Bir yaz akşamı değerli arkadaşım Köse (soyadı Köse) ile dışarı dolaşmaya çıkmıştık. Şehrimiz iki tepe arasında olduğu için ve oturduğumuz yer yüksekte olduğu için evlerimizden çıktık ve yokuştan aşağı parka doğru yol aldık. Evimizin altında yolun karşısında büyük bir park var. O yüzden bölgenin adı Kentpark. Neyse sonra nedeni bilinmez parktaki lavobaya girme ihtiyacı duyduk. çıktığımızda kapının önünde iki tane Surili Kürt.
ilgiye göre devamı gelir beyler

Bu resme hep gülüyorm sonra da kendime kızıyorm

Rez panpa, bu arada nerelisin la?

rez panpa

iki tane Surili Kürt.
Ülkemizde her türlü kirliliğe sebep oldukları yetmez gibi bir de bize kafa tutacaklar kendilerince.
Ellerinde birinin muşta birinin ise paslı bir çakı vardı.
Bizde ise dolaşmaya çıktığımız için hiçbir emanet kabul edilecek bir alet yoktu. Ama bizi bunlarla korkutamazlardı.
Hem daha sebeplerini bile bilmiyorduk belki para belki zevkine kavga istiyorlardı. Ama bizim için fark eden bir şey yoktu.
Koseyle birbirimize baktık ve elinde çakı tutanı göstererek bu bende panpa hadi kolay gelsin dedim ve kafamızı onlara çevirmemizle üzerlerine bir cengaver misali koşmamız bir oldu.
Elindeki çakıyı profesyonel bir şekilde alarak uzağa fırlatmıştım.
Kose ise muştayı çoktan kendi eline takmış karnına bir yumruk bile atmıştı.
Bu iki Surili arkadaşları Çinliye benzetene kadar dövdükten sonra ceplerini aradık ve kaçak sigara olduğunu gördük.
ikimiz birer dal aldık yaktık ve sakince yolumuza devam ettik.

iki partta bitirdim beyler uzun değil zaten. Şimdiden eyvallah