istanbul Bağcılar'da yaşıyordum. Mutlu ve keyifli günler geçiriyorduk henüz milenyum olmamıştı. Cartel dinleyip kürt çocuklarını uyuz ediyor ve misketlerini çalıyorduk. Tasolarını köküp oyuncu kartlarını zorla ellerinden alıyorduk. Bizi kovaladıklarında hep aynı şeyi söylüyorduk. ''Gel gel Cartel'e gel.'' Böyle saçma bir huur çocukluğu döneminden çıkmak bir hayli zordu elbette ama o dönemler keyifli olduğu kadar da tehlikeliydi.

Bağcılar sokakları uyuşturucuyla ve torbacılarla iyiden iyiye pislik noktalarına dönüşmeye başlamıştı. Biz Apti abinin o güzel akşam sohbetlerinden delikanlı olmayı öğrenirken ; kürt çocukları da tuğlalara işiyor, eminemin kendi gibini yaladığı yalanını çoktan yiyerek sokak ortasında omurgalarını kırmaya çalışıyorlardı.

devam etmemi isteyen arkadaşlar kendilerini belli etsin.

Akşamlar bir garipti. Akşam ezanı okunurken ... bey/hanım acilen eve bekleniyorsunuz sesleri duymuşcasına evlerimize koştuyor, ellerimizdeki güzel misketlere bakarak evlerimize giriyorduk. Annelerimizin yemekleri daha bir lezzetliydi, bakışlarımız daha bizdendi sanki. Babalarımız daha içten suratlarımızı giber atardı. Ama yine de sabah uyanınca beyblade'i izler babamızı kötüler takımındaki ossuruklu muallaklere benzetirdik.

Alt katlarda hep kürt kardeşlerimiz otururdu. Çok kalabalık oldukları için merdivenler kürt ayakkabılarıyla doluydu her seferinde ama her seferinde biz de onlara okkalı bir tekme atar ve onların bir alt kata yuvarlanışlarını zütlerimize parmaklar ata ata izlerdik. Ta ki garip olayların başladığı güne kadar. Sokağımızın en harbici en ciks en janti abisinin kaçırılmasıyla bu büyülü gerçeklik toplumsal bir soruna dönüştü.

jilet ahmet sevdiğimiz bir abimizdi. janti adamdı, adabı giyinmeyi çok iyi bilirdi. mesela ben bilmem.
çok gülerdi, ben gülmem.
bu kapıdaki arkadaş abi köye para dediğinde sırtını dönerdi. ben dönmem.
agop, abi beni kapıdan al dediğinde dalga geçerdi. ben geçmem
jilet ahmet sevdiğimiz bir abimizdi ama parayı da bi tuhaf dağıtırdı.
ne varsa elinde gene döner dolaşır onun elinde kalırdı. benim kalmaz.
bizde para masaya konur. herkes ihtiyacı kadarını alır.
jilet abim silahını addıbına taşıtırdı. ben silahımı saklamam.
abim bu masaya şöyle fiyakalı, ama biraz da yamuk otururdu. ben arkamı arkadaşlara verince, şöyle yaslanırım bi geriye.
koltuk sende kalsın kardeş, arkamda durma yeter.

Trend kokusu alıyorum

O zamanlarda hakkaride de kahraman askerler turkce bilmeyen kurt cocuklarina ne mutlu turkum diyene sozunu ezberletiyordu

değiştirmiş diyen arkadaşlar var. hikaye benim hikayem oğlum neyini değiştireyim?

Apti abi haftalardır kayıptı. Kendisi Yozgat sorgun'lu idi. Babası ise bağcılar ülkü ocaklarının ileri gelen isimlerindendi. Bu apti'nin burnu taktan ayrılmazdı. Sürekli kürtlerle kavga halindeydi ve her geçen gün yeni düşmanlar ediniyordu. Çok söyledik abi yapma etme bu işin sonu hayır değil bak işler karışacak diye. Diyeceksiniz ki ulan çizgi film izliyonuz bu ciddi işler ne falan. Beyler o dönemlerde çocuklukla delikanlılık arasında sıkışıp kalmıştık. Bu ciddi işler bizi kendine çekiyordu. Kavgalara girmek mahallede sivrilerek nam duyurmaya çalışıyorduk. Devlet-millet işleri gibi o yaşta hiç gibimizde olmaması gereken şeyleri binler gibi rüyalarımızda dahi görüyor birbirimiz gaza getiriyorduk.

Burada dipnot verelim : 10 yıl sonra Bağcılar'da azınlık durumuna düşecektik. işte bu durumun en başına döneceğiz beyler sizinle. Elimden geldiğince yazmaya çalışacağım işlerim var. Ama hikayeler tamamen gerçek.

Bizim apti abi ile kürt vedat'ın aynı kıza aşık olduğunu biliyorduk : bakkalın kızı ayşen. Böyle sapsarı saçları kalçalarına kadar uzanan mavi gözlü bi yengemizdi. Hakkaten güzel bi kızdı beyler lise dönüşlerinde bunun elindeki kitaplar saçlarına bağladığı kırmızı kurdele... bütün erkeklerin gözü bu kızdaydı. Ama büyük ihtimalle (hikayenin devamında açıcaz bunu) o da bizim apti abiye aşıktı. Bu üçü aynı liseden. Yaşlar aynı. Tabi o zamanlar çıkma sevgili olma işlerini geçtim gözlerine bakmak cesaret isterdi. Apti abi de şimdi allah için bakamazdı bunun gözlerine. Vurgundu amk kızına. Neyse bu olaylar böyle devam ederken biz yine sokakta top peşindeyken laaan huur çocukları aptiyi dövüyor yetişin laan diye bir nidayla yıkıldı ortalık. Lisenin önünde kürtler aptiyi sıkıştırmıştı.

istanbuldan sonrasını okumadım

akşam devam edicem beyler işteyim olayları hatırlamaya çalışıyorum bi yandan yazıyorum zor yani. akşam burda olun devam edelim. son part tam istediğim gibi olmadı onu hallederiz hadi eyvallah

Trend nasil kokuyor?

https://www.youtube.com/watch?v=H7sVwJYNAzQ

Bizim vedat ayşen'e açılmış. Ben seni seviyor gibi aşırı türkçe ifadelerle kıza açılmıştı orul orul kaynanasını kemçürdüğüm. Tabi kız apti'ye meyilli ama onun cesaretsizliğine ders vermek için midir bilmem vedat'a tamam diyor. vedat tabi zafer işaretleriyle herbiji ayşen diye diye havalara zıplıyor. Bizim apti abinin kulağına gidiyor bunlar. Adam nasıl bir yıkıntı yaşadıysa o an olduğu yere çöküyor iki dakika sessiz sedasız. Sonra okul çıkışı çıkıyor bunun karşısına bir kafa derken o anı beklermiş gibi 25-30 dalama huur çocuğu bunun üstüne. Kavga dövüş yetişiyoruz tabi mal gibi dayak yiyoruz biz de o gün orda.

Apti abi hem kızı kaybetmenin hem dayak yemenin yenilgisini hiç üstünden atamadı beyler önündeki maçlara bakamadı cezayı almıştı bi kere. Mahallenin bütün havası bütün huzuru bozulmuş annelerimiz sokağa göndermez olmuştu. Beyler işte o günlerde bir hafta sonuydu okulun oralarda dolaşırken bu ayşen ile vedat'ı okulun arka bahçesinde konuşurlarken gördüm. Başladım bunları dikizlemeye ama omuriliğimi gibseydim de izlemeseydim.

Bunu bir yerlerde gordum gibi

Rezz ayrıca @syzgt6 panpa için resimdeki kızlara 3 posta

Vedat bizim ayşen yengeyi duvara sıkıştırmış zorla öpmeye çalışıyor kız ise buna direnmekle birlikte istemiyormuş gibi de durmuyordu. Bu durum karşısında kafama 35'lik rakılar yemiş gibi sendeledim. izlemeye devam ediyordum. Ayşen ablanın üzerinde kırmızı siyah diz altı bir eteği vardı onu giymiş üzerine mavi bir askılı t-shirt geçirmiş ve saçlarına mavi bandana takmıştı. Vedat eteğin altından kıza dokunmaya başladı. Elleri kızın pürüzsüz ve sıcak bacaklarında gezerken aklında belki de apti'yi ekarte etmenin saf dışı bırakmanın zevki vardı. Ama ayşen bunu bilmiyor muydu amk kızı güce mi değer veriyordu diye düşünüyordum.

O zamanlar istanbul şimdiki kadar kalabalık olmadığı için rahatlıkla boş alanlar bulunabilirdi ve bulunduğunda saatlerce yalnız kalabilirdin. Gelen giden yoktu o yüzden. Çocuklar sokakta oyun oynamaya devam ediyor aralarında küfürleşiyorlardı. Ben zütüm zütüm kaçmak uzaklaşmak istiyordum ama olacakları da merak ediyordum. Vedat kızın bandanasını çözmüş saçlarını okşarken kızın da verdiği tepkiden eser kalmamıştı.

Birden ensemde buz gibi bir tokat hissettim. Tam dönüp anasını laciverde boyayacaktım ki döndüğümde arkamda olanın tahmin ettiğiniz kişi olduğunu gördüm. Apti abi sırıtarak bana bakıyordu. Olanları görmemiş olacak ki oldukça rahattı.

- Napıyon oğlum burda hayırdır kimi kesiyon?
- Yok abi ne kesmesi sokakta canım sıkıldı oturayım dedim biraz burada
- Dur bakayım kim var or...

Cümle bitmeden kalp atışlarım zütümden soğuk terlere dönüştü.

Avanak apdi kizi kacirmasin

bir iki part daha atarım bu gece.

Trend kokuyor

Evet beyler devam ediyorum. Rezleri alın

Rezzzzzz

Rez pnp kızlara 3 posta

Rez panpa