1. 1.
    0
    Domuzcuk ve Kirpicik küvette oturmuş içtenlikle gülüp eğleniyorlardı. Güneşin parladığı ve yağmurun yağdığı günlerde hep yaparlardı bunu.

    “Ooooh! Keyfimize diyecek yok!” dedi Domuzcuk.

    Kirpicik “Bundan daha iyisi olamaz!” dedi. Kollarını iki yana kooocaman açtı ve ekledi: “Bütün Dünya'yı kucaklayasım geldi.”

    “Güzel fikir.” diye cevapladı Domuzcuk. “Ama gel önce ağaçtan biraz elma toplayalım, çünkü karnım zil çalıyor.”

    “Haydi bakalım.” dedi Kirpicik.
    ···
  2. 2.
    0
    özet geç bin
    ···
  3. 3.
    0
    bunu bunu alın bunu
    ···
  4. 4.
    0
    okuyanın dıbına koyum fakat rezerved
    ···
  5. 5.
    0
    Sizden kimseler zannetmesinler:

    “Tanrı’yı bilmeyenler ekgibtirler”

    Sizlere bir sır verile

    Ve bu herkese söylene:

    Tanrıya inanmak şu dünyada

    Hokus pokustur. Göz boyama.

    Hahamlar, müftüler ve papazlar,

    Tıpkı biz gibi “Çıplak maymunlar”.

    Fakat onlar hayalet görürler

    Gülünç hırkalarla gezinirler.

    Domuzcuk onlara kanmadı,

    Geçti bir güzel dalgasını…
    ···
  6. 6.
    0
    “Doğru söze ne denir!” dedi Domuzcuk. “Peki bu afişi ne yapalım? Orada asılı mı bırakalım?”

    “Hayır.” diye cevapladı Kirpicik. “Benim daha iyi bir fikrim var.” Afişi duvardan yırtarak aldı ve küçük parçalar halinde yırtarak uçaklar yaptı. Domuzcuk’la Kirpicik’in kâğıttan uçakları çook yukarılara, gökyüzüne doğru savruluyordu.

    Öyle eğlenmişlerdi ki... Nihayet yine bütün içtenlikleriyle gülebiliyorlardı. Eskiden, güneşin parladığı ve yağmurun yağdığı günlerde olduğu gibi…

    Peki, bu hikâyeden ne öğreniyoruz: Tanrı’yı bilmeyenin, Tanrı’ya ihtiyacı yoktur!
    ···
  7. 7.
    0
    Tekrar yuvalarına geldiklerinde Kirpicik, “Domuzcuk, ben neyin ekgib olduğunu şimdi biliyorum.” dedi.

    “Nedir?” diye sordu domuzcuk.

    “Tanrı’yı bilmeden önce korkumuz yoktu bizim.” dedi Kirpicik.

    Domuzcuk , “Doğru ya!” dedi. “Peki korkunun ekgibliğini hissettmiş miydin hiç?”

    “Yooo!” diye cevapladı Kirpicik. “Aman! Bay Tanrı da onun komik hizmetçileri de benden uzak olsunlar.”

    Domuzcuk ve Kirpicik o esrarengiz afişe tekrar baktıklar. “Bana kalırsa burada fazlalık olan bir şeyler var.” dedi Domuzcuk ve kalın bir kalem ile bilmeyen, kelimesindeki mey harflerinin üzerini çizdi. “Doğrusu şöyle olmalı: ‘’Tanrıyı bilen, ekgib kalmış demektir.” “Hem de tam şurada, yukarıda... ”diyen Domuzcuk gülerek eliyle alnına tıkladı.

    Kirpicik de onu onaylar gibi başını salladı: “Mabet Tepesi’ndekiler gerçekten çıldırmış. Zaten Bay Tanrı’nın varlığına inanmıyorum ama eğer olsaydı bile kesinlikle o hayalet şatolarında yaşamazdı.”
    ···
  8. 8.
    0
    ne diyo lan bu
    ···
  9. 9.
    0
    Eyvah! Haham ve piskopos, dışarıda hazır bekliyordu. “Yakalayın onları!” diye bağırıyordu haham. “Onlar Tanrı’yla dalga geçtiler.”

    “Onlar Tanrı’nın vücudunu kirlettiler.” diye kükrüyordu piskopos.

    Bir hamlede camiden dışarı fırlayan müftü, “Peygambere de hakaret ettiler!” diye bağırdı.

    Kirpicik ve Domuzcuk korkudan donmuştu. “O! O! O! işte şimdi hapı yuttuk!” diye kekeledi Domuzcuk.

    Piskopos, “içlerine şeytan girmiş. Ama ben o şeytanı çıkarmasını bilirim!” diye bağırdı.

    “Hop dedik! Biz şeytan çıkarırken sizler daha piyasada yoktunuz.” diye itiraz etti haham.

    Müftü,“Kâfirlere nasıl davranılacağını ilk olarak benim peygamberim öğretmişti.” diye karşı çıktı “Ayrıca, bizim cehennemimiz sizinkinden çok daha sıcaktır!”

    Piskopos, “Küstah!” diye kızdı ve elindeki incil’i müftünün kafasına indirdi. “Bizim cehennemimiz en korkunç olandır!”

    Ve üç din adamı arasında bir kavgadır başladı. Birbirleri ile kavgaya öylesine dalmışlardı ki, Kirpicik’le Domuzcuk’un gizlice sıvıştıklarını farketmediler bile…
    ···
  10. 10.
    0
    dinde zorlama yoktur
    ···
  11. 11.
    0
    lafonten terk
    ···
  12. 12.
    0
    basarili haci dewam et...
    ···
  13. 13.
    0
    üşenmedim bütün entryleri şukuladım amk ilerde çocuğum olursa okurum bunu ona
    ···
  14. 14.
    0
    lan bende düzgün bişey çıkıcak diye okuyorum.
    ···
  15. 15.
    0
    ne anlatıyor bu yarram
    ···
  16. 16.
    0
    panpa alıntıysa yazarın ismini versene. tam çocukların anlayacağı dilde bi hikaye.
    ···
  17. 17.
    0
    ---> http://inciswf.com/1296317785.swf
    ···
  18. 18.
    0
    reserved sonra okuyacam
    ···
  19. 19.
    0
    hikaye güzel bu arada, somut bir delil olmadan nasıl inanalım + tanrı neden bu kadar kesin hükümlü ve acımasız.
    ama her durumda kardeşim bedenindeki faaliyeti ve bu faaliyetdeki mükemmelliği görmemezlikten gelme derim. o parmaklarındaki işleyiş ve beynindeki mini enerji akımı nasıl oluşuyor bi sorgula.
    ···
  20. 20.
    0
    “Ben kesinlikle her gün beş kere ibadet etmem.” dedi Kirpicik. “Benim başka işlerim de var!”

    “Öyleyse sen Müslüman olamazsın.” diye açıkladı müftü.

    “Madem öyle... Ben de olmayıveririm.” diyerek omuz silkti Kirpicik. “O kadar kötü olacak değil ya!”

    “Kötü olacak değil mi?” Müftünün gözleri ateş saçıyordu. “Rabbimize itaat etmezseniz, cehenneme gideceksiniz ve sonsuza dek ateşte yanacaksınız.!”

    Domuzcuk, “O kadar sık yıkanmadığımız için mi?” diye hayretle sordu. “Allah’ın muhafazid peygambere verdiği emirlere uymadığınız için.” dedi müftü.

    “muhafazid’inizin bunu uydurmadığını kim söylüyor?” dedi Domuzcuk. “Ya o bir peygamber değildiyse? Ya sizi kandırdıysa?”

    Ah! Domuzcuk bunu keşke söylemeseydi! Çünkü müftünün duyguları incinmişti. “Lanet olası kâfirler!” diye bağırdı ve öfkeyle Domuzcuk’la Kirpicik’in üstüne yürüdü.

    Domuzcuk’la Kirpicik ise bütün güçleri ile caminin kapısına doğru koştular.
    ···