-
1.
+10 -3Bunu size neden anlatıyorum bilmiyorum ama daha fazla içimde tutamayacağim bu konuyu sonsuza dek rafa kaldırmadan önce hikayemi siz kadim dostlara son birkez anlatacağım.
Herşey 2010 senesinin yaz ayinda başlamıştı .Sıkıcı bir okul döneminden sonra sonunda üniversite sınavı bitmişti ve tatil vakti gelmişte çatmıştı. Sınavın iyi geçmesi nedeniyle çok mutluydum fakat boşluğa düşmüş gibi hissediyordum.
Yapıcak hiçbirşey olmaması beni bunaltıyordu taki Mustafa'nın mesajına kadar. Mustafa dedesinin ege tarafında küçük bi köyde( isim vermiyorum özel nedenlerden dolayı ) yazlığı olduğunu ve dedesinin ikimizi davet ettiğini yazmıştı. işte beklediğim firsat buydu tatil , kum , deniz , güneş , en yakin arkadaşımla tüm stresimi atmak bu hayalleri kurmaya başladım ve çok mutlu hayallere daldım. Olacakları bilsem asla o lanet yere asla gitmezdim.
( istek olursa devam edicem yarısını yazdım hikayenin )
Hikaye bitti g*tverenler
-
2.
0(bkz: Onlar Gerçekfen var)
-
3.
0Rezimi alayim
-
4.
0Rez, tıraşı kes
-
5.
0Devam. Rez
-
6.
+4Hayal aleminden çıkıp Mustafa'ya geleceğimi ve Mahmut amcaya (Mustafanın dedesi) çok teşekkür ettiğimi söyledim. Mahmut amca kafa adamdı Mustafa ile küçüklükten beri arkadaştık , kan kardeşiydik aslında . Mahmut amca zamanında bize hep oyuncak , şeker vs. hediye ederdi , bana kendi torunu gibi davranmıştır asla ayırt etmezdi öbür torunlarindan . Bi ara Mustafa beni kıskanmıştı Mahmut amca bana çok ilgi gösteriyor diye parkta kavga etmiştik , dizimin kanadığını görünce koşarak eve gidip yara bandı almıştı ve o gün bidaha asla kavaga etmeyeceğimize söz vermiştik.
Mustafa ile tatil planları yapmaya başlamıştık, ben bizimkilerden izin alınca iznimi onaylamışlardı biliyolardı sınav yüzünden neler çektiğimi. Mustafa yarin aksam 4'te 2 kişilik otobüs bileti ayırdığını yazdı anlaşılan yolluk aburcuburlar bendendi , bime gidip bikaç yolluk aldım akşam mustaf ile konuşarak , kıyafetlerimi , deniz malzemelrini hazırlayarak geçti.
Sabah kalkıp kahvaltıyı yaptıktan sonra bizimkilerle vedalaştım ve Mustafalara doğru yola çıktım. Mustafa tam bir yavşaktir ortamda kız gördüm zütü başı oynar ama kız yanında arkadaşını küçük düşüren tiplerden değil popülerdir anlayacağiniz baya aktif bir çocuk, bense daha çok içine kapanık sakin biriyim diyebilirim.
Eve geldiğimde içimde bi huzursuzluk vardı fakat nedenini bilmiyordum bugün benim stres atma günümü hiç mutsuz olamadım zile bastim ve mustafayi apartman önünde beklemeye başladım . Otobüs saatina daha vardı mustafa boş boş takıldıktan sonra saat geldiğinde otobüse doğru yola çıktık. Kim cam tarafina oturucak diye düşünmeye başladım keşke düşünecegim tek sorun bu olsaydı. -
7.
+2Otobüs kısmını atlıyorum. Sonunda gelmiştik ama köye otobüs olmadığı için Mahmut amcayı beklemeye başladık saatk akşam 9 sularıydı ileriden mavi bir tofaş geldiğini gördük içinde mahmut amca vardı selamlaştik ve köye doğru yola koyulduk 45 dk yolumuz vardı yolda giderken mahmut amca bize köyü anlattı . Köy 80lerden sonra yavaş yavaş nüfus kaybetmeye başlamış şimdi ise birkaç yaşlı ve bizim gibi tatilciler dışında kimsenin olmadığını soyledi mahmut amca.
Nihayet eve gelmiştik ev 2 katlı baya eski bir evdi mustafanın babannesi vefat ettikten sonra mahmut amca iyice çökmüştü ev sanki o gittiğinden beri aynıydı. Evden bahsetmek gerekirse zemin katında kullanılmayan ahır var, burda ne olduğunu bilmiyorum ahırı gördüğüm zaman umarım içeriyi öğrenmek zorunda kalmam diye içimden gerçidim, küçüklükten beri karanlık korkum vardır, iceride ışık olmaması nedeniyle mustafayla hiç bakmayı düşünmedik Mahmut amcada 2 yıldır ahira gitmediğini kapıyı kilitli tuttuğunu söyledi daha sonra evin üst katinda çıktık.
Yol yorgunusunuzdur gençler diyip hemen odalarimiza geçirdi bizi mustafayla bir iki muhabbetten sonra ikimizde uyuya kaldık. -
8.
+2 -1Sabah Mahmut amca erkenden kalkıp bize kahvaltı hazırlıyordu , bunu görünce iki cengaver atladık hemen napiyosun mahmut amca biz yapariz dedik mahmut amcada ısrar etmedi ve koltuğa oturup dinlendi . Mustafa 5 yumurta kırdı tavaya çok güzelde pişirdi pekekent karı gibi yetenekli mutfakta . Yemekten sonra mustafa gece durmadan tuhaf çığlıklar duygunu benim kendisini korkutmaya çalıştığımı söyledi , kendisini kandıramazmışım, yemezmiş bu numaraları , nekadar benim konuşmadığımı söylesemde inanmadı biraz korkutmaya başlamıştı mustafanın bu sözü ama buraya eğlenmeye gelmiştik. Yemekten sonra hazırlanıp plaja gittik mahmut amca yı kuma gömdükten sonra denizde doyasıya yüzdük. Mustafa hava kararmadan gidelim dedi bende onayladım hava soğumaya başlamıştı .Sahile baktığımda mahmut amca şemsiyenin dibinde şekerleme yapiyodu. Mahmut amcayı uyandırıp eve doğru yol aldık.
Eski köy evlerinde evin içinde girişte kapalı bir bahçe olur (avlu deriz biz)evin bahcenin demir kapısını açıp eve doğru giderken gözüme bişey ilişti ahırın kapısı açılmıştı.
Ben: Mahmut amca kapıyi senmi açtın açık kalmış.
Mahmut a.: Yok evladım 2 yıldır açmıyorum kapiyi hayrola .
Diyerek kapıyı kapatti , cebinden çıkarttığı anahtarla endişeli şekilde kapıyı kitledi. -
9.
+2Eve çıktığımızda mustafa amca fenalaştı koltuğa oturtup kolanya ile kendine getirmeye çalıştık. Güneş çarpması olacağından şüphelendik ama o tatlı mahmut amcadan eser yoktu adam titriyordu kas kati kesilmişti , azından beyaz köpükler çıkıyordu birden azından şu sözler döküldü :' el serrin hasr cinneti husr' ve adam bunu der demez bayıldı.
Mustafa dede kendine gel dede diye ağlamaya başladı , elim ayağım buz kesilmişti tüylerim diken diken olmuştu napcagimi bilmiyordum tam o sıra odanın lambası yanıp sönmeye başladı murat amca birden ayağa kalktı 70 yaşındaki adam turp gibiydi birden duvarin köşesine doğru geçti gözlerinin içi kar gibi bembeyazdı. Birden kolları ve bacakları ters döndü tava tırmandı ve hıp hızlı koşarak alt kapa ahıra indi ve ahır kapisini kapattı bunu yaparken yüzü hep bize dönüktü gözlerine baktıkça karda bir firtanın içinde gibi hiseediyordum kendimi vücudum buz kesilmişti. -
10.
+2Mustafa korkudan bembeyaz olmuştu bana ne oluyo burda lan dermişcesine bir bakış attı . Aynı durum benim içinde geçerliydi tam mustafa ya seslencekken aşşa kattan kadın çığlına benzer sesler gelmeye başladı ve mustafa ile refleks olarak ayni anda 2. Kattan aşşa atlayip köy meydanına doğru çıplak ayak koşmaya başladık.
Meydan bomboştu kimse yoktu ne yapıcaktık ? mustafa ne yapcaz lan oğlum dedeme ne oldu korkuyorum diyerek ağlamaya başladı , inan mustafa ne olduğu hakkinda senden başka birşey bilmiyorum dedim tam dememle camiden akşam ezanı okunmaya başladı ezan sesi bitene kadar evden gelen çığlıklar 3-4 kat artmıştı sanki ezan sesi işkence ediyodu ordaki varlığa. Ezan bitene kadar mustafa ile meydanda birbirimize sarilarak donmuş bi halde bekledik ne oluyordu , Murat amcaya ne olmuştu o çığlık sesleri neydi o ahır neyin nesiydi kafmın içi beynimi kemiren sorularla dolmuştu ki birden omzumda bir el hissettim ve o sesini işittim :
"Korkmayın çocuklar ben sizin tarafınızdanım" -
-
1.
+1Helal reis sardı devdıbını bekliyoruz
-
2.
0murat mı mahmutmu mustafamı kaç kişi var dıbına kodum yalancısı
-
1.
-
11.
0Yaz rez
-
12.
0Bi modlar mal
-
13.
0çalıntı panpa internetr korku hikayesi yazdın dimi mk cuğu
-
-
1.
0Kendim yazıyorum pnp köydeki dedemin evindeki ahir çocukluk korkumdan esinlenerek yazıyorum
-
2.
0internete bunu benzeri var mk kimi gibiyon
-
3.
0Benzeri olabilir basit bi senayo dun gece 2-3 saat taslağı yazmakla uğraştım hicbiyerdende almadim okumakta yada cugulemekte özgürsün panpa
diğerleri 1 -
1.
-
14.
+1Gözümü açtığımda mustafa yanı başımda uyuyodu ve yanimizda bir adam Kuran okuyordu.
Ben: kimin nesisin dayı ,niye burdayım, ne oluyo burda , murat amcaya ne oldu ...
Derken elini anlıma koydu ve okuduğu duayı etrafa hüfledi üzerime birden ağırlık çöktü yavaş yavaş gözlerim tekrar kapandı bu sırada duyduğum son söz ' herşey geçecek evladim ben sıradan bir kulum dedi ve gerisini hatirlamiyorum . Tekrar uyandığımda saat 10 gibiydi başımda mustafa ve hocaya benziyen adam vardı , uyandığımda beni farketmemişlerdi hiçbirşey olmamış gibi aralarında muhabbet ediyolardı yavaşça yattığım yerden doğrulunca
mustafa : iyimisin kardeşim ? dedi .
Hocaya ve mustafaya iyi olduğumu soyledikten sonra hocadan tüm olanları açıklamasını istedim.
Hoca: Evladim öncelikle sakin ol şükür iyisiniz o şeytanın elinden kurtulmuşsunuz. Sanırım vazifemin sonuna geliyorum. dedi
Ben: şeytan mı mahmut dedem şeytan mı simdi ?
Hoca: hayir evladım şeytan dedeni kurban seçti vücudu sizlere göre dayanıksız olduğu için en kolay onun içine girebilirdi. Bakın gençler 1 haftadır o evde tuhaf sesler işitirim ama şüphelenmenin yanlış olacağını düşündüğüm için mahmut dedenizle konuşmadim ama şüphelerim doğru çıktı keşke dedenizi erkenden uyarabilseydim dedi. -
15.
+2Hala aklimi kurcalayan sorular vardı neyin nesiydi bu adam , nersen gelmişti , neden vazifesinin sonuna geliyordu, o evde neler oluyordu. Bunları düşünürken hoca bize ne olduğunu anlattı o evde kötü bir mahluğun gezdiğini ve o evde ruhu mühürleyen birşeyin olduğunu söyledi. mustafa bunları dinlerken ruhsuz gibiydi çok zor dayandığı her halinden belliydi.
Mustafa: hoca dedemi nasil kurtarcaz peki ?
Hoca: Dediğim gibi evladim o eve bensiz girmeniz çok tehlikeli o evdeki mührü kırıp azgın şeytanları geldikleri yere geri yollamamiz lazim.
Ben: peki nezaman nasil başlıyoruz?
Hoca: en kisa zamanda akşam ezani ile imasak vakti arası onların en savunmasız olduğu zamandır işi uzatmamamız lazım hemen halletmeliyiz dedi.
Mustafa kendine gelmişti yavas yavaş ben hala olayin şokundaydim. Akşam ezanına kadar hocanin evinde bekledik hoca bize birkaç dua öğretti kendimi ancak bu şekilde koruyabilirmişiz. Hocanın evini sorcaksaniz meydanin ustundeki tepede küçük bir kulübe. Hoca ile aksam namazini kıldıktan sonra doğruca o pis eve doğru yol aldik. -
-
1.
0Yaz sardı
-
1.
-
16.
0Rez sardı 😁😂
-
17.
+1Eve sonunda gelmiştik evin tüm ışıkları sönüktü yanlizca girisin önündeki sokak lambasi kapiyi aydınlatıyordu . Etrafta cırcır böceklerinden başka bir ses duyulmuyordu adeta uzaklasın bu evden demişcesine ses çıkarıyordu bu böcekler.
Avlunun kapasi açıktı hoca bize geride durmamizi ve asla o şeytanların oyununa kanmamamiz gerektiğini söyledi , eğer benden ayrilirasanız sizi ben bile zor kurtarırım dedi ikimiz kafamizla onayladık elimizde dua yazili muskalar ile avluya girdik. Hoca tuhaf tuhaf dualar okuyup etrafa hüflemeye başladı tam ahırın önüne gelince çığlık ve boğulma ya benzer sesleri duymaya başladık sesler git gide arttı köyde yaşayan 3-5 insan olmasına rağmen nasıl köylüler bu sesleri duynuyolardı yada duymazdan mı geliyolardı bir bilinmez , birden sesler kesilip , kahkaha sesine yer verdi ve içerden korkunç buğulu bir ses :'la ehgallu miscaani insane ' dedi. Sonrasında ise sessizlik kendini cırcırböceklerinin vızıltıltısına bıraktı.
Hoca "ey ölümler derhal burayı terkedin" dedi içerdeki mahluk ibranice konuşuyormuş. Ahırın kapısı kilidi kırılmış bir vaziyetteydi hoca bize dönerek sakın dediklerimi unutmayın ve sakin korktuğunuzu belli etmeyin bu mahlukatlar sizin korkunuzdan beslenir dedi. O an dünya ve zaman kavramı durdu kalbim yerinden çıkacakmışcasına atmaya başladı biraz sonra olacaklar tüm hayatımı mahvedicekti. -
18.
0Şıkı
-
19.
+2içeri girmeden son kez Musfataya baktim , eski mustafadan eser yoktu çok sakindi ve soğukkanlı gözüküyordu. Böyle görmek beni rahatlatmıştı. Hoca besmele çekerek elindeki meşaleyi yakıp içeri girdi bizde arkasından dualar okuyarak içeri girdik.
içerisi zifiri karanlıktı tek görebildiğim meşaleden etrafa yayılan ışık süzmesiydi.
Rutubet , nem ve yerdeki samanlanir kokusu ciğerlerime kadar dolmuştu. Birkaç adımdan sonra kapi arkamizdan kapandi ve arapçaya benzer tuhaf sesler duymaya başladık .
Hoca: gencler sakin ayrılmayı şuan duanın kalkanı ile korunuyoruz hiçbir güç bize dokunamaz tabiki benden ayrilmassaniz bu kalkandan çıkmadığız sürece dedi. Bizi cevreleyen bir bariye olduğunu hissemistim karanlikta hizlica hareket eden cisimler vardi okadar hizliydilarki gölgelerin görebiliyordum.
Ve birden mahmut amcanin sesi duyuldu 'size gelmemenizi söylemiştim' dedi.
Hoca 'ey azgın mahluk ne istiyorsun burda ? bu ölümü bedene ne diye musallat oldun ? Geldiğin yere geri dön ! ' diye bağırdı .
'Sizi almadan hiçbir yere gitmiyorum ' sesini isittik o an ölüme git gide yaklaştığımı daha iyi farkettim. -
20.
+1Gene ortama sessizlik hakimdi ama çok uzun sürmedi
birden mahmut amcanın sesi duyuldu ' mustafa yardım et kurtar beni kuzum çok kötü haldeyim karanlığa gel. '
içine şeytan girmiş bu adam normale dönmüştü bu işte bir tuhaflık vardı hocanin bize söylediği söz aklıma geldi bunun tuzak olduğunu mustafaya söyleyecekken mustafa 'geliyorum dede dayan ' diye bağırarak karanlığa fırladı. Ve aniden mutafanin sesi kesildi. Mustafa bariyerin dışına çıkmıştı , biçbirşey için çok gec değil diyil mustafanın pesinden koşarken kolumu sıkmsıkı birşey kavradı ve baktığımda hoca bana dömüş size bu tuzaklara aldanmayin demiştim sizi kalkanın dışına çekmeye çalışıyor dedi işin ciddiyetine varmalısın diye bağırdı. Bu azar beni biraz olsun kendime getirdi. Mustafaya seslenmemize rağmen ses çıkmıyordu. Hoca bana dönüp ' vaktimiz kısıtlı evladım sabah ezanı okunmadan burdan çıkmalıyız yoksa asla çıkamayız ' der demez
annemin sesi geldi karanliktan: Burdayım oğlum buraya gel bak kardeşinde yanimda çok özledik seni ' o an vücudum kasatı kesildi annemin sesini nasıl taklit edemiyordu 5 saniye önce hoca bana bağırmasaydı belkide bende atlayabilirdim karanlığa.
Haykirmaya başladım karanlığa ' annem değilsin ! biliyorum annem olmadığını amacına ulaşamayacaksın . ' hoca bunu derken gözümden yere yaşlar akıyordu vucudumdaki tum kıllar diken diken olmuştu etraftakı soğuğu kasvetli havayı kemiklerime kadar hissediyordum.
Bu sirada hoca dua okuyup etrafa hüflüyordu ve karanlığa doğru ilerliyoduk durmadan karlığın icinde hareket eden şeyler görüyordum ama bize yaklaşamiyolardı ve çığlık sesleri biz ilerledikçe artmaya başlamıştı