leştirdiler.
o kadar kasıntısınız ki doğal olan hiçbi şeyle alakanız kalmamış. hatta doğal olan herhangi bi şey hastalıklı, sizin için zararlı, grip durumunda. insan ırkıyla ve doğayla diledikleri gibi oynuyolar. herhangi birinize ne istiyolarsa yaptırabilirler. herifler ne çıkartsa sorgusuz sualsiz atlıyosunuz hemen. tamam biliyorum, herkes tarafından kabul görmüş bi şeyi elinizin tersiyle itemiyosunuz çünkü yalnız kalmaktan çok korkuyosunuz. lan tamam da onlara istediklerini vererek, herkes yapıyosa ben neden yapmayayım diyerek, iyi mi kötü mü ayırt etmeden oyunun bi parçası oluyosunuz tamam da, size ne faydasını gördünüz şu ana kadar? hiç mi farketmiyosunuz gün geçtikçe insanları nasıl robotlaştırdıklarını? ayarlarınızı yapıp hayatınızı istedikleri gibi yönlendiriyolar.
e yo e yo biraz sert giricem kusura bakmayın;
hepinizin anasını gibeyim beyinsiz huur çocukları. elinden akıllı telefon düşürmeyenlerin kafasına sıçayım. anasını gibtimin evladı sana bi şey anlatıyorum o gözlerin neden telefonda hala? karşında duran kanlı canlı insan yerine, neden hala "kuralların dikte edildiği, formatın belirlendiği" şekilde yazışma, iletişim kurma derdindesin? bak bakalım o yazdıkların hiç sana benziyo mu, seni anlatıyo mu? aynı platformda sana benzer insanlara kafanda kurguladığın "seni" tanıtabilirsin, anlatabilirsin ama kendini de o şekilde kandırabilir misin? veya onlar kendilerini kandırabilmiş mi?
var ya işin komik tarafı telefondan yazıştığı adam yanında olsa yine telefonu eline alır ve bu sefer başkasıyla yazışmaya başlar. hatta utanmasa yüzyüze olduğu adamla bile telefon üzerinden iletişime geçecek. family guy'ın bi bölümünde çok güzel taşak geçmişlerdi bu olayla;
http://www.youtube.com/watch?v=TT0Q-cPHfXw (07:12 - 08:13 arası)
"çok geç kalmış olsak da ayaklanmaya ihtiyacımız var."
bana göre;
insan doğası gereği teknolojiden uzak durmalıdır. insanların haricindeki hayvanlar yaşamlarını nasıl sürdürüyosa, insanlar da benzer şekilde sürdürmelidir. bu biraz abartı olabilir tamam ama çok yanlış bi devirde dünyaya geldiğimi düşünüyorum. en azından savaşların kılıçlarla yapıldığı dönemlerde yaşasaymışım hayatımı. televizyondan, cep telefonundan, oyun konsollarından, filmlerden, dizilerden sanal olan her şeyden uzak bi dönemde yaşayıp ölmek isterdim.
ayrıca;
şu dönemin insanlarının %70'i su değil egodur lan. kendiniz haricindeki hayvanları sırf beyinleri sizinki kadar gelişmemiş diye kendinizden daha ayrı, daha alt sınıf görmeye hakkınız yok. ayrıca bi aslan, zebra, timsah, kuş vesaire gözünü telefondan ayıramayan, karşısındaki insanla konuşurken bile gözünü telefondan alamayan insandan çok daha iyi yaşar hayatını.
insan ırkının en büyük huur çocukluklarından biri şu evrenin kendileri için yaratıldığını düşünmeleridir. koca evreni hiçe sayıp "sınav olmaya geldik bu dünyaya, yaratıcı bizi test ediyo" diye düşünüyo bu insan ırkı. şimdi çok zeki arkadaşlar "bunu nerden çıkartıyon oç?" diyebilir ama ben çok derin kafa yorup buna kanaat getirdim.
insan öyle bi ırk ki, kafasının alamayacağı bi şey olmamalı, mutlaka kafası alıyodur her şeyi. yalnızca üzerinde biraz çalışması gerektir sadece. üzerinde çalışa çalışa bi gib çıkartmışlığınız yok ortaya. anca kendinize yetebiliyosunuz gibtimin çocukları. bilim adamlarının da çok zütü kalkık mesela. hatta evrendeki her şeyden kendilerine pay çıkartmak zorundalar. he dıbına koyim he her şeyi sizin için düşündü yaratıcı sömürün sömürebildiğiniz kadar aferin.
not: o kadar iyi konudan konuya atlarım ki bi bütün olarak aldığınızda(yavaş yavaş, sakin sakin) çok faydasını görürsünüz.
- and the end belki to be continued -