu biz arkadaşımla balkonda manzaraya karşı muhabbet edip bira içiyorduk. arada şarkılarda sölüyorduk. sanırım biraz fazla bira içtik ve beni rüzgar da çarptı sarhoş olmuştum. sarhoş olunca insan bazı şeyleri hatırlamıyo tabi. ama hatırladığım kadarıyla. sarı evin sol tarafında bir ağaç vardı. biz arkadaşımla gülüşürken gözüm oraya çarpmıştı ve beyaz birşey görmüştüm. belki de zihnimi oyunuydu ama gördüğüme adım gibi eminim. onu görünce donup kaldığımı hatırlıyorum. saadettin de bağırıyordu sanırım ' orda işte salaklar ! ' diye. sadece bunları hatırlıyorum o gece için. oysa ki biz o gece hiç uyumadık. başka da birşey hatırlayamıyorum.
    ···
  15. 15.
    0
    öğlene doğru kalkmıştım. arkadaşım da denize gitmiş kendine gelmek için. ben uyandığımda o gelmişti ve biraz soluk soluğaydı. bana önemli şeyler söliceğini söledi ve yanıma oturdu.

    - denize giderken saadettin i gördüm ama hala biraz kafam iyiydi. bana gördünüz mü gelini , başınız daha da derde girecek diyodu. cevap vermedim yürüdüm ama sürekli aynı şeyleri söledi sonra da sanırım arapça bir kaç laf. denize gittim biraz ayıldım. sonra yolda gelirken bu konuşmayı hatırladım. koştum yanına.
    - bu koy da birşeyler dönüyo ama bilmiyorum. keşke merkezde ev tutsaydık
    - keşke dıbına koyim gibeyim çınarını da koyunu da. ıssız bi yer zaten
    - neyse daha kötü olursa çekip gideriz bizi bağlayan birşey yok ya.

    ancak normal bir insan bu olaylardan sonra ordan çekip giderdi. ama biz gidemedik.
    ···
  16. 16.
    0
    o gün denize girmedik , ben diğer komşularla konuşmaya gittim. bizim evin yukarsında bir kişi daha vardı. onun kapısını çaldım. orta yaşlarda bir bayan açtı.
    -merhaba
    -merhaba ?
    -buranın yerlisisiniz sanırım
    -hayır buraya tatil için geldik
    -anladım , aşağıda saadettin diye biri var onun hakkında birşeyler duydunuz mu
    -bilmiyorum ama ev sahibim o adamdan uzak dur diyip durdu. gelin mi ne varmış böyle birşeyler. cinmiş aslında sanırım ama saadettin sürekli gelin diyomuş. biz de geceleri dua ederek uyuyoruz zaten.
    -peki neden burdan gitmiyosunuz ?
    -gidicez
    -ne zaman ?
    -bilmiyorum gidicez
    -en kısa zamanda gidin bence bende gitmeyi planlıyorum
    -seni rahatsız eden bir durum mu oldu ?
    -gibi , peki sizi ?
    -aslında evet , bir gece çamaşıları asıyordum hava sıcaktı. gece gece çamaşır astım niye astım bilmiyorum. çamaşır asarken. arkamdan bir rüzgar geçti. ama nasıl anlatsam çok tuhaftı. sonra uçuruma baktım beyaz birşey gördüm. bana bakıyordu dimdik. genç bir kadın gibiydi. o an birşey yapmadım öylece birbirimizi izledik. tek hatırladığım bu.
    ···
  17. 17.
    0
    gece anlatmaya başlıcam , sabah anlatınca etkili olmuyo
    ···
  18. 18.
    0
    olayları çözdüğümü hissetmeye başlamıştım ancak herşeyin başında olduğumu o an bilmiyodum. kadınla bir müddet daha konuştuktan sonra ordan ayrıldım. arkadaşım kerem in yanına gittim. kerem e duyduklarımı anlattım. doğal olarak şaşırdı o da. mırın kırın etmeye başladı ve burdan gitmek istediğini söyledi ve merkezde bir pansiyonda oda tutmamız gerektiğini söyledi. bana da bu fikir iyi geldi çünkü ben tatil yapmak için oraya gittim. ama bu planımız olmadı. saadettin gene meyve topluyordu. artık niye meyve topladığını merak etmeye başladım. denize gidiyomuş gibi yapıp yanından geçerken muhabbete girdim.

    -merhaba abi , sen bu meyvelerden mi geçim sağlıyorsun
    -evet
    -anladım
    -ben sana herhangi birşey söledim mi
    -ne gibi ?
    -baya
    -gelin melin diye sayıkladın hep abi
    -hagibtir
    -hatırlamıyo musun ?
    -evet
    -pgiboloğa gittin mi hiç abi
    -buna gerek yok ve burdan git
    -oturup konuşabiliriz
    -belki sonra , bir akşam yanıma uğra
    ···
  19. 19.
    0
    tabi ki beklemedim ve o günün akşamında onun yanına gitmeye karar verdim. komşulardan bilgi almak istiyordum. ama biraz yorulmuş gibi hissettim o an kendimi. bir ağacın dibinde az oturdum. ve uykuya dalmışım o an. hatırladığım kadarıyla akşamdı ve yeni uyanmıştım. kalktığımda kerem başucumdaydı. beni neden uyandırmamıştı ?
    -kerem napıyorsun burda
    -bence sessiz ol biraz
    -noluyo
    -bilmiyorum saadettinin evinden iyi sesler gelmiyo

    sonra bir an sustuk evi dinlemeye çalışıyorduk. gerçekten tuhaf sesler geliyordu. çığlıklar , bağrışmalar. ama sanki bir televizyondan çıkıyor gibiydi. kerem telaşlanmıştı. gidelim diye tutturdu. gamze diye bir arkadaşımda gelmiş ben uyurken. geleceğini biliyodum ama bugün gelceğini bilmiyordum. bizim eve baktığımda gamze bizi balkondan izliyordu ve bana gülümsüyordu. bende ona gülümsedim ama biraz hoşgeldin gülümsemesi olmuştu kafam hala o evdeydi. kerem le yavaş yavaş bizim eve yürüdük.
    ···
  20. 20.
    0
    gamzeyle tokalaştık eve gelince. tabi ki beni soru yağmuruna tuttu. ne yapıyodunuz orda sen niye orda uyudun vs. diye. ama kendimi çok yorgun hissediyordum. sonra bazı şeyler hatırlamaya başladım , rüya görmüştüm ama kabustu. aslında insanlar uyandıktan sonra rüyalarını hemen hatırlar ve sonradan unutmaya başlar ancak ben sonradan hatırlıyodum. aslında bu rüya değildi. yaşamıştım sanırım. uyuduğum ağacın aşağısında o sarı ev vardı. yani yakındı o ev. kendimi o evin içinde görmüştüm. sürekli evin odalarında beyaz bir şey dolaşıyordu. daha sonra da saadettinle konuşmaya gitmem gerektiğini hatırladım. ama evdeki sesler beni ürkütmüştü , yarın gidicektim konuşmaya.

    evde uzun bir sessizlik oldu. olayları gamzeye anlatmalı mıydık bilmiyodum. kerem le tuhaf kaş göz işaretlerinde bulunduk. aslında anlatmalıydık. olan biteni gamzeyede anlattık. ama o inanmadı hatta bizle dalga geçti. özellikle ' gelin benim ' diye dalga geçmesi nedense sinirlerimi bozmuştu o an. ama neden bozmuştu ? neden o söledikleri bana dokunuyordu ?
    ···