-
1.
+2---
ismim Tarık daha o zamanlar 11 yaşındaydım babamın yeşil anadolu marka arabasına biner bütün aile her sene yaz tatili için gittiğimiz çadırdan derme yazlık evimize giderdik aynı zamanda da babam oranın köyünden her neyse o gün yine topladık bavulları yola koyulduk gidiyoruz.
45 dakikalık bir yolculuktan sonra yazlığa varmıştık benim tek derdim donu atleti çıkartıp denize girmekti ee tabi öylede oldu zaten, dalmalar çıkmalar falan derken ablam beni çağırdı ama ağlıyor ne olduğunu sorduğumda annemle babam yok Tarık dedi o an bana da bi korku geldi etrafı gezmeye annemle ile babamı aramaya başladık (arasana telefondan diyenler olucak o zamanlar herkeste cep telefonu yok) 1 saat 2 saat derken hava kararmaya başladı evler zaten şehir sistemi gibi değil yanyana, yoklar ortada artık bende baya baya tırsmaya başladım ağlıyorum bi yandan ablam yürü gidiyoruz burdan dedi çekti kolumdan arabaya doğru koşmaya başladık.
-
2.
0Trend kokuları geliyor
-
-
1.
0Adım tarık ozamanlar ne dıbınakoyayım evrim mi geçirdin sonra
-
1.
-
3.
0rez alayim surdan fantastik ve hikaye varsa trend cabasida var
-
4.
+1Arabanın yanına vardığımız gibi hemen kapıyı açmayı denedi ablam kapıları kilitliydi arabanın. Kapıların kilitli olması ablamın dahada ağlamasına sebep olurken ben korkudan mı heyecandan mı yada açlıktan mı bilemiyorum bayılmışım gözlerimi açtığımda eski bir damın(ahır olarakta bilinir ineklerin koyunların beslendiği yer) içinde ve samanlıkların yanında yatıyor vaziyetteydim.
Ne oldu neler olmuştu buraya nasıl gelmiştim hiçbir fikrim yoktu. Tek istediğim ailemin yanına gitmek ve bu lanet köyden defolmaktı. Samanların yanında uzanıp şekilde hıçkıra hıçkıra ağlarken birden cam kırılması gibi bir ses duydum kesmiştim ağlamayı, kalbim çıkacak gibi atıyordu ama bir yönden de acaba bizimkilerden biri mi diye geçiriyordum içimden. -
5.
+1Sesim kesilmişti nefes bile almıyordum, birisi vardı ayak sesleri pekte uzakta değildi sanki.
Acaba ablam mıydı? ya da babam annemde olabilirdi belki, ama korkuyordum. Ayak sesleri daha yakından gelmeye başladı. Yattığım yerden doğruldum, kafamı samanların yanından birazcık uzattım karşımda büyük bir kapı vardı ama görünürde hiç bir şey yoktu. Kalmamıştı ses falan, o an biraz rahatladım ama ailemden uzak olduğum gerçeği hiç o kadar rahatlatmıyordu.
Daha fazla hava kararmadan ve zaman geçmeden ayağa kalkıp ailemi bulmak istiyordum.Ama neredeyim, onu dahi bilmiyordum karnımda acıkmıştı tabi sorunlar fazlalaşıyordu. Bahsettiğim o büyük kapıya ufak ve korkak adımlarla ilerliyordum. -
6.
0Ee bro sonra
-
7.
0Trend olur
-
8.
0E de hadi
-
9.
0Ablan o zaman kaç yaşındaydı kafada canlandırmak için
-
10.
+1Kapıdan çıktığımda karşımda etrafında üç beş ağaç olan eski bir ev ve sol tarafımda ise bana on adım mesafede bir ağaç, ağacın kalın dallarından birine iki ucu birbirine bakacak şekilde bağlanmış halatlar, eve doğru ilerliyordum belkide ailemi bulmama yardımcı olabilecek birileri vardır hiç olmazsa yemek yerim düşüncesiyle, fareler ve böceklerden başkaları yaşıyorsa tabi bu eski püskü bacası bile olmayan evde.
-
11.
+1Eve doğru ilerlerken bir an arkama bakma dürtüsü geldi içimden, sanki arkada bir şeyler oluyormuş gibi hissettim sırtımı eski eve verdim, baygın uyandığım damın sağ tarafındaki o ağaç çekti dikkatimi halatlardan birisi yok olmuştu sanki, biraz önce 2 tane halat vardı. Tekrar korkmaya başladım, evin sahibidir kim olacak diye rahatlatmaya çalıştım kendimi eve doğru gitmeye başladım tekrar evin önüne geldiğimde ufak bir çan sesi duydum sanki ya da bana öyle geldi.
Kapıyı çaldım birkaç kez açan olmadı, cama doğru yöneldim ama boyum yetmiyordu ki göremiyordum bir şey, etraftan büyüklü, ufaklı taş parçaları topladım yığdım hepsini camın altına ufak bir hareketle çıktım üstlerine, cama boyum yetiyordu ama bu seferde bir şey göremiyordum eski evin yosun tutmuş camlarından. -
12.
+1Kolumun arkasıyla ve biraz da elimle sildikten sonra içerisini görebildim hele şükür. içeride mumlar yanıyordu fakat üstü beyaz örtülerle kapanmış eski koltuklar ve eski bir gramafon vardı. Böyle olduğuna göre ev terk edilmiş diye düşündüm, ama mumlar sönmez miydi ki bunca zaman.Tam inecekken o antika eski püskü eşyaların arasında bir şey çekti dikkatimi kırmızı bir ayakkabı ve üstelik ablamın ayakkabısının aynısı bu bir rastlantı olamazdı acaba ablam içeride miydi sevinmiştim bir an.
-
13.
+2Devamı yarın beyler şuku ve rez yok yarın akşam görüşürz iyi geceler...
-
14.
0Hızlı yaz panpa
-
15.
0Rezz amina kodugum rezz
-
16.
0Ne yapıp ne edip içeri girmem lazımdı belki ablam içerideydi ya da ben öyle sanıyordum. içeri girmem lazımdı birden aklıma bir fikir geldi biraz evvel altımda duran taşlarla camı kırıp belki içeri girebilirdim. Hemen taşların yanına doğru fırladım, aralarından en büyüğünü zor da olsa kaldırarak cama doğru fırlattım.Cam kırıldı bunun yanında tahtadan olan pencerelerinde canını okumuştum.
Artık rahatça içeri girebilirdim, tekrar taşların üstüne çıkıp son gücümle attım kendimi evin içerisine. Yüzü koyun zemine düştüm. Düştüm düşmesine ama yerle temas ettiğim gibi ellerim, tişörtüm ve pantolonumda bir ıslaklık fark ettim. -
17.
0Ayağa kalktım, ıslanmamın yanı sıra birde koku sinmişti üstüme. Ellerimi kokladığımda şarap gibi bir şey kokuyordu, babamın bana her akşam aldırırdı şehirdeyken ordan biliyorum. Eğilip ablamın ayakkabısınla tıpa tıp benzeyen ayakkabıyı aldım birde numarasına bakayım dedim otuz yedi numara yazıyordu ama ben ablamın ayak numarasını bilmiyordum ki.Elimde ablamın sandığım ayakkabı ile birkaç adım attıktan sonra mumların evi daha çok aydınlattığı bir odaya yöneldim. Yerdeki ıslaklığın ve üstüme sinen kokunun sebebi faili belli ki bu odaydı.
Üst üste devrilmiş bir sürü şarap fıçısı ve bardaklar vardı yerlerde. Hiç aldırış etmeden bu oda kadar aydınlık olmayan bir diğer odaya doğru gidecektim ki;
Göz gözü görmez oldu mumları biri söndürmüştü sanki. Korktum!.
Arkamı dönüp koşmaya başladım.Ay ışığının yansıması içeri girdiğim camdan gözüküyordu tam cama doğru yaklaşmıştım ki ayağım kaydı birden... -
18.
0Kafamı yere vurdum bir onu hatırlıyorum. Uyandığımda sol omuzun üstünde yatar şekilde hala aynı yerdeydim bu sefer sucuk gibi ıslanmıştım en fazla yarım saat kadar baygın kalmış olacağım ki hava hala kapkaraydı. Kalkmaya çalıştım, başım zonkluyordu şöyle evin içine doğru baktığımda mumların tekrar yandığını gördüm hemde hepsi, birisi gelmiş olsa benide görür yardım etmeye çalışırdı diye düşündüm aklım o perili ev masallarına gitti. Sonra ne perisi be Tarık koca adam oldun diye rahatlattım kendimi, mumlar hazır hala yanıyorken karanlık odaya doğru gitmeye başladım. Diğer odadan aldığım bir mumda olanı biteni görmemde yardım ediyordu, o bahsettiğim karanlık odanın kapısından uzattım elimi mum odayı aydınlattığında içeride anldıbını bilmediğim bir çok yazı ve duvarlarında böcekler ve örümcek ağları vardı he birde eski bir dikiş makinesi.Ama ablam burada da yoktu, zaten o karanlıktan korkar duramaz burada benim aptal kafam boşuna baktım buraya da.Kırdığım cama doğru yöneldim tekrar, dışarı çıktım mumuda almıştım yanımda elimi sağa sola gezdirerek oturacak bir yer arıyordum kendime. Biraz ilerledikten sonra ağacın birinin altına oturdum, dayadım sırtımı dinlenmek için.
Dinlenmesine dinleniyordum ama ne ailemi bulabilmiştim ne de karnımı doyurabilmiştim. Biraz içim geçer gibi oldu uzandım ağacın altına uyandığımda sabah olmuştu.Şimdi rahatça keşif yapabilirdim buraları ama midem sırtıma yapışmıştı açlıktan, hemen bir şeyler yemeliydim. Dün gece girdiğim şu eski eve tekrar girdim belki mutfakta bir şeyler bulabilirim umuduyla ama eski içi boş konservelerden ve çürük meyvelerden başka hiç birşey bulamadım. Sonra şu dünkü çan sesine benzer bir ses daha geldi dışarıdan hemen pencereye doğru koştum gözlerime inanamadım... -
19.
0yok hikaye mikaye amk