1. 1.
    +3
    http://inciswf.com/yakisiyormusana.swf
    ···
  2. 2.
    -1
    aslına bakarsanız böyle şeylere hiç inanmazdım. yaşansa bile yine mantıklı bi açıklamalarının olabileceğini düşünürdüm.
    o kadar büyümeye başladı ki olaylar, kafayı yememek için kendimi zor tutuyorum
    ···
  3. 3.
    -1
    12.03.2013, sabah saat 9.30, evin yanındaki marketteyim. Cebimde az biraz bozuk para var. Marketin içinde geziyorum. Limonlu ice tea ve bikaç parça yer fıstığını elime aldım. kasaya yöneldim. Kasaya koydum ürünleri. Kasiyer kadın okurken bi elim poşeti tutuyor, bi elim cebimdeki bozuk paraların oluşturduğu kabarıklığı okşuyor. Cebimde ne kadar bozuk para varsa döktüm kasaya. Para 4 tl küsür bi civar arttı. Cebime koydum. altımda güzel kumaşı olan bi adidas eşofman. Telefonum ve cüzdanım yanımda değil. Poşetlediğim ürünleri alıp marketten çıktım. Eve doğru yöneldim ve yürümeye başladım. Yürürken derin derin nefes alıp arada sırada gördüğüm dış dünyanın temiz oksijenini içime çekiyordum. Daha sağlıklı bi bedene kavuştuğumu hissedebiliyodum. Eve yaklaşır olduğum zamanda, işte yürüdüğüm bu kısa ama yorucu yol bitti diye düşündüm. Ve eve geldim. Evin merdivenlerini çıktım. Ama bi terslik vardı, anahtarlar cebimde değildi. Anahtarları almayı unutmuştum. Bikaç kez sinirle karışık şekilde kapıyı tekmeledim. Sonra kafamı kapının demirlerine koyup naptım ben dedim. 30 saniye öyle bekledim, kapının camından içerdeki ayakkabılığı inceledim. Evet, bi hareketlilik vardı, hırsız dedim, deliler gibi sinirlendim. Bağırdım bağırdım, aç şu kapıyı be adam dedim. Ama beni duymadı. Buradan çıkışın yok dedim. Hareketlilik gitmişti ama sanki hiçbi yere yürüyerek uzaklaşan birisi yoktu. Enteresandı…
    ···
  4. 4.
    -1
    Doldurduğum bardağı sağ elimle kavrayıp ağzıma zütürdüm, ve hafif hafif yudumladım. O arada sol elimle de paraları koyduğum cebimi yokladım. Bardağı hızlıca indirdim. Cebimin içini kontrol ettim, paralar yoktu. Şaşırmıştım, düşürmüş olmalıyım dedim, paraları bi yere koymadığımdan emindim. Yapıcak hiçbi şey yoktu. Neyse dedim. Dikkatimi başka yere vermeden oyun videosunu izlemeye devam ettim. Bi gözüm videoda, bi gözüm telefonda, bi elim bardakta, bi elim mesajlaşmada… whatsappa bakıyorum, samimi bi arkadaşı çağırmalıydım. Dinlere ve tanrıya pek inanmasa da üç büyük ilahi dini de avucunun içi gibi bilen, ilahiyatçı din bilgini bi arkadaşımdı. Çağırdım, peki gelirim yazdı. 30 dakika geçti, kapı çalındı. Bulunduğum yerden doğruldum. Odanın çıkışına döndüm yüzümü, bedenimi çok değiştirmeden soğuk adımlarla odadan çıktım ve evin giriş kapısına yöneldim. Otomatiğe basıp açtım kapıyı. Arkadaşım içeri girdi. Adı arif. Her zaman güler yüzlü bi insan olmuştu kendisi ama nedense o an fazla gülümsemiyordu. Çok soğuk selamlaştı benimle ve girdi içeri. Koltuğa oturdu, nasılsın ne var ne yok demeden dışarı çıkmak istediğini söyledi. Neden diye sordum, gerçekten bilmiyorum ama dışarıda olmamız lazım dedi. Gerçekten enteresandı. Açık havada bulunmayı pek seven bi insan değildi. Israr ettim, neden dedim. Ama o da ısrarla bilmediğini sadece çıkmamızın kesin şekilde gerektiğini söyledi. Enteresandı. Ayağa kalktı hafiften, kapıya doğru yöneldi, yürüdü yürüdü. Yürürken bi anda durdu. Baktım yüzüne, noldu dedim. Garip bi his var içimde dedi. Ürktüm ilk başta…
    ···
  5. 5.
    -1
    aslına bakarsanız korkmamaya çalışıyorum. korktuğum zaman daha da yakama yapıştıklarını hissedebiliyorum. onlarla birlikte yaşadığım zaman zarar almıyorum. korktuğum zaman onları tenimde hissediyorum. ne kadar korksam bana o kadar yakın oluyorlar. ama ney ve kim? bunu bilmek aslında çok basit ama bi o kadar da zor. bunlar dünyamızın çokta dışında olan şeyler değil
    ···
  6. 6.
    +1
    kafan mı büyüyor ne diyorsun anlamadım git bi doktora
    ···
  7. 7.
    0
    yaz lan uykum geldi amk
    ···
  8. 8.
    0
    şizofreni.avi
    ···
  9. 9.
    0
    rezxzzzzz
    ···
  10. 10.
    0
    Korkuyorum panpa anlatma
    ···
  11. 11.
    0
    ne zaman girecek vizyona söyle de gidelim
    ···
  12. 12.
    0
    önlerden reserved temel eserlere girebilir ama pampa cok detay verme yok sol elimle ice tea falan edebiyatcimisin betimleme uzmani ilan ediyorum seni
    ···
  13. 13.
    0
    paranormal değil pgibolojiktir şizo panpa
    ···
  14. 14.
    0
    anlat lan 9 da ders var bi iki bişey okuyup derse gideyim bari panpağğ
    ···
  15. 15.
    0
    sonra ne oldu
    ···
  16. 16.
    0
    reserveleddin isyanoglu
    ···
  17. 17.
    0
    Anlatsana yarram hadi oç
    ···
  18. 18.
    0
    Anlam veremedim. 14 yıldır tanıdığım arkadaşım ilk defa bu kadar enteresan davranıyordu…

    Şaşkın şekilde ariflerin binasına doğru yürüdük. Yüzünde anlam veremediğim bi ekşilik vardı arifin. Yürürken bi robot gibi hiç yürüyüş tarzını değiştirmeden yürüyordu…

    Eve geldik sonunda. Arif kapıyı açtı, içeri girdik. Arif hızlıca lavaboya koştu, musluğu sonuna kadar açmıştı, sesi salondan duyuluyordu. Elini yüzünü kurulamadan daldı odaya direk ve karşımdaki koltuğa oturdu. Şunları anlattı: “uzun zaman geçti üstünden ama hala o duyguyu hatırlıyorum. Eski hocam şeytan arındırma işlemi yaparken beni yanına zütürürdü ara sıra. En güvendiği öğrencisi bendim. Yıllardır bu işlerle uğraşmıyorum ama şeytan çıkarma yapmak için gittiğimiz evlerin içindeki insanı boğan o hisi çok iyi hatırlıyorum. Evinde beni rahatsız eden öyle bi his vardı. Hissi anlatmam gerekirse, kendinden bikaç santim uzakta yaşıyor gibi oluyorsun, biraz daha zor nefes alıyorsun ve daralıyorsun. Bunu herkes hissetmez.”
    Etkileyici bi hikayeydi, gülümseyip burnumla hıh yaptım sadece…
    ···
  19. 19.
    0
    Balkona çıktık, iki dal sigara çıkarttı, birini elime sıkıştırdı. ilk kendi sigarasını yaktı, sonra çakmağı bana uzattı. Yaktım sigarayı. Dumanla beraber doğayı gözledim. Sonra hayallerimde gözümün önüne bazı şeyler getirdim;

    Arif: çok sempatik, komik tipli, zeki, çocuk ruhlu 27 yaşındaki esmer bi arkadaştı.
    Bizim evin yan tarafında oturan melike: yuvarlak yüzlü, sevecen, temiz kalpli, kumral, 22 yaşında, ailesiyle yaşayan kendinde bi kızdı.
    Bizim evin yan tarafında oturan aslı: uzun boylu, esmer, asaletli, bakımlı bi türk kızıydı. 25 yaşındaydı, dedesi ve 17 yaşındaki kız kardeşi didemle yaşıyordu.
    Çok yakın arkadaşlarımdan mert: sık sık bizde kalır, hemen hemen ev arkadaşı gibi bi şeyiz. 26 yaşında, kumral, temiz yüzlü, hafif yakışıklı, 180-185 boylarında, fit fizikli eğlenceli yaratıcı bi çocuktu.
    Ben: uzun boylu, yakışıklı yüzlü, kumral, sporcu-iyi fizikli, sessiz bi tiptim. Çok konuşmam, farklı bi havam vardır insan içinde. Olgun birisiyimdir, olayı sessizce izlerim ama yorum yapmam.
    ···
  20. 20.
    0
    Doğaya bakıp her zaman yaptığım gibi sessiz düşünürken arif bi anda: “bugün bende kalabilirsin” dedi. Gülümsedim ve: “arif güven bana düşündüğün gibi bi şey yok ortada, böyle şeylere inanmadığımı bilirsin, elbet vardır mantıklı bi açıklaması” dedim. Arif biraz duraksadı, ardından: “senin gibi düşünen onlarca insan şuan pişman, yada geç kaldı” dedi. En ufak bi korku oluşmadı üstümde. Sadece hafif gülümsedim…
    ···