1. 22.
    0
    @22 alıp zütürmedi amk hemen üst kattaydım zaten giblerinde değildim ben amk görmeye gelmiyorlardı lan beni amık
    ···
  2. 21.
    +1
    kağıt mendil mi lan bu teyzene verdiler
    ···
  3. 20.
    0
    @19 öyle bir cümle bulamadım panpa la
    bir de be dilbigisini ne de imlayı bu sözlükte kullanmıyorum ben
    ···
  4. 19.
    0
    reserved.. enteresan hikaye dinlenir.
    ···
  5. 18.
    0
    ulan ilk entry e baktım başlığı takibemi alsam diyordum ki 'teyzemin kıçını gibime doğru bastırdım' cümlesini gördükden sonra bu hikayenin içinde edebiyatın anlatımın dilbilgisinin kırıntısı bile kalmamıştır kanımca
    ···
  6. 17.
    0
    @17 panpa bazen seri bazen çok yavaş olabilirim sadece buna odaklanmak istemiyorum arada sözlükte takılır sıkılınca yazarım buraya
    ···
  7. 16.
    +2
    teyzem her sabah erkenden kalkardı. o gün de sabah erkenden kalkmıştı. haftasonu idi ve gece pek geç saatte sızdığım için öğleye kadar uyumuştum. haftasonları kahvaltıyı hep 12'de hazır ederdi erkenden hazırlamazdı erken uyanmasına rağmen sırf beni uyandırmaya kıyamadığı için ve hep yanağıma koyduğu öpücükle uyandırırdı beni o öptükten sonra yüzümde aptal bir tebessüm oluşurdu. 11 gibi uyandığımda mutfaktan sesler geliyordu teyzem kahvaltı hazırlıyordu yanına gidip yardım ederdim normal bir gün olsaydı ama yanına gitmeye cesaret edemedim. çok utanıyordum yatağın içinde beklemeye koyuldum vereceği tepkiyi çok merak ediyordum ve kendime küfürler etmeye devam ediyordum. bir daha asla böyle bir şeyi yapmayacağıma dair sözler veriyordum allah'a yeter ki teyzem affetsin beni. bir saat boyunca yatakta sıkıntılarla boğuştum. ama o an geldi çattı teyzemin odama doğru geldiğini sezdim ve hemen uyuyormuş numarası yapmak için hazırlıklarımı tamamladım inandırıcı olmalıydım. kapı açıldı teyzem yanağıma koyduğu bir öpücükle uyandırdı beni. gözümü hafif hafif araladığımda gülümsediğini fark ettim. her şey gayet normal görünüyordu. teyzemin öpücüğü beni biraz rahatlatmıştı. hemen hazırlanıp kahvaltı masasına oturdum teyzem bir kadın programı açmış onu izledik kahvaltı boyunca. galiba o da pişman oldu ve hiçbir şey olmamış gibi davranıyor unutmak için diye düşündüm. korktuğum olmamıştı çok şükür teyzem o gece hiç yaşanmamış gibi davranıyordu. hayatım boyunca hiç o kadar rahatlamamıştım. ben de ona eşlik ettim ve üzerimdeki sıkıntıdan sıyrılıp o gece hiç olmamış gibi davrandım.
    ···
  8. 15.
    0
    @14 fakir sayılırdık dedim ya beni pek sahiplenmedi gerçek ailem bin gibiydim amk kaza sonucu oldum ya o yüzden galiba
    ···
  9. 14.
    0
    reserved
    ···
  10. 13.
    0
    @10 ozaman hızlı yaz
    seni ne gibime verdiler aq teyzene
    fakirmiydiniz?
    ···
  11. 12.
    +1
    @10 panpam bu içimdekiler dökmek istiyorum sadece umrumda değil takip eden etmeyen bir de ciks hikayesi değil bu
    ···
  12. 11.
    +1
    ancak teyzemin de kıçını gibime doğru bastırdığını fark ettim. ne yapıyordum ne yapıyorduk. hem ergenlikten hem de teyzemin suçlu hissetmesini istemediğim için çekmedim kendimi suça ortak oldum o kıçını gibime doğru bastırdıkça ben de gibimi kıçına doğru bastırdım. gibim kıçının arasına paralel bir şekilde uzanıyordu geceliğinin üzerinden. artık gibim taş gibi olmuştu boşalmamak için sıkıyordum kendimi boşalırsam bir daha yüzüne bakamazdım. sıkıntı, stres, utangaçlık, suçluluk duygusu ve şehvet. beni bir hayli terletmişti bu duygular. teyzemden çok kendime kızıyordum ama bu durum beni zevkten deli etmiyor değildi. onun hiçbir suçu yoktu. kocası uzaktaydı ve bazı ihtiyaçları vardı. bir saat boyunca teyzeme sıkı sıkıya sarıldım. uyuduğunu fark ettiğimde tuvalete koştum taşaklarım çok fena ağrıyordu. 3 kez boşaldım sonra kendi odama geçtim o gece pek uyuyamadım. sabahın olmasını istemiyordum. sabah teyzemin yüzüne nasıl bakacaktım.
    ···
  13. 10.
    +1
    ulan dıbına koyim senin
    mal gibi okudum bide yaa
    sezinlemiştim 3. sınıf bi ciks hikayesi olcağınıda niye mal gibi devam ettiysem
    ···
  14. 9.
    0
    reserved
    ···
  15. 8.
    +2
    bu şekilde geçerken yıllar ben büyümüştüm artık. ergenlik gelip çatmış, sivilceler, hormonlar. büyümüş olmama aldırmıyordu teyzem yine çoğu gece onunla uyuyordum ve hala karanlıktan korkuyordum. günlerden bir gün yine teyzemle uyurken teyzem kendisine sarılmamı istedi ve arkasını döndü. o geceye kadar o sarılırdı bana o gün çok üşüdüğünü ısıtmam için kendisine sarılmamı istedi. sarıldım ben de ısıtayım kollarımın arasında üşümesin diye. sıkı sıkıya sarıldım ve o an bir şey fark ettim gibim. ciks hayatında çok büyük elbecerilerim yoktu topu topu 50 saniye sürerdi. hiçbir kadına dokunmamıştım o güne dek teyzemi birkaç kez çıplak görmüştüm ama çok utanmış kendime kızmıştım hepsi o. teyzeme sarılınca gibim onun kalçasına yaslanmıştı ve giderek büyüyordu. kendime küfürler ediyor utanıyor tiksiniyordum kendimden böyle bir şeyi nasıl yaparsın diye. bir daha teyzemin yüzüne nasıl bakardım. gibim git gide büyümüş oldukça sertleşmişti. teyzemin gibimi fark etmemesi olanaksızdı.
    ···
  16. 7.
    0
    ortaokul da benzer bir şekilde geçmişti, bu kez abilerimden farklı bir okulda okuyordum, ama ruhuma kazıdıkları aşağılık duygusu peşimi bırakmıyordu bir türlü. teyzemden bahsedeyim biraz kahverengi gözleri buğday tenli balık etliye yakın bir vücudu vardı. güzel bir kadın sayılabilirdi. gerçi benim gözümde her şeyden herkesten iyi ve güzeldi. sürekli bir şeyler örerdi bana hem sevdiğinden beni hem de vakit geçirmek için. elinin lezzetine de diyecek yoktu ne yaparsa yapsın doyamazdım yemeye. günlerimiz bu şekilde geçerdi. ben pek dışarı çıkmazdım. arada eniştem gelir 1 hafta gelir geri dönerdi almanya'ya onun gelmesini hiç istemiyordum. o gelince teyzemle uyuyamazdım. korkak bir çocuktum karanlıktan aklım çıkardı ev de iki kişi için biraz genişti. bu yüzden arada teyzemle birlikte yatardım. arkamı dönerdim ona o da kollarının arasına alırdı en huzurlu olduğum an işte o andı. bir hafta boyunca teyzemin bütün ilgisi onun üstüne kayardı o da teyzeme kayardı. bana muhtelif hediyeler getirirdi. kimsede olmayan oyuncaklar çikolatalar falan. evde oynardım dışarı çıkartamazdım abilerimin korkusundan. eniştemi yolcu ettiğimizde teyzem hüzünlü olur ben ise mutluluktan havaya uçardım ama bunu gizlerdim.
    ···
  17. 6.
    0
    reserved
    ···
  18. 5.
    +1
    anlayacağınız pek hatıram yok çocukluğa dair. öğrenim hayatım başladıktan sonra işlerin değişeceğini düşündüm neticede artık teyzemle yaşıyordum. ancak okulda da abilerim rahat bırakmıyordu beni. arkadaşlarımın içinde sürekli hakaret aşağılamalar ve tartaklamalar. . kıskançlık bürümüştü ikisinin de içini. sınıf arkadaşlarım hatta bütün okul acınası gözlerle bakıyorlardı bana. sağ olsun sınıf öğretmenimiz ayser hanım da pek esirgemezdi hakaret ve tartaklamalarını. gerçi onun öfkesi kocasındadı. kocası evde onu dövüyor o da sinirini ekseri benden çıkarıyordu. bütün bunları teyzeme açamıyordum. yaramazlık yaptığımı huysuz bir çocuk olduğumu düşünüp beni eski aileme verebilirdi yani ben öyle düşünüyordum. öz ailem en büyük korkum idi, teyzemle yaşamaya başladıktan sonra. ilkokulda arkadaş sayımda artış oldu 2 arkadaşım vardı ve onlar da sadece arkadaştı. ilkokul dönemin ait de hatırladığım pek hatıra yok. tembel bir öğrenciydim, ama teyzem beni hiç tembel bulmaz aksine zeki olduğumu söylerdi hep. herhangi bir yeteneğim de yok idi. tanrı beni sade yaratmıştı, kahve misali. ha sahi aşk hayatımdan bahsetmedim. benim için tek bir kadın vardı. o da teyzem, teyzeme aşıktım ben. başka bir kızı düşünmek ona ihanet olurdu.
    ···
  19. 4.
    +1 -1
    7 yaşıma kadar olan dönemi pek hatırlamıyorum ya da bilinçaltıma atıyor hatırlamak istemiyordum. abilerimin sürekli tartaklaması hatta ablamın bile mahalledeki çocuklara bile tartaklatırdı abim. hep imrenirdim diğer çocukların abilerine zira onlar koruyup kollardı kardeşlerini. evin istenmeyen çocuğu idim. bunu erken yaşta öğrendim. bir kaza sonucu dünyaya geldiğimi biliyordum, hem de çok iyi. pek de arkadaşım yoktu mahallede hepsinden nefret ediyordum. onların da benden nefret ettiğine eminim. yalnızca hasan diye bir çocuk vardı. kapıcımızın oğlu tek arkadaşım o idi. diğer çocuklar onu da aralarına almıyor aşağılıyorlardı. tek ortak noktamız bu idi hasan'la. benim vasat ve kırık oyuncaklarım olmasa hasan'ın da benimle arkadaş olmak isteyeceğini pek sanmıyordum, dost değildi belki ama iyi bir arkadaş idi. arkadaş kelimesine yüklenen bütün görevleri yerine getiriyordu, ekgibsiz bir şekilde. yani sadece menfaat ilişkisi idi bizimkisi. arkadaş kavrdıbının başka bir karşılığı yok bende. artık oynanmayacak kadar kırık olan oyuncaklarımı hasan'a verirdim. daha iyilerini de vermek isterdim ama zaten benim de pek oyuncağım yok idi. hasan verdiğim oyuncağı büyük bir mutlulukla alır, evine zütürür, ertesi gün eskisinden daha sağlam bir şekilde karşıma çıkartırdı. bu durum biraz sinirimi bozsa da hasan'ın mutlu halleri kıskançlık duygumu bastırıyordu.
    ···
  20. 3.
    0
    hadi bakalım
    ···