-
26.
+1oturduğum anda ilk sorulan soru; 'gerçekten yaptınız mı?' oldu. ben de -delikanlıyım ya- oldu dedim. sahipleneceğim kızı. bırakmayacağım ortada. ulan salak senin dıbına koyacaklar oracıkta. ne demek 'oldu' ??? benim bu cevabımın üzerine annesi bana sövmeye başladı. hemen akabinde yengesi ve halası, ailemden birini aramamı ve bulunduğumuz yere çağırmamı söyledi. ne yapacaktım ya şimdi? her erkek çocuğu gibi, benim de aklıma ilk babam geldi. onu aradığımda o esnada dükkandan çıkmasının imkânsız olduğunu söyledi. mecburen ibre anneme döndü. annemi aradım. o an olduğumuz yere gelmesini söyledim. ve kadının ağzından sadece şu cümleler döküldü.
-'oğlum, birinize bir şey mi oldu? araba kazası filan mı yaptınız? kavga mı ettiniz?'
düşünebiliyor musunuz annemin beni ne kadar düşündüğünü? bana ne kadar güvendiğini? aklının ucuna bile gelmezdi. ben ne diyecektim peki? ya annecim falanca kızı gibtim de durum böyle oldu. hahhah, tabii ki sadece gelmesi gerektiği döküldü dilimden. ve o da yarım saat içinde bulunduğumuz yerde olacağını belirtti.
annemi beklerken, 3 koldan bana saldırmaya devam eden *** ailesi üyeleri, bir ara olayı çığrından çıkartarak yerdeki kaldırım taşıyla üzerime saldırdılar. bu saldırıyı yapan hala idi. eğer annesi ve yengesi engel olmasa o kaldırım taşını sırtım yerine kafama indirmiş olacaktı.
bu olaylar yaşanırken, annemin beni aradığını gördüm. telefonu açıp yerimizi tarif ettim. ve nihayet valide hanım olay yerine geldi. sonrası mı? bir ailenin, belki önündeki 2 yıl boyunca, toparlanamayacak derecede yaşadığı yıkım. -
27.
+1annem bulunduğumuz yere geldiği anda, annesi yapıştırdı cümleyi.
'bu ikisi birlikte olmuşlar hanım. senin oğlan sapık, bizim 15 yaşındaki kızı kandırıp ırzına geçmiş' dedi. annemin daha aldığı nefes düzene girmemişken, çat diye bu cümleyi duydu. duymasıyla birlikte gözyaşları akmaya başladı. bana baktı. 'yaptık' dedim. bir anda, yarın gelip kızı isteyeceksiniz, yıldırım nikahıyla da evlenecekler demeye başladı annesi. annem daha neyin ne olduğunun farkında değilken, arka arkaya gelen cümlelerle olduğu yere düştü ve bir dakika kadar baygınlık geçirdi. kadın ayılır ayılmaz, yine bana 'sapık, tecavüzcü' muamelesi etmeye devam eden *** ailesi, annemin numarasını alarak, ertesi gün görüşmek kaydıyla parkı terk ettiler.
sevgili validem ile yalnız kalınca anlamıştım aileyi yıkmanın nasıl taktan bir his olduğunu.. -
28.
+1esasen daha önce bir kaç yalan ve düzenbaz tavırlarımdan ötürü ailemi çok üzmüştüm. ama bu defaki farklıydı. bu seferki üzüntü değil, düpedüz yıkımdı.
hiçbir şey konuşmadan parktan ayrılırken, annem babamı arayıp durumu anlatmaya çalıştı becerebildiği kadar. eve geldiğimizde ikimizden de çıt çıkmıyordu. o ev işlerini yaparken ben ise odama kapanıp deli gibi ağlıyordum. annemin ve babamın yüzünü kızartmıştım. daha da ötesi, yıldırım nikahıyla evlenecektim lan. ha bir de bu kızın bir babası var tabii. babasının yaklaşık 57-58 tane nakliyat tırı vardı. şimdi yaşça büyük abileriniz bu kadar fazla tır sahibi olan insanın ne iş yaptığını az çok anlamıştır, ama ben, siz değerli kardeşlerim için kısaca anlatayım. bu kadar fazla tır sahibiysen, ucundan bucağından bile olsa karanlık işlerde elin vardır. nitekim onun babası da öyleydi.
vesselam, akşam oldu babam eve geldi. direkt banyoya girdi ve beni çağırdı. hayatımdaki o en utanç verici soruyu yöneltti bana..
'anlat, nasıl oldu? gerçekten olduğuna emin misin evlat?' -
29.
+1verebilecek bir cevabım yoktu soruya. hatırlamıyordum bile ak. galiba oldu dedim baba. neyse efendim, akşam annemin telefonunu aradılar. ertesi gün bekliyoruz dediler. tamam dendi. ve ertesi gün gidildi. gidildi ancak bir de ne görelim? voleybolcu sevgilim yok evde. ne olmuş? intihara kalkışmış, ilaç içmiş. tey allahım zaten güç bela gitmişiz eve.
bir süre sonra babası geldi. karanlık tipte bir adam. fakat herkesin merak ettiği şey şu. acaba olayı babası biliyor mu? peki ya intihar? babasına ne dediler niye intihar ettiği için?
sorularımızın cevabını, bizi mutfağa davet eden annesinden aldık. babam ve babası salonda biz meşhur üçlü, annem ve ben olmak üzre mutfaktaydık. efendim demişler ki, 'kız biriyle çok evlenmek istedi, biz de izin vermeyince intihara meyletti'. gerçekten iyi sallamışlardı. annesi mutfakta konuştuğu cümlelerin başında, sen sapıksın diye başlıyordu. annemin yanında iyiden iyiye eziliyordum.
lafı fazla uzatarak hikayeden kopmayalım, bunların bu yaşta evlenmeleri çok saçma ikisinin de işi gücü yok. en iyisi biz bir söz yapalım 2-3 ay içinde, üniversiteden mezun olduklarında evlendiririz dediler. ve o gün o evden o şekilde ayrıldık. -
30.
+1bu kızla ilişkimiz bir süre daha devam etti. bu ilişki devam ederken, okul dışında hiçbir şekilde görüştürmüyordu ailesi. okul içinde de ders aralarında bahçede bir iki kelam ediyorduk. ama işin iç yüzünde kızı istemediğimin farkındaydım. çünkü gönlüm başkasına yanıktı. gönlüm başkasına yanıkken bu kızı da harcamak bana yakışmazdı. nitekim bu kızdan da ben ayrılmadım. ve hiçbir zaman onu istemiyormuş gibi davranmadım. fakat..
fakat, hikayenin asıl kahramanı olan p' yi okul bahçesinde hasan ile her görüşümde tekrar tekrar yıkılıyordum. yapma, bakma, hissetme desem de gönüldü en nihayetinde. ok gibi saplanmıştı kalbimin en ücra köşesine. yanımda kim olursa olsun, onun olduğu anda dünya yok oluyordu gözümde. yanında elini tuttuğu, belki yiyiştiği, belki seviştiği sevgilisini bile görmüyordu gözüm. bana bir gelse, belki de, yakacaktım dünyayı hiçbir şeyi umursamadan.
belli bir zaman sonra, bir gün okulda iken telefonum çaldı. biz her zamanki gibi yoklama defterine müzik faaliyeti yazdırıp, kendimizi bahçeye atıyorduk. telefonu açtığımda tanımadığım bir ses, 'birader sen benim hatuna sulanıyormuşsun' diyordu. sen kimsin demeye kalmadan, ben ***' nın erkek arkadaşıyım dedi. ne oluyordu lan? hatunla ayrılmamıştık bile. ben şuradayım erkeksen gelirsin dedi. biz de tak sürdürmeyeceğiz ya, gittik vesselam yanımızda 2 arkadaşımızla.. -
31.
0çağırdığı yere gittiğimizde (batıkent metro istasyonu, ankaralılar bilir) gimsanın karşı yolundaki duvarların bitişiğinde tam apaçi ve serseri tipli yaklaşık 8-9 tane çocuk gördük. usul adımlarla giderken, hatunu da gördüm orada. nasıl bir kızdı lan bu? hatunu ben patlattım diye her gün anam gibiliyor, ailemi kaybetme noktasına gelmişim, aileler bizi evlendirecek bir sürü tak püsür. ya bu napıyor? benimleyken başkasıyla birlikte oluyor. evet kardeşlerim, ilk aldatılma deneyimimi burada yaşamıştım. karşındakini -belki- hiç umursamasan bile, öyle bir koyuyor ki insana aldatılmak. ben de bu hınçla direkt saldırdım benimle konuşan çocuğa. tabi şimdi burada klavye delikanlılığı yapmayacağım. ben benimle konuşan çocuğun burnunu kırdım, ancak onlar da benim anamı gibti. bir güzel dayak yedik arkadaşlarımla.
ağzımız burnumuz kan içinde kalmıştı. olayı görenler, bizi ayırmaya çalışanlar yardımcı oldular. yakındaki bir polikliniğe bizi zütürüp pansuman yaptırdılar. ama benim halâ erkeklik duygularım işliyordu. nasıl aldatılırdım lan ben? nasıl?
eve döndüğümde beni ilk babam gördü. olayı anlattım. 'sen, o kadar şanslısın ki istesek bu kadar kolay ayrılamazdın ve bu kadar kolay sıyrılamazdık bu olaydan' dedi. ama ben dinler miyim? aldatılmışım lan ben, nasıl yapar bana?
olayın peşini bırakmayacaktım tabii ki.. -
32.
0@59 süper lise okudum. lise 2ye gidiyorum ama 3lerle yaşıtım.
-
33.
0nitekim öyle de yaptım. yediğim dayak da durduramadı beni. ailemi bir kez daha dinlemedim. sürekli olarak bunu aradım, görüşelim zart zurt dedim. ve en son bir gün akşam, annemin telefonu çaldı. hattın diğer ucundaki şahıs ***'nın annesi. sizin sapık oğlunuz bizim kızı rahatsız ediyormuş diyor. oysaki evdekiler ayrıldık zannediyorlardı ben dayak yedikten sonra. evet kardeşlerim, ailemi ikinci kez yıkmıştım o gece. babamın o geceki konuşmaları -çok özür dilerim buraya yazamayacağım- hâlen kulaklarımdadır. ve o gün ailemi yeniden kazanmak için bu kızdan tamamen vazgeçmem gerektiğini anlamıştım. beni aldatmış olsa bile..
-
34.
0bu kızı ailesi bu olaylardan sonra okulumuzdan aldı. bu, bana da iyi gelmişti. görmedikçe sinirlenmiyordum, zaten bir süre sonra aklıma bile gelmemeye başladı. ama ya p ? onu her gördüğümde gönlüme düşürdüğü alev, kor oluyordu. körükleniyordu, bakışları her üzerimden geçtiğinde. uzun zamandır hiç konuşmamıştık p ile. sadece ayda 1-2 kere kafalarımız sallamak sureti ile selamlaşıyorduk. başka hiçbir şey yoktu. lisedeki son yılımdı. sınava girecektim, ailem 'güvenimizi kaybetme lütfen, sınavı* kazanacaksın değil mi?' gibi sorular sordukça, 'evet' diyordum 'merak etmeyin, kazanacağım'. peki ama nasıl?? sınava 2 aydan kısa bir süre kalmış, nasıl olacaktı bu?
• : 2005-2006 öğretim yılının sonundaki sınav öss idi. bir yıl sonra sistem değişerek ösys tarzı bir şey oldu. sonra bir kez daha değişerek şu andaki lys sistemi geldi. -
35.
0okulun son haftalarında iyice kopmuştum her şeyden. ne ders, ne ailem hiçbir şey gibimde değildi resmen. okula sadece binliğe gidiyordum. sınıfın anahtarı da vardı. hocalar gelmeyince kapıyı kitliyip sürekli sigara içiyorduk sınıfın içinde. ne oluyorsa sanki? ergenlik işte. sadece p' yi görünce bir an kendime geliyordum. sonra sevgilisini görünce yine kötü olup, yine gibtirediyordum her şeyi. sabahları okula giderken içki içiyordum. büyüdüm ya, içki içiyordum işte. ergenliğin tam diplerindeydim o dönemlerde. sınav desen iyice yaklaşmıştı ve ben gerçekten ne tak yiyeceğimi, hiç ama hiç bilmiyordum.
-
36.
0sabah 9 da uyanmam gerekiyor kardeşlerim. kaldığımız yerden yarın gece devam edeceğim. teşekkürler okuyan, derdime ortak olanlara.
-
37.
0merhaba sevgili kardeşlerim, bu gece hikayeye devam ediyoruz. yaklaşık 45 dakika ve 1 saat civarına yazmaya başlayacağım.
-
38.
0okulun son zamanlarında bir gün, tam sınıfa girecekken, arkamdan gelen sese dönmüştüm. evet tahmin edeceğiniz gibi seslenen isim p idi.
p: *** naber ya?
b: aa iyilik senden naber?
p: iyiyim ben de, hiç konuşamadık görmüşken geliyim dedim.
b: iyi ettin tabii ya, hasan nerde?
p: (biraz bozulmuş bir suratla) ha o bugün gelmedi ders çalışıyor evde.
b: anladım, sonra görüşürüz öyleyse.
p: tamam, hoşçakal.
uzaktan gördüğümde bu kadar yanmıyordu içim. üstelik yanıma gelmişti bir de. niye geldi? amacı neydi? sevgilisi görse sinirlenmeyecek miydi ona? bütün bunları düşünürken; yüzü, gözü, ağzı, burnu gözümün önünden gitmiyordu bir türlü. niye gelmişti ki? ben tam onu unutmaya hazırlanıyordum. zaten yaklaşık olarak 2 hafta sonra, belki de, bir daha hiç görmeyecektim onu.
o zamanlar ki düşüncem bu yöndeydi. ama katil yazılmıştı bir kere alnıma. çok çok sonraları anlayacaktım, bunun böyle olduğunu.. -
39.
0sınava girildi, okul bitti. p tarihe gömüldü. diye düşünüyordum o zamanlar. zaten sınavım da tak gibi geçmişti. evdekilere sormayın sınavı dedikçe daha üstüme gelmeye başlamışlardı. ben de baktım böyle olmayacak, en iyisi gideyim bir yerlerde çalışayım dedim. babamın yanında büfede çalışmaya başladım o yaz. sınav sonucu geldiğinde -ben hariç- herkes hüsrana uğramıştı. ailem olduklarından ötürü, ne tak yiyersem yiyeyim, bana güveniyorlardı. ve o güven yine boşa çıkmıştı. ertesi yıl, dersaneye gidecektim tekrar. mezunken dersane. bu hissiyatı da yaşayacağım için heyecanlıydım aslında. ama bir yandan yaş geçiyordu. kazanamazsam askerlik yolları görünecekti belki de.
dersane araştırılırken, yetenek sınavlarına girmeye karar verdim. sahne sanatları, oyunculuk bölümü için türkiye çapında yaklaşık 4 farklı ilde 9 tane okulun sınavlarına girdim o yaz. 6 tanesinde ilk aşamayı, 2 tanesinde de kesin kayıt aşamalarını geçtim. yalnız okulların pek tercih edilmemesi, ve 'eğer bu yetenek varsa, daha iyisi seneye okul kazanılamazsa yapılır' düşüncesiyle kayıt olmadım.
dersaneye başladığım günlerden birinde, bir gün hotmail hesabımı açtım. facebook yeni yeni kuruluyordu o zamanlar. deli gibi msn, yahoo messenger ve icq kullanılıyordu. maillerim arasında p ö isimli şahıstan bir mail vardı. gözlerime inanamıyordum. yaklaşık 3-4 aydır hiçbir şekilde tek kelime bile edilmemişti karşılıklı. ama bana mail atmıştı. maili açtım ve.. -
40.
0mailde, sınavımın nasıl geçtiğini sormuştu. sanane yazamadım tabii. gönlümün taa derinindeydi halâ. o kadar derindeydi ki ne kadar unutsam da, bir yerlerde onun ismini duyunca hemen aklıma geliveriyordu. mailine cevap yazdım. çok uzunca bir süre bana cevap gelmedi. oysaki naber nasılsın gibi bir sürü şey yazmıştım. fakat belli bir süre sonra p 'nin erkek arkadaşı hasan bana bir mail atmıştı. ?? oha lan hasan. ne alaka ak derken açtım maili..
-
41.
0sen demiş, p' ye mail atıyormuşsun. bunu niye yapıyorsun. bir daha görürsem vırt zırt yazmış mailde. yuh diyorum lan bu kadar olmaz ak. önce sevgiline sor yazacaktım, kıyamadım p' ye. bu it, kıza belki zarar verir diye. sonrasında düşündüm, 'şimdi ben bu itle dalaşırsam, kabak yine p' nin başına patlayacak. en iyisi, hiçbir şey yazmayayım.' dedim. nitekim öyle de yaptım. cevap dahi yazmadım.
hayatım inişli çıkışlı bir şekilde devam ediyordu. dönem dönem yine sevgililerim oluyor, bir şeyler yaşayıp ayrılıyorduk. sınav dönemi tekrar yaklaşıyordu. ben yine bir tak yapmıyordum. tamamen muallakliğe binliğe gidiyordum dersaneye. ee dersanenin en büyüğü idik. hocalarla sürekli sıkı fıkı dolanıyorduk. mini mini birler çalışkan ikiler kıskanıyordu bizi hep. o eski yaşama sevincimi, içimdeki çocuğu yavaş yavaş geri getiriyordum. arkadaşlarımla hoş vakit geçiriyor, p yi iyiden iyiye özümsemeye başlıyordum.
2006 yılının nisan ayının ortalarına doğru, annem ile çok şiddetli bir kavga ettik. mesele ders çalışmamam, sorumsuz yaşamam idi. tartıştığımızı ve kavga ettiğimizi duyan babam da olayın içine girince, benim çalışma masam, kitaplarım, kupa bardağım, bilgisayarım, vs vs ne var ne yoksa, annem tarafından yere saçılmaya başlandı. o kadar gergin ve sinirliydik ki, kendimize dahi vuruyorduk kavga esnasında. bu, benim yaşadığım en büyük kavgaydı. ve o gün kendime söz verdim.
'şuracıkta belki 2 ayım var; ama ben bu sınavı kazanacağım.' -
42.
0bu gecelik de bu kadar güzel kardeşlerim. elimden geldiğince online olup yazmaya çalışıyorum. okuyanlara teşekkürler.
-
çaycı hüseyinee ne olmuş lan böyle
-
beyler sanırım yolun sonuna geldik
-
kadın ağa erkek ağa
-
z kuşağı gençliği şeyime sürdüm
-
beş yıl sonra buraya gelip
-
kons dayı ramo ufuk otuzbirspor kulubu
-
ayaklarım zonkluyor amq
-
abi bu nedirrrrrrrrrrrtrrr
-
şimdi aramizdan bir kac erkek bunlarla konusup
-
moğol kürdü
-
olm benim doğum günü iznim var la
-
çiğköftelerin fiyatı ne olmuş la öyle
-
oğuzların zaza boyu
-
gülen bir kadın görünce sinir oluyorum
-
ucankedi bu havada 2 efes bira
-
telefonun da içerisinde bir tane whatsapp var
-
25 30 dan sonra nasıl evlencez la
-
nhaxball gel inci
-
bakir olmak tercih meselesidir
- / 1