sözlükten tanışılan birine aşık olunur mu

neyse bende bayaaaa mesajlaştık falan diye msn yok mu diye sordum. var tabi dedi gönderdi. ekleştik başladık sabaha kadar konuşmaya bu böle bi hafta kadar gitti. hayatlarımıza dair bilmediğimiz hiç bişe kamadı. kıçımda kaç tane kıl var onu bile biliyodu nerdeyse. amk çenemi sanki köpek gibmiş o kadar çok konuşcak ne buluyoduk bilmiyorum. hayır hiç sıkılmaz mı insan

amk gelip ben yazcam hızlı yaz biraz bin

vay salak

bi gün yine konuşuyoruz dedi işin yoksa yarım saate xxxx e gel bi çay ısmarlıyım. bu arada aynı şehirdeydik panpalrım hatta çok çok yakın oturuyoduk. ben öğrenciydim o da çalışıyodu. bu detayları veriyorum sonra lazım olcak. bilmiyorum amk belki de lazım olmaz

ben de biraz tedrigin oldum daha önce netten tanıştığım biriyle hiç reelde tanışmamıştım. korktum yani hayırlısı var hayırsızı var. belki organ mafyası belki tecavüz edip ormana atıcak nerden bilebilrim ki demi ama. dedim riks almanın vakti geldi. en olmadı dededen emanet sürmene çakısını böğrüne böğrüne saplarım en olmadı kaç yıldır bastırdığım saldırganlık temalı idimi datmin ederim dedim çıktım yola

not: napim panpa on parmağım var yazarken hepsini kullanamıyorum amk ühüühü

ben onu görmüştüm ama o beni hiç görmemişti yani ben öyle zannediyodum. meğer yazarlığı onaylayan modlar msn adresini feyse çaktı mı kim olduğunu görebiliyomuş. zaten sözlüğe ilk giriş yaparken ad soyad kısmına mal gibi kendi adımı yazınca çok çaba harcamasına gerenk kalmadı. ama napim ilk sözlüğümdü raconu bilmiyodum ki :/

acıdım lan sana yeteneksiz. anlat pampa dinlemedeyiz ama

sonuç olrak belirlediğimiz buluşma noktasına vardım o da uzaktan beş dakka beni izlemiş amacı neydi acaba bu kısım hala bir muamma. geldi toklaştık. çok sessizdi. o konuştuğum fırlama gitmiş sus pus bi adam gelmişti. doğal olarak konuşma da bi ton boşluklar oluştu. toparlamak için bi ton şebeklik yaptım bu ona sempatik gelmiş oysa ben kendimden tiksindim bi ara. sürekli bakıyodu bende acaba bi tuhaflık var bende diye düşündüm. sonra sordum bakmıyorum dedi mal.

not: ne miyopum ne de astigmat panpalarım

neyse bu beni baya inceledi az konuştu hep sordu. ben cevaplarken hiç gözünü kırpmadı. günün sonunda samimi olduğuma kanaat getirmiş olacak ki seni sevdim sözlük kızı dedi. sonrasında bunu çok tekrarlayacağını bilemedim ben o zaman…
gel zaman git zaman yalnız bu gelip giden zaman boyunca biz hep konuştuk. sabahlara kadar hemde arkadaşlarımdan bi ton laf işittim bak o çocukla görüşme dediler. bak bunlar sözlükçü güven olmaz bu binlere züte geliceksin dedi dedi inanmadım. aslın kulaklarımı kapadım panpalarım inanmadım doğru eylemin adı değil

not: sözlük bini nedir çok sonra öğrendim

bu iki kişilik zirvelerimiz sıklaşmaya başladı zamanla hergün buluştuk diyebilirim. bazen çaydı bahanemiz bazen tavlaydı bazen bi sorunu çözmemiz gerekti bazen hiç bir sebep bulamadan buluştuk. şimdi buraya kadar anlattıklarımdan yola çıkarak eh bacım sen de kuyruğu sallamamış baya domalmışsın adama diyebilirsiniz. ama bi durun binler açıklıycam!

sonra panpalar ha bi dakka şunu söylemem lazım. bu arkadaşta fiziksel çekicilik ndıbına ufacık bişe yoktu. yani dünya da son erkek o olsa ve afrodizyak komasından düz duvara da tırmansam yine de dönüp bakmam o derece. ama işte huur evladında öle bi çene varki yanındayken gülmekten karın kaslarım ağrırdı. hatta kafedekiler benim kahkahamdan rahatsız olurlardı. o da aynı şekilde ama. yanımdayken iyi olurdu. normalde melankolik bir adamdır. ama bir araya geldik mi binlik yapmadan durmazdık. hele mevzu siyasi oldu mu panpalar siz görecektiniz bizi. ben gözünü oymaya çalışsamda o hep sakin bir şekilde mallık yaptığımı söylerdi. zaten vardır panpalar bu sözlükçü binlerde böyle ben aştım bunları coolluğu. zaten en çok da bu kibirliliği hoşuma giderdi. bide akıl hocalığı yapardı bana. ya sanki uzakdoğudayız da o hoca ben çekirgeymişim gibiydi

not: amk özgüven işte tılsım bu

bu yavşağın en önemli özelliği neydi biliyomusunuz dünyanın erkeklerin dünyası olmadığını olmadığını hissettiriyordu. yani kendini merkeze koyuyordu ama fazla bir şey almıyordu bir şey vermiyordu standartı yaşardı özetle. kimseyi içine almazdı <---bunu artı 18 düşünmeyin oçlar.

dipnot: ben daha leb demeden çorumdaki leblebi sanayinin yıllık cirosundan bahsediyor oluşu da onu sempatik kılmıyor da değildi hani

la hadi amk veriyomusun vermiyomusun peceteyi atıp macı acacam

neyse ağalar gel zaman git zaman biz ara ara kavga ettik küs kaldık ama ben köpek gibi ilk adımı attım gittim. tekrardan barıştıktan bir süre sonra uzun zamnadır beklediğim ama geciktirdiğim şey başıma geldi. feysden koca bir pasaj atmış benden hoşlandığını söylüyodu. allah var o değil başkası olsa inanmazdım sevdiğine. ona neden inandığıma gelirsek. evet o da erkek olması itibariyle huur çocuğunun önde gideniydi ama bin çabaladı emeğine saygım yani. sözlükte ne kadar erkek varsa hepsiyle aramı bozdu. adminin bile bana atlamaya çalıştığını söyledi. ben de adam mod dedim biliyodur dıbınamoyımm

bi gün aynı sözlükten başka bir yazarla yakınlaştığımızı anlayınca onunda olduğu bir ortamda itin zütüne soktu çıkardı beni. köşeye sıkıştıracak sorularla çocuğa rezil etti. şimdi düşünüyorum da hakikaten çok makyavelist savaştı etiğin anasını gibti attı

not: zaten en başından beri salt kötü olduğunu biliyodum

bakalım nereye varacak

neyse feysime attığı mesajdan sonra ona bir cevap vermem gerekiyodu. bende bir sevgilim olduğunu söyledim. hakkaten de biri vardı ama sevgilim değildi dedim ya durumlar karışıktı ama durumlar stabil olsaydı da hoşlandığım birinin olduğunu söylerdim muhtemel panpalar. hep düşündüm neden ona bir şans vermedim diye. çünkü ona hissettiğim şey bir arkadaşa hissedilenin üstündeydi. uyanınca aklıma kahvaltı-ekmek değil o geliyordu. gözümü açar açmaz pcnin tuşuna basıyodum. normal değildi bir şeyler…

olunur, yaptım oldu.

bir daha görüşmeyelim dedim ona. anlayşla karşıladı önce ama aradan bir hafta geçtikten sonra böyle olmak zorunde değil diye mesaj attı bana. allah bliyo o mesaj atmasa ben atacaktım muhtemlen. ama o atınca hayır dedm başka yolu yok. yavşaklık yapmak istemedim panpalarım. ona yapamazdım bunu. gözümün içine bakarken resmen haykıyordu bişiler her nekadar fısıltılı konuşsada

not: belki de solda giberttiği ilgi huursu kezban olmak istemedim

çok uzattım panpalar ya bitiriyorum az kaldı son bir kez daha buluşalım dedim geldi. görüştük sarıldık ayrıldık.

ve şimdi ben her ne kadar tadı tak gibi olsada onun içtiği sigarayı içmeye başladım.
onun izlediği dizileri indirdim izledim.
sevdiği filmleri hala izliyorum.
niki bir şarkı sözüydü ve ben o şarkıyı replayı gibercesine zihnime kazıya kazıya dinledim.