1. 26.
    0
    Panpasu hızlı yaz.
    ···
  2. 27.
    0
    evden çıktık . efkan dede adlı adamın evi yaşadığım şehre 3 saat uzaklıkta kırsal bi alandaydı . şehirlerarası otobüslerin uğramadığı bir yer olduğu için 3 vasıta değiştirmenin ardından 25 dakikalık bir yürüyüşle , akşam karanlığında vardık o eve . etrafında tek bir yerleşim birimi daha yoktu . yalnız yaşamayı seven bir adamdı besbelli . içeri girdik . dikkatimi ilk çeken şey duvarlarda anlam veremediğim bi çok motif oluşuydu . madalyon tarzı eşyalar , değişik yazıtlar , yüzükler , muskalar ...

    kapıyı çaldık .
    bir daha...
    bir daha...

    ve anlatırken bile tüylerim diken diken oluyor şuanda , kapı kendi kendine açıldı birden . efkan dede denilen adam kapının tam karşısında böyle yastıklardan oluşmuş tahtvari birşeyin üzerinde oturuyordu . içeri halil girdi önce . ben tam adım atacakken efkan dede tam arkama doğru dikkatli ve sinirli bir şekilde bağırarak defoool . defol burdan şeytan-ı süzzem bissem ( tam hatırlamıyorum bu tarz şeylerdi ) diyerek üstüme yürüdü. çok korktum ve hemen dışarı attım kendimi . gelip kolumdan tuttu beni içeri çekti . gir içeri be evladım ne çıkıyorsun sana demiyorum onları diyerek kapıyı kapattı . çok şaşırmıştım . efkan dede bizim göremediğimiz şeyleri görebiliyor , onlara emir verebiliyor ve konuşabiliyordu.

    - geçin oturun çocuklar ben geliyorum şimdi . dedi .

    halille evin bir köşesinde şark köşesi gibi yapılmış olan bölgeye geçip beklemeye başladık . efkan dede geldiğinde elinde mavi bir leğen bir testi su , değişik yazılar motiflerle süslenmiş kağıtlar ve boş kağıtlar vardı . bu adam tıpkı halil gibi bana güven veriyordu .

    bu olayları yaşamadan önce bu tarz heriflerin üç kağıtçılar , dolandırıcılar olduğunu düşünürdüm. insanların duygularını süistimal ederek onları kullanan vatandaşlar yani . fakat bazılarının bu işi gönüllü yaptıklarını öğrendim sonradan . bir insan bedavaya neden böyle bi iş yapardı ki ? o sırada önyargının gerçekten yıkıcı bir şey olduğunu anladım... ilk defa güvende hissediyordum. ilk defa kulağımdaki o boğuk seslerden , ensemdeki o sıcak nefesten kurtulmuştum
    ···
  3. 28.
    0
    yaz panpa
    ···
  4. 29.
    0
    takipteyiz.
    ···
  5. 30.
    0
    Devam panpa
    ···
  6. 31.
    0
    reserved
    ···
  7. 32.
    0
    aynen panpa aceleye getirme her ayrıntısıyla anlat.
    ···
  8. 33.
    0
    --spoiler--

    --spoiler--
    ···
  9. 34.
    0
    çoraplarını çıkar dedi . efkan dede konuşurken yüzüme bakmıyordu . baktığında ise çıplak gözle güneşe bakarmış gibi hemen kafasını çeviriyordu . çoraplarımı çıkardım . testiyle leğeni doldurdu . anlayamadığım dualar okuyarak yazılı kağıtları yaka yaka bir bir suyun içerisine bıraktı . ayaklarını sok dedi suya . soktum . koltukta oturuyordum efkan dede önümdeydi ve halil yan tarafımdaydı . deneyebilirsiniz eğer mavi leğene su doldurursanız renginden ötürü suda yansıma göremezsiniz . sadece şeffaftır ve leğenin dibini görürsünüz . ama gariptirki ben bu leğenden yansımamı tamamen görebiliyordum . efkan dede tekrar bazı dualar okumaya başladı . eline kağıt kalemi aldı . ve bana birden

    - sor ! diye bağırdı. yüzümü ona çevirdim , şaşırmıştım . kime neyi sormam gerekiyordu ?

    - ismini sor ! suya bak ve ismini sor , sakın korkma .

    başımı suya çevirdim , bilinçsizce acı bir çığlık daha patlattım . vücudum zangır zangır titremeye başladı . sudaki yansımamda , tam arkamda , nefes alsa ensemde hissedeceğim pozisyonda bir varlık duruyordu . çağlanın evinde banyoda gördüğüm varlık . ölümden korkunç zifiri gözleriyle tam gözlerimin içine bakıyordu . dilim tutulmuştu . sadece hıçkırıp titreyebiliyordum . midem bulanıyordu .

    - ismini sor ! dedi dede , ismini öğrenmemiz lazım . bana sert bir tokat attı . tekrar bağırdı , ismini sor !

    - aniden kendime gelip yarı çığlık yarı konuşur biçimde bağırdım .

    - ismin ne !

    arkamdaki varlık tıslar gibi konuşmaya başladı . konuştuğunda nefesini ensemde hissedebiliyordum . tüylerim diken diken oluyordu . tam kafamın arkasında ...

    bilmem ne kabilesinden şu dedi .( inanın bana hatırlamıyorum ) . bağırarak ismini tekrar ettim .

    efkan dede bazı değişik sembollerle beraber varlığın ismini kağıda yazdı ve onu bir çeşit muska haline getirdi . ardından farklı bir kağıdı alıp yakarak suya attı ve tam o anda varlık acı bir çığlık atarak arkamdan kayboldu . yaşadığım tecrübe beni inanılmaz korkutmuştu . ama varlığın gitmesi beni huzura erdirmişti sonunda . umutla sordum

    - gitti mi ? kurtuldum mu ?

    - hayır oğlum , daha başındayız . daha çok yolumuz var . çok...
    ···
  10. 35.
    0
    rezzzzzzzzzzzzzz
    ···
  11. 36.
    0
    beyler bi markete çıkıp geliyorum sonra devam edicem . takipte kalın .
    ···
  12. 37.
    0
    oha sıçışlardayım.
    ···
  13. 38.
    0
    bu saatte nasıl market bu dıbınaqoyduğum ?
    ···
  14. 39.
    0
    Sabah sınavım var ben senin hikayeni okuyorum sen markete gidiyosun çabuk laaaann daha ders çalışcam
    ···
  15. 40.
    0
    geldim beyler kaldığımız yerden devam
    ···
  16. 41.
    0
    yolla panpa
    ···
  17. 42.
    0
    Hadi bakalım bu gece uykumun kaçmasını sağlamalısın
    ···
  18. 43.
    0
    hiç unutmuyorum gece 3:38 de inanılmaz bir susuzluk hissi ile kalktım yataktan . ev çok büyüktü ve heryer çok karanlıktı . su içebileceğim mutfağın nerede olduğu hakkında hiç bir bilgim yoktu . kaldığımız salona bağlanan 3 oda vardı ve hiçbirinde kapı yoktu . dönüp uyumak istedim fakat bu susuzluk hissi adeta ele geçirmişti beni . dayanılmazdı . su içmem gerekliydi . evin efkan dedeye ait olduğu düşüncesiyle güvenimi toplayıp ayağa kalktım ve rastgele bir odaya daldım . efkan dede ? diye seslendim sessizce . evet burda uyumuyordu . elimle duvarı yoklayıp bir ışık düğmesi aramaya başladım zifiri karanlığın içinde . bulamadım. cebimden telefonu çıkarıp flaşını yaktım . tam isabet ! burası mutfaktı . kapı girşinin hemen karşısında inanılmaz büyük bir pencere vardı . perdeler kenara doğru toplanmıştı . manzarayı şöyle tarif edeyim . efkan dedenin bahçesindeki ağaçların ardından 80-100 metre ilerde çıplak bir kayalık yer alıyor . tepe diyebileceğimiz bir yüksekliğe sahip . onun dışında çıplak arazi . ve gece öyle çökmüş ki ay ışığının vurduğu kayalık haricinde bir şey görmek neredeyse imkansız . suyumu doldurup kana kana içtikten sonra dışarıyı seyretmeye başladım . korkuyordum . dışarıda görebileceğim şeylerden korkuyordum . ama bir aptal gibi bu korkunun üzerine gitmeliyim diye düşündüm . gözümü hiç ayırmadan seyrediyordum dışarıyı . birden kayalıklardan yükseğe doğru tırmanan bir karartı hissettim . çokta uzak bir mesafe olmadığı için rahatlıkla görebiliyordum . evet , bu banyoda gördüğüm varlıktı , hemen arkamda gördüğüm o varlık . bana korkuyu iliklerime kadar hissettiren o varlık...
    çığlık atmamak için elimi ağzıma bastırdım . kendimden geçmiş bir haldeydim , dehşete düşmüştüm . bu onu görüşümün 3.seferi olsada alışamamıştım . o iri ve siyah gözlerin ta o mesafeden benim gözlerimin ta içine içine baktığını hissedebiliyordum. çok net , ta o mesafeden gözlerimin içine bakıyordu . ama bu sefer tek kolu değil 2 kolunuda arkasında saklıyordu . birden sakladıklarını gösterdi . biri benim , diğeri ise çağlanın kellesiydi . çağlanın kellesini alıp kayalıklardan aşşağı attı . çılgına dönmüştüm , delirmiştim . bağırmaya küfürler etmeye başladım . ona karşı hissettiğim korku yerini öfkeye ve kin'e bıraktı . bunu nasıl yapardı . dede ve halil mutfağa geldi hışımla . tutamıyorlardı beni . kendime hakim olamıyordum . çağlaya zarar vermesinin korkusuyla deliye dönmüştüm. artık ondan korkmuyordum sanırım . artık ondan nefret ediyordum . yok etmeliydim. ne pahasına olursa olsun , çağlayı kurtarmalıydım
    Tümünü Göster
    ···
  19. 44.
    0
    devam et orosspiii
    ···
  20. 45.
    0
    reserved
    ···