Ya bu gri ekran nedir ya, yarım saattir paylaşamıyorum entry.

G: Seni çok seviyorum.

Üç kelime, Buse'nin üzerinde şok etkisi yaratmıştı adeta . Belkide bunu benden hiç beklemiyordu ama şuna eminim ki uzun süredir söylememi istediği tek cümleydi belki. Aslına bakarsanız benimde uzun süredir söylemek istediğim tek cümleydi. Uzun süredir içimdeydi, onunla olmadığım vakitler onu özlüyordum. Uzun süredir ilk defa yalnızlık bana acı veriyordu. Aslında yalnızlık demek olmaz, Buse'nin yokluğu bana acı veriyordu. inanır mısınız geçenlerde O'nu gördüm, kırmızı giyen kadını, baktım yine uzun uzun arkasından. Ama bir şey fark ettim, eskisi gibi hissetmiyordum. Artık O'nun yokluğu değil Buse'nin yokluğu acıtıyordu canımı. Kim bilebilirdi ki ? Bundan 1 ay önce gelip bana deselerdi ki sen Buseyle aynı evde yaşayacaksın daha sonra onu seveceksin, dalga geçme der kızardım ona. Ama şimdi ?

Ama şimdi ? Şimdi Buse karşımdaydı, gözlerimin içine bakıyordu. Gülüyordu, gözleriyle gülüyordu. Bir kaç farklı duygu okunuyordu gözlerinde ama en son o isteği gördüm gözlerinde. Yaklaştı bana, yaklaştı ve dudaklarım dudaklarıyla kavuştu. Bu çok değişik bir histi. ilk öpüşmem değildi ama hiç biri bana böyle hissettirmemişti. Şehvetle ama yavaş yavaş öpüşüyorduk. Tadını çıkara çıkara. Birbirimize doyarak, bu salt öpüşmek değildi. içimizdeki aşkı paylaşıyorduk adeta, paylaştıkça çoğalıyordu. Her öpüşüm de içim kıpır kıpır oluyordu. O an fark ettim, delicesine arzuluyordum Buse'yi.

Hayr hayır, öyle düşünmeyin. Cinsellik sadece vücudun ihtiyacı değil. Bir sevgi gösterimidir. Eğer sadece vücudun ihtiyacı olsa, kerhaneye gidip ihtiyacımızı da görebiliriz.

Buse'nin gözlerinde o isteği görmüştüm. Bende onu delicesine arzuluyordum. Ama ilk hamleyi ben yapmaktan korkuyordum. Arada kalmak, o durumda bir insanın başına gelebilecek en kötü şeydir. Benim başıma geldi işte. Dudaklarım dudaklarındayken ben arada kalmıştım. Uzun uzadıya öpüştük. Bir süre sonra öpüşmelerimiz değişmeye başladı. Daha şehvet doluydu. Öpüşmelerimiz daha da hızlanıyordu. Öpüştükçe korkularımızdan sıyrılıyorduk, öpüştükçe birbirimize olan açlığımız artıyordu.

Her şey bir saniyede oldu diyebiliriz, ben sırtüstü döndüm Buse kucağıma geldi. Artık ok yaydan çıkmıştı bu yolun sonu belliydi. Buse eğildi, yeniden dudaklarımız kavuştu. istemsizce birbirimize sürtünmeye başladık. Hayır hayır bu böyle olmamalıydı. Zor olacak ama durmalıydık.

Durmalıydık çünkü ilkimiz böyle aniden olmamalıydı. Belki de şuan istediğim tek şey Buseyle birlikte olmak ama hayır. Bu ikimizin unutamayacağı bir şey olmalıydı. Ben bunları düşünürken sürtünmelerimiz artmıştı, ben bir anda durdum. Ben durunca Buse de şaşırdı, " Noldu game? "
G: şuan olmamalı buse.
B: tamam

Alınmıştı, kucağımdan indi.

B: özür dilerim.
G: hey hey, dur, özür dilenecek bir şey yok. Ben de en az senin kadar istiyorum. Ama böyle olmamalı. Bu bizim ilkimiz olacak. Hatta benim ilk defa olacak. O yüzden özel olmalı öyle aniden gelişen bir olay olmamalı. Öyle olmalı ki onu ömrümüz boyunca unutmayalım.

Açıklama yapınca biraz yumuşamıştı. Galiba ilk tribimi yemiştim. Ama haklıydı. Sonuna kadar haklıydı. Tüm utangaçlıklarından sıyrılıp bir erkeğe kendini teslim ettikten sonra şimdi değil başka zaman denmesi hangi kız olursa olsun ağır gelirdi.

Ama ben bunu telafi edecektim. Ona bunu unutturacak, hayatının en mutlu zamanlarını yaşatacaktım. En yakın zamanda...

Yataktan kalktık kahvaltı yaptık. Buse okula gidecekti. Bana da sordu gelip gelmeyeceğimi ben gitmeyeceğim dedim o da ısrar etmedi. Şimdi diyeceksiniz ki daha sevgili olalı 1 saat oldu nasıl bu kadar soğuk olabilirsiniz. Takdir edersiniz daha demin yaşadığımız olay onu gerçekten üzmüştü. Onu üzdüğüm için ben daha çok üzülmüştüm. Okula onla gitmeyecektim çünkü bu gece okuldan geldiğinde ona süpriz yapacaktım. O gittikten sonra hemen çıktım evden markete gittim alışveriş yaptım. Sonra böyle hediyeciler oluyor oradan gül yaprakları ve mumlar aldım. Eve geldim hemen başlamalıydım çok vaktim yoktu çünkü. Güzel bir yemek hazırlayacaktım, romantik ortam falan. Hemen hazırlamaya başladım.

Arkadaşlar kusura bakmayın, pc başında değilim mobilden de hata veriyordu. Girebilmek şimdi nasip oldu. Desteğiniz için çok teşekkürler. Ben bu hikayeye başlarken böyle desteklenmeyi beklemiyordum beni çok mutlu ettiniz.

http://c12.incisozluk.com.../11503/8/685538_od6d7.png

Önce yemek hazırlamaya başladım. Uzun müddet tek yaşadığımdan bir çok yemekleri yapabiliyordum. Ama bu sefer internetten yardımda aldım. Sonra Buseyi aradım,

G: Buse ne zaman geleceksin?
B: Dersim bitti game, bir saate gelirim.
G: Tamam.

Hemen sofrayı kurmaya başladım. Her şey filmlerden fırlamış gibiydi. Uzun bir mum koydum masanın ortasına. Masa örtüsünün üstüne gül yaprakları koydum. Sonra odaya gül yaprakları serptim, aldığım mumlarda yol yaptım. Kapıdan girdiği andan itibaren mumlar başlıyordu, önce masaya sonra benim yatağa. işte böyleydi erkeğin romantizm anlayışı. Yatağa kadar.. Yatağımın üstünü de güllerle kapadım. Ev gül yapraklarında kırmızıya dönmüştü. Işıkları kapattım tüm mumları yaktım loş bir ortam vardı. Busenin gelmesine az kalmıştı. O kadar süreye rağmen hala Buse de anahtar yoktu, zaten sürekli beraber olduğumuzdan ihtiyaç duymadık. Kapının önüne geldi, bende camdan onu izliyorum. Etrafa baktı, ev karanlık. Zile bastı ses vermedim. Sonra beni aradı, açtım telefonu, sanki uykudan yeni kalkmış gibi.

G: Efendim Buse.
B: Game ben kapıdayım.
G: Tamam hemen açıyorum.

Bunu neden yaptın derseniz hiç bir fikrim yok. O an öyle yapmak istedim. Ben kapıyı açtım. Karşımda Buse. Olanca güzelliği ile. içeriyi hala göremiyordu. Sonra ben hafif bi şekilde çekildim kenara.

Kısa mutluluk çığlığı attı. Ellerini ağzına zütürdü kolunda ki çanta yere düşmüştü. O an o kadar şaşkın ve mutluydu ki bunu çocuk gözlerinden anlayabiliyordum. Ama bu daha başlangıçtı. Buse bana baktı, ta gözlerimin içine. Sonra muzip bir gülümseme. Ne olduğunu anlamadan boynuma atladı, ayaklarını belime doladı.

B: Çok seviyorum, seni çok seviyorum. En çok seni seviyorum, sadece seni seviyorum. Aşığım sana.

Bugün sadece ben Buseyi şaşırtmayı düşünüyordum ama daha baştan o beni şaşırttı. Toparladım kendimi bende sardım belini.

G: Bende seni çok seviyorum, en çok seni seviyorum sadece seni seviyorum.

Çocukları gibi mutluyduk o an. Zaman durabilirdi. Dünyanın geri kalanı umurumuzda değildi o an. Yada sonsuza kadar kalabilirdik öyle. Ama şuan içeri geçmemiz gerekiyordu, yemekler soğumadan.

Arkadaşlar, kusura bakmayın. Tüm dedikleriniz de haklısınız. Apophiseneniyisi panpamız çok güzel bir öneri verdi. Belli düzen ve belli saat. Bundan sonra, yarın akşamdan bilitibar, gece 10 ile 1 arasında yazıyorum. Eğer ekstra süreler olursa atıyorum gündüz yazacağım vakit olursa, bir önceki yazımda saati belirleyip size bir gün önceden haber vereceğim. Sizleri seviyor ve çok özür diliyorum. Gününüz güzel geçer inşallah.

Yeniden yazıyorum.

http://c12.incisozluk.com.../11501/6/689696_o57fd.jpg

Buse içeri girince şaşkınlığı daha da arttı çünkü dışarıdan içerinin hepsi gözükmüyordu. Gerçekten filmlerden fırlamış gibiydi içeresi, tuttum ellerini, gözlerime baktı

B: Game bunlar benim için mi ?
G: Senin için Buse bunların hepsi senin için bundan sonra yapacağım her şey senin için ben seni mutlu edince bende mutlu oluyorum artık. Sana o kadar alışmışım ki sensiz kalınca nefesim daralıyor, mutluluk nedir unutuyorum. Ben sana delicesine aşık olmuşum sana. Ben tek bir şey biliyorum, o da sen. Nereye baksam seni görüyorum, hangi yola gitsem sonun da sana çıkıyor. Saüım solum her şeyim sen oldun. Senle vakit geöirmeye doyamadan seni kaybetmekten korkar hale geldim. Bak sen gittin okula, daha kaç saat ayrı kaldım ama benim içim içimi yedi.

Ortamın romantikliği karşısına zaten şaşkına dönen Buse söylediklerimin etkisiyle iyice aptallaşmıştı. Sağ sola bakındı, çocuk gibi mutluydu adeta.

B: Ya game, ne diyeceğimi bilmiyorum, ben çok şaşkınım, nereden bilebilirdim böyle olacağını. Bundan 2 ay önce seni her gördüğümde içim içime sığmıyordu. Sana yakındım, ama senle konuşamıyordum. Okula gelmediğin günlerde, seni göremediğim için o kadar çok üzülüyordum ki. O sana seni sevdiğimi söylediğim gün var ya. Ben o gün intihar edecektim game, bu hayattan hiçbir beklentim kalmamıştı. Ama beceremedim onu da beceremedim. Düşündüm, eğer ölürsem seni hiç göremezdim. Ben sensizliğe tahammül edemezdim game. Ya seni uzaktan görmeme rağmen en azından görüyorum deyip teselli ediyordum.

Bunları söylerken gözünden birkaç damla yaş gelmişti ama mutluydu. içinde bulunduğu durumdan mutluydu. Benden kısaydı, parmak ucuna basarak öptü beni. O an onun mutluluğu beni daha da kamçıladı, yanağımı öpmüştü ama ben dudağına ufak bir öpücük koydurdum, göz kırptım. Beraber masaya oturduk, yemek yiyorduk ama sonrasını düşünüyorduk ikimizde, sonrası belliydi çünkü. Mumlar yatağa uzanıyordu, sabahın telafisi olacağı belliydi. Buse de yerinde duramıyordu bende yerimde duramıyordum. Nitekim yemeği de yarıda bıraktık,

G: Buse
B: Game
G: Artık ben sana Buse demesem, sevgi sözcüklerini sana söylemek istiyorum. Çünkü onlar sana söylenince anlam kazanıyor. Sana sevgilim demek istiyorum, sana aşkım demek istiyorum çünkü sana beslediğim duyguları başka bir şekilde ifade edemem. Ne desem kifayetsiz kalır. Hayatım demek istiyorum çünkü bundan sonra hayatımın her saniyesini senin kaplamanı istiyorum. Nefesim demek istiyorum çünkü sensiz nefes alamıyorum.
B: Sen, başıma gelen en güzel şeysin ve ben artık senin olmak istiyorum. Her manada.

Bunu dedikten sonra kalktı sandalyeden yanıma geldi bende ayağa kalktım, ikimiz aynı anda senkronize bir şekilde

‘’ SENi ÇOK SEViYORUM ‘’

Sonra birden öpüşmeye başladık. Bu sefer durmak yoktu, bunu ikimiz de biliyorduk. Bu sefer utanmak yoktu, bunu ikimiz de biliyorduk. Ne istediğimizi biliyorduk. Bu yolun sonunda birbirimizin olacaktık, her anlamda. Benim de ilkim olacaktı. Kalbim yerinden fırlarcasına çarpıyordu. Öpüşür halde kucağıma atladı, bacaklarını belime doladı. Sonra öpüşmeyi bıraktı kafasını omzuma koydu. ‘’ Hadi gidelim ‘’ Yavaş ve heyecanlı bir şekilde, sonra Buse’yi yatağa yatırdım. Tuttu ellerimden çekti beni yanına yapıştı dudaklarıma

Öpüşüyorduk, birbirimizi deli gibi arzuluyorduk, salt arzuydu bu. Öpüşlerimiz ateşlendi, sonra ben Buse’nin üstüne çıktım, badisini çıkardım üstünde sütyen kaldı altında pantolon. Dudaklarından yavaş yavaş boynuna indim, boynunu emmeye yalamaya başladım. Nefes alış verişleri değişmişti, saçımı sıkıyordu. Sonra öperek aşağı inmeye başladım göğsünün üstünü öpmeye başladım, yine birbirimizle sürtünmeye başlamıştık.

Sütyenini çıkardım, göğüs uçlarını biraz emdikten sonra pantolonunu çıkardım sadece külot vardı üstünde. Vücudu o kadar güzeldi ki onu o halde günlerce izleyebilirdim. Ama hayır, içimdeki arzu bir an önce onunla bir olmak istiyordu. Külodunu çıkarmadan kenarlarından yalamaya başladım. Hayır hayır, bunları size daha fazla anlatmak istemiyorum. Zaten Buse'ye dair olan her anıyı hatırlayıp yazmak bana bu denli acı verirken (SPOiLER) böylesine güzel ve özel bir anıyı bu kadar deşmek benim için tarifsiz bir acı. Ama sizin için üstün körü anlatacağım. Külodunu da çıkardığımda artık çırılçıplaktı, en doğal haliyle, en savunmasız haliyle duruyordu karşımda. Ufak bir öpücük kondurdum kukusuna, sonra bir öpücük daha, dudaklarım yerini dile bırakmıştı. Buse çoktan kendinden geçmişti zaten, onun istek ve arzusu beni daha çok kamçılıyordu. Bende hemen soyundum, sırt üstü yatıyordu Buse, hafif eğildim üstüne, önce biraz sürtündüm. Sonra yavaş yavaş içine girmeye başladım. Daracık ve sıcacıktı. Benim de ilkimdi. Sonra biraz daha girdim içine, o boşluk hissi kapladı, belki de en güzel boşluk, en sıcak boşluk. Buse inlemeye başlamıştı, en son tamamı girdi. Durdum biraz öyle, birbirimize alışalım istedim. o haldeyken, bir olmuşken öpüşmeye başladık Buseyle. Sonra ben yavaş yavaş hareket etmeye başladım. Her geçen saniyede git gellerin ritmi artıyordu. ikimizde zevkin doruklarındaydık. Tıpkı olması gerektiği gibi. O gece 2 defa daha seviştik. En son ikimiz de yorgun düştük, eğildim kulağına Buse'nin fısıldadım,

G: Ölene kadar seninim.

O'da fısıldayarak cevap verdi,

B: Ölsem dahi bekleyeceğim seni.

Sonrasında derin, hayatımın en huzurlu uykusuna yattım.

YARIN SAAT 22.37 DE SERi PARTLAR GiRECEĞiM. HEPiNiZE iYi GECELER. KENDiNiZE iYi BAKIN. BUGÜN BiRAZ GEÇ KALDIM, ÇÜNKÜ SEViŞME PARTLARINI GÖRÜP SADECE ONLARI OKUYAN ABAZALAR UYUSUN iSTEDiM. SEVDiKLERiNiZiN DEĞERiNi BiLiN..

Çırılçıplak sevdiğiniz kadınla aynı yatakta yatmak hepinizin hayalidir. Zira benimde öyleydi, Buse'nin kendine has kokusu beni sarhoş etmişti. O'nun bedeninde sarhoş olmuştum. O an zaman dursun istedim. Sonsuza kadar, O'nunla o şekilde yatmak istedim. Ben sırt üstü yatıyordum, Buse ise bana doğru dönmüş yan yatıyordu, tıpkı o korkup yanıma geldiği gece gibi. Ama bu sefer ikimizde çıplaktık ama bu sefer ikimizde birbirimize deli gibi aşıktık. Busenin kokusunu içime çeke çeke uyuyakalmışım. Sabah uyandığımda Buse hala uyuyordu ve ben hala Buse'yi arzuluyordum.

Uzun uzun izledim Buse'yi uyurken, sonumuz ne olacak diye düşündüm, bundan sonrası ne olacak? Bu hep böyle devam mı edecekti, içimde bastıramadığım bir ses, küçük bir çocuk gibi mutlu bağırıyordu " EVLEN O'NUNLA. " Belki de şuan istediğim tek şey buydu. Zaten birbirimizi çok seviyorduk, aynı evde yaşıyorduk ve din gece beraber olmuştuk. ikimiz de birbirimizin ilkiydik. Evet evet, kesinlikle Buse'yle evlenmeliydim. Buse bu teklife nasıl bakardı. Ailesi yoktu, o konuda sıkıntı yoktu ama benim ailem nasıl karşılayacaktı. Bu düşünceler beynimi işgal ederken kapadım gözlerimi. Busenin nefes alışverişlerini dinlerken uyumak istedim biraz daha ama bir kaç dakika sonra boynunda Busenin ılık nefesini ve dudaklarını hissedince uyumamın mümkün olmadığını anladım.

Birbirimize doymamıştık, doymayacaktık da. Kapattım gözlerimi içimde bulunduğum durumun tadını çıkardım. Kokusunu içime çektim Busenin. Sonra döndüm Buseye doğru, burunlarımız birbirine değiyordu . Göz göze gelmiştik, uzun uzun baktım gözlerine. Saçıyla oynadım.

G: Buse
B: Game
G: Kahvaltıyı kim hazırlayacak?
B: Teşekkürler game kahvaltı için.
G: nee ben mi hazırlayacağım.
B: aa sen mi hatırlayacaksın çok teşekkürler.