1. 10.
    0
    üffarlaşan
    kiralık, kemli-kinli, kılçık-kurtlu, kudurgan, kemik kemiren kuduz
    karabaş köpekler; kalkan kılıç, kamçı kırbaç, kanca
    kargılarlakahramanmaraş'ta
    kıyıma kalkıştılar; kafa-kol kopardılar, kapıları kazmalarla kırıp
    kurbanlık koyun gibi kalakalan korumasız kadınların kaburga kemiklerini
    katur-kutur kırdılar, karınlarını, kasıklarını kargışladılar; kimi küçük
    kankalar, korkudan kakalarını külotlarına koyuverirlerken; kandaşların,
    kocaların, kirvelerin, konu-komşuların kıçlarına kimbilir kaçıncı kez
    kazıklar kakarak; kuyucululaşıp kırkbinlerce kişiyi kazdıkları kuyulara
    koyarak; kabilelerin kökünü kazıyıp kurutmak kabilinden kundaktaki
    körpecik kuzucukları da kıyım kıyım kıydılar, kıtır kıtır kesip ***ce,
    • ça, kancıkça, kalleşçe, kavvatça katletmekle, kimilerini de kör,
    kötürüm koymakla kalmadılar; kızılbaşlıkla karalayarak, komünistlikle
    kötüleyerek; kuşaktan kuşağa, kademe kademe kronikleşerek kozalaklı,
    kuşburnulu, kuşkonmazlı, kanaryalı, kardelenli kentlere (madımak'lı
    sivas'a) kadar kaydırdılar;kerrar-ı kebir'le, "kan kan katliam!"
    korosuyla kinlerini kusarak korateşle konukevlerini de kundakladılar,
    kızılalevlerle kavurga kavu urcasına kadınları kızları, kankaları
    kardeşleri, konukları, körpeleri kahkahalarla katlettiler... kitleler
    kan kustu, kızılırmak karardı küstü... katliamdan kılpayı
    kurtulan kaleli, kalbi kerpetenle koparılırcasına kahroldu, kızdı,
    köpürdü; kıyımlarla kemalizm'in kuyusunu kazarak, kapitalizmin
    köleliğinde kainatı karartan künyesi kara, keçisakallı kelpoğlu
    kelplerin kalkıştıktan karagün kıyımını kanıtlarıyla kitaplaştırdı,
    konferanslardaki konuşmalarında, 'katledilenlerin kalplerde kahraman
    kalacaklarını' kaydederek, katliamı körükleyen, katilleri koruyan kurtçu
    kentlilerle kanlı katliamcıları kınadı:kayalardan koptular,
    keklikleri kovdular. kahrolası ***ler, kanatların kırdılar... katliamcı
    köpekler, katlettiler körpelerkörolası katiller, karargahlar
    kurdular... karadinliler kinlerini kustularkainatı
    kıpkızıl kana kestilerkirve kardeşler kanrevan koştularkarasevdalar
    kafdağı'nda kalanda... kuytu koyaklarda kartları kardılarkentlere,
    köylere kurtları koydularkankaları kazmalarla vurdularkarasevdalar
    kafdağı'nda kalanda... karanfil kokulu kömürgözlümükorkusuz
    kalemşor keremsözlümükatlettiler kalbi kaviözlümükarasevdalar
    kafdağı'nda kalanda... kutsal kiliselerdeki katedraller,
    kardinaller, katolik keşişler, kontlarla kontesler de, küffarlaşan
    kafıroğlu kafirlerin korkunç kitle katliamları karşısında kederlendiler,
    kahroldular... kargıç, kılıç, kırbaç, kıyınçtır katliamcı
    katillerin kazancı. keko kurban, katillerin küllisi kötü kimlikli
    kişiler midir? kötü kimlikli, kinli, kasap kişilerdir kurban,
    kasap kişiler! kalbi, kafası katliamları kabullenemeyen kültürlü
    kişiler kükrediler:-kalkın kızıl kalpaklı kızanlarım! kökensel
    kimlik kışkırtıcıyla kulisçiliğe kayıp klikleşerek karşıt kamplaşmalara
    kapılmayalım! kendi kendimizle kavgaya kalkışıp kapışarak kırk kat
    kırılıp koparak küçülüp kenarda köşede, kuytu kıyılarda kadersiz,
    korunaksız kalmayalım; komünikasyon kurarak kalben kucaklaşıp
    kuvayı-millici kimliklerimizle kavilleşelim, kahramanca katılalım
    kurtuluş kervanına! kampinglerde kamplar kuralım, kafalarımızın
    köşesinde kördüğümleşerek kalan kötü kaderlerimizin kara kepazeliğini,
    korkularımızın kefaretini kazıyalım, kelepçeleyip küreklerle küldür
    küldür küreleyerek kaydıralım kayalıklardan kuytu koyakların
    karanlıklarına!.. kuzeydeki kolordu komutanı korgeneral kemal'in
    kumandasında kastamonu'dan kırklareli'ne, karabük'ten kayseri'ye,
    kırıkhan'dan kütahya'ya, karamürsel'den kars'a kadar katar katar
    koşturan kara kuvvetleri konvoyundaki kıratlı kahraman köroğlu'lara
    kavuşup karışalım, komandolaşıp kendir-kement kümeleşelim; küffar
    kalıntılarına karşı kendimizi koruyup kollayalım;kekik kokulu
    kırlarda kısrak kımızından kandırarak kafalarımızı kıyaklaştırıp,
    kilometrelerce karayolunu kağnılarla, katırlarla katederek; kökleri
    küflü, kimliksiz, kişiliksiz, kepaze kılıklı, kamga kamışlı, karamuklu,
    küt kolonlu, kösele kalıplı, kurtçul kuyruklu, kafatasçı, kırçıl
    kabasakallıları kovalım; küffarlarca kuşatılmış kentlerimizi,
    köylerimizi, kalelerimizi, kulelerimizi kurtaralım... karaparacı,
    kapkaççı, karabatakçı, kazıkçı, komisyoncu komprador kapitalistlerle;
    kavuklu, kürk kostümlü, kaptan köşklü kervansaraylarda kahrolası korkunç
    kargaburunlu, kıçı kırık kılkuyruklu, kovuşturma kaçkını, korumalı kötü
    kalpli karaborsacı krallara karşı koyalım.
    Tümünü Göster
    ···
  2. 9.
    0
    ne ara başlığımı açtınız amk binleri. @4 başlığımı gibmişsin katıksız bin.
    ···
  3. 8.
    0
    bin harbiden özet geç amk k harfini gibtin bıraktın
    ···
  4. 7.
    0
    @6
    Küffarlaşan
    kiralık, kemli-kinli, kılçık-kurtlu, kudurgan, kemik kemiren kuduz
    karabaş köpekler; kalkan kılıç, kamçı kırbaç, kanca
    kargılarlaKahramanmaraş'ta
    kıyıma kalkıştılar; kafa-kol kopardılar, kapıları kazmalarla kırıp
    kurbanlık koyun gibi kalakalan korumasız kadınların kaburga kemiklerini
    katur-kutur kırdılar, karınlarını, kasıklarını kargışladılar; kimi küçük
    kankalar, korkudan kakalarını külotlarına koyuverirlerken; kandaşların,
    kocaların, kirvelerin, konu-komşuların kıçlarına kimbilir kaçıncı kez
    kazıklar kakarak; Kuyucululaşıp kırkbinlerce kişiyi kazdıkları kuyulara
    koyarak; kabilelerin kökünü kazıyıp kurutmak kabilinden kundaktaki
    körpecik kuzucukları da kıyım kıyım kıydılar, kıtır kıtır kesip ***ce,
    • ça, kancıkça, kalleşçe, kavvatça katletmekle, kimilerini de kör,
    kötürüm koymakla kalmadılar; Kızılbaşlıkla karalayarak, komünistlikle
    kötüleyerek; kuşaktan kuşağa, kademe kademe kronikleşerek kozalaklı,
    kuşburnulu, kuşkonmazlı, kanaryalı, kardelenli kentlere (Madımak'lı
    Sivas'a) kadar kaydırdılar;Kerrar-ı Kebir'le, "kan kan katliam!"
    korosuyla kinlerini kusarak korateşle konukevlerini de kundakladılar,
    kızılalevlerle kavurga kavu urcasına kadınları kızları, kankaları
    kardeşleri, konukları, körpeleri kahkahalarla katlettiler... Kitleler
    kan kustu, Kızılırmak karardı küstü... Katliamdan kılpayı
    kurtulan KALELI, kalbi kerpetenle koparılırcasına kahroldu, kızdı,
    köpürdü; kıyımlarla Kemalizm'in kuyusunu kazarak, kapitalizmin
    köleliğinde kainatı karartan künyesi kara, keçisakallı kelpoğlu
    kelplerin kalkıştıktan karagün kıyımını kanıtlarıyla kitaplaştırdı,
    konferanslardaki konuşmalarında, 'katledilenlerin kalplerde kahraman
    kalacaklarını' kaydederek, katliamı körükleyen, katilleri koruyan kurtçu
    kentlilerle kanlı katliamcıları kınadı:Kayalardan koptular,
    keklikleri kovdular. Kahrolası ***ler, kanatların kırdılar... Katliamcı
    köpekler, katlettiler körpelerKörolası katiller, karargahlar
    kurdular... Karadinliler kinlerini kustularKainatı
    kıpkızıl kana kestilerKirve kardeşler kanrevan koştularKarasevdalar
    Kafdağı'nda kalanda... Kuytu koyaklarda kartları kardılarKentlere,
    köylere kurtları koydularKankaları kazmalarla vurdularKarasevdalar
    Kafdağı'nda kalanda... Karanfil kokulu kömürgözlümüKorkusuz
    kalemşor keremsözlümüKatlettiler kalbi kaviözlümüKarasevdalar
    Kafdağı'nda kalanda... Kutsal kiliselerdeki Katedraller,
    Kardinaller, Katolik Keşişler, Kontlarla Kontesler de, küffarlaşan
    kafıroğlu kafirlerin korkunç kitle katliamları karşısında kederlendiler,
    kahroldular... Kargıç, kılıç, kırbaç, kıyınçtır katliamcı
    katillerin kazancı. Keko kurban, katillerin küllisi kötü kimlikli
    kişiler midir? Kötü kimlikli, kinli, kasap kişilerdir kurban,
    kasap kişiler! Kalbi, kafası katliamları kabullenemeyen kültürlü
    kişiler kükrediler:-Kalkın kızıl kalpaklı kızanlarım! Kökensel
    kimlik kışkırtıcıyla kulisçiliğe kayıp klikleşerek karşıt kamplaşmalara
    kapılmayalım! Kendi kendimizle kavgaya kalkışıp kapışarak kırk kat
    kırılıp koparak küçülüp kenarda köşede, kuytu kıyılarda kadersiz,
    korunaksız kalmayalım; komünikasyon kurarak kalben kucaklaşıp
    Kuvayı-millici kimliklerimizle kavilleşelim, kahramanca katılalım
    kurtuluş kervanına! Kampinglerde kamplar kuralım, kafalarımızın
    köşesinde kördüğümleşerek kalan kötü kaderlerimizin kara kepazeliğini,
    korkularımızın kefaretini kazıyalım, kelepçeleyip küreklerle küldür
    küldür küreleyerek kaydıralım kayalıklardan kuytu koyakların
    karanlıklarına!.. Kuzeydeki Kolordu Komutanı Korgeneral Kemal'in
    kumandasında Kastamonu'dan Kırklareli'ne, Karabük'ten Kayseri'ye,
    Kırıkhan'dan Kütahya'ya, Karamürsel'den Kars'a kadar katar katar
    koşturan kara kuvvetleri konvoyundaki kıratlı kahraman Köroğlu'lara
    kavuşup karışalım, komandolaşıp kendir-kement kümeleşelim; küffar
    kalıntılarına karşı kendimizi koruyup kollayalım;kekik kokulu
    kırlarda kısrak kımızından kandırarak kafalarımızı kıyaklaştırıp,
    kilometrelerce karayolunu kağnılarla, katırlarla katederek; kökleri
    küflü, kimliksiz, kişiliksiz, kepaze kılıklı, kamga kamışlı, karamuklu,
    küt kolonlu, kösele kalıplı, kurtçul kuyruklu, kafatasçı, kırçıl
    kabasakallıları kovalım; küffarlarca kuşatılmış kentlerimizi,
    köylerimizi, kalelerimizi, kulelerimizi kurtaralım... Karaparacı,
    kapkaççı, karabatakçı, kazıkçı, komisyoncu komprador kapitalistlerle;
    kavuklu, kürk kostümlü, kaptan köşklü kervansaraylarda kahrolası korkunç
    kargaburunlu, kıçı kırık kılkuyruklu, kovuşturma kaçkını, korumalı kötü
    kalpli karaborsacı krallara karşı koyalım.
    Tümünü Göster
    ···
  5. 6.
    0
    @4 @5 özet geç bin
    ···
  6. 5.
    0
    Kepek kafalı küstah keller; kadife
    keseli kaktüslü körler; kaftanlı, kavuklu köftehorlar; kritik
    koşullarda keçileri kaçırmadan kırsal katmanlarda, kumsal kıyılarda,
    kamusal koylarda, küpeştesi kopuk kotralı, kalyonlu, kayıkhaneli
    körfezlerde köşe kapmacadayken; kitap kurdu kararlı kadirşinas kemaletli
    Kamile kadın, Kazım Karabekir Koleji'nin kampüsündeki kütüphanede
    kısaca kimyasal karışımlarda kıvamlaşan kibritin, kromun, kalsiyumun,
    kızamıklı kadavranın, kâr- kazanç kulvarında kalite kontrolünün; kargo,
    kasko, kambiyo, kart, kredi, kapasite, kaynak kullanımının kadir
    kıymetini kurşunkalemle kağıtlara kaydederdi... Kazançları
    karmaşık, keten köyneği kravatlı, kruvaze kıyafetleriyle keyifleri
    kıyak, kaprisli, kırkambar, kamuflajlı kalpazan kumarbazlar, kılıflı
    kumar kumpanyalarında komedili kokteyller kurarak, kucağındaki
    konsomatrislerin kıkırdamalarıyla, kıyıda köşede kalmış kiralık kantocu
    kadınların kıvırtmaları karşısında keyiflenip kahkahalarla kekik kokulu
    kadayıf, karamela, kurabiye, kağıthelvası, kestaneşekeri, kepçe kepçe
    kızartılmış kadınbudu, kadıngöbeği, kaynanadili, kapuska, kokoreç,
    kaşar, krema, kazandibi, karnıyarık, küncülü künefe, kereviz, keşkek,
    keşkül, konserve, keççaplı köfte, kimyonlu kısır kaşıklar; kakao, kahve
    köpürtüp, kasa kasa konyaklar, kutu kutu kolalar, kâse kâse kaymaklar
    kapışırlarken;Kürecikli Kamber kalfa, körü körüne kapılandığı
    kurt köpekli kapıda kabagüçle köleleştirilerek küçümsendiğinden, kürekle
    kazdığı küspe kokan küflü kümesin küllüğünde kanserleşen, kangrenleşen,
    kavruklaşan kekremsi kâbusunu kamçılar; karanlığa karşı korateş
    kıvılcımının küçücük katresini kandile koyamadığından
    kahrolurdu... Karşıyaka'da,
    Karasu'da, Kanlıca'da, Keşan'da, Kızılay'da kasıp kavuran kasırgalardan
    kurtulan kader kurbanları, kiremitli koğuşlarında klagib kayıtlı,
    kaygılı, kızgın, kuşkulu keyfiyetleriyle kalakalır; karabasanlı, kabuslu
    kalelerde kanlı kusmuk kusad, kefensiz kabirlere kimliksiz
    konulurlarken; koç katımı konaklarda, kazanç kapısını kurcalayıp krema
    kapan konuklarıyla keyfe-kader kadeh kaldıran kültür katliamcısı, korkak
    kozmetikçi, kedi kılıklı kabiliyetsiz, kapasitesiz kimi köstebek
    kasetçiler, kasetleriyle keriz karakterlerini karizmatikleştirmeye
    kalkışırlardı... Kelimeleri kırmadan, konuları kuşa çevirip
    kıvırtmadan konuşmalarıyla kamuoyunda kendi kişiliklerini kanıtlamış,
    karakterli, kaprissiz, kıdemli kuşaktan kalender karikatüristlere,
    kültür kurumlarını kuvvetlendirmeyen kitlelerin karanlık kuyularda
    kadersiz kalıp kaybolacaklarını kayıtlayarak, keskin kara kalemleriyle
    karaladıkları karikatürlerinde kartvizitçi kerataların kıçlarını
    karartıp kızartırlar; kestikleri kupürleri koleksiyonlarına kor, kalıcı
    kılarlardı... Korumasız Kemallerin, kefaletsiz Kerimanların
    keselerini, kamunun kasasını kemiren; kükürtlü küller kusarcasına
    kentleri kuşatarak kitleleri kasıp kavuran karaborsacı, kolonici,
    kalburüstü kesitten kartelci kodamanlar, kezzap karıştırılası
    konyaklarla kabalaşıp kızarak kazançlara kota koyunca; kaoslu kötü
    koşullarda kalıcılıklarını kaybeden kitapçılar, kırtasiyeciler,
    kafeteryacılar, kantinciler, kabzımallar, kasaplar, konserveciler,
    kolacılar, kurabiyeciler, köfteciler, kumaşçılar, konfeksiyoncular,
    kunduracılar, kuaförcüler, kömürcüler krizin kancasına kapılıp
    kepenklerini kapatıyorlardı... Kredi kartı kull***rın kerizce
    kazıklandıkları kanıtlanıp, Kredi Kartı Kullanmama Kampanyası kitleleri
    kuşattığında, Koçbank, kimi kredi kartlarının kapasitesini kısıtlayarak,
    kimilerini de kapatarak kendini korumaya kalkınca; Kelkit'in
    Koyulhisar'daki kükürtlü kaplıcasında kalan Koray Kurtoğlu, kredi
    kullanamadığından korkuya kapılıp kös kös kıvranırken; Korkut
    Kıratoğlu'nun kefilliğiyle korkularından kurtulup kurtarıcısını
    kucaklıyordu... Karasis Kalesi'nin kasvetli karanlığını keşfeden
    karaborsacı karaktersiz korsan kasetçiler, kaçırdıkları Kamelyalı kıvrak
    Kevser'i kelepir karyolada kucaklayarak keyifli kepazeliklerini
    kamufleli kameralarıyla kasetlere kaydedip, kan kusturucu kırkıncı
    konuşmalarında kasetin kopyasıyla karayazılı kontratı Kevser'in kucağına
    korlarken; korkunç komplo karşısında kulaklarına karsuyu kaçan, kafası
    karıncalaşan, karamsarlığa kapılan, kırk kez kulaklarını kapatıp
    kafasında kabus kaynatan Kevser kadın, komplocuların kazıklı koşullarını
    kamilen kabulleniyorken, kalp kifayetsizliğiyle kapaklanıp kasetçinin
    kucağında kalıyordu... Konağına, kolu kanadı kırık korumasız
    kadınları kapatan, koynunda kokain koklatan komplocu köktendincilerden
    Kıro Karadayı'yla kayırıcısı Kadim Koçakoğlu, kolları kelepçelenmeden
    karakoldan kaçıp kayıplara karışırlarken; kendilerini kare kare
    kameralara kayıtlayan kameramanlara, "keyfimizin kahyası mısınız?" karşı
    koyuşuyla küfrediyorlardı... Komplocuların kasetleri kamuoyunda
    kötü karşılanıp kınanırken; karyolalarında keyifleşen karı koca kaset
    konusunda kapışınca, kızan kocanın koyuverdiği küfürlü kelimeler
    kanatlanıp kavislenerek komşuların kulağına kaçtığında; küfürleri
    kabullenemeyen kadın karakola koşup, küfürlü kelimeleri kara kalemle
    komiserin karbonlu kağıtlarına kaydettiriyordu... Kabile
    kültürünün katı kurallarını koruyan kaynana, kayınbabayla kocanın
    kıskacında konuşamayıp kıvranan kadersiz, kısmetsiz kimi kumalarla,
    karayele kapılan kararsız, kontrolsüz, kuralsız kalabalıkta kendini
    kaybeden kimi kafası karışık kişiler, karmaşadan, kıskaçtan kurtulup,
    kendi kondusundaki kuluçkasında karakaplı kitaptan kara kehanet kuzlayan
    Karababa'dan keramet kapmaya koşarlarken; karine kutusunu kapan
    kârşinaslar, Karun'laşma kervanına katılıp keyifleniyorlardı... Kalamışlı
    Kirkor, Kayışdağlı Kevork, Kuzguncuktu Kamber, Kurtköylü Kemalettin,
    Küçükyalılı Keremullah, Karagümrüklü Kürşat, Kasımpaşalı koruk Kasım,
    Kağızmanlı Kalender, Keşanlı kavruk Kazım, Köyceğizi! körpe Kibriye,
    Keçiörenli kökçe Kamile konutsuzluktan kıvranır, karınları kuruldar,
    kart-kurt kazınırlarken; kazıkçı komprador kapitalistler, kıvırtıcı
    köçek komisyoncular kontratlığında Konut Kooperatifiyle, Köy-Kent
    Kalkındırma Kooperatifleri kurup; kanundan, kararnameden, kamuoyundan,
    Keremullah'la Kitabullah'tan korkmadan kandırdıkları kıt kazançlı, komik
    konutlu, kısıtlı-kötü koşullu kitlelerden kopardıkları katrilyonları,
    kayıtdışı kazançlarına katıp kasalarına koyuyorlardı... Kitleler,
    külüstür kondularda kuru, kısır kahvaltıları, karalahanalı, karabiberli
    kömbeleri, közlemeleriyle kalıp kırgınlıklarını, küskünlüklerini
    konuşurlarken; kamu kurumlarında koordineli kadrolaşan köktendincilerin
    kanalıyla kamu kuruluşlarını kırtıklayıp kovuşturma kazanında kaynayan
    kartelci Kandemir'i, körolası kongreci kalantorlar kurtarıyorlar; kârlı
    Kimpaş'ım, Kimsan'ın, Kepez'in kapısını kilitleyip kırkbinlerce kafa,
    kolemekçisini kapıönüne koyuyorlardı... Kamuyu Koruma Kurulu'nun
    kazıkçıları kayıran kahrolası kararı, Kamu Konseyi'nce de kabullenilerek
    kesinlik kazanınca; karara kayıtsız kalamayan karakteri kavi, karatede
    kara kuşaklı katip Kamuran, kalemini kırarak Konsey Konağı'nın
    koridorundan köşedeki kürsüye kayıp, kitleleri koruyan kısa konuşmasını
    kurguluyordu:-Kaytanbıyıklı, karayağız kardeşlerim, koçlarım !Kartelci,
    kapkaççı, kurnaz köftehorlar karşısında kaygılanıp korkarak kaskatı,
    kupkuru kalakalmayın! Kazıkçıların kotardıkları krizlerde kerizce
    kazıklanmayın! Kafanızı kullanın, kucaklaşıp kaynaşın; köpeksiz köyleri
    kolayca kolaçanlayıp kuzu kapan kazıkçı, krizci, kapçıkağızlı kurtlara
    karşı kendinizi koruyun!... Kitleler, kasvetli karda kışta
    kazaksız, kabansız, keçesiz, köyneksiz, kısbetsiz, kıraç, kurak,
    kabristansız, kenefsiz, künksüz, kanalizasyonsuz kubur kokan köylerinde
    karınca kararınca kurabildikleri küçücük kagir kulübeleriyle, ker***
    konutlarında kap- kacaksız, karma-karışık kavşaksız, kulvarsız,
    kaşarsız, kolasız, köftesiz, katıksız, kalorisiz, kasnaksız, kevgirsiz,
    kömürsüz, koleraya karşı korunaksız, kıtlık kıranlıkla kıt kanaat kerhen
    konaklarlarken; Kurbağalıdere'nin köprülü kavşağında kurulan Kuran
    Kurslarını Koruma Kurulu'nun Kongresinde Kaplancı Kadılar'ın kokuşmuş
    kararıyla kadınları, kızları Kılık Kıyafet Kanunu'na karşı kandırıp
    kasidelerle kafalarını karıştırarak kılperestlik konumunda kara
    kıyafetlerle kapatıp, Keremullah korkusuyla kıskaçlayarak kalplerini
    kararttılar... Kutsal kitap Kuran-ı Kerim'i kullanarak
    kıblegahları kazanç kapma kulvarına koşan kepaze köktendinciler;
    kıyamette kaynayan katran kazanına konulma korkusuyla, körpe kızlarla
    kucak kucağa kalma kandırmacasıyla körükleyerek kışkırtıp kudurttukları
    kalpleri köreltilmiş kıytınkçılar; kaba, kara, kırçılsakallılarla
    koalisyon kurarak katliam kampanyalarıyla kümeleşip, kuşlukta kıyama
    kalkışarak, Kemalist Karafakioğullarını, Kaftancıoğullarını katledip
    kitleleri korkutarak keyiflerini kaçırdılar.
    Tümünü Göster
    ···
  7. 4.
    0
    Kitaplarda kâşiflerin keşfettikleri kâinat kurulurken,
    karşı karşıya kalan kaplanlar kunduzlara kükrer; keyifleşen kalın
    kalçalı küheylanlar kısraklara, küp karınlı kadanalar katırlara kişner;
    köpüklü kırılgan kutuplarda kefallar köpekbalıklarına karşı kalkanlaşır;
    kara-kuru kaplumbağalar karabataklara kostaklanır; kör kösnüler
    kumlarda kıpırdanır; kaşağısız, kayışsız karakaçanlar karacalarla,
    kırlangıçlar kelaynaklarla, kazlar kerkenezlerle, kediler kıtmir
    köpeklerle kırıştırırlar; kokarcalı kıraçlarda köstebekler, kelebekler,
    koalalar kaçışırlar; kevenli kırlarda keçiler, koyunlar, kuzular kolsuz
    kepenekli Keloğlan'ın kavalına karşı kıkırdarlar; kalçaları kalınlaşan,
    karınları kabaran kurdeleli kızlar, kadınlığa karışırlar; Kozanlı Kadir
    kemanını, Karslı Kadri kopuzunu, Kırklarelili Kıpti klarnetini,
    Karadenizli Kudret kemençesini, Kemahlı Kamer kavalını konuştururken;
    kutnu kumaş kostümleriyle kaldırımdaki kuryeli kalabalığa karışan
    kız-kurusu kıvrak Kübra kadın, kaynanası kaşarlanmış kösnül
    Kadriye'yle koejde kol-kola kabarık kalçalarını kıvırıp, kimse
    kuşkulanmadan Kernekli Kastelli'nin kuzeni Karaoğlan'a karagözlerini
    kırpar, kırıtırlar; kürdanlarıyla kalem kaşlarını köreltip koçeri
    klipleriyle kafaları karıştırır, kızılca kıyametler koparırlarken,
    karagözleri kamaştıran kumral kızları Kamran'ı Kazanova Kaan'a
    kakalarlar; komplimana karaktersizlerle kırıştıran kafadan kontak kimi
    kadınlar, kabaran karınlarını kürtajla küçültüp kılıbık kocalarını
    kandırırlarKocamustafapaşa'yla Kösemsultan'ın kıymetli kerimeleri
    Kısmet, kısmetli kumbaracı Kazancıoğlu'yla Köprüaltı'nda kıvançla
    kumrulaşırlarken; konservatuarın kafesinde karşılaşan Kerim'le Keriman
    kardeşçe kucaklaşsalar da, Kerim'in karısı Kumru kesinlikle kabullenmez,
    kıskançlıktan kudurur; kaktüslü kadınlar, Kordonboyu'ndaki Konak
    Karate Kursu'nda kafa-kol koparırcasına kapışıp kendilerini kanıtlarlar;
    kavgacı kaypak kayıkçılar kaygan kulvarlarda kaykaylarıyla
    karşılaşırlarken; karşıt kutuplardaki kulüpler, küme karşılaşmalarında
    kıyasıya kapışırlar; kozasından kurtulan kızılipekler, kırmızı
    karanfillerle kenetleşir; Kızılay Kurumu'nun koordinesindeki kozalaklı
    kermeslerde kalpaklar, kazaklar, külotlar, kanaviçeler, kukalar,
    kuklalar, kiviler, kuleler, krakerler, kokoreçler, kartpostallar, közde
    kavrulmuş kabuksuz kestaneler kapışılır; kitaplar kapaklanır, kimlik
    kartları kaplanırken; küreselleşmede klasman koşusuna katılan Kaya
    kardeşler, Kazasker'de Kampüsistan kurmaya kalkışırlarken; kompleksli
    kakavan Kerimcan'la kayınbiraderi Kayahan, kıskançlık kriziyle
    kahırlanıp kuruntuya kapılırlar; Kavaklıdere Kasabası 'nın köy
    kahvesinde köylülerle karşılıklı konuşup, kulpu kırık kupayla kahvesini
    köpürteten kornacı Kömüşemmi, kendisine kulak kabartan kahveciye
    kızar;Kuran-ı Kerim' ikem-kümlemeleriyle köylüye kıraatleyen köselesi kabartılmış
    kara kunduralı kodoş Kürşat'ın konuşmasını kimse kavrayamaz; Karahanlı
    kanaatkar, kibar, kandilli kadınlarla, kakülleri kıvırcık kuşdili!
    kızlar, Kaymakamlığın köylerde kurduğu kurslarda kilimler, kazaklar
    kotarıp, Kızılırmak kaynağından kaldırdıkları kırbalarını kilitsiz
    kilerlere koyarak, kamışlı, kendirli, kıraç kırlarda kelek kavunlar,
    karpuzlar kemirirler; karaciğer kanserinden komalık konumundaki küçük
    kardeşi Kalender'in kıvranmaları karşısında kalakalan koptik Korhan'ın
    karagözlerinden kıvılcımlaşan korkunç kabusu karanlığa karışırken;
    kodaman kapitalistler, komple konforlu konaklarında kolonya kokulu
    kerevetlerine kurulur, keman konçertosuyla kadınlar korosunun keyifli
    konserlerine karşı kristal kadehlerini kaldırıp, kahvelerini
    köpürtürler; Krallar, Kraliçeler Kulübü'nde kredi kapmak konusunda kaç
    kez kıvırtmaya kalkışan kürkçü kalleşler, kırk kat
    klagibleşmiş, klişeleşmiş
    kahrolası kötü kişiliklerini kaldırıp köşeye koymazlar;kıtaları
    kar kaplayınca, kontratak'a kalkan kelepir kamyon kaçakçısı kotrabanlar,
    Kapıkule Kapısı'ndan kaçırdıkları konteynerleri, Kömürhan Köprüsü'nden
    kaydırıp Kilis'te kara kapılır, kışlanın kuzuneli karakoluna
    kapatılırlarken; kimbilir Kozluk'taki kümeslerden kanadı kırık kaç
    kazla, Kahta'daki koralardan karnı kabızlı kaç katır kapıları kırarak
    kekikli kırlara kaçarlardı... Küçük körpe kızları kaçırarak kul
    kılıp köle kullanan kapkaççı kadın korsanları, kentin kuytu köşesinde
    karşılaştıkları karakol komiserini kasaturayla korkutup kaçarlarken;
    karaciğere konan karasinekler, Kuşadası'ndan kanatlanıp kalkarak
    Kozyatağı'na konan kuğu kuşları, kafes kaçkını kınalı keklikler,
    kumrular kıvrak koşumlarla kendi kovuklarında kabarırlar; kurt
    kurtluğunda kalıp kızgınlaşarak körpe kuzuları, karnı kuzucuklu
    koyunları kapardı... Karlı kaldırımda koşarken kundurası kayıp
    kapaklanan Kuriş'in kafası kanayınca, kaldırımdan kapıp kaldıran Kutsi
    Kubibay, Kuriş'i kucaklayarak karşıdaki Kavacık Kliniğine kavuştururken;
    karabacaklı karıncalar, kanca kıllı kirpiler, kıl kuyruklu keltoş
    kırkayaklar karşı kıyıların karanlığında kavislenerek kıvrılan kumsalda
    kıpır kıpır kıpırdarlar; korkunç kobralar, kocaman kertenkeleler kil
    katmanlı kesekli kırlarda kıvrım kıvrım kıvranırlardı... Kopenhag
    kriterlerinden kolayca kaçan, kritik konulan konuşmaktan kaçınan
    kıvırtmacı Kandıralı kekeme Kerimoğlu, kibirli kudretli Kuzguncuktu
    kıranta korkuluk Kibaroğlu, kürk kaçakçılığında kılavuz kaptan kullanan
    kancaburunlu Karadenizli kambur Kavrukoğlu, kahkahacı Kadırgalı kulağı
    kegib kabadayılardan kaçık Kasapoğlu, koca karınlı Kumkapılı kaptan
    Kamiloğlu, Kırşehirli kikirik Kabiloğlu, kışla kaçkını kasketli komik
    Köseoğlu; kukla kalpaklı, kalın kaşlı, kulakları küpeli, kehribar
    kostaklı, kravatı kaytanlı, keplerinin kenarları kıvrımlı kırk kafadar
    kaltaban; kurbanlık koç kesip közde kebap kızartarak, klimalı,
    kaloriferli, kalebodurlu, kartonpiyeri!, korneşli, konforlu kız kuleli
    köşklerindeki kadife kumaşlı, kozmetik kokan koltuklarında konken
    kotarıp kupa kaldırarak, kendi karmaşık kompozisyonlarında; kuramsal
    konjonktürde kitlesel kümeler, kültürel kanallarla klanlaşıp kavmiyetle
    kabileleşirler;kozmolojiselli, küreselleşmeli, kapitülasyonla,
    konfederasyonlu, kamutaylı, kurultaylı, kapitalli, konsolideli, koyun
    kopyalamalı kolonlamasal, kategorisel, küresel, kamusal, kurumsal,
    kanunsal, kalıtsal, kuralsal, kutsal kavramları kavrama konusunu
    kurcalarlar; kurcaladıkça 'kırk küp, kırkının da kulpu kırık küp'
    Karmaşasıyla kavram kargaşasına kapılıp kafaları kördüğümleşerek
    karışır, kararsız kalırlardı.
    Tümünü Göster
    ···
  8. 3.
    0
    şaibeli bin klitoris terk...
    ···
  9. 2.
    0
    yarın gece anlaşabiliriz
    rezerv
    ···
  10. 1.
    0
    artık huurmsun serbestlik istiyosan özel mesaj at yoksa geceliği 20 tl den satarım acımam.
    ···