1. 301.
    +1
    Reserved panpa okuyorum
    ···
  2. 302.
    +1
    rezerved öğlen okurum
    ···
  3. 303.
    +1
    rezerved
    ···
  4. 304.
    +1
    sadece lars bender demez gitti'nin yazdıkları için

    http://goo.gl/UMrkcI
    ···
  5. 305.
    +1
    devam devam
    ···
  6. 306.
    0
    panpalarım acil işim çıkması sebebiyle saat 6 gibi hikayeme devam edeceğim hepinizden özür dilerim.
    ···
  7. 307.
    0
    evet panpalarım hikayemiz kaldığı yerden devam ediyor.
    ···
  8. 308.
    +3
    Durumu okula geldiklerinde yalçın ve nezihe anlattım. Mesut da arada bize katıldı. Anlatmayı bitirdiğimde,

    N: Lars, sen ne yaptın? Neden o huur çocuğuna atarlı cevaplar verdin? bu sefer senin veya herhangi birinizin kılına zarar gelsin

    istemiyorum! (bağıra bağıra bahçeyi inletmişti davar.)

    Y: olur mu oğlum? Bu iş artık memleket meselesi haline geldi bizim için. Çünkü biz iyi bir ekibiz, kenetlenmiş bir grubuz. O serseriye

    tek başına haddini bildiremezsin.

    M: yalçın haklı nezih. Bizim sınıfta bile onunla bağlantıyı koparmayan iki üç sığır var. Çocuğun çevresi geniş hem bu sene lisede de

    ortam yapmıştır it.

    L: tamam, yılgınlık yok. Bu işten ya alnımız ak başımız dik çıkacağız ya da yerin dibine gireceğiz. Nezih, geçen seneyi unut artık.

    Mücadelemize sıfırdan başlıyoruz.
    ···
  9. 309.
    +1
    Bizimkilerle kafa kafaya verip bir plan yapmıştık. Artık derse beraber gelecek ve okuldan beraber çıkacaktık. Cep telefonlarımız hep

    yanımızda ve açık olacaktı. Zeynep, cansu ve melisi (yalçının madigudisiydi.) asla yalnız bırakmayacaktık.
    ···
  10. 310.
    0
    Bu planı harfiyen uygulayarak sömestra girmiştik. Nezih dışında hepimiz takdir almıştık. Sadece nezih teşekkür almıştı. Geçen seneye

    göre notları iyiydi ama cansuyla ilgilendiği kadar derslerle de alakadar olsaydı o da takdir getirirdi.
    ···
  11. 311.
    0
    Sömestrda sevgilimle ve arkadaşlarımla vaktimi değerlendirecektim. Çünkü ev sanki beni boğuyordu. Ailemle aram babamın bana küfrettiği

    o olaylı akşam yemeğinden beri limoniydi. Daha da kötüsü, ne zaman evin herhangi bir yerinde beraber bulunsak sözlü tartışmamız

    kaldığı yerden devam edecek gibiydi. Aileme kafa yorarken onlarla ilgili değişik bir fikir edinmiştim. Ebeveynlerimin birbirlerine ve

    çevrelerindeki insanlara karşı altta kalmaya tahammülleri yoktu.
    ···
  12. 312.
    +1
    Kendilerini çevreye göre yenik ve hatalı gördüklerinde üste çıkmayı iyi biliyorlardı. Bunu, onların kendi aralarındaki tartışmaları

    izlerken veya dinlerken rahatlıkla anlayabilecek düzeye gelmiştim. Zaten bu tip sebeplerden dolayı hem birbirleriyle hem de

    akrabalarıyla ilişkileri bozulup duruyordu. Yenik tarafta olmama isteği onlar için hayat memat meselesi gibiydi. Üstün özelliklerini

    karşı tarafa kabul ettirme çabası evin tüm huzurunu kaçırıyordu.
    ···
  13. 313.
    0
    Onlarla aynı evde bulunmak bana vakit kaybı gibi geliyordu. (bir çocuk, ailesi için böyle düşünmemeliydi ama bende bu düşünce saplantı

    haline gelmişti.) hayalimde yalçınla nezihle mesutla aynı evde kaldığım, zeyneple günlerimi geçirdiğim bir gelecek tasarlıyordum. Lise

    ve üniversite yaşamım için bunu planlıyordum.
    ···
  14. 314.
    0
    Tatilin pazartesi günü zeynepin kapısını erkenden çaldım. O da okul alışkanlığıyla erkenden kalkmıştır dışarıda tüm günü geçiririz

    diye düşünmüştüm. Beni beklemediği uykulu gözlerinden ve esnemesinden belliydi. Pijamalarıyla karşıladı beni ‘girsene’ diye diretti.

    Ben hafiften utanmıştım ama ısrar edince girmek zorunda kaldım. (aslında yalan. onu, odasını görmek için can atıyordum.) ayakkabımı

    çıkardım eve girdim.
    ···
  15. 315.
    0
    Daire bizimkiyle aynıydı. ‘sen dolaş ben çay koyayım kahvaltı yaparız.’ Dedi. Ben başımı onaylıyorum anlamında salladım ve onun

    odasına girdim. Yatağından yeni kalkmıştı oturdum sıcacıktı. Yastığını kokladım bahar gibi misk-i amber gibi kokuyordu. Etrafa

    bakındım. Kitaplığı test ve roman-öykü kitaplarıyla doluydu. Masasında (üstü gayet düzenliydi benimki çoğu zaman darmadağındır.)

    akşamdan çözdüğü test kitabı açık duruyordu. Giysileri dolabında olmalıydı. Onlardan birini koklamak için dolabı açmaya doğruldum

    sonra vazgeçtim. ‘N’oldu ne aramıştın?’ diye kapıdan gülümseyerek sordu. geçiştirmeye çalıştım ama çok utanmıştım.
    ···
  16. 316.
    0
    Pijamalı hali, açık ve incin saçları gözüme okuldaki halinden daha çekici gelmişti. Yanıma oturdu elimi tuttu. Esmer yüzüne

    dalmıştım ben çoktan. Bir an, ona layık değilmişim gibi hissettim ama o vesveseleri aklımdan çabucak sildim attım. Şimdi onun simsiyah

    gözlerinde kaybolmak vardı sadece. 3-4 dakika bakışıp durduk. Onun da beni sevdiğini gözlerinden okuyabiliyordum. Birbirimize

    sarıldık. Tamamen duygularımıza emanet etmiştik kendimizi. Onu yanağından boynundan öpmeye başladım. Teninin yumuşaklığı beni çok

    şaşırtmıştı. Acaba tüm kadınların böyle miydi?
    ···
  17. 317.
    0
    Elimi sırtında belinde gezdiriyordum. Daha fazla ileri gidip gitmeme konusunda ikileme düşmüştüm. Vaziyeti bozmamaya karar verdim. Ama

    Zeynep birden iki yanağımdan tuttu dudaklarıma asıldı. Anlık şaşkınlığım onun pamuk dudaklarının sıcaklığıyla eridi gitti. Gözlerimi

    nedense açamıyordum. 4-5 saniye öpüştükten sonra gözlerimi açtım. Mutluluğu yüzünden okunuyordu. ‘Çayı demleyeyim.’ Dedi mutfağa

    gitmek için ayaklandı. Yürürken hayranlıkla izledim onu.
    ···
  18. 318.
    +1
    okuyan panpalarım ses edebilirlerse iyi olur.
    ···
  19. 319.
    0
    Karı kocaymışız gibi kahvaltımızı yapıyorduk. Her zaman olduğu gibi çok narindi. Yedikleri canlıymış da onları ürkütmemek için nazikçe

    lokmaları ağzına atıyordu sanki. Bir ara onu izlemeye koyuldum. Çayını içmek için bardağı ağzına zütürdüğünde fark etti beni.

    Gülümsedi. Bu küçük mutfakta onunla bir ömür geçirebilirdim. Kahvaltıyı bitirdiğimizde bulaşıkları makineye doldurdu sonra odasında

    giyindi ve çıktık.
    ···
  20. 320.
    0
    Tüm günü bahçelievlerde şirinevlerde geçirdik. Onunla el ele yürümenin hazzı bambaşkaydı. Hava aşırı soğuktu ama onun yanındayken

    bunun hiçbir önemi yoktu. Yorulduğumuzda şirinevler meydandaki simit sarayına (bilenler bilir.) girdik çay üstüne çay içtik. Saat 5 te

    hava kararıyordu. Daha fazla oturmadık ve evin yolunu tuttuk.
    ···