21 yaşındayım. Beyaz tenli, hafif tombul, balık etinde biriyim. Harika bir zütüm var. Vucudumda tek kıl bulunmaz. Haftada bir tüy dökücü krem kullanırım. Yarak hastasıyımdır. Ufak yaşlarda tuvaletlerdeki kabin deliklerinden yandakilerin yaraklarını seyrederdim. Ama hiç bir zaman yarağın nimetlerinden yararlanma fırsatım olmadı. Ta ki geçen seneye kadar… 15 günlüğüne Halamın yanına Mersine gittim. 2. gün halamın eşinin babasının ani ölümünden dolayı evdeki herkes Ankaraya gitmek zorunda kaldı. Yalnızdım. ilk gün sitedeki havuzda geçirdim tüm vaktimi… Tanga ve mayo giymeye çekindiğimden şortla güneşlenirdim. 2 gün içinde bayağı yanmıştım. Yaz ayında evdeki buzdolabı bozulunca rehberden servis çağırmıştım. Ertesi gün gelebileceklerini söylediler. Ertesi gün kalktığımda içim yanıyordu. Markete gidip alışveriş yaptım. Eve dönüp direk halamların odasına girdim. Halam 45 yaşlarında tombul bir kadındı. Onun çekmecesini karıştırdım ve dantelli külotlarını buldum hemen üstüme geçirdim. Aynada kendime baktım, harika görünüyordum, tam gibilecek kıvamdayım. Marketten aldığım salatalıklardan bir tanesi alarak banyoya geçtim Soyundum, küvete uzanarak kılsız pembe deliğimi okşayarak salatalığı yalamaya başlamıştım. Küvetin karşısına koyduğum büyük aynadan pembe deliğimin güzelliğini seyrediyordum. Hafifçe aralanıp kapanıyordu, kendimden geçiyordum. Bir anda kapı çaldı, apar topar halamların geldiğini zannederek dantelli külodu giyip bornozu geçirdim üstüme… Kapıyı açtım, 50 yaşlarında buzdolabı için geldiğini söyleyen iri yarı bir adam duruyordu karşımda. Mutfağa buyur ettim. Adam şöyle yukardan aşağı bir süzdü beni, terlemişti… O buzdolabına bakarken bende mutfaktaki sandalyede oturuyordum. Adam buzdolabını çevirmiş, eğilerek arkadaki motora bakıyor, aynı zamanda benimle muhabbet ediyordu. Ben ayak ayak üstüne atmış farkında olmadan adama frikik vermiştim. Dantelli kuloduma kadar görmüştü. Adamın bakışlarını sonradan farkedebildim. bilgisayarım mutfak masasının üstündeydi. incisözlük açıktı. adam incisözlüğü görünce birden irkildi yazar mısın diye sordu evet dedim kendisinin sokarsam acitir olduğunu söyledi. biraz bu konuda muhabbet ettik. ben bacak bacak üstüne attığım için sürekli frikik veriyordum.
içim kıpır kıpır olmuştu. Öyle oturmaya hatta daha fazla aralamaya devam ettim. Tulumunun önündeki kabarıklığı görmek beni daha da zevklendirmişti. Adam işini bitirmişti. Ayağa kalktı. Önü feci şekilde kabarmıştı. Elimi tulumunun onündeki sertliğe zütürdüm. Ellerini geride kavuşturarak istediğini yapabilrsin dedi.
Tulumunun düğmelerini açtım. Yarağının büyüklüğü beni acaip şaşırtmıştı. Damarlı, kalın ve en azından 20 cm lik bir yaraktı. Biraz sıvazladıktan sonra o muhteşem kelleyi ağzıma aldım, yanıyordu… Adam bayağı terlemişti. Banyoya girmeyi teklif ettim. “Peki” dedi. Soyunduk benim güneşten arındırılmış kabak gibi zütümü görünce, “karılarda bile böyle züt yok” dedi. “Tadına bakmak istermisin?” dedim ve önünde domaldım. Pembe deliğime sert dil darbeleri indirmeye başladı, harikaydı. Tam gibilecek kıvama getirmişti beni. Banyodaki sabunlardan biriyle gibini ve deliğimi sabunlayarak o muhteşem yarağını yavaşça soktu, biraz canım
acıdı. Sonrası zevkli olmaya başlamıştı. Bir süre sonra büyük homurtularla gibini çıkartıp ağzıma verdi, anormal şekilde boşalmıştı, inleyerek… Servis parası almadı, seninle ödeştik dedi :
)