tamam artık itiraf ediyorum ben 60 yaşındayım

bu kevaşe beni akşam yemeğine çağırdı. avrupalıyız ya güya amk sevgilimizin parentlarıyla tanışacaz. dedim bak yapma, bi takluk çıkar yakma beni. olmaz aşkım ya her şeyi ayarladım ben lütfeeen dedi bu ağzını büze büze. sustum, başımı öne eğdim. dönüşü yoktu artık.

gitmeden bi tıraş olayım dedim gırtlağımı kesiyodum az daha, o kadar titredi elim ayağım. bi yandan da sövdüm. durup dua ettim sonra yine sövdüm. duygularım birbiriyle grup yapıyor, mideme kramplar giriyor, pıtı pıtı pıtı diye korku osurukları salıyordum banyoya doğru. derken giyindim çıktım.

artık apartmanın önündeydim. insan böyle bi şey yapınca müstakil eve gideceğini sanıyor. onu düşündüm biraz. amerikan sinemasının üzerimdeki etkisinden korktum. sonra gibtir et bakışı yaptım boşluğa doğru ve zili çaldım. zatanak diye açıldı kapı. girdim, asansöre bindim 4'e bastım. her katta kan basıncım biraz daha yükseldi. 4'te durdu asansör 0'a bastım. 0'a indim 4'e bastım 4'te indim. kapıda kız bekliyordu. niye aşağıya gittin dedi. cevap vermedim. içeri girdim.

mutfaktan annesi çıktı. hoşgeldin yavrum dedi, elini öptüm. salonu gösterdiler, yürüdüm. babası ntv spor'u izliyordu. selamun aleyküm dedim. ayaklarıma baktı. çıkarsana lan ayakkabılarını! diye bağırdı. hay gibeyim hollywood diye yere oturdum direkt. ayakkabıları çıkarıp kıza verdim. ayağa kalkasım yoktu, orada otursaydım keşke bütün gece. geç şuraya dedi babası. geçtim.

salondaki masaya yemekler geliyordu. babası beni süzüyordu. yemeklerin hepsi geldi. babası geç şuraya dedi. geçtim. çorba içmeyi sevmezdim. iki tabak içtim. imam bayıldı yiyince kusardım, iskender yer gibi yedim. en sevmediğim tatlı tulumbaydı, ikişer tane attım ağzıma. yemekte hiç konuşmadık. ağzım hep doluydu zaten.

yemek bitti.

ntv spor'a geçtik. rıdvan dilmen hiç susmuyordu. babası beni süzüyordu. kıza baktım. lavabo nerede dedim togepi tonunda bi sesle. kalktı, peşinden gittim. babası zütüme baktı.

klozete oturdum. ıkınma eylemini düşündüğüm anda, beynim sinyalleri zütüme göndermeden taklar kendini dışarı atmıştı bile. o kadar yemiştim ki, doğaldır diye düşündüm. sonra bi şey oldu. sanki bi yerde bi bebek öldü. sanki memlekette annemi tır çiğnedi. kıyamet koptu sanki. pıt pıt su damlatan musluk durdu. dünyanın bütün insanları nefesini tuttu.

kafamı aşağıya doğru indirdim. evet. annemi tır çiğnemişti. gözümden bir damla yaş süzüldü. yanağımın dibinden boşluğa atladı ve çıkarmayı unuttuğum lewis marka pantolonumun üzerine düştü. bıraktığı yuvarlak ize baktım. büyüyüp, bir karadelik olup yutsaydı beni...

klozette oturuyordum ve altıma sıçmıştım. kız arkadaşımın evindeydim. salonda ntv spor izleyen bi kız babası vardı. mutfakta bulaşık yıkayan bi ana, henüz vermemiş bir kız, tuvaletten çıkmamı bekleyen...

annemi aradım... açmadı...