/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 26.
    0
    Sardı Panpa devam
    ···
    1. 1.
      0
      elimden geldiğince hızlı yazdım panpa
      ···
  2. 27.
    +4
    Olan biteni en baştan anlattım. Herşeyi en baştan Ayça'yla nasıl tanıştığımızı onu kaybettiğimi öğrendiğim anı herşeyi. En sonunda ağlayarak boynuma atladı sen çok iyi bir insansın dedi. Hiç bir tepki veremedim. Hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Onla birlikte benimde gözlerim doldu. 10 dakika kadar başı omuzumda denizi izledik. Onu Ayça'ya çok benzetiyodum. Konuşması, hareketleri, kokusu..

    Hiç birşey demeden arabaya yöneldik sanki aynı şeyi düşünüyorduk. Evine bıraktım giderken yanağıma bir tane buse kondurdu. Ayça'dan sonra ilk defa bir kız beni öpmüştü. Bende eve gidip albümü elime aldım ve olanları Ayça'ma anlattım. Erkenden uyudum rüya görmeyi bekliyordum ama görmeden uyandım. Yaşadığım olayları düşünmeye başladım çiçeklerin solması, o rüyalar bana çok saçma geliyordu. Böyle şeyleri filmlerde görüp yohdıbına derdik normalde. Ama şimdi anlıyorum gerçekliklerini. Dün akşam spora gitmediğimden olsa gerek Eylül beni 16 kere aramıştı. Eylül'ü geri aradım. Sesindeki endişeyi hissedebiliyordum. Aklıma Ayça'yla son konuşmamız geldi. (BEYLER ŞUAN BiLE GÖZLERiM DOLDU) O an Eylül'ün doğru kız olduğunu anladım. Ayça'nın yokluğunu kapatacak kız Eylül'dü. Yorgunluktan uyuya kaldığımı ve bundan dolayı gelemediğimi söyledim. Beni dinlemiyor sürekli çok merak ettiğinden bahsediyordu. Buluşabilirmiyiz diye sordum kabul etti.

    Hazırlanmak için odama geçtim. Düzgünce giyindikten sonra Eylül'ün evine gittim. Aşağıya indiğinde yine o kusursuz güzelliği beni karşıladı. Kahvaltı yapmaya gittik. Sohbet ederken Ayça ile tanıştığınız durağa gidebilirmiyiz dedi. Hava yağmurluydu ama yinede kabul ettim ve durağa doğru yola çıktık..
    ···
  3. 28.
    0
    SuaREZZZ
    ···
  4. 29.
    +2
    Durağı ilk gördüğümde şuan tarif edemiyeceğim bir şey oldu. Sanki o ilk günü görmüş gibiydim o boş durakta. Arabadan indim. Bardaktan boşalırcasına yağmur yağıyordu sokakta tek bir insan bile yoktu. Ayçayı herzaman beklediğim yere geçtim. Eylül yanıma geldi ne yapıyosun diyodu. Ancak onu duymuyordum resmen zaman durmuştu. Ayça'yı unutamiyacaktım. Ayçaların evine giden otobüsün farlarından çıkan ışık yüzümü aydınlattı. Eylül'e dönüp araba sende kalsın dedim ve otobüse bindim. Hipnoz olmuş gibiydim. Sanki bedenimi ben kontrol etmiyordum. Otobüs paramı verip herzamanki yerime geçtim.

    Kafamı çevirdiğimde Ayça bana bakıyodu. Kafayı yemek üzereydim. Belkide çoktan yemiştim. Ayça'mın evinin durağına geldim. Otobüsten indim boş sokaklarda yürüyordum. Her adımda başka bir anıya gidiyordum adeta. Dayak yediğim yeri hatırladım. Ayça'mın kulağına papatya taktığım. Herşeyi hatırlıyodum ona dair olan. Ayça'ların evinin önüne geldim. Kapıya 5 dakika kadar baktım. En son karşılaştığımızda açılmamıştı. Sertçe kapıya vurdum. Bir tane teyze açtı kapıyı buyur oğlum dedi. Bu Seha teyzeydi. Ölmüştü hatta kendi elimle mezarına toprak atmıştım ama şuan karşımda duruyordu. Boynuna yapışıp Ayça nerde diye bağırdım. Ayça diye birisini tanımadığını onu bırakmassam polis çağıracığını söyledi. Dediklerine inanmadım ve dediğini yaptı yarım saat sonra polis ekibi gelip beni gözaltına aldılar.

    ifademi verdim. Bir kaç işlemden sonra serbest bırakıldım. Seha teyze sandığım kişi aslında başkasıymış, ne ben onu tanıyorum nede o beni. Sadece ordaki yeni kiracılardanmış. Saolsun şikayetçi olmadı. Eve gittiğimde Eylül beni karşıladı..
    ···
  5. 30.
    0
    rezzzzzzzzzzzzzz
    ···
  6. 31.
    +1
    Aglattim kardesim
    ···
    1. 1.
      0
      etkilediysem ne mutlu bana
      ···
  7. 32.
    0
    Resimdeki ajana 10 posta top secret dosyasında.
    ···
  8. 33.
    +2
    Salona geçtik. Albümü açık halde gördüm. Ne diyeceğimi nasıl tepki vereceğimi bilemiyordum. Sadece ona baktım. Ağlıyordu. O öldü diye bana bağırmaya başladı. Söylediği şeye inanmak istemiyordum. Onu otobüste gördüğümü söyledim. Hane şimdi nerde dedi. Cevap veremedim. Yarın pgibiyatre gidiyoruz dedi ve evden gitti. Albümü aldım saatlerce resimlere baktım. intihar planları kursamda yapamadım. Eylül'ü benim halimde bırakamazdım. Yatıp uyumayı dedim. 20 dakika boyunca sağ sola döndüm ve sonra uyuya kaldım. Rüya görürüm diye umuyordum ancak rüya görmemiştim.

    Ertesi sabah erkenden Eylül gelmişti. Eylül'le aramızda ki şeyin adını koyamıyordum. Bunun nedeni bendim tartışmasız. Kahvaltı hazırladı beraber yedik, güldük eğlendik. Gülüşü içimi ısıtıyordu. Beraber arabaya atlayıp Pgibiyatre gittik. Doktorumuzun adı Gülsena'ydı. (soy adını veremiyeceğim kusura bakmayın) Sesi insana huzur veriyo desem yeridir. Pskiyatr olmak için vardı resmen. Eylül'le çocukluk arkadaşlarıymış zaten. Biraz sohbetten sonra bana dün olan olaylardan bahsetmemi söyledi. Herşeyi en baştan anlattım. Anlık bir şey olduğunu şizofrenik bir durum olmadığını söyledi. Ama tabikii 10 a yakın sorudan sonra bunu söyledi. Ayça'nın öldüğünü bildiğimi ama kabullenmek istemediğimi söyledi. Söylediklerinde haklıydı. Haftada 1 gün yanına uğramamı istedi ve sonra ordan ayrıldık.

    Dışarı çıkınca arabaya yöneldik. Eylül bir anda hızlanarak şöför koltuğunu kaptı. Ne oluyor bakışı attım. Bugün ne istersem yapıcaz dedi. Bende kafamı sallayarak arabaya bindim. Korku tüneline, çarpışan arabalara, dönme dolaba ve aklıniza gelebilicek herşeye bilet aldık. Gözümün onunde Ayça canlanıyodu adeta. Ama o Eylül'dü ve bunu aşmam gerektiğinin farkındaydım...
    ···
  9. 34.
    0
    rezzzzzzzz
    ···
  10. 35.
    +2
    Gün boyu elimi tuttu. Aşık olacağımı biliyordum ama bu kadar çabuk olacağını bilmiyordum. Ayça'yı bir nebzede olsun unutmaya başlamıştım. Akşam eve geçtik yemek yaptık beraber. Yemeğimizi yiyip salona geçtik. Film izlemeye başladık. Uyuya kalmıştı filmin yarısında 40 dakikaya yakın bir süre boyunca onu izledim. Kesinlikle aşık olmuştum. Hem dış güzelliğine hemde kalbinin güzelliğine. Ama yine kaybedersem diye korkuyordum. Ya Ayça gibi olursa. Bu sefer dayanamazdım. Sabah erken saatlerde uyanıp yüzük almaya gittim. Bu sefer kaybetmiyecektim. Bir tane tektaş alıp eve döndüm.

    Kahvaltı hazırlamış beni bekliyordu. Yanına gittim önünde diz çöküp boğazımı temizledikten sonra "Benimle evlenirmisiniz hanımefendi?" dedim. Yüzüğün kutusunu açarak. Evet diye bir çığlık atıp boynuma atladı. Yüzüğü parmağına takıp alnından öptüm. Zaten aynı evde yaşıyorduk sadece resmiyete dökmek kalmıştı. Bir kaç hafta boyunca gönlümüzce eğlendik her sabah beraber Ayça'mın mezarına gidip çiçekleri suluyor dua ediyorduk. Ayça'yı gerçekten seviyordu. Çok temiz bir kalbi vardı bazen benim için çok iyi diye düşünüyorum. Ailelerimizi buluşturup isteme geleneğini yapmayı teklif ettim. Benim zaten sadece annem vardı. Yurtdışında olsada ilk uçakla geleceğini söyledi. Eylül'de kendi evine gidio ailesine haberi vermiş. ilk önce sıcak bakmasalarda sonradan kabul etmişler. Ertesi akşam takım elbisemi giyip Annemi taktım koluma ve Eylül'ün binasının önüne geldim. Bagajdan çiçekleri alırken gördüğüm şey karşısında şok oldum..
    ···
  11. 36.
    0
    REzz çok pis sardı lan
    ···
  12. 37.
    0
    Kardeş hadi ya
    ···
    1. 1.
      0
      kardeşim haklısın mobildim ondan
      ···
    2. 2.
      +1
      Kardeşim senin sevgilin ve arkadaşın gibi insanlar bulmak çok zor hepsi kaşar yavsak
      ···
  13. 38.
    0
    beyler pide kuyruğundaydim iftarimi acip yazicam kusura bakmayın
    ···
  14. 39.
    0
    Rezervasyon
    ···
  15. 40.
    0
    Nerde kaldın be
    ···
  16. 41.
    +2
    Bagajda, haftalar önce Ayça'mın mezarında solan çiçeklerin yerine aldığım çiçekler vardı. Ben onları diktiğimden emindim ya da bana öyle gelmişti. Annem yüz ifademin değiştiğinden olsa gerek bir şeyin ters gittiğini anladı ve yanıma geldi. Ne olduğunu sordu. Cevap veremedim arabaya binip Gülsena'yı aradım. Ona durumu anlattım. Yarın sabah yanına gelmemi söyledi. Bu halde Eylül'ü istemeye gidemezdim. Aklım bana oyunlar oynuyordu. Annemi arabaya çağırdım Eylül'ü arayıp annemin gelemediğini uçağın rötar yaptığını söyledim. Sesinden hayal kırıklığını anlayabiliyordum.

    Eve gidince araştırmalar yaptım şizofrenik durumlarla ilgili. Artık durumumu biliyordum. Şizofreni olma yolundaydım. Etkisini göstermeye başlamıştı. Ertesi sabah Gülsena'nın yanına gittim. Olan olatlardan bahsettim. Seans bitimine doğru Eylül geldi. Gülsena evimi görmek istedi. Bunun üzerine Gülsena, Eylül ve ben evime doğru yola çıktık. Yolda havadan sudan konuştuk. Gülsena gerçekten harika biriydi. Derdimden anlıyor bana çok yerinde cevaplar veriyordu. Şuan bile görüşmeye devam ederiz neyse konuyu dağıtmıyım. Eve gelince annrm ksrşıladı bizi. Eylül annemi görünce biraz duraksadı ama annem imdatıma yetişti. Daha yeni geldim kızım buyurun dedi. Eve girdiğimiz gibi Gülsena bu kadar resim çok fazla dedi. Öncelikle bunları kaldırmalıyız dedi. Kabul etmek istemesemde 3 bayanla başa çıkamazdım. Her odada sadece 1 tene resim kalmıştı diğerlerini kaldırmıştık. Tedavi sürecine girdiğimizi ve devamlı yanına gitmem gerektiğini söyleyerek gitti. Bizde kahvaltı yaptık. Annem Eylül'ü çok sevmişti. Ayça'ya olan benzerliğini annemde dile getirdi. Eylül bir anda sinirli bir şekilde evden gitti..
    ···
  17. 42.
    0
    Rezeeve
    ···
    1. 1.
      0
      hikayenin basindan beri burdasin sadece senin icin bile yazicam panpa
      ···
  18. 43.
    0
    usta , ne diyim valla zor bir durum ancak eylüle haksızlık ediyorsun. Onu hatırlatan ne varsa kalırman gerekir. ona değerini hissettirmelisin. bilmiyorum karısık durum allah koalylık versın
    ···
    1. 1.
      0
      Saolsın panpa ama o anki pgiboloji ile dediklerin pek mümkün deildi
      ···
  19. 44.
    +4
    Peşinden gitmek istesem de annem izin vermedi. Bırak yalnız kalsın dedi. 3 gün boyunca Eylül'e ulaşamadım. Hergün düzenli olarak Gülsena'nın yanına gidiyordum. Bana çok iyi geliyordu rahatladığımı hissediyordum. 3. gün sonunda Eylül mesaj attı sahile gel konuşmamız lazım diye. Apar topar Eylül'ün yanına gittim. Sinirliydi duruşundan anlıyordum. Selamlaştıktan sonra direk konuya giricem dedi ve "Bak hocamigibtim sen beni ben olduğum için sevmiyorsun. Sen Ayça'yı seviyosun. Bende ona benzediğimden dolayı benle birliktesin. Sen Eylül'ü Eylül olduğu için değil Ayça'ya benzediği için seviyosun" diyip yüzüğü elime verdi ve gitti.

    Olduğum yerde yığıldım. Çok ağır bir darbe yemiştim. Böyle bir şey beklemiyordum. Arabama atlayıp Ayça'mın yanına gittim. Yanına uzandım. Belkide zamanı gelmiştir sevgilim dedim. intihar planımı yapıp en kısa zamanda işleme geçirecektim. Sevdiklerimle zaman geçirmeye başladım. 2 ay boyunca herkesle iyi vakit geçirdim. Eylül'le hiç ulaşamadım. Annem yeniden yurt dışına gidince intihar edicektim. Gülsena'nın yanına düzenli olarak gidiyordum. 2 saatliğine bile olsa kendimi rahat hissediyordum. Şizofreniyi atlattım denilebilirdi. Artık hayal görmüyordum. Normal bir yaşam sürüyor gibi gözüksemde Eylül'ün gidişi beni yıkmıştı. Yapmacık gülüyor yapmacık yaşıyordum. Bartu ile hergün buluşmaya başladık. Yapmacık hareketlerime bir tek o inanmıyordu. Bir derdin var ama hayırlısı diyio duruyordu. Bende bir süre sonra inkar etmeyi bırakmıştım. Anlıyordu, intihar planları yaptığımı biliyordu. Yaklaşık 3 ay sonra annem yurtdışına çıktı. Bende sevdiğim herkesle son kez buluşmak istedim..

    edit: 1. entrye şuku atında yükselsin beyler daha fazla kişi okusun
    ···
  20. 45.
    0
    Hocam aglattin ya oluyo mu böyle
    ···
    1. 1.
      0
      başlıkta söylemiştim panpa
      ···
    2. 2.
      0
      Daha bitmedi ki
      ···
    3. 3.
      0
      Hocam sevgilime okuttum ilk hikayeyi beraber agladik
      ···
    4. diğerleri 1