1. 26.
    +1
    çok acıkmış olacak ki sildi süpürdü tabağındakileri. onu izlerken gülümsüyodum sürekli. uzun bi aradan sonra ilk kez gözlerinde görmedim o lanet korku hissini. içimde bi sıcaklık hissettim. çok güzel bi duygu beyler insanın kardeşini saniyelik bile olsa dertsiz tasasız görmesi..

    yemeğimizi yedikten sonra kapı önüne çıktık. sigaramı içtim, okula yakın bi parka geçip oturduk.

    düne kıyasla çok daha iyi görünüyosun kardeşim dedim. sayende abim dedi. sen olmassan ben naparım abim. lütfen hiç bırakma beni dedi.. merak etme her ne koşulda olursa olsun, ne kadar zorluk çekersek çekelim, ben seni sarıp sarmalarım elimin üstünde büyütürüm gerekirse. hep yanındayım kardeşim...

    duygu yüklü bu konuşmamızdan sonra ufak ufak anlatmasını istedim. çocuktan bahsetmesini. kimdir nedir necidir. bunları anlatmasını söyledim

    bildiğim kadarıyla anlatayım abim dedi ve başladı..

    19 yaşında abim. 1 sene tekrar yapmış. 3 kardeşten ortanca olanı bu. 2 yaş büyük bi ablası henüz ilkokula giden bi erkek kardeşi var. okulunda belalı tiplerinden fakat kafamıza sıçayım ki biz kızlar nerde bi bela var ona aşık oluyoruz, elimden bişey gelmedi be abim..

    devam et yeliz tamam girme o konuya. çocuğu anlat sen

    peki abim..

    bi üst sınıfımız bunlar. esranın yakın arkadaşı. onunla sohbete gelip giderdi sınıfa. o zaman görmüştüm ilk bunu. o zaman içimde bişeyler kopmuştu ilk..

    bunlar dışında pek birşey bilmiyorum aslında abim. dedim ya, uzaktan seviyordum ben onu. platonikti kısaca. o yüzden bu kadar detay biliyorum kusuruma bakma.

    tamam dedim. şimdilik bu kadarı yeterli bana. ama bu işin yakasını bırakmak haramdır. ne olursa olsun alıcam ben senin intikdıbını..

    nasıl yapıcaksın ki abi? çocuğumu öldüreceksin ha? nasıl nasıl??

    onu da anlatıcam yelizim. hepsini, bir bir anlatıcam..
    ···
  2. 27.
    +1
    peki dedi sessizce. sen ne yapıcağını çok iyi bilirsin abi. peki..

    okul çıkışına 10 dk kalmıştı neredeyse. hadi dedim gidelim şu okulun önüne. kafasını salladı onaylar biçimde ve birlikte kalkıp okulun önüne doğru yürümeye başladık..

    yol üstünde bi sigara daha yaktım. keza düşünceler kafamda birbirleriyle gibişiyor, birisi git öldür huur çocuğunu, biri bırak allahından bulsun diyor, fakat en mantıklısı 3. fikir oluyordu..

    kapıya vardığımızda görünemeyeceğimiz fakat bizim rahatça içeriyi kesebileceğimiz bi yere konuşlandık. çocuğu bana göster dedim yelize. tamam dedi.

    bi sigara daha yaktım gibtimin liselisini beklerken. ben hiç bakmıyodum girişe, kardeşim dürtücekti zaten. ben yalnızca düşünmekle meşguldüm o sıra..

    çıkış zilinden 5 dk sonra filan dürtüldüm. noldu çıkıyor mu dedim. evet abi dedi. göster bakiyim elinle değil tarif et dedim. şu saçları dalgalı uzun olan çocuk ayağında konvers var bak dedi.

    çocuğu seçtim nihayet. şimdi planı devreye sokmak kalıyordu yalnızca..
    ···
  3. 28.
    0
    2 kız vardı binin yanında. şimdi kalkıp gitsem yanlarına ağzının ortasına geçirsem bi tane, lan sen kimin kardeşine tecavüz ediyosun huur çocuğu desem saplasam emaneti.. kardeşimin adı çıkacaktı tüm okulda.
    sinir ve sabır küpüne dönmüştüm resmen. yüzüm kıpkırmızı kesilmiş hissediyordum. çocuğun gözlerine baktıkça uzaktan, kardeşimin gözyaşları geliyordu aklıma. minicik elleri.. sildiği gözyaşları..

    kendimi kontrol etmem gerekiyordu o an. o an çıkarsam çığrımdan bi daha tutamazdı kimse beni..
    sigara çıkardım paketten, kırdım izmaritini. kökledim 30 saniye sürmedi bitmesi.. zar zor sakinleştim, kardeşim sürekli elimi tutuyor bi yandan. nihayet sakinleşip;

    tamam dedim. çocuğu koyduk cebe. imkanı yok kurtulamaz artık bu bin elimden..

    şimdi sana dediklerimi yapmanı istiyorum tamam mı yelizim?, ne istiyosun ki abi dedi.

    yarın okula gidince esradan özür dile. sedatla da konuşmak istediğini söyle. o sizin için bi buluşma ayarlar mutlaka.

    neden istiyosun böyle bişeyi abi? ne konuşucam ki ben o binle? hem esradan özür mözür dileyemem bunu isteme benden abi dedi.
    intikdıbını almamı istiyor musun yeliz? dedim. herşeyden çok dedi. tamam o zaman sorgu suali kes ve hislerini belli etmeden dediklerimi yap yalnızca. başta mırın kırın etsede aklımda ki fikirlerin boş olmadığını düşünüp kabul etti.

    birlikte evimize döndük. çay koydu ikimize. anlat abi dedi. ne konuşucam ben o şerefsizle?..
    ···
  4. 29.
    +1
    aç kulağını beni iyi dinle.. diyerek başladım söze.

    esranın yanına gidiceksin okulda ilk. tüm sınıf görmüştür sizin kavga ettiğinizi. o yüzden tenhada yakalama, sınıfın ortasında git yanına konuşmaya çalış. senin de bunların yaşanmasını istemediğini biliyordum bir anlık sinirlendim kusura bakma falan de özür dile kızdan. önce sınıftakiler anlasın fazla büyütülcek bi mevzu olmadığını. konu dallanıp budaklanmasın sonra.

    ikinci sırada sedat denen o huur çocuğu geliyor. esradan özür diledikten sonra sedatlada konuşmak istediğini söyle. yardımcı olsun, bi buluşma ayarlasın sizin için.

    nerde abi? okulda mı?

    evet. okulda buluşcaksınız. söyleyeceğim saatte 2. katın bitiminden sağa çıkan koridorda.

    neden orda abi?

    tenhadır oralar bilirim(eski okulum). söylediğim saatte orada olun mutlaka.

    sonra abi?

    sonrasında baya bi şenlik olacak yelizim (:

    çocuğa sakın birşey belli etme dememe gerek yok sanırım?

    yok abi merak etme sen..

    dedikten sonra yeliz, çok yorgun olduğumu biraz uyuyup dinleneceğimi söyledim ve odama gittim. saat 8 i geçmişti sanırım uykuya daldığımda. sabaha karşı uyandırdı kardeşim. abi ben çıkıyorum başka söyleyeceğin birşey yoktu di mi dünün haricinde? dedi. mesaj atıcam sana okulda, şu saatte oraya gidin diye. mutlaka orada olun, bunun haricinde bişey yok şimdilik dedim. tamam ben gidiyorum öyleyse diyip çıktı gitti okuluna.

    şimdi hamle sırası bende. ben kıza saat söylicem, kız çocuğu tenhaya çekecek ve çocuk daha ne olduğunu anlamadan tepesine binicem..

    harbiden işler miydi bu plan?..

    hadi diyelim işledi. napıcaktım ben çocuğa peki?

    ..
    ···
  5. 30.
    +3 -1
    kurduğum plana göre, saat 1 gibi mesaj atıcam, en geç 3'te 2. katta olmalarını isticem. 2 saat vakti vardı, onları ikna edip çocuğu tenhaya çekebilmesi için.

    bi yandanda sürekli çocukla karşılaşınca duyacağım öfkenin tatbikatını yapıyordum. sakin olmalıydım. bu çocuk benim dünyalar güzeli kardeşimin ırzına geçmiş fakat ben intikamımı öyle bi almalıydım ki, keşke gibim olmasaydı diye dua etmeliydi. bunları yapabilmem için sakin olmam da şarttı.

    ayna karşısında sürekli tekrar yaptım. saat 10 dan 12 ye kadar ayrılmadım neredeyse. gözlerimin içine bakıyordum, mimiklerimi kontrol etmeye o anı yaşıyormuşcasına hislerimi zaptetmeye çalışıyordum..

    düşünsenize bi. sizin hayatınızda el kaldırmayı bırak, bağırmaya kıyamadığınız güzeller güzeli kardeşinizi huur çocuğunun teki kıstırıp faydalanmış ondan. kardeşiniz soluk soluğa eve geliyor ve ağlaya ağlaya anlatıyor bunları. sonra intikam yemini edip çocuğun karşısında taviz vermeden, açık göstermeden dimdik durmaya çalışıyorsunuz. bi hayal edin beyler.. züt ister züt!!

    o zütü toparlayabilmemde haliyle kolay olamazdı zaten. ayna karşısında hayal kurup sinir kontrolü bi yandan, efkar bastıkça art arda yakılan sigaralarla odayı duman altı etmek bi yandan, daha 2 gün önce ırzına geçen çocuğun kollarına kardeşini göz göre göre yollamak bi yandan..

    bu düşünceler beynimi gibiyordu resmen. evden 1 de çıkıcaktım fakat öncesinde duşa girmem gerekti. biraz sakinleşmem lazımdı, vücudumun gevşemesi falan..

    duşun ardından üstümü başımı giyinip çıktım evden. takım elbise çekmiştim eskilerden ama şıktır hani. hepsinin bi nedeni vardı. ince ince dokuyordum tüm kumaşı.. en ufak açık bulundurmadan, bu işten alnımın akıyla çıktığımda kardeşiminde, kendiminde yüzünü kara çıkarmadan..

    dimdik ve sapasağlam..

    duracaktık bu kara lekeyi üzerimizden attığımız zaman..
    ···
  6. 31.
    +2 -3
    okula doğru geliyorum başla sen ikna etmeye, yazıp yolladım.
    okulla ev arası yürüyerek 20 dk falan sürer. o sürede 2 sigara daha yakmışım stresten.
    kapıya vardığımda güvenlik vardı önünde. yaşar abimiz.
    okul zamanı arkadaşlarımdan çok onunla sohbet ederdim ben. herbişeyimi bilirdi, çok iyi huylu bi adamdı. onun canını sıkmamak için kimse okul çevresinde arbede çıkarmazdı. sırf ondan hesap sorulur diye. çok sevilirdi okulda yaşar abi.
    beni görünce uzaktan tebessüm etti hafif. elimde ki sigarayı görünce kınar bi biçimde kafasını salladı sağa sola, bende gülümsedim.
    hayırdır serhat ne bu kılık kıyafet dedi. okulda az işim var abi, kardeşimlede konuşmam lazım ordan şirkete geçicem dedim. şirket var mı peki? tabi ki var. iş olmassa nasıl yaşıcaz?

    hayırdır ne işiymiş bu dedi. abi mezun olduğumda diplomayı bırakmıştım okulda, şirketten istediler şimdi erteletmiştim ama lazımmış mutlaka. onu almaya geldim dedim. iyi bakalım aslan parçası geç hadi dedi. daha değil abi dedim.. daha değil.

    saat 2 ye geliyordu, yaşar abiyle sohbet ediyorduk kapıda. çocuklarını anlatıyordu, biri 3 e geçmiş diğeri 6 aylık daha. ne kadar kazanıyordu ki burdan? geçim derdi zordur bilirim. yetiyormudur acaba kazandıkları..
    o bana soruyor bi yandan. olum kaç yaşında geldin kolunda kız göremedim diyor. gülüyorum, gülmeyi bırak kahkaha atıyorum usta. o da olur be abim diyorum. o da gülüyor.. aslan gibi çocuksun merak etme, çıkar karşına elbet eli yüzü düzgün birisi diyor. eli yüzü düzgün olanın benle ne işi var abi. gitsin memur çocuğuyla evlensin diyorum. niye lan neyin varmış senin? baba terkedip gitti biz çocukken, anne desen dayanamadı daha şehirde yaşamaya 3 ay kalıp gelcem diyip memlekete yerleşti bi daha ses soluk çıkmadı, son duyduğumda imam nikahıyla evlenmiş ordabirisiyle, hiç umursamadım. kardeşim bunları bilmiyor ama, o sanıyor çıkıp gelicek bigün. gelmicek aslında, gelsede bulamaz bundan sonra..
    yani abi, bizde ne bi aile var ne bi aile sıcaklığı. biz eli yüzü düzgün kızı istemeye gitsek kıçıyla güler bize annesi babası..

    efkar bastı adamı resmen. pek fazla sigara içmez ama mutlaka bulundururdu iç cebinde bi monte carlo. al ulan yak 1 tane dedi paketi uzatarak. eyvallah abi diyip son sigaramı içmeye başladım..

    saat ufaktan belirlediğimiz zamana yaklaşıyordu.. 3 e çeyrek..

    sigara bitince ben artık şu işimi halledeyim abim dedim. tamam koçum gir okul senin zaten dedi. eyvallah şeklinde kafamı sallayarak girdim okula.

    içeri adım atar atmaz boş mesaj attım yelize, geldiğimi belli etmek için. o da boş mesajla yanıt verdi.

    taşlar yerine oturuyordu yavaştan. belli ki ikna etmiş 2. katta beni bekliyorlardı. usul usul yürüyordum bahçede.. usul usul çıkıyordum okul merdivenlerini içerde..

    sakin ve temkinli.

    rahat, bir o kadar ciddi olmalıydım yanlarında..
    Tümünü Göster
    ···
  7. 32.
    +1 -3
    attığım her adımda kalbim istem dışı çarpma sayısını artırıyordu. buna başta katlansam devdıbını getirebilir miyim bilmiyordum. ellerimin titrediğini hissediyorum. burnumdan nefes alıp veriyorum sesi 2 metreden duyulurdu sanırım.
    birinci katı çıktık bi şekilde. sıra zor olana geldi.. merdivenler karşımda, soluklandım 1-2 dakika..
    alnımızın akıyla çıkalım şu işten diye dua ettim ve ilk adımımı attım. kafamı kaldırmıyordum yerden. belki cesaret edemiyordum birilerinin yüzüne bakmaya..
    kardeşiniz tecavüze uğradığında gelen yalnızca onun başına gelmemiştir. sizinde adınız lekenelir beyler, unutmayın. arada takip ediyorum birileri polise verseydin, bi başkası gidip öldürseydin huur çocuğu falan yazıyor. sizin açınızdan bakılırsa sizde haklısınız beyler, çok haklısınız hemde. aksini yapmam gavatlık olur zaten ama...

    bu ama`lar o kadar büyür ki gözünüzde bazen. işte o zaman mantıklı düşünüp belli bi karar alıp, çizgi dışına çıkmadan uygulamak gerekir.

    aksini yaparsan olacaklar şöyledir;

    1) polise şikayet ettin, çocuğu aldılar içeri. belki esra denen kaşarıda. sonra yavaş yavaş millet duymaya başladı bunu. bizim başımızda ne anne ne baba vardı. kardeşim ve ben. yalnızca; yelizim ve ben..

    demezler miydi sizce? bunun gibi abi olmaz olsun, kardeşine sahip çıkamadı daha. kim bilir kimin peşinden sürttü ya da hiç mi ilgilenmedi ki kızla da, kız gidip başkalarının kollarında düşüp kalktı diye.. ha?? huur demezler miydi bi süre sonra kardeşime?? derlerdi beyler. kandırmayın kendinizi, ben sizden çok düşündüm bunu kafanızı yormayın hiç boşa..

    2) çocuğu öldürdüm diyelim. düşün bak, sakatlamadım bile. öldürdüm direk.

    nolacak sonra? ulan kardeşim napıcak olum salak mısınız siz? kim bakıcak ona ha? olum o daha 17 yaşında lise talebesi lan aptal mısınız??

    birileri gelip diyor ya senin abiliğine sıçayım bunu burda anlatıcağına git çocuğa gib anasını gebert bini diye.

    bu kadar kolay mı geliyor cidden size bu işler beyler? ulan kendimi düşündüğüm için mi yapmıyorum sanıyosunuz siz yoksa??

    ben kendimi düşünsem emin olun kardeşimin üzerinde ki kara lekeyi temizlemek için bu kadar çaba sarfetmez, mantıklı bi plan kurana kadar onlarca paket sigara bitirmezdim.

    git en yakın köşede kıstır huur çocuğunu, kes boğazını bırak olduğu yere. sonra cezan neyse git çek. hakim sordu, neden işledim evladım? kardeşime tecavüz etti o huur çocuğu, bu yüzden öldürdüm..

    yaz evladım 20 yıl hapis..

    beyler bu kadar kolay mı lan? olum o kız napar hiç düşünemiyor musunuz dıbını gibtiklerim??

    neyse anlamışsınızdır ilk 2 seçeneği neden elediğimi şimdi..

    en mantıklı olan, saatlerce soğuk suyun altında kurduğum o akılalmaz plan..
    Tümünü Göster
    ···
  8. 33.
    0
    her adımda ömrümden kısalıyordu bir ömür daha.. her merdiven içimde ki azabı katlıyordu fazlasıyla..
    merdivenler bittiğinde geriye kalan, koridora doğru yönelip o bin kurusuyla yüz yüze gelmekti.. ve ben bir adım daha attım ona doğru yaklaşan..

    koridorun bitiminde cam kenarında gördüm ikisini..
    yeliz duvara yaslanmış bir elinde telefonuyla bekliyor, çocuk ona dönük bana ters, ayakta dikiliyor.

    koşsam hızlıca yerleştirsem ensesine sağlam bi okka? dönse arkasını napıyosun lan sen dese, girişsem ağız burun?? kalksa ayağa sağlam bi yumruk çaksa yaşına başına bakmadan, daha da öfkelensem kaldırıp fırlatsam bunu duvara??? finali camdan aşağıya fırlatarak yapsam nasıl olur peki ha??..

    olmazdı hiç biri.. çöpe giderdi tüm hayaller, kardeşim napardı ki sonra??

    yaklaşıyordum iyiden iyiye. kardeşim farketti öteden, bana doğru yöneldi.

    hoşgeldin abi diyip sarıldı kocaman, evde ki gibi..

    hoşbulduk dedim, gülümsedim yelizime.. çocuğa baktım bana doğru dönmekte..

    yüzümü öyle bi şekle bürüdüm ki o an. çocuk neye uğradığını şaşırdı kıpkırmızı kesildi saniyede..

    kardeşimi hafif sola kaydırdım, çocuğa yöneldim...

    merhaba genç.
    merhaba efendim
    efendin.. efendin ha??
    anlayamadım efendim
    efendi deme bana bir daha.
    peki.
    kardeşim çağırdı beni buraya, biliyor musun nedenini?

    kafasını kardeşime doğru yöneltti, kaş göz işaretleriyle nedenini sordu, yanıt alamadı.

    bilmiyorum dedi sonra.

    anlatayım ister misin?
    ne istiyosunuz benden?( binin evladı ne yaptığını da bilmiyor sanki. huur çocuğu )
    ablan varmış senin doğru mu?
    kim söyledi bunu??
    yeliz söyledi. ablası var çok güzel çok sevimli dedi.

    tekrar yelize çevirdi kafasını. yine kaş göz yaptı, yine yanıt alamadı.

    soruma cevap ver çocuk. senin ablan var mı yok mu??
    var da.. size ne bundan??

    geçsene sen şu boş sınıfa (:

    dedik ve girdik yavaş yavaş yanımızda ki boş olan sınıfa..
    ···
  9. 34.
    +3 -3
    geç otur bakalım şöyle diyip çektim önüne bi sıra.
    böyle iyi dedi.
    otur lan! asabımı bozma benim.
    oturmuyorum??

    fitil etti huur çocuğu. tokatı yapıştırdım en sağlamından, kıpkırmızı oldu suratı.

    duyamadım??
    oturmuyorum dedim.

    ikinci tokatın gelmesi gecikmedi haliyle.

    sabah yağmur yağıyodu kulaklarımı tıkamış, tekrar söyle. duyamadım??
    oturdu bu sefer binin torunu.
    ben sana niye vurmuştum?
    oturmadım diye.

    paatt 3. tokat..

    duyamadım??
    bilmiyorum dedi.

    ha şöyle.. vurmadım zaten bende, okşadım sadece.. dedim.

    o halde olmasına rağmen yavşakça sırıttı ve çok garibime gitti bu.
    sonuçta, genç bir kıza tecavüz eden insanın böyle olması pek anormal bi durum olamayacağından, 2-3 saniyede toparladım kendimi.

    ne gülüyosun lan?
    gülmüyorum.
    gülüyorsun. neye güldün az önce?
    gülmedim bişeye.

    4. tokat..

    ben kör müyüm aslan? ha? zütümden mi uyduruyorum ben??
    aklıma bişey geldi ona güldüm.
    kiminle alakalı?
    sizle değil.
    kardeşimle mi??
    hayır.

    iyi bakalım gül sen. bakalım işimiz bittiğinde yine gülebilecek misin böyle.
    ne işi?

    mesele şudur çocuk. ben senin ablanla tanışacam. öyle ya da böyle, sende bana yardımcı olacan. hatta sen ablanı getirip benim masama oturtacan.

    neden yapayım böyle birşeyi? sen kimsin? ne yaptı ablam sana? ne istiyosun sen ablamdan söyle..

    ablan değil koç. ne yaptıysan sen kendine yaptın. bu saniyeden itibaren olabilecek herşeyden ama herşeyden yalnızca sen mesulsün..

    gözleri doldu binin. anlamıyorum diyor. anlamıyorum ne istiyosun benden diyor..

    napim beyler? öldürim mi ben bu huur çocuğunu ha?? ulan kardeşimi gibtin sen amın evladı! senin ananı avradını yedi sülaleni sen dahil gibmek istiyorum şerefsizin en önde bayrak taşıyanı. diyim mi ben bu gavata ha??
    ···
  10. 35.
    +1 -3
    eğdi başını önüne, kaldıramıyordu kafasını.
    onu o halde gördükçe kardeşimin içler acısı hali canlanıyor zihnimde.
    tuttum çenesinde, kaldır lan kafanı.
    gözleri kıpkırmızı olmuş, omzuna siliyor yaşları.

    ağlama dedim. ağlama çok fena olur yoksa.

    ne istiyosun diyor. ne istiyosun??

    ablanla tanışmak.

    neden? ablamla ne derdin var senin?

    ablan aracı, amaç sana yaklaşmak.

    ya ne istiyosun sen benden???

    canını acıtmak.

    neden?? ne yaptım ben sana??

    hatırlamıyor musun cidden?

    neyi hatırlamıyorum kafayı yicem söyle artık..

    5. tokat...

    yardımı dokundu mu?
    kaldır kafanı.
    kaldır ulan!!

    söyle şimdi, hatırlıyor musun?

    hayır..

    6..

    şimdi??

    hatırlamıyorum diyorum bırak artık beni yetmedi mi yaptıkların??

    gibe gibe hatırlatıcam sana gerekirse aslan. kabusunum bundan sonra.. gözlerini benimle açıp benimle kapatacaksın. her girdiğin ara sokakta, arkana dönüp beni arayacaksın.
    ben o sıra nerde olacam biliyor musun??
    cevap ver lan!!

    nerde?

    ablanın o narin kollarında (:

    ananı gibiyim senin huur çocuğu!!

    -- ne dedin?
    --- ne dedin sen?? ...
    ···
  11. 36.
    +1
    yeliz çık çabuk dışarı.

    abiii

    çık sıçarım ağzına yoksa. çık lan çabuk, kapıyı kapat ardından.

    gözüm döndü bir anda. ayna karşısında saatlerce çabalamam, sinirlenmemek için kendi kendime sürekli kardeşimin adını sayıklamam.. bana bişey olursa o napardı ki?..

    çıkardım ceketimi attım en arka sıraya. kravatımı çıkardım ardından doladım binin boynuna, geçip arkasına..

    ne dedin lan sen az önce?? ( sıkıyorum. )
    cevap ver huur çocuğu ne dedin az önce?? ( daha fazla.. )

    konuşsana lan züt oğlanı. az önce yürek yutmuştun niye susuyosun konuş ulan!! ( hafiften gevşetiyorum )
    ..

    ..

    duvara atıyorum sağlam bi yumruk. elim kanıyor..
    çıkarıyorum kravatı, geçiyorum karşısına.

    bak çocuk. anam avradım olsun yaşatmam seni..
    bir daha benimle bu tarz konuş, bir daha ağzından bana yahut kardeşime herhangi bir küfür duyayım. allah belamı versin ki yaşatmam seni, kardeşini, ablanı..

    boğazını tutuyor elleriyle yavşak. kıpkırmızı olmuş boynu.

    duydun mu lan beni???

    duydum ( kısık, bir o kadar boğuk sesle )

    daha yüksek!

    duydum! ( hafiften öksürerek )

    bağır ulan ben duymadım!!

    allah belanı versin senin!!

    ..

    ..

    ...

    ..

    ...

    ..

    napayım beyler?? ben bu çocuğa napayım siz söyleyin??

    allah belamı versin ha (:

    ..
    ···
  12. 37.
    +1
    tokat kesmiyordu bu bini belli ki. tam burnuna sağlam bi yumruk geçirdim.

    ne dedim lan az önce?
    ne dedim olum ben sana ha?
    taşşak mı geçiyorum sanıyosun binin evladı?
    bak bu son! yemin ediyorum ki bu son bak! hele bir daha küfret, hele bir hakaretini duyayım, bana yahut kardeşime, hiç fartketmez..
    itin zütüne girsen bulurum seni çocuk, ananın dıbına saklansan çekip çıkarırım seni ordan merak etme. kalk şimdi ayağa

    burnunu tutarak kalktı ağır ağır.

    yakasından tutarak duvara yasladım. bastırıyorum arkadan suratı duvara yapışmış halde, elleri bitap düşmüş artık boşlukta süzülüyor. karşı koyacak hali kalmamış ne dersem uygulayacak kıvamda.
    fakat ben ondan ricayı kestim artık, ne yaparsam kendi nefsimle..

    tam diz kapak hizasında arka kısma sağlam 2 tekme yerleştirip diz üstü çökerttim duvara karşı. yüzü soyulmuş artık duvara sürtünmekten.

    dizimi kaldırıp ensesine yerleştirdim kitledim iyice, hareket etmesi imkansız.

    saçından çektim ellerimle,

    bak gözlerime..

    unutma bu gözleri sakın. her dediğimi paşa paşa yapacaksın çocuk. yapmassan olabileceklerin çeyreğini bile yaşamadın şuan.

    ne istiyosun dedi yeniden ( kısık sesle )

    ablanı haftasonu okula çağıracaksın. pazar..

    gözleri büyüdü binin, neden?? der gibi..

    veli toplantısı var diyip ondan rica edicek gerekirse ayaklarına kapanacaksın.

    tamam mı lan??
    kafasını sallıyor mecbur.

    pazar. saat 2 de bu sınıfta olsun o kız. tamam mı??

    yine sallıyor kafasını onaylar şekilde.

    ha diyosan ki ben sütü bozuk binlerden değilim, ablamı bi başına yollamam yanına diye. sende gel farketmez.
    lakin şunu bil aslanım, eğer ki ailene bu olaylardan, seni tartakladığımdan, senden bunları istediğimden yahut benle alakalı herhangi birşeyden bahsedersen..
    cidden hayatından endişelenmeye başlasan iyi edersin. 2 elim kanda bile olsa bütün dertleri bi kefeye koyup seni bulurum. çok ciddiyim aslan, seni bulursam eğer, ablanın gözü önünde öldürürüm. bunu yapmazsam benden adi huur çocuğu yok bak bu kadar iddaalıyım.

    duydun mu lan??

    ( kafa sallıyor )

    ..
    ···
  13. 38.
    0
    saati kontrol ettiğimde 5.30'a geliyordu. yeterli şimdilik bu kadar..

    kalk ayağa.
    şş aloo..
    kalk lan ayağa!

    duvara tutunarak bir eli dizinde zar zor dikeliyor.

    canın çok yandı mı?

    gözleri doldu tekrar.

    ağlama lan! ne dedim ben sana? ağlamak yok!!

    eğdi kafasını öne, göz yaşlarını gizlemek istercesine.

    cebimden 6 farklı anahtarı taktığım demirden anahtarlığımı çıkardım sessizce..

    ne olduğunu anladığında şarıl şarıl kanlar boşalıyodu kafasının tam ortasından. sağlam geçirmiştim huur çocuğuna..

    ağlama demedim mi lan? ağlamak yok demedim mi çocuk ben sana??

    tuttum kolundan, okul iyiden iyiye boşalmış zaten, zütürdüm tuvalete.

    yıka lan kafanı. ( yeliz sınıf kapısının orda bekliyor o sıra )

    soktu kafasını musluğun altına, buz gibi suyla kafasını ovalıyor sürekli.

    acıyor mu çok? diyorum. yanıt vermiyor.. sen misin yanıt vermeyen (:

    tutuyorum ıslak saçlarından, şakak kısmını lavaboya çarptırıyorum. köpek gibi inliyor huur çocuğu, köpek..

    bağırmaa lan!! bağırma..

    sokuyorum kafasını suyun altına, ellerimle yaralarına bastıra bastıra ovalıyorum devamlı. maksat canını acıtmak.. ne çektiğimizi azda olsa anlasın huurnun tohumu.

    hadi yeter bu kadar diyip kaldırıyorum kafasını. göz altları morarmış, alnı şişmiş kafası açılmış hafif. gibimdemi..

    yürü sınıfa doğru tekrar...
    ···
  14. 39.
    +1 -2
    halsizlikten gebericek yol üstünde şerefsiz herif. kafası önde vücudu arkada zar zor ilerliyor koridorda.

    hızlı yürü lan! sağlam bi tekme atıyorum zütüne doğru.
    ses çıkarmıyor.

    daha hızlı..

    2. tekme

    ses çıkarmıyor..

    arkasından aniden koşup, sırtından sağlam bi şekilde ittim bini..

    ayarlayamadı vücudunu, kendini tutamadığı için ön duvara kadar uçtu kafasını cama vurdu huur çocuğu. cam bildiğin çatladı hani

    delice bi zevk alıyodum canının yanmasından. kardeşimin ağlayan gözleri geldikçe aklıma, her ne yaparsam yapayım geçmicek içimde ki bu öfke diye düşünüyordum o sıra..

    kaldırdım yerden, sınıfa doğru sürükledim şerefsizi.

    oturttum karşımda ki sıraya, konuşabilcek kıvama gelmesini bekliyorum. bunun daha işi zor bi sigara yakayım diyorum, 1 dal da bana ver diyor.

    bak dıbınakoyum çocuğa bak. anasını gibiyorum sabahtan beri, adam gelmiş en çaresiz halinde sigara istiyo okulun içinde..

    lan gibtir git elimde kalma benim diyip arkada ki sıralardan ikisini birleştirip üstlerine oturuyorum. dayak sonrası keyif sigarası deniyormuş buna, sonradan anlıyorum. gerçekten zevkli..

    bu kolunda ki saate bakıyor arada, geç kaldı belli ki pekekent. fakat ablasını çağıracağından emin olmam lazım aksi takdirde ötebilir bu bin birilerine. o vakte kadar yollamıcaktım puştu..

    sigaramı içerken, yeliz diye bağırıyorum kapıya doğru. kardeşim kapıyı açıyor..

    efendim abi?
    gel bakiyim yanıma bi.

    yanıma geliyor;

    buyur abi?
    nasıl? beğendin mi?
    bu şerefsize yaptıklarını mı abi?
    çok iyi yapmışım di mi?
    ellerine sağlık ama az bunlar abi. bunlar yetmez.. çektiğim acının aynısını çektir bu it şerefsize abi..

    fazlasını çekecek kardeşim. ben sana bi söz verdim di mi?

    bu çocukla işim bittiğinde..

    gibim olmasaydı keşke diye dua edecek, hiç merak etme...
    ···
  15. 40.
    -3
    bi süreliğine anlatmayı kesiyorum. ne zaman devam ediceğim ise aşikar. sağlıcakla kalın
    ···
  16. 41.
    0
    yakında devam edicem kaldığım yerden.
    ···
  17. 42.
    0
    dedim ve biten sigaramın izmaritini yüzüne fırlattım şerefsizin.

    kafasını kaldırmıyor yerden, vücudu hareket etmesede elleri tir tir titriyordu korkudan.

    bana bak dedim sakin bi ses tonuyla, giblemedi.

    bana bak çocuk.. hala giblemiyor..

    kalktım oturduğum yerden yanına yürüdüm. tam göz hizasına dikilip kalkmasını bekledim ayaklarımı görünce.

    kafası kanıyordu binin. gibimde miydi peki? hayır, fazlası gerekliydi. fazlası ablası olacaktı..

    saçından tutup havaya kaldırdım bunu. güç bela da olsa yardımcı oldu yavşak sağolsun

    ama bi sorun vardı hala. gözlerime bakamıyordu bu bin. ya tavana, ya yere yöneltiyor kafasını.

    gözlerime bak lan!! diye kükredim adeta, okulun boş olduğunu bildiğimden.

    mecbur bakacaktı artık, ve baktı. kılcal damarları normal bi damar vaziyeti almış, göz bebeğini seçmek dahi zorlaşmış..

    yeter miydi bu peki? tabi ki yetmez (:

    dediklerimi anladın di mi lan?

    cevap yok..

    ablanı getireceksin bu okula. toplantı var diyip çağıracaksın yanıma. pazar günü..

    hala diretiyordu cevap vermemekte.

    oğlum sen hasta mısın lan? ananı gibiyorum daha da giberim hiç yorulmadım emin ol. kaşınıyor musun çocuk sen? göndermiyim evine onu mu istiyorsun benden? vallaha bana uyar. sabaha kadar yemediğin dayağı yersin benden ve öncekiler bu attığım dayağı görünce cidden kıskanır. sen beni hiç tanımıyorsun, en yumuşak halim bu sana karşı..

    son kez soruyorum çocuk.

    ablan gelecek mi? çağıracak mısın? pazar günü saat 2 de bu sınıfta olacam ben. eğer ablan gelmesse yemin olsun, bak sana en büyük yemini ettim, tüm aileni, sülaleni tek tek elden geçiririm. yaparım bunu, ölsemde bırakmam yakanızı ve ilk ablandan sonra kardeşinden başlar en son sana gelitiririm sırayı.

    çağıracak mısın??

    kafa salladı mecburen onaylar bi şekilde.

    yakasından tutup fırlattım bunu kapıya doğru ve tam çıkacakken bağırdım buna, bekle lan! diye..
    ···
  18. 43.
    -1
    döndü yavaş yavaş " yine ne var dıbınakoyim edasıyla " bana doğru..

    lan bakma öyle giberim seni getirtme beni yanına!

    boş bakıyordu bu sefer, ne söyleyeceğimi merak ediyor, çabuk söylesede gitsem artık haliyle ayakta dikiliyordu.

    baştan yaptığım uyarıları kısaca tekrarlıyorum çıkartma aklından sakın.

    eğer bu olaydan 1 kişinin dahi haberi olursa..

    beni yahut kardeşimi rahatsız eden bir el görür, duyar, yakalarsam.

    son ettiğim yemini aklından sakın çıkarma.

    pazar günü 2 de ablan burada olacak. kimse bilmeyecek sebebini, sana ne olduğunu sorduklarında geçiştireceksin. toplantı var sanacak ablanda, söylemiceksin asıl sebebi.

    sakın çocuk. sakın..

    onayladı yine mecbur, döndü arkasını beklemeye başladı. konuşamıyordu artık belli, çıkış iznini istiyordu benden vücut diliyle.

    gibtir git lan gözüm görmesin seni dedim, ablan yanımda olsun pazar. sen ister gel ister gelme gibimde olmaz ama ablan şart.

    dedim ve çıktı gitti yavşağın son ürünü.

    ardından koştum hemen, kardeşim kapıdaydı çünkü. bişey yapar falan korumalıydım onu.

    neyseki gibtir olup gitmiş kıza el sürmeden. tekrar sürseydi zaten çıkamazdı bu okuldan sağ..

    yanına gittim kardeşimin. ellerini avcumda toplayıp gözlerine baktım ve ufak bi tebessüm ederek ablasıyla pazar günü buluşacağımı söyledim.

    meraklı gözlerle bana bakıyordu yelizim. sanki biton soru soruyor ben duymuyormuşum gibiydi. sormuyordu aslında, sormaması gerektiğini biliyordu. yine de merak ağır bastı ve sordu;

    ne yapıcaksın ki ablasına abi?

    duraksadım biraz..

    sınıfta çocuğun karşısında atıp tutmak kolaydı. o an farkettim..

    ben hiç bi plan yapmamıştım ki ablası hakkında? ne iyi ne kötü bişey, negatiftim adeta. gelmiyordu aklıma bişey. ne yapıcaktım lan ben bu kızla??

    henüz bilmiyorum ama hele bi karşı karşıya gelelim dedim. ümidim çocuğunda yanında gelmesi aslında..

    sen bilirsin abi peki dedi ve gitsek mi artık sözleri döküldü minik dudaklarından..

    tabi diyip kolumun altına alarak beraber eve dönme kararı aldık ve başladık merdiven aşağı inmeye..

    kapıda yaşar abiye uyduracağım yalanı düşünüyordum şimdi.

    saat 2 de girdik 6.30 olcak saat şimdi. demez mi bu adam 4.30 saattir napıyosun oğlum içerde diye? sana güvendik, gelip kontrol etmedik. ne halt karıştırdın lan içerde? demez mi?..
    Tümünü Göster
    ···
  19. 44.
    -1
    bahçeye indiğimizde gerçekten bomboştu etraf. bi ben bi kardeşim vardık adeta..
    çıkışa yöneldik ağır adımlarla. yol üzerinde hala düşünüyorum ama. ne dicektim ki bu adama?

    yanına vardığımızda çayını yudumluyor radyosuna ayar çekiyodu tek eliyle.
    kolay gelsin usta *

    -nerde kaldın lan eşşek sıpası??

    kardeşim defterini unutmuş sınıflardan birinde, girdiği tüm derslerin sınıflarına bakmak zorunda kaldık tek tek.

    -bulabildiniz mi bare? uğraştırmayın şimdi beni.

    bulduk abi bulduk sen napıyosun peki?

    -şu meredi 1 senedir yanımda gezdiririm bi türlü yapamadım be evlat. anlar mısın bu işten?

    nesi var abi? neresi bozuk

    -valla ses gidip geliyor cızırtılar falan oluyor hep bende bilmiyorum ki nereden kaynaklanıyor

    sen bunu zütür ustasına baktırt abi, elimde kalır bu benim daha da beter veririm sana hiç dokunmiyim.

    -lan yavşak madem yapamıcan ne diye soruyon? (bıyık altından gülüyo bin gibi)

    maksat muhabbet be yaşar abim. neyse biz kaçıyoruz var mı bi isteğin?

    -dikkatli olun ölmeyin yol ortasında falan.

    eyvallah abi..

    sohbetin ardından kendi yolumuza koyulduk kardeşimle. aklımda hala çocuğun ablası var, ne konuşacağım, nereye bağlayacağım, onlardan ne isteyeceğim var..

    kardeşimde hayli meraklı, arada dürtüyor beni hadi anlat gibisinden. her dürtüşünde sigara yakıyorum ve anlıyor artık konuşmak istemediğimi.

    bu aralar gerçekten çok içiyorum...
    ···
  20. 45.
    -1
    vardık eve. sigaram bitti yine. kardeşimi eve bırakıp indim yokuş aşağı markete..

    yol uzun sayılırdı. dönüşüm 15 dk yı bulur. o sırada düşünmeye vakit var. sigarayı alıp parka geçerim, biraz daha düşünürüm dedim. muratti içerim, ağır sigaradır kafayı çoğu zaman kitlese de toparladığında tam toparlar, o yüzden murattı.

    2 paket alıp parkın yolunu tuttum. vardığımda çocuk bahçesi gibiydi resmen. arkalara konulmuş 2 banktan birine oturdum. sigaramı yakıp 2 parmağımın arasında tuttum. bacaklarımı aralayıp kafamı öne eğerek kollarımı ensemde birleştirdim..

    düşünmem lazımdı artık. bişeyler üretmem, bu işin içinden alnımın akıyla çıkmam. kardeşimide çekip çıkarmam..

    hava soğudu giderek. üzerim ince, üşüyordum. hoşuma gitmeye başladı bu, içimde ki öfkeyi dindirmeye çalışıyordu adeta bunu hissediyordum..

    gözümde kareler canlanıyor, kardeşim geliyor aklıma. minik elleri, göz yaşları geliyor. hani hayatın son anında bi film şeridi görürsün denir ya, onun gibi bişeydi bu aslında. hızlıca akıp gidiyordu gözümün önünden o gün yaşanılan herşey. aslında o 2 saat...

    düşünüyorum hala. çıkar yol var mı? buldun mu bişeyler?

    henüz değil. kitlendim resmen, çıkamıyorum bu bataklıktan. yok mu ulan yardım eli uzatabilcek bi allahın kulu! tek kaldım koca dünyada...

    yıkık hayallerimle dönüş vaktimin geldiğini anladım artık zira hava kararmaya başladı. saat 8 e geliyor, kardeşim evde beni bekliyordu. yicek bişey var mıydı?

    markete uğradım tekrar. bikaç parça bişey alıp eve doğru yola koyuldum.

    1 saate yakın dışardaydım. ne yaptım peki? sonuç değişti mi aklımda? hayır. ne dicektim evde kardeşimin karşısında? belli değil. ben aslında cevapları kafamda oturtsam kardeşime birşey demem de gerekmicek fakat bu belirsizlik çok karartıyordu içimi, duygularımı.

    21 yaşında kız. geçicek karşıma. muhtemelen kardeşi baş ucunda dikilecek. bakıcak o kız gözlerime, kardeşi de üstten üstten kesicek. ağzımdan çıkacak bir cümleyi beklicek hepsi.

    belirsizdi ama. aklımda dahi oturtamadığım fikirleri, nasıl sürecektim karşılarında piyasaya?

    ..

    belirsizdi gerçekten herşey.

    - kim o?

    aç abim ben geldim..
    ···