Sene 1274. Anadolu'nun isimsiz bir ovasında 100.000 kişilik 2 ordu karşı karşıya geldi. Bir ordunun komutanı yağlı uzun saçlarıyla, omzunda 4er tane baykuş apoletleriyle ortada gezen havalı bir tipti. Bu ordudaki herkes rütbesine göre baykuşla ödüllendirilirdi. Erler 1, Çavuşlar 2, Üst Rütbeli Subaylar 3, Başkomutan 4 baykuş taşırdı. Bu orduya kısaca "inciciler" denirdi. Bu orduda arka tarafı "hikayeciler" ön tarafı "ayarcılar" yanları ise "trollcüler" adlı birlikler savunurdu.

Diğer ordunun lideri ise bin sırıtışlı, sarışın bir adamdır. Bu ordunun özelliği ise savaş kıyafetlerinin yeşil renkte olmasıdır. Başkomutan en koyu yeşil kıyafete, üst rütbeli subaylar biraz açığına, Çavuşlar standardına erler ise en açığına sahiptir. Bu orduya da kısaca "ekşiciler" denirdi. Bu orduda arkayı "gündemciler" ön tarafı "çok bilmiş entelektüeller" yanları ise "yalakalar" tutuyordu.

Saat sabah 10:00 sularında inciciler'den bir elçi Ekşicilere gelir. inciciler savaş prosedürünü uygulamış teslim çağrısı yapmıştır. Ekşiciler kendilerini çok üstün gördüklerinden gönderilen elçinin kafasını kesip incicilere yollarlar. Kegib kafayı gören inciciler Başkomutanı sadece ordudakilerin anlayabileceği duygusal bir konuşma yapar. Herkes savaş yerlerini alır. Planlar yapılmaya başlar...

inciciler Başkomutanı, Nam-ı değer Sirkan yanına üst rütbeli subaylarını, o dönemde isimleri "mod" dur, bir çadıra toplayıp planını yapar. Önce trollcülerle yalan yanlış istihbarat bilgileri verilecek, daha sonra ayarcılardan ufak bir grup saldırıp geri çekilecekti. Yanlış istihbarat yüzünden tuzağın tam da ortasına düşen Ekşiciler paniğe kapılacak ve imha edilecekti.

Ekşiciler Başkomutanı, Nam-ı değer Sedat ise yanına kimseyi almadan "Biruni Kalkık" isimli çok bilmişlerin liderine danışarak planını yapar. Plana göre rakip ordudaki gözcü kuvvetlerden bazı komutanlar para ve varlık uğruna kandırılıp  ordunun içine sızılacak, isyan başlatılacaktı. ihaneti kabul etmeyenlere ise bel aşağısından, karı kız mevzusundan vurulacaktı. Planlar işlenmeye başlandı...

Öncelikle inciciler'in Trollcüler grubunun 1 numaralı sorumlusu 7deliklitokmak, yanına bir manga asker alarak Serkan tarafından verilen istihbarat görevini yerine getirmeye başlar. işini bitirmiş kendi topraklarına dönerken nöbetçi Ekşiciler tarafından yakalanmıştır. Nöbetçi Ekşiciler 7deliklitokmak ve mangasını Başkomutanları Sedat'ın huzuruna zütürürler.

inciciler ihaneti kabul etmez. Önce bir inci askeri öldürülür. Daha sonra 2.si. 2 arkadaşının ölümünü canlı canlı izleyen 3. asker ihaneti kabul eder. Diğer askerler öldürülür. 7deliklitokmak'a ise son teklif yapılır. "Hazar Denizi kıyısında 3 Rus güzeli bir de köşk" teklifine hayır diyemez. Askerini yanına alıp birliğine döner...

istek varsa devam ederim beyler. isteyenler rez alsın yeter.

7deliklitokmak, Rus kızlarıyla yaşayacağı çılgın sex hayatını hayal ederek birliğe geri döner. Başkomutana ölen askerlerin nehire düştüğünü söyler. Her şey inciciler için iyi gidiyor gibi gözükse de ibre Ekşicilerdedir. 7deliklitokmak Başkomutana Ekşicilerin az kişi olduğunu ve merkezden yayalarla geldiğini söyler. Oysaki çok sayıda asker, at ve fille birlikte Ekşiciler hücuma hazırdır.

Başkomutan adil savaşmak için az sayıda yaya askerini savaşa hazırlar. Diğerleri yedekte bekler. Ekşiciler bu haberi alır, atlarını ileri sürer. Savaş yarın sabah tam anlamıyla başlayacaktır. 7delikli bunu bildiğinden gece Hazar'a doğru yola çıkar. Ama kimsenin bilmediği bir şey vardır, Serkan'ın sadık erlerinden Cirkin19, Bysagata, Aworms, dinazorgibenliseli ve Gevvat Teleri 7delikli'yi takip eder, durumu Serkan'ın bildirir. Artık her şey ilk baştaki gibi eşittir. Şafak sökerken taarruz başlar...

ilk çarpışma "Ayarcılar" ve "Çok bilmiş entelektüeller" arasında oldu. Entelektüellerin bir avantajı vardı, o da çok sayıda kitap okumalarıydı. Bu da daha fazla teknik bilmek demekti. Bu özelliklerini kullanarak 2 mevzi ilerledi Entelektüeller. Ayarcılar cidden çok kayıp veriyordu. Hikayeciler öne geçip Ayarcılara destek verdiler. Durum biraz eşitlense de en kanlı çarpışmalar bu mevzide olmuş, inciciler çok kayıp vermiştir.

Kenarlarda ise trollcüler, yalakalara baskın çıkmıştır. Yalakalar, kaybedeceklerini anlayınca "Çok yaşa Ulu Serkan" sloganları atmaya başlamış, baykuş hareketlerini yapmıştı. Buna aldanan bir grup trollcü konsantrasyonunu kaybedip kılıçtan geçirilmiştir. Anadolu'nun gördüğü en büyük savaş diyebilir miydik ? Diyebilirdik belki de...

1 saat boyunca savaş hemen hemen eşit sürse de ayarcıların büyük gayretiyle inciciler, Ekşicilerin merkezini delmeyi başardı. Ufak bir boşluk daha doğunca arkadaki hikayeciler atlara atlayıp "inci gibeeeeeer" naralarıyla hücuma kalktı. iyice dağılan Ekşicilerde düzen diye bir şey kalmamış, kanatlar merkeze merkezler yedeğe sakal bıyığa iyilik kötülüğe karışmış iken Serkan son kez, tüm birliklere hücum emri verip Sedat'ı ele geçirmeye çalıştı. Bu sırada, savaşı çok ama çok uzatacak bir olay oldu. Atlar üzerinde uzun kılıçlarla 20bin asker göründü ova arkasında. Ekşiciler merkezine doğru atağa kalktı, önüne gelen her ayarcıyı biçti bu birlik. Ayarcıların %90'ı imha oldu.

inci Sözlük halkı her ölüm haberine ağlıyordu, ama bu iyice matem yarattı. inciciler daha fazla dayanamadı ve geri çekildi. Bitik Ekşiciler orduyu takip edemedi. Peki kimdi yardıma gelenler ? Bunlar Uludağ Sözlük'ün askerleriydi. Bu ayrıntıyı "türkçe" adındaki bir inci askeri fark etti. Uzaktan gözlemlediği Ekşiciler odasında artık hem Ekşi bayrağı, hem de Uludağ bayrağı dalgalanıyordu. inciciler kirli bir ittifakın karşısındaydı artık...

Kalanına akşam 10'da devam edicem zira şarjım bitiyor. Rez alın beyler, Rez yazarın ekmeğidir.

Geldim gençler. Sizi bekletmeden atıcam sıradaki parti. Burda olanlar şuku atabilir mi bu entrye ?

inciciler iyi ve fedakar askerlere, Serkan gibi zeki ve ciksi bir komutana sahipti ancak Sedat da ordusu için sözlüğü için her şeyi yapabilirdi. Evet, Uludağlılar ile Ekşiciler'in arası pek iyi değildir. Zira sanat Ekşicilere, mizah incicilere bunların artıkları da Uludağlılara kalmıştı. Bu yüzden Uludağlılar iki sözlüğe de düşmandır. Savaşı gizlice 20binlik bir orduyla izleyen Uludağlıların Başkomutanı Arap iso işlerin Ekşiciler aleyhine gittiğini görünce Sedat'a ulaşmış, toprak karşılığında yardım teklifinde bulunmuştur. Başkomutan Sedat, önce bu teklifi reddetse de işler daha da kötüye gittiğinde kabul etmiş Antalya ve Bodrum karşılığında yardımı almıştır. Ayrıca inci Sözlük ele geçirildiğinde tüm yengeler ve kuzenler Uludağ Sözlük halkına köle olarak verilecekti. Uludağlılar inci Sözlük tanımıyla "Huur evladı" Ekşi Sözlük tanımıyla "Hayat kadınının ebeveyn olduğu kişi" idi.

inciciler geriye çekilmiş, düşman mevzilere sadece öncü istihbarat birlikleri ve "anancılar" "aysel ablacılar" "kuzenciler" isimli vur-kaç takımları gönderilmişti. Ekşicilerin toparlanmasına izin vermek istemiyorlardı. 3 gece boyunca vur-kaçlarla düşmanı yıprattılar. Ama onları daha büyük bir tehlike bekliyordu...

Uludağ Sözlük'ün geride kalan 60bin kişilik ordusu yürüyüşe geçmiş, savaş alanına varmak üzereydi. Aslında görünürde bir şey yoktu ama Feres isimli üye önceden bu olayı öngörmüş, Başkomutanı haberdar etmişti, rivayetlere göre. Bu tehlikeyi önlemek adına Cemil ve Hayvangibiyim isimli teğmenlerle iki okçu birlik yola çıkarılmış, ordu tahrip edilerek ağır tahribat verilmiştir.

Ekşi&Uludağ ittifakı içinde homurdanmalar olsa da yaklaşık 70bin askerle güçlü bir şekilde incicileri bekliyorlardı. inciciler için ise artık başka çare kalmamıştı, kalan 50bin askerle savaşa gireceklerdi. O sırada inci Sözlük köylerinden birinde acı dolu anlar yaşanıyordu...

Şehit inci askeri old big man'in karısı "ah suyum geldi" kocasının ölüm haberini alınca sinir krizleri geçirmiştir. Kendini yerden yere vuran ah suyum geldi sonunda intihar etmeye karar verir. Ekşi Sözlük topraklarına girip Entelköy Belediye Binasının önüne gider ve kendini yakar. Onun bu halini gören "Feministler" grubu ayağa kalkar. Önce inci Sözlük Trend Caddesinde eylem yapar, daha sonra Feminist Ruh'un önderliğinde silahlanarak orduya katılmak üzere yürüyüşe geçer. Yanlarına her yerden kadınları alıp harekete geçerler.

Taarruz'un öncesindeki gece Serkan tek başına oturmuş ordusunu seyrederken tamamı önüncü nesillerden oluşan ve kendilerine "Turancılar" diyen bir grup komutan Serkan'ın yanına gider. isminden de anlaşılacağı gibi Turan taktiği kullanılmasını ister ve savaş kazanıldığında Turan Birliğinin kurulmasını talep eder. Bu grup hiçbir şey bilmemesine rağmen milliyetçi olduklarını beyan eder, Turan'ı savunurdu. Başkomutan Serkan bu grubu ikna etmenin zor olduğunu bildiğinden üstelemez ve onlara uyar. Ve savaş başlar...

Ekşiciler sadece kanatları savunuyor, merkezi Uludağlıların dönemin en tehlikeli askeri birliği "Andavallar" isimli süvarilere bırakmıştır. inciciler ise yine kendi içinde bölünmüş; hikayecileri öne hackerları yedeğe trollcüler ve primcileri kenarlarda görevlendirmiştir. Ayrıca merkezde Turancı komutanlar savaşı yönetiyordu. ilk okun düşmesiyle çarpışma başladı. Ekşiciler hala berbat görünse de Uludağlılar her şeyini veriyor, önüne gelen hikayeciyi korku, aşk, sex demeden ezip geçiyordu. inciciler ilk şoku atlattıktan sonra taktiği uygulayıp Uludağlıları Turan hilaline almıştı. Artık kenardan trollcülerin ve primcilerin saldırısıyla imha bekleniyordu. Beklenen hücum bir türlü gelmedi. Daha sonra kenarlarda zenci adamlarla birlikte Ekşiciler göründü. Trollcüler, adını sıkça kullandıkları zencileri görünce şaşırıp dağılmışlar, tek kalan primciler imha olmuştu. Savaş %90 oranında bitmiş, inciciler bozguna uğramıştı. O sırada...

Evet, ah suyum geldi'nin kendini yakmasıyla başlayan "Feminist Baharı" sonuçlanmış, 20bin feminist yanlarına savaşta 5 süvari gücündeki 100 Harun Abi'yi alarak savaş alanına gelmişti. Feres ve Hurfeyne'nin kavgalarını sona erdirip beraber insan dışı varlıkları düşman komutanlarına musallat etmesi (Euzubesmele) sonucunda başsız kalan Uludağlılar, Feministlerin de gelmesiyle iyice dağılmıştır. Uludağlılar, atları sayesinde Harun abilerin gazabından kurtulup sınırlarına doğru kaçmaya başlar. Feministler onları takibe koyulur. Hücum sırası incicilerdedir. "Altını şer incisi ker"

Biraz mola talep ediyorum canlarım, geleceğim. Bu sefer biz atağa kalkıcaz. Lütfen bolca rez alalım en azından geceyi 20 sayfa entry ile kapatalım. Birazdan burdayım

60bin kişilik tecrübeli ve üstün yetenekli inciciler ordusu Ekşi Sözlük sınırına yürümeye başladı. Aslında ilk hedef Uludağ sınırıydı ancak oraya ulaşana kadar Çağrı Taner yönetimindeki "Hırsızlar" kalesi gibi zor bir kale vardı ve orası 2. plana atıldı. Bütün kılıçlar oklar Ekşicilere dönmüştü. helavela123 ve sütburger isimli 2 elçi Ekşi Sözlük topraklarına girip Yeşil Damla Sarayında Sedat'ın huzuruna çıktılar. Bir barış anlaşması sunuldu. Sedat anlaşmayı gözden geçirdi. Çok ağır şartlar yoktu, zaten savaşa girse ezilip gideceği belliydi. Sedat tam kabul edecekken saraya bir mektup geldi. Uludağlılar, incicilere karşı olan ittifakın devam etmesi halinde bazı ünlü kişilerin Ekşi Sözlük'e katılacağını + olarak askeri, mali ve mizahi yardım yapılacağını belirten bir mektup yazmıştı. Sedat savaş ve barış arasında kaldı, savaşı seçti. Elçilerin kafasını vurdurup inci Sözlük topraklarına Yüce Baykuş Malikanesine gönderdi...

Feres'in önderliğinde, ön saflarda Serkan, Aworms,Kainatta Olmayan Adam, Dirtci, Mount and Blade, Stoperizm, Filmlerdekizencitaksör gibi komutanların bulunduğu cuma namazı sonrası bütün inci ordusunu bir araya toplayan Serkan, tüm askerleri ateşleyecek şu konuşmayı yapmıştır:

Öncelikle cumanız mübarek olsun inci'nin yiğit askerleri. Sizin de cumanız mübarek olsun ateyizler. (Yuhh sesleri) Her neyse, burada bir amaç uğrunda toplandık. Amacımız sözlüğümüzü ele geçirmeye çalışan züppelere had bildirmek, onları entry giremeyecek vaziyete getirmektir. Sen! Yengesini giben ateşli oğlan, yengenin Uludağlılar tarafından gibilmesini ister misin ? Ya sen Tutar Rezci ? Mizahi, duygulu inci hikayelerine mi rez almak istersin yoksa gibik uludağ entrylerine mi ? (Elini yağlı saçlarına atar, bir kaç tel koparıp yere atar. Görevliler klonlama yapılmaması için yağlı saç tellerini yerden toplar.) Evet, sanırım ne için burada olduğumuzu anladınız. Öyleyse var mısınız savaşa ? (Evet sesleri) Altını Şer!!! (incisi Ker sesleri)

Bu konuşmadan sonra taarruz için son hazırlıklar yapılır.

Bu sefer sağ sol ön arka cart curt abur cubur olmadan her asker ata eşşeğe ferrariye binip kılıçlarını kuşanıp doğrudan Ekşi Sözlük topraklarına saldırdı. ilk 3 köyü yakıp yıktılar. Entellektüel kesim zor durumdaydı, gündemciler kan kaybediyordu. "Aydınlanmışlar" köyü ise zaten düşmüştü. inciciler inanılmaz bir hızla Yeşil Damla Sarayına doğru yol alırken batı tarafından Bizans'ın saldırdığı, "osbirciler" eyaletini ele geçirdiği haberi gelir. Serkan askerlerin yarısını alıp batıya, Bizansla savaşmaya giderken Aworms'un liderliğinde güç kaybetmiş ordu eskisi kadar hızlı ilerleyemez. Çakma Filozoflar şehrinde takılır kalır. Uludağ yardım kuvvetlerini gelmesiyle Aworms, bimdekikasiyerin1, Cirkin19 gibi önemli askerler ele geçirilerek inciciler yok edilir, kalan az sayıdaki asker sınır korumasına geçer, başarılı da olur. incicilerin mutlak suretle komutanlarını Yeşil Damla'nın zindanlarından alması lazımdır...

Yine biraz mola veriyoruz. Sizden tek isteğim bol bol rez almanız. Dağılmayın bir yere geliyorum haaa

Serkan 1-2 gün içerisinde Bizans tehlikesini savuşturup Ekşi sınırına döndüğünde duruma çok üzülmüş ve çaresini aramaya başlamıştır. Bay Yağlı Saç işin içinden çıkamayınca, Hayvangibiyim ile kurguyu çözümü en iyi bilen kişiye, boncuk ömer'e ulaştı. Boncuk Ömer'in destansı hikayesini bi daha dinledikten sonra kendi durumunu anlatıp yardım istedi. O da atamız Kürşad'ın yolundan gidip sadece 40 kişiyle Yeşil Damla Sarayını basmasını söyledi ve yanında olacağını ekledi. Serkan, Boncuk ve Hayvangibiyim sınıra gitti, yanına 37 asker daha alarak Ekşi Topraklarına giriş yaptı. Efsane yeniden mi doğuyordu ? Bu sefer başarabilecek miydik ?