/i/Sözlük İçi

sözlük içi.
  1. 9.
    +1
    eline sağlık panpa okurken vay amk nidalarıyla okudum
    ···
    1. 1.
      0
      Teşekkür ederim panpacım
      ···
  2. 8.
    +1
    Yaz sen yaz okuruz biz sıkıntı yok
    ···
    1. 1.
      +1
      Ağzına gözüne sağlık panpa ne diyim
      ···
  3. 7.
    +1
    emek var sukuladim pnp
    3 de ed gein veya jeffrey Dahmer olabilir
    ···
    1. 1.
      -2
      Teşekkür ederim panpacım Ed Gein aklıma Jeffrey Damher'ide listeye yazıyorum onu da yaparım insanları inandıramadım copy paste olmadığına :D
      ···
  4. 6.
    +2
    Kusura bakma ama kimsenin umrunda değil bu adamın hayatı
    ···
    1. 1.
      0
      iki kişinin umrundaydı onlar için kendim uğraşarak yazdım panpacım bir kişi olsa yine yazardım pek önemli değil yani
      ···
      1. 1.
        0
        Kardeş bak mesela git Tesla'nın hayatını yaz. Einstein'in hayatını yaz. Katillerin hayatı normal insanların umrunda olmaz. Böyle saçmalıklara özenmeyin.
        ···
      2. 2.
        0
        Panpa derdim fazla okunmak yada trend olmak değil normal insanların umursamayacağını söylüyorsun görmezden gelebilirsin yazdığım bu tür başlıklar entry girmek zorunda değilsin panpa insanlar merak ediyor istiyor ki yazıyorum tabi senin normal insan olarak sınıflandırdığın kişiler kimler bilmiyorum ama muhtemelen onların içinde değilim aslında bu çokta önemli değil panpacım
        ···
      3. 3.
        +1
        Normal insan sınıflandırmam; insanların ölmesinden zevk almayan, katillere sempati beslemeyen insanları kapsıyor. Bu sınıflandırmanın içinde misin dışında mısın ona sen karar ver.
        ···
      4. 4.
        0
        Burada ayin yapmıyoruz panpa birilerini öldürdüğümüz yada bundan haz aldığımız da yok sadece insanlar merak ediyor bu doğal bence merak insanın doğasında var bulduğum kaynaklardan yazıyorum bende insanlara
        ···
      5. diğerleri 2
  5. 5.
    +2
    Hiç o güzel ellerini kopyala yapıştır yapma işlemiyle yormasaydın be kardeşim direkt linki bıraksaydın biz okurduk
    ···
    1. 1.
      0
      Panpacım yukarıdakilere söyledim sana da söylüyorum kopyala yapıştır yaptığım tek bölüm mektup kısmı kalanı kendi araştırmam ve el yazım
      ···
  6. 4.
    +3
    Eline sağlık panpacım. kap şukunu.
    ···
    1. 1.
      +1 -1
      Teşekkür ederim panpacım muhtemelen sadece sen okuyacaksın bunu senin için yazmış olalım (:
      ···
      1. 1.
        +1
        normalde seri katiller listesinde en popülerlerden biridir aslında
        ···
      2. 2.
        +1
        Evet panpa ilk 5'de yer alıyor ben yanlış saatte açmışımdır başlığı diyeceğim ama Ted Bundy hakkında da bu saatlerde yazmıştım sağlık olsun istek var diye yazmıştım
        ···
  7. 3.
    +1
    karindesen jack nerde huur xcocux
    ···
    1. 1.
      0
      isteğe göre yazıyorum panpa ilk partta favorim olduğu için Ted Bundy'i yazmıştım Albert'i istek olduğu için yazdım istersen sonraki bölümlerde onu da yazarım tabi küfürsüz şekilde istemen gerekiyor panpacım
      ···
    2. 2.
      +2
      o kadar uzun yazmissin ki bunu da kopyaladigini dusunuyorum
      ···
      1. 1.
        -1
        Not defterime yazıyorum panpa burada yazarken elim sağa sola çarpıp sayfayı sıfırlamasın diye telefondan yazdığım için not defterimden alıp buraya atıyorum kendim yazıyorum sadece mektup kopyala yapıştır zaten onu da değiştirme imkanım elle bile yazsam mümkün değil yani http://imgim.com/JA1J7s.png
        ···
  8. 2.
    +4 -2
    Okumadım

    Not: copy paste
    ···
    1. 1.
      -1
      Sadece mektup copy paste kendim yazdım not defterine yazıp buraya copy paste şeklinde atıyorum http://imgim.com/NPEPEX.png
      ···
      1. 1.
        +1
        verdiğin link copy paste
        ···
      2. 2.
        0
        Bekle panpa onuda ayarlayalım :D
        ···
  9. 1.
    +9 -11
    Albert Hamilton Fish
    Bilinen Adıyla: Albert Fish
    Doğum ve Ölüm Tarihi: 19 Mayıs 1870-16 Ocak 1936
    Kurban Sayısı: Resmi kayıtlara göre 3-9 arasındadır ama tahminlere göre 100 kurbanı olduğu düşünülüyor
    Hayatı; 19 Mayıs 1870'de annesi Ellen (32) ve babası Randall Fish'in (75) çocukları olarak dünyaya geldi. Albert 5 yaşında babasını kaybetmiş ve annesi ona bakmadığı maddi kaynaklı sebeplerden dolayı bakamadığı için yetimhaneye gönderilmiştir. 7 yaşına kadar burada kalan Albert çocuklara yapılan istismara şahit olmuştur. iki yılın ardından annesi oğluna yanına almış ama Albert bu dönemlerde teşhisi konulamayan bir sebepten ötürü şiddetle baş ağrılarından muzdaripti.

    Ergenliğe geçiş döneminde Albert farklı ciksüel eğilimler göstermeye başlamıştı. ilk cinsel deneyimini ise telgrafçı olan bir erkek çocukla yaşamıştır. Havuza giderek erkek çocukları röntgenleyerek mastürbasyon yoluyla kendi kendini tatmin etmiştir. Albert aynı zamanda bu dönemde dışkı yiyip idrar içmeye başlamıştır. 1882'den itibaren pek çok işte çalışan Albert genç bir çocuğa tecavüz etmeye çalışırken annesi tarafından yakalanmış ve para cezasına çarptırılmıştır.

    Lise döneminde şiddet eğilimleri de göstermeye başlayan Albert annesinin baskısıyla 1898 yılında kendinden 9 yaş küçük bir kadınla evlenmiştir ve bu kadından 6 çocuğu olmuştur. Çocuklara bakmak için zimmetine para geçirirken yakalanmış ve suçlu bulunup hapse mahkum edilmiştir.

    içeride olduğu dönemde yine erkeklerle birlikte olan Albert hapishaneden çıktığında cinsel sapkınlıkları iyice artmıştır. Bir müzede işe başlamış ve burada çıplak olan balmumundan yapılmış heykellere tecavüz etmeye çalışırken yakalanmış ve işten atılmıştır.

    Ayrıca zihinsel engelli bir gencin erkeklik organını kesmeye çalışmış kendini kırbaçlatmak için genel evlere gitmiş ve küçük çocuklara karşı ilgi duymaya başlamış.

    Albert'in gençliği;
    Eşinin onu terk edip başka birisiyle kaçmasının ardından halisünasyonlar görmeye başlamış sapkınlıklara ve dine olan eğilimleri ortaya çıkmıştır. 1910 yılında 35 yaşındayken ilk cinayetini işleyen Albert'in ilk kanunu Thomas Bedden (19) isimli genç olmuş. Bedden ile sado mazo bir ilişki yaşayan Albert önce engelli gence tecavüz etmiş ardından onu vahşice öldürmüştür.
    Sürekli şehir değiştirdiği için izi bulunamayan Albert'in bir sonraki hedefi 1924 yılında Beatrice Kiel(9) olmuştur. Dışarıda oyun oynayan küçük kızı parayla kandırmaya çalışırken ailesinin onu fark etmesi üzerine oradan uzaklaşmıştır. Bir sonraki girişiminde 2 çocuğu evine zütürmeyi başarsa da çocukların evdeki bıçaklardan korkması üzerine yine amacına ulaşamamıştır.

    Albert Fish ve Ailesi;
    Halisünasyonlar görmeye devam eden Albert öldürdüğü çocukları tanrıya kurban ettiğini düşünüyor aynı zamanda onlara çektirdiği acıların onları günahtan arındırdığına inanıyordu. Sadece kurbanlarına değil kendisine de zarar vermekten hoşlanan Albert kendini çivili sopalarla dövüyor, kasıklarına doğru toplu iğneler batırıyor, dışkısını yiyor ve en kötüsü idrar yoluna gül sapı sokuyormuş. 1920 yılına kadar 15 cinayet işlediği düşünülen Albert tüm bu sapkınlıklarına rağmen kendi çocuklarına asla dokunmuyor ama onlara ve arkadaşlarına kasıklarına iğne batırmaları konusunda tavsiyelerde bulunuyordu.

    1924 yılında Francis Mcdonnel'i (8) öldüren Albert, ona tecavüz etmiş bacak ve karın bölgelerinde derin yaralar açmış sonrada çocuğu jartiyerle boğmuştur. Çocuğun cesedinin ormanda bulunmasının ardından komşular Francis'i en son gri bıyıklı,iyi bakımlı, yaşlı bir adamla gördüklerini söylemişlerdir. Bu açıklamalardan sonra kendini 'Gri Adam' lakabını almıştır.

    1927 yılında ise boyacı olarak evlerine gittiği ailenin oğlu olan Billy Gaffney'i (4) öldürmüştür. Billy'nin arkadaşı (3) çatıda bulunduğunda onun Öcü'nün aldığını söylese de küçük çocuğa inanan olmamıştır. Çırılçıplak soyup türlü işkencelere maruz kalan Billy sonunda ölmüş ayrıca Billy'nin bedeninden kestiği bazı parçaları pişirip yemiştir. 1928'de Edward Budd'un iş ilanına cevap veren Albert kendisini Frank Howard adıyla ve bir çiftçi olarak tanıtarak ailenin güvenini kazanmıştır.

    Asıl hedefi Edward Budd olsa da ailenin küçük kızları Grace'i görünce fikrini değiştirmiştir. Budd ailesinden Grace'i sözde yiğeninin doğum günü partisine zütürmek için izin istemiştir. Albert izni aldıktan sonra daha önceden ayarladığı boş eve zütürüp öldürmüştür. Grace Budd'un (12) vücudunu satırla parçalayan Albert, pansiyonuna gidip 9 gün boyunca buradan çıkmayarak Grace Budd'un etlerini yemiştir. Kurbanlarını genellikle küçük siyahi çocuklar arasından seçen Albert 6 Şubat 1930'da Estella Wilcox'la ikinci evliliğini yapmış ama 1 hafta içinde boşanmıştır.

    1930 yılının Mayıs ayında dul bir kadına müstehcen bir mektup yollaması üzerine tutuklanmış ve akıl hastanesine gönderilmiştir. Grace Budd cinayetiyle birlikte tüm basının ilgisini çeken Albert;
    Amerika'nın Öcüsü
    Gri Adam
    Hannibal
    Brooklyn vampiri gibi isimlerle anılmaya başlamıştır. En sonunda kendi hatası yüzünden yakalanmıştır. 6 yıl sonra Grace'in ailesine onu nasıl öldürdüğüyle ilgi bir mektup yazıp yakayı ele verdi ama Grace'in annesi okuma bilmediği için bu korkunç mektubu okumamıştır.(mektup en sonda olacak panpalar)

    Yakalandıktan sonra hapishanede çekilen röntgenlerde kaşık bölgesinde toplam 29 iğne bulunmuştur. 1935 yılında idam cezasına çarptırılmıştır.

    Bazı doktorlar akli dengesinin bozuk olduğu gerekçesiyle karara itiraz etse de hakim Albert'in iyi ve kötü arasındaki farkı anlayabileceğini söyleyip cezayı onaylamış bunun üzerine 16 Ocak 1936'da elektrikli sandalye ile idam edilmiştir. Son sözlerinden birisi şöyledir; 'Elektrikli sandalye ile ölmek gerçekten çok büyük bir zevk olacak'

    Mektup (bunu kopyala yapıştır olarak atıyorum panpalar);
    Sevgili Bayan Budd,

    1894'de bir arkadaşım Steamer Tacoma adlı bir gemide tayfa olarak çalışıyordu. San Fransisco'dan HongKong'a sefer yapıyorlardı. Oraya vardıkarında karaya çıkmış ve içip, sızmışlar. Uyanıp limana gittiklerinde, gemi çoktan hareket etmişti. O yıllarda Çin'de açlık krizi vardı. Etin her türlüsü 1-3 $ dan satılıyordu. Açlık ve acı okadar büyüktü ki en fakir aileler arasında, diğerlerini kurtarmak için 12 yaşın altındaki çocukları yiyecek olarak satıyorlardı. 14 yaşın altındaki hiçbir kız veya erkek çocuk sokaklarda güvende değildi. istediğin kasaba gidip pirzola veya biftek alabilirdin. Çıplak çocuk bedeninin parçalarını getirip hangi bölümü istersen kesip veriyorlardı. Özellikle de kıçları dana bonfile gibi en pahalı fiyata satılıyordu, çünkü en lezzetli bölümü orasiydi. John orada o kadar uzun kaldı ki, insan etinin tadına karşı bir beğeni kazandı. New York'a döndükten sonra biri 7 biri 11 yaşında iki erkek çocuk kaçırdı. Onları eve zütürüp soydu, bağladı ve bir dolaba kapattı. Günde bir kaç kez, hatta bazen geceleri, etleri yumuşak ve lezzetli olsun diye onları sopayla dövüyordu, işkence ediyordu. Önce 11 yaşındakini öldürdü çünkü kıçı daha büyük ve tabii ki eti daha fazlaydı. Kafası, sindirim sistemi ve kemikleri hariç her parçasını pişirip yedi. Onu fırında kızarttı ( Bütün kıçını ), haşladı, yağda kızarttı, ızgara ve güveç yaptı. Küçük oğlan da aynı kadere uğradı. O sıralarda ben 409 E 100 St. da oturuyordum, hemen yan komşusu olarak. Bana insan etinin ne kadar lezzetli olduğunu o kadar çok anlattı ki, sonunda bende denemeye karar verdim.

    3 Haziran 1928 Pazar günü sizi aradım ve geldim. Size süzme peyniri ve çilek getirdim. Öğle yemeği yedik. Grace kucağımda oturdu ve beni öptü. O zaman onu yemeye karar vermiştim.

    Onu parti bahanesiyle zütürecektim ve sen, evet gidebilir, dedin. Onu Wenchester'daki daha önceden seçtiğim boş bir eve zütürdüm. Oraya vardığımızda ona dışarda beklemesini söyledim, o da kır çiçekleri toplamaya başladı. Üst kata çıktım ve bütün kıyafetlerimi çıkardım, çünkü çıkarmazsam kan olabilirlerdi. Hazır olduğum zaman camdan onu çağırdım ve gelene kadar bir dolaba saklanıp bekledim. Beni çırılçıplak gördügü zaman bağırmaya başladı ve merdivenlerden aşağı kaçmaya çalıştı. Onu yakaladım, beni annesine söyleyeceğini söyledi. Önce onu soydum. Nasıl da tekmeledi, ıssırdı ve tırmaladı. Onu ölene kadar boğdum, sonra da etini odama taşıyabilmek için kücük parçalara ayırdım. Onu pişirip yedim. Kücük kıçı fırında kızardıktan sonra nasıl da lezzetli ve yumuşak olmuştu. Bütün vücudu bitirmem 9 günümü aldı. Onu becermedim, isteseydim yapabilirdim. Bakire olarak öldü."
    Tümünü Göster
    ···