/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 301.
    +10 -1
    PART 35

    çözüm, tedavi.. adına her ne dersek diyelim diğer adı umut'tu.. umut herşeydi bizim için. yaşamak demekti. yolumuzu değiştirdik. hastaneye çok yakınız.. ilerledik. yüzlerce zombi olmalı.. burası bir hastahane..

    kocaman binalara bakıyoruz.. hastane karşımızda. harekat timi intikal etmek üzere. fakat bizim girip doktoru laboratuvarından çıkarmamız gerek. girdik. ön bahçedeyiz. birkaç zombi aylak aylak geziyor. saklandık.. ambulansın arkasına geçtik teker teker. acil girişinin önüne geldik.. tam karşımızda 2 tane var.. gördüler bizi.. geliyorlar.. bu aralar bunu çok sık yaşadım.. üzerime yürüyen ölüler.. bıçağımı çektim.. silah çok ses çıkarırdı. ölmeye pek niyetim yoktu..

    4 kişi bıçaklarla saldırdık üzerlerine.. onlardan daha saldırgandık.. artık bunu anlamalı mıydılar ? yaşamak için onlardan daha saldırgan olabileceğimizi.. fazla zorlanmadık.. yerde ölü yatıyorlardı. acilden içeri girdik. hastaneye girmek için sol koridoru geçmeliyiz.. 4 zombi geliyor.. fazla zorlanmamalıyız.. zaman kaybetmeden icaplarına bakmalıyız.. ikisini rahatça hakladık fakat askerlerden birine 2 zombi saldırdı.. kız korkuyordu. müdahale edemedi. koluyla kendini korumak istiyordu.. ısırılmak üzereydi. yapabileceğim tek şey vardı.. yaptım.. ateş ettim. ses vücuduma yayılan korku dalgası gibi hızlı yayıldı hastanede.

    dikkatleri üzerime çekmekte benim gibisi yok sanırım..
    ···
  2. 302.
    +1
    Rezerved
    ···
  3. 303.
    +1
    Prezervatif
    ···
  4. 304.
    +8
    PART 36

    sağ koridordan hırıltılar duyulmaya başladı bile.. dakika öncesine kadar emekleyerek ilerleyen biz artık koşuyorduk koridorlarda.. kat planının olduğu yerde durdum. "laboratuvarlar : 3. kat". merdivenler. 2 şer 3 er atlayarak tırmandık merdivenleri. koşarak koridorları geçiyorduk, laboratuvarların isimlerine bakıyorduk koşarken. bir anda durdum.. ayaklarım kaydı, dengede durmakta zorlandım.. hızla doktorun adının yazılı olduğu kapıyı açıp gideri girmeye çalıştıysam da yapamadım.. kilitliydi..

    kilide ateş ettim.. kapıyı açtım. içeride 3 kişi vardı. 2 kadın ve doktor.. geçilmez bir camın arkasındaydılar.. silah seslerini duyunca kapıyı açtılar.. bir nebze güvendeydik..
    ···
  5. 305.
    +8
    PART 37

    işte.. çözümü bulduğunu iddia eden adam.. doktor.. elinde bir kan tüpü tutuyor ve şaşkın şaşkın bize bakıyordu. askerleri görünce "sizin öldüğünüzü sanıyordum". bu aralar bunu sık duyuyorum.. konuştular.. telsizden gelen seslere göre harekat timi hastanenin önündeydi.. şimdi bi sorunumuz vardı. dışarı nasıl çıkacağız ?

    girdiğimiz kapının önünde gölgeler görünmeye başlamışlardı bile.. silahlarımızda az mermi var.. bıçaklarımız ellerimizde. 7 kişi bu cehennemden çıkmak zorundayız.. doktor çalışmalarını topladı.. aşağıdan silah sesleri geliyor.. harekat timi hastaneyi temizleyerek ilerliyor.. fakat bekleyemeyiz.. daha fazlası gelebilir. kapıdan çıktık.. kulakları sağır edici şekilde sağımdaki ve solumdaki askerler silahlarını ateşliyorlardı. her ateş sesinde saplanan bir kurşun ve yere düşen bire silüet görüyordum.. berbat bir manzara !

    elimdeki yarı otomatik silahı her ateşlediğimde kolumun kaslarında bir uyuşma oluyor, silah geri tepiyordu. yorgunluk ve korku.. birbirinin tam zitti bu iki öge benim asla güçsüz kalmamamı sağlıyordu. adrenalin... askerin silahında mermi kalmadı.. çektiği kasaturasıyla gelen zombileri öldürmeye çalışıyordu. diğeri de ona yardım etmek için sola geçti. ben silahımla sağ taraftan önümüze çıkanları vurmaya çalışıyordum. fakat bazen silahımdan çıkan kurşunlar ateş böceklerinden daha etkisiz olabiliyorlardı.

    koşarak uzaklaşmaya devam ettik. döndüğümüz her köşede gölgeler büyüyor sanki her an arkamızdaki köşeyi dönecekler gibi hissediyorduk..
    ···
  6. 306.
    +14
    PART 38

    Koşuyoruz.. artık en alt kata indik. acile gidiyoruz. önümüzdeki köşede ateş alan silahlarla beraber duvarlarda parlayan sarı ışık gözümü kör ediyordu.. bağırdım "ateş etmeyin".

    karşımızda silahlı askerler çevredeki zombileri vuruyorlardı. 5 kadar asker bizi görünce koştular yardım etmek için. hemen hastanenin önüne koştuk. araçlara binmeliydik.. ancak şehirden yüzlercesi geliyordu.. onları görebiliyordum. eğer kaçmazsak bir kaç dakika içinde ölmemiz içten bile değildi.

    araçlara bindik. 4 araç. 12 asker gelmişti. tam teçhizatlıydılar. filmlerdeki gibi.. biz 7 kişiydik. bindik araçlara ve ilerledik. şehrin dışına doğru boş olan yollardan ilerledik. buluşma yerine doğru.. belki umudumuza doğru belki de yok oluşumuza doğru hiç durmadan ilerledik.. sonumuzu kimse bilemiyor.. ama içimizdeki umudun ateşi bizi hayatta tutmaya yetiyor..
    ···
  7. 307.
    +13 -1
    PART 39

    Devamm...

    Başımm.. gözlerimi açamıyorum. elimle başımın arkasından süzülen sıcaklığı hissedebiliyorum. Ne oldu böyle ? Çok sert vurmuş olmalıyım.. başımı. gözlerimi yavaşça araladım. tek gördüğüm mantıksız şekilde ters dönmüş bir dünya. Dur bi saniye. Araç.. Ters dönmüş bir aracın içindeyim... Nasıl, neden.. Araç.. Evet kaza yaptık. tek hatırladığım bu..

    saniyelik anılar beynimi doldurmaya başladı. 2 araç.. ani bir fren sesi. Öndeki araca çarpışımız.. defalarca attığımız takla.. Etrafımdakiler.. ses yok. emniyet kemerimi çözemiyorum.. sıkışmış olmalı.. düşünn.. nefes al.. kendini topla..
    ···
  8. 308.
    +9 -1
    PART 40

    doktor.. onunla çalışması hakkında konuşuyorduk. sonra.. evet işte o anda karardı herşey. sadece beliren resimler var gözümde.. çevremdekiler hareketsiz.. askerlerden birinin parçalanmış kafasından çıkanlar elbisemde.. uzanmalıyım. var gücümle uzanıyorum askerin bileğindeki bıçağa.. kendimi çözmem lazım. evet.. sonunda aldım. emniyet kemerini kestim. aracın tavanına düşmemle gözlerime dolan ölü insanlar.. kıpırdayan yok. araçtan çıkmalıyım..

    kırılmış arka camdan çıktım.. ama ayağa kalkamıyorum. aman tanrım sol bacağımda inanılmaz bir acı.. pantolonumu sıyırdım. kan içinde kalmış. derin bir kegib. bu beni öldürmez.. ama yavaşlatabilir.. etrafa saçılmış askerler var.. doktorun yanındaki hemşirelerden biri... olamaz neredeyse ikiye ayrılmış..

    canlı birisi yok mu ? öndeki araç alevler içinde. yaklaşamam.. ya patlarsa. doktor.. onu çıkarmalıyım. ters dönmüş aracın kapısını zorlayarak açtım. doktor. bıçakla kestim kemerini.. dışarı çıkardım.. nabız.. çok zayıf geliyor. kegib kegib nefes alıyor. gözlerini açtı..ilk söylediği şey "tüpleerr".. ilacı bulduğunu söylemişti. yanındaki çantada 8 tüp vardı. çanta nerede..
    ···
  9. 309.
    +1
    40 part oldu vay be
    ···
    1. 1.
      0
      Yardır bekliyorum
      ···
  10. 310.
    0
    Devam pampa takipteyimmmm
    ···
  11. 311.
    +1
    Devam dehset hikaye
    ···
  12. 312.
    +10
    PART 41

    araca döndüm. çanta. evet görüyorum. uzandım. hızlıca doktorun yanına gidiyorum. doğrulmaya çalışıyor. kolu kırılmış.. "çantayı aç".. defalarca yankılandı kafamın içinde. "inşallah sağlam bir tüp kalmıştır"..

    çantayı açtım.. lanet olsun. kırılmışlar.. dur bi saniye. birisi hala sağlam.. "bi tane, birisi sağlam kalmış.". doktorun parlayan gözlerini aracın yanında görebiliyordum. "al onu.. benim vaktim yok. al toplanma yerine yakınız. zütürmelisin. oraya zütür tüpü".

    onu burada bırakamam. gelirlerse ? canlı canlı parçalanmasını göze alamam. araca geri dönmeliyim. canlı birisi var mı ?

    geri döndüm. askerler.. canlı yoktu aralarında. şehirde benimle saklananlar da ölmüş. fakat kız. hala hayatta.. hemen çıkardım onu. ayılması lazım.. fazla kalamayız.. doktor.. o ne yapılacağını biliyordur.. kızı kucağıma alacaktım.. fakat ayağım.. üzerine basmakta zorlanıyorum. sekerek yürüyorum. sürüklemeliyim. doktorun yanına.. sürükledim.. doktor çantasındaki bir gözden sargı bezleri çıkardı.. kızın kanayan kolunu sardı..

    dinlendik.. kafamın içine dolmaya çalışan, adeta beynimin içini oyan düşünceler var.. nasıl kaza yaptık.. şehrin dışındaki güvenli bölgeye gidiyoruz sanıyordum..
    ···
  13. 313.
    +8
    PART 42

    yanan aracın yanına gittim.. aman tanrım.. bu yüzden olmalı.. hala hayatta mı ? aracın önünde.. bu o kadın.. şehirde gördüğüm kadın.. sevgilimi öldürmeden önce kucağında çocuğuyla kaçan kadın.. arabanın önüne atlamış olmalı.. duramamış.. yerde yatıyor.. lütfen ölme.. olamaz.. nabız yok. kolunda bir ısırık izi.. gözlerinin altı mor. ağzında belli belirsiz bir salya.. dönüşecek.. izin veremem. bıçağımı çektim. dönüşmemesi gerekiyordu..

    doktorun yanındayım.. kız uyanmış.. doktoru kaldırmalıyız. etrafımı kontrol etmek için ters dönmüş aracın tepesine çıktım. uzakta hareketler var. sesleri duymuş olmalılar. çok kalabalıklar. geliyorlar..

    bağırdım "eğer gitmezsek ölürüz. geliyorlar." doktorun koluna girdim. kız da diğer kolunda.. çok yavaşız. ama ilerliyoruz. tüp emniyette. nerde olduğumuzu kestirmemiz lazım. askeri bölge nerede kalıyor. ?

    ilerledik. yanımızdaki yüksek yola çıktığımızda zombiler araçlara ulaşmışlardı. ölüleri yemekle meşguldü bazıları. ama hepsi değil. durmayanlar var. bize doğru ilerliyorlar.. ilerliyoruz.. ayağım.. sekerek yürümek zorunda kalıyorum. doktor önlüğünü yırtarak koluna bir destek yapmış. bana yardım etmeye çalışıyorlar.. çok yavaşladık..

    gözlerim ilerde belli belirsiz bir mekan seçiyor.. burası da ne böyle.. ?
    ···
  14. 314.
    +10
    PART 43

    yaklaştıkça bunun bir benzinlik olduğunu anladım. artık yürümüyorduk. neredeyse koşmaya başladık.. benzinlik boş. en azından öyle görünüyor. belimdeki ağırlık.. silahım.. hala belimde.. ellerimin arasına aldığımda beliren güven.. günler öncesinki ile aynı. benzinliğin marketinin kapısını kırdık. içerde yiyecek ve su var. doktorun önlüğünden kalan parçaları bohça yaptım. içine taşıyabileceğimiz erzağı doldurdum. tam çıkmak üzereyken gözüme birşey takıldı.. orada. duvarda duruyor. belki şu an suda ve yiyecekten daha çok ihtiyacımız olan bir şey.. harita..

    yırtarcasına aldım duvardan haritayı.. benzinliğin arkasındayız. zombiler çok uzağımızda.. nereye gideceğimizi kestirmemiz gerek. telsiz ! keşke askerlerin üzerinden bir telsiz alsaydım. Lanet olsun salak kafam !.. doktor askeri bölgeyi biliyor. haritada işaretledi. oraya gitmek için iki seçeneğimiz var. ikisi de taktan. ilki yanımızdaki dik yamacı tırmanıp tepenin arkasına gideceğiz, ki benim ayağım ve doktorun kırık koluyla bu imkansız.. 2. si geldiğimiz yolu geri dönerek araçların olduğu yoldan sola sapmak. iyi de peşimizde yüzlerce zombi var.. iki yol da intihar gibi..

    2. yolu seçtik.. yapabileceğimiz tek şey buydu.. ama nasıl olur ? yüzlerce zombi üzerimize geliyor. belki hala araçlardaki cesetleri yiyorlar.. geri dönmek çok riskli..

    fakat kızın bir planı vardı.. çılgınca geliyordu. ama işe yarayabilir.. benzinlikteki kamyonet.. üzerlerinden geçmek.. ben araç kullanamıyordum.. doktorun kolu kırık. kız kullanacaktı. biz de yanında ölmemek için dua edecektik.. üzerindeki yazılardan kamyonetin benzinliğe ait olduğunu anladım.. içerideyim.. anahtarları arıyorum. çekmecede.. daha zor bulmayı bekliyordum.
    ···
  15. 315.
    +9
    PART 44

    kamyonetteyiz.. motorun çalışması korkudan titreyen vücudumu daha da sarstı.. delilik. yüzlercesinin üzerine tam gaz sürmek.. ama son günlerde gördüklerim.. 1 hafta öncesinde delilik gibi gelirdi.. belki de biraz delilik yapma vaktidir.. kızın gaza basışıyla araç hızlanmaya başladı. yola çıktık. bir müddet düz bir şekilde ilerledik. yol boş gibi. zombilerin öncü kuvvetleri tek tük geçiyorlar yanımızdan. onlara çarpamayız.. gereksiz. işte. yürüüyen bir et yığını karşımızda. kenarlardan gidemiyoruz bariyerler yüzünden. tam ortalarından geçmeliyiz. gaza bastı. bastı, bastı. gerçekten hızlanıncaya kadar bastı. başımı kollarımın arasına aldım ve eğildim.. ilk çarpma sesi.. ön cama yapışan kırmızı bir perde...

    çarptıkça yavaşlıyor.. fakat hala devam ediyor.. sesleri duyuyorum hırıltılar var onlarca hırıltı kulaklarıma hücum ediyor.. çarpma sesleri artıyor. ve bir zombi ön camdan içeri girdi.. hala yaşıyor. cam paramparça oldu. refleks olarak ayaklarımla ön camdaki zombiyi itmeye çalışıyorum. o ise pantolonumu tırmalamaya ve bulacağı ilk fırsatta beni ısırmaya çalışıyor.. itliyorum.. hızımız itlememi geçersiz sayıyor. son bir güç.. işte oldu. aracın sağ tarafından kardeşlerinin yanına yuvarlandı hızla.. sonra bir şey oldu.. kuvvetli bir sarsıntı.. aracın kaymaya başladığını hissettim. hem de elimizde olmayan bir sebepten..

    yoldaki diğer araçların kırılan camları.. yollara saçılmış bir şekildeler.. lastiğimiz patladı.. grubun sonuna geldiğimizde artık aracı kontrol eden kız değildi. son bir hamle ile direksiyonu kırdı sağa. araç sola döndü.. biraz daha ilerlese takla atabilirdi. ama duran bir araca çarptı.. durmuştuk. 100 metre ilerimizde ortası boş bir halde bir sürü üzerimize geliyordu. araçtan çıkmak için saniyelerimiz var.

    devrilen araçlarımızın yanına koştuk. ayağım.. her adımımda daha da artan bir sancı. bir uyuşma sarıyordu ayağımı. sardığım bez kan içindeydi.. araçtan bir telsiz almalıyım.
    ···
    1. 1.
      0
      Radyatör kan ve et dolar öyle kolay geçemezsiniz
      ···
  16. 316.
    +6
    PART 44 SON CUMLESi

    aracın yanında iki zombi dışarı fırlamış hemşireyi kemirmekle meşguldüler.
    ···
  17. 317.
    +1
    Rezerve
    ···
  18. 318.
    +1
    Oo kacarkeniyikosanadam panpam yazmış okunur, şukulanır
    ···
    1. 1.
      +1
      Pampa ben yazmadim yazilan hikayeyi paylasiyorum
      ···
    2. 2.
      0
      1 saat icinde bitiricem
      ···
  19. 319.
    +1
    13 hsdi
    ···
  20. 320.
    +7
    PART 45

    silahım elimde.. ellerim terli bir şekilde titreyerek ateş ettim. 2 kere. sonra sustu.. tetiğe her basışımda bir çıt sesi geliyor. mermim bitmişti. ateş ettiğim mermilerden biri zombinin tam sırtına saplandı.. diğeri karavana.. ikisi de üzerimize geliyor.. son çare.. bıçağım elimde.. kızın da öyle.. tam üzerlerine gidiyorken 2 el silah sesi sağır edercesine duyuldu sağdaki çalılardan. bu da ne.. zombiler yıkılmıştı.. biri ölmemişti. icabına baktım.. kafamı kaldırdığımda askerlerden birisi bana bakıyordu.. ölmemiş. ama kan içinde.. yaralı..

    araca koştum.. telsiz bulmam lazım.. insan parçalarının içinden telsiz ve silahı görüyordum. aldım.. hızlıca sekerek yanlarına gidiyorum.. arkamızda onlarca aç yaratık ziyafet bekliyor.. biz ise ertelediğimiz ölümlerimizden kaçıyoruz..

    asker yolu bilmiyor.. neyse ki haritamız var.. bi kısmı kan olan haritayı uzattım ona.. baktı.. gitmemiz gerek yolu hesaplarken ben telsizin frekansını ayarlamaya çalışıyordum. dinlenmemiz gerek.. daha fazla devam edemiyeceğim.. artık hissetmediğim bir ayağım var.. sol diz kapağımdan aşağısı uyuşmuş ve kana bulanmış bir şekilde.. böyle devam edemez..
    ···