son günler de yaşananlar ve korku imparatorluğu

bu aralar yoğunluktan dolayı sözlükte fazla vakit geçiremedim ve sadece okur olarak sözlükte takıldım ülke gündemi ve sözlük gündeminde yaşanan olaylar hakkında bir kaç şey söylemek istiyorum. şimdi ülke gündemi ile yaşananların ne alakası var demeyin çok alakası var. işimiz siyaset değil eğlenmek ama siyasi amaç içermeyen bu yazıyı okumanızı tavsiye ederim biraz farklı bir pencereden yaşanan olaylara değinelim...

yazıma medya kısmından başlamak istiyorum. medya bağımsızlığından söz edilemeyen şu zor günlerde tarafsız olduğunu iddia edenler bu halkı ya salak sanıyorlar ya da insanları kandırmayı çok iyi öğrenmişler. şöyle ki artık ne yemek yiyeceğimize, hangi ürünleri alacağımıza neleri düşünüp neleri düşünemeyeceğimize biz değil televizyon karar veriyor. dolayısıyla medyayı kontrol edenler aslında halkı kontrol ediyorlar. insanlar kendi kararları ile değil televizyonlar aracılığı ile bilinç altına yerleştirilen düşünceler ile hareket ediyorlar.

düşünsenize 18 yaşında bir genç kendini şarkıcı sanan birine internet üzerinden hakaret etti diye göz altına alınıyor. şikayet eden şahıs şikayetini geri almayıp 18 yaşında bir genci hapse attırıyor. hakaret hoş değil ama yapan 18 yaşında bir genç çocukluktan daha yeni çıkmış. bu kadar tahammülsüz bir toplum haline geldik. peki nasıl bu hale geldik ? bu sorunun cevabı basit şu an böl ve yönet taktiği uygulandığı için insanlar öyle bir ayrıştırıldı ki tahammülsüzlük başladı.

gelelim cevahir olayına; yaşananlar hoş değildir ve liseli ergenlerin yaptığı bir hatadır ama insanlar da hata yaparak doğruyu bulurlar. onları "sizinde ananız bacınız var" diye eleştirmek ise tam bir salaklıktır. madem öyle; o eleştiriyi yapanlarında anası ve bacısı var. bir bara gidip iki bira içtikten sonra bir kızla kesişmesinler ne de olsa onlarında anaları bacıları var. daha sonra eve gidip sevişmesinler ne de olsa onlarında anaları bacıları var. onlar sadece kendilerine dayatılan hayatı yaşamakla meşgul olsunlar burada kafa açmasınlar.

abd - türkiye final maçında 20 kişi başbakan'ı protesto ettiği için önce bilet numaraları bulundu daha sonra kredi kartı bilgileri ve en sonunda da haklarında soruşturma başlatılıp gözaltına alındılar. oldu herkes eyvallah desin başını önüne eğsin. en büyük yanılgıları ise burada başlıyor; bizim milletimiz hiç bir zaman kimsenin önünde diz çökmediği için, boyun eğmediği ve özgürlüğüne düşkün olduğu için bugünlere kadar geldi. bugünden sonra böyle gider mi evet bugünden sonra da böyle gider. özgürlüğüne düşkün bir toplumuz ve özgürlüğüne düşkün toplumlar sabırlıdır son noktaya kadar dayanırlar ama özgürlüklerinin elinden alınacağını anladığı zamanda gerekeni yaparlar.

kısacası değindiğim dört olay birbiriyle bağlantılıdır ve bu olaylara kelebek etkisi diyebiliriz. yaşanılan bir olay bütün bu olayları tetiklemiştir.