-
1.
0inci sözlükte işleri ne?
-
2.
0tapınakta orgy yapıp beni çağırmıyolar lan bu ipneler.
-
3.
0haşhaşinlerden de ot alıyolarmış aq.
-
4.
0paso gibiş hacı. bunları deşifre etmek çok kolay. kendi araların şifre gibi sembolleri var.
giberken züte şaplak atan gördün mü, anla ki o tapınakçı! -
5.
0tarihin en güzel konularındandır. papa binliğini bi kere daha ispatlamıştır.
-
6.
0
-
7.
0templar
-
8.
0
-
9.
0çok bintirler
-
10.
0ne kadar cahil bi sözlüğümüz var lan
-
11.
+1şimdilik fazla bin olmadı bu konu. bi iki sene içinde illuminati ile ilişkisini fark eden ergenler gibecek buraları.
-
12.
0bu tapınağa tapınsakta mı saklansak tapınmasaktamı saklansak
-
13.
0tapan şövalyelerdir.
- 14.
-
15.
0Polat Alemdar'ın üyesi olduğu grup
-
16.
0tapın dıbına koyum
-
17.
0adamlar hem savaşçı hem rahip. şimdi politikayı bi kenara bırakacak olursak sağlam savaşçılar. reckless adamlar. en ünlü şövalye tarikatı. hospitaller şövalyeleri ile elele verip ortadoğuda vermişler odunu, vermişler odunu. daha sonra selahaddin bunları çöle gömmüş ama o tamamen başka bir hikayenin konusu
-
18.
0Tapınak Şövalyeleri veya Mabed Şövalyeleri (Latince: Pauperes commilitones Christi Templique Solomonici / Süleyman Tapınağı ve isa'nın Fakir Askerleri), tanınmış Hıristiyan askerî tarikatlarından biridir.[1] Resmî olarak iki yüzyıl boyunca faaliyette bulunmuşlardır.
Katolik Kilisesi tarafından resmî olarak 1129 yılında tanınan tarikat kısa zamanda güçlenmiştir. En güçlü zamanlarında askerî varlıkları 20.000'i bulmuştur, fakat bunların sadece % 10'u tarikata bağlı şövalyelerdir.[kaynak belirtilmeli] Tarikatın ömrü neredeyse Haçlı Seferleri'yle eş olmuştur. Beyaz renkteki eşyaları üzerindeki kırmızı haçlarıyla Tapınak Şövalyeleri zamanlarının en korkulan savaşçılarından -
19.
0olmuşlardır.[kaynak belirtilmeli] Tarikatın askerî kanadı savaşlarda ün kazanırken tarikata bağlı diğer gruplar Avrupa genelinde ve Kutsal Topraklar'da geniş ölçekte yapılanmışlardır. Kutsal Topraklar'da ve Avrupa'da birçok mevzi inşa eden tarikat bankacılık[2][3] ve para transferinin ilkel bir formunu bularak Hıristiyan hacılara büyük kolaylıklar sağlamıştır.
Haçlı Savaşları'nın ardından tarikata büyük borçları olan Fransa Kralı IV. Philippe'in kâfirlik ("Katolik olmayan" anlamında) ve eşcinsellik gibi suçlamalarla, Tapınak Şövalyeleri'nin ortadan kaldırılması için Papa V. Clemens'e yaptığı baskıların neticesinde 1312'de tarikat ortadan kaldırılıp tüm mal varlığına el koyulmuş ve Tapınakçılar cadı avında olduğu gibi yakılarak öldürülmüşlerdir. Son olarak 19 Mart 1314'te Jacques de Molay (ok. "jak dö mole") ve beraberindeki tarikat üyeleri kazığa bağlanarak yakılmak sûretiyle idam edilmişlerdir.[4] -
20.
0Birinci Haçlı Seferi'nin ardından birçok hacı "Kutsal Topraklar"ı ziyaret etmek için Avrupa'dan yola çıktılar. Fakat savaşlardan sonra düzeni bozulan bu topraklarda bir çoğu haydutlar tarafından soyuldu ve katledildi. 1118 yılında Fransız Hugues de Paynes ve arkadaşı Godfrey de Saint-Omer hacıları korumak amacı ile kuracakları tarikata destek sağlamak için Kudüs Kralı II. Baldwin'e başvurdular.[5] Kral onlara Müslümanlarca Zeytin Dağı olarak adlanrılan Tapınak Dağı'nda bir yer verdi. Mescid-i Aksa'nın da burada bulunması ve Süleyman Tapınağı'nın kalıntılarının da burada bulunduğuna inanılması sebebiyle kurulan tarikat, "isa'nın ve Süleyman Tapınağı'nın Takipçileri"[kaynak belirtilmeli] adını aldı. Kuruluşunda dokuz şövalyenin rol oynadığı tarikat, finansal kaynaklardan yoksun olması nedeniyle tamamen bağışlara bel bağlamıştı. Tarikatın amblemi olarak kullanılan aynı ata binmekte olan iki şövalye de bu sadeliği ve fakirliği simgelemekteydi.
Tarikatın bu durumu fazla sürmedi. Clairvaux'lu Bernard, kurucu şövalyelerden birinin yeğeniydi, Troyes kentinde toplanan konseyde tarikatı Papa'ya anlattı ve Papa tarafından resmî olarak onaylandılar. Bundan sonra Papa II. Innocentius tarafından yayınlanan özel bir fermanla tarikat mensupları bütün ülke sınırlarından serbestçe geçme, vergi ödememe ve Papa dışında hiçbir otoriteye karşı hesap vermeme gibi geniş haklara sahip oldu. Papa'dan gördükleri bu destek sonrasında Avrupa genelinde soylulardan para, arazi ve askerî destek gördüler.[6]
Tarikat kazandığı bu güçle kısa zamanda gelişti. Haçlıların Kutsal Topraklar'da kazandıkları savaşlarda büyük etkileri oldu. Ayrıca ellerine geçen mali güçle ilk çek sistemi sayılabilecek sistemi geliştirdiler. Kutsal topraklara gidecek kişi Avrupa'daki bir tarikat mensubuna parasını yatırıp sadece tarikata üye kişilerin çözebileceği kodlama ile yazılmış bir mektup alırdı. Daha sonra gideceği yere vardığında oradaki üyeden yatırdığı parayı alırdı. Böylece soygunlarda can ve mal kaybı önlenmesi amaçlanmıştı.[7]
Tarikat bağışlar ve kendi yatırımlarıyla elde ettiği gelirlerle Avrupa'nın ve Ortadoğu'nun birçok yerinde kiliseler ve kaleler kurdu. En güçlü zamanlarında Kıbrıs Adası, tarikatın yönetimi altındaydı.[8][9]