size bir hikaye anlatacağım ama

Oyun zamanı geldiğinde onları tam destek vererek izledik. Bizim grup izmir deyken onlar da kalmıştı sonuçta. iyi arkadaşlar yani. Fransızcaları çok iyi olmasa da güzel bir oyundu. iyi çalışmışlardı. Bizim oyun sıramız gelince onlar da desteklediler elbette. Anlamadılar pek ama yinede mimiklerimizle jestlerimizle onları güldürmüştük. Hele benim bazı can alıcı sahnelerim vardı. Seyirciyi uçurmuştum oralarda. Son gün. Onlar gitmeden. Celebornla ve Bilbo ile takıldım. Onları içmeye zütürdüm. Ben içmedim ama. O sıralar içmiyorum. Baya muhabbet ettik. iyi güldürdüm herkesi. Sonra veda vakti. Arwen ortalarda yok. Bu arada ben de kalan çocuk gitmeden önce benimle vedalaşmadı bile ben onu bulup vedalaştım. Trip attım. Bi insan nasıl bu kadar umursamaz olur gibisinden falan. Önemli değil. Diğer arkadaşlarla vedalaştım ve bir anda Arwen çıka geldi. Anca bitmiş işleri. Birbirimize baktık. Duygulandık. Gözlerimiz doldu. Sarıldık. ilk defa birine böyle sarıldım. ilk defa biri bana sarıldı.

ula millet okuyabilsin diye parça parça atıyorum... okuyanlar burada mı ?

reservedd

işte oturduk beraber muhabbet falan. Güzeldi her şey.. Zaman hızlı geçti. Sonra kalkma vakti.. Kızlar tuvalete gitmek istedi kalkmadan... Celebrian telefonunu masada bıraktı. Bir anda mesaj geldi. Şeytan dürttü baktım amk... Annesi hadi arkadaşlarına hoşçakal de tarzı bir mesaj atmış.. bende o gelince galiba vedalaşmamız lazım falan dedim. Annen çağırıyormuş dedim.. kötülük yoktu içimde yemin ederim valla. Niye baktım bilmiyorum şerefsizim bilmiyorum.. o da telefonuma mı baktın!!! falan dedi.. ben de durumu anlatmaya çalışırken hafif sıçtım dur yanlış anladın falan sonra geçti gitti konu.. vedalaşma vaktiydi. sarılacaktık. sarıldık. o bir anda yanağıma bir öpücük kondurdu. kocaman bir öpücük. dolu dolu. hisli... dalga geçiceksiniz belki ama bu zamana kadar kimse beni öpmedi yanağımdan dahi. Çok özel hissettim. Anlatamıyorum yani.. Valla yazmaya kalsam en az buraya kadar yazdığım kadar yazı yazarım... o yüzden hiç bulaşmayalım... Buraya kadar okuduğunuz için bile teşekkür ederim.

--spoiler--

--spoiler--

sonra vedalaştık. Ben bu kızdan hoşlanıyordum. Ama arwen ile bir konuşma yapmıştım. Çok duygulandım. Daha sonra aslında arwenin beni çok etkilediğini fark ettim. ve o ilk tohum filizlenmişti.. Ona aşık oldum. Ama o hala celebriana aşığım falan zannediyor. Kıskandırmak için ve onun benden şüphelenmesini engellemek için böyle bir yalan uydurdum. Ama yalan söyleyemem. Celebriandan hakikaten çok hoşlandım. hatta hala hoşlanıyorum.

Bu en aptalca hatamdı... hayatımı mahvedecek olan hata. ara sıra celebrianla konuşuyorduk. onunla da yakın olmaya başlamıştık. daha sonra mesajlaşmamız kesildi. haber alamadım çok. Olaylar oluyordu... onun açısından da kötü zamanlardı.. Arwen mektup arkadaşı olmamızı önerdi. Ama ben hiç mektup yazmadığımı nasıl göndereceğimi bile bilmediğimi söyledim. o da ptt den dedi... bilmeden etmeden yazdım. Bir sürü mektup gönderdim bu zaman kadar ama mektupların hiç biri gitmedi... Sadece bir mektubum gitti. O da doğum günü için yazdığım bir mektup ve kokumun olduğu bir tişört idi.. o istemişti benden... diğeri ise duman konserine bilet...

Duman konseri bileti olayı şöyle : Arwenim dumanı çok seviyor. izmirde de konseri var. Kaç kere gitti aslında... Ama şimdi arkadaşları gidecekmiş ama onun bileti yok... maddi sebeplerden ötürü olduğunu söyledi.. Benim içime oturdu ve gittim bilet alıp yolladım ptt ile.. anonim olsun dedim. olmaz dediler. nasıl olur bu iş dedim. normal yollarsan olur dediler. ama birisi alabilir kaybolabilir binbir türlü şey olabilir dediler... Kaç güne gider dedim gün dediler. tamam dedim..( hayatımın en büyük hatasıydı) işte harçlığımın hepsini verip bilet almıştım. ve ptt nin eline teslim ettim. o bilet gitmedi abi... kıza da çaktırmamak için çok uğraştım. dedi ailem biraz para verdi alışveriş yapmam için. acaba bunu bilete mi harcasam dedi.. ben de harcama bence.. o senin ihtiyaçların için falan dedim. Bir rüya gördüm. Sen çok mutlu oluyordun istediğin bir şeye kavuşuyordun falan dedim. Böyle böyle uydurdum. Konser gününe gün kaldı.. bilet yok.. ben iyice batmış bir halde utana utana aradım. böyle böyle... bir sürpriz yapacaktım ama beceremedim. seni böyle beklettiğim için özür dilerim falan dedim. o da düşünmemin bile çok güzel bir şey olduğunu beni çok çok çok sevdiğini söyledi... ben özür dilerim dedim sıçtım batırdım. o da saçmalama. iyi ki varsın dedi...

sonra bir mucize oldu... o bilet arwenin posta kutusundaydı.. konsere saatler kala... akşam vakti eve dönüyor ve bilet orada... o kadar çok dua ettim ki... ahh ahh... arwenim bana mesaj attı. fotoğraf çekerek gösterdi... ben sevinçten ağladım... o konsere gitti... arkadaşlarıyla eğlendi güldü... küçük bir şey var canımı sıkan. konsere gittiğinde arkadaşları ön bölümden bilet almışlar. arwenimdeki bilet normal biletti... arkadaşlarının yardımıyla öne geçti. kendi biletiymiş gibi diğerlerininkini gösterdi... içeri benim aldığım biletle girdi ama arwenime yetemediğim için üzülüyorum. içime oturdu ağladım. neden ben daha iyisini yapamadım diye... ama sonuç olarak o mutlu oldu. ne kadar canım yansa da o mutlu olduğu zaman ben de mutlu oluyorum.

oğlum seviyorum lan böyle varoştan çıkıp entel olmayı başaran tipleri. ben hayatım boyunca angaranın elit semtlerinde yaşadım ama gel gör ki hala kazmayım

beyler ara sıra yorum falan yapın. burada olduğunuzu bileyim.

daha sonra arwen o konserde bir çocukla tanıştı... ahhh ahhh.. kafama sıçsınlar... çocuk eline gitar almış şaklabanın teki... o dönem kafayı yiyecektim ama iyi idare ettim. sonra ayrıldılar tabi... bu arada arwenin 5-6 tane sevgilisi oldu rahat... biri gitti biri geldi... benim hayatım boyunca hiç sevgilim olmadı... ne kadar zor dayandım bilemezsiniz... kaç gece ağladım... ama vazgeçemedim.. intihara kalkıştım. izmire otobüs bileti almayı düşündüm... çok şey yaşandı..

bütün bu karışıklıklardan sonra bir de fransaya gidecekmişim.. babam beni nice e gönderdi... bana sarhoşken bir keresinde 500.000 tl den fazla borcumuz olduğunu söyledi... okulumu okumazsam neler olabileceği konusunu anlattı. eğer ölürse okulu bırakıp işe girmem gerektiğinden bahsetti.. bu arada babam fotoğrafçıydı ya... işte 2 dükkanı vardı. ( kira ) birini restoran yaptı.. iyi kazanamadığı için.. ama daha sonra onu daha kötü bir hale soktu o restoran... eğer ölürse oraya bakmam gerektiğini anlattı... ben bu kadar şey içinde.. özel derste alıyordum. babam için deli oldum. beni o zorluklarla okutuyor. bir de fransaya gönderiyor diye.. dedim gerek yok. çok pahalı diye.. o da parasını düşünme.. gitmek istiyorsan gidiceksin dedi... ben de tamam dedim... uzatmıyorum. hemen geçersem fransaya gitmeden bana valizin içine tırnak makası koymamı söyledi eğer çantama atarsam alırlarmış. tamam dedim atıcam dedim. sonra atmadım. arabadayken ban sordu attın mı diye bende yanıma aldım hava alanında valize atıcağımı söyledim... sen niye atmadın. hiç sözümü dinlemezsin zaten. mal. bin.. anana çektin zaten... bana söverken gireceği yolu kaçırır ve bunun içinde beni suçlar... ben gitmek istemiyorum diyecem. ama o kadar para verildiği için ağzımı kapatırım. koca adam oldum o halde sessizce ağladım...

Ankara ya dönelim... işte baya konuştuk falan. Daha sonra gideceğimiz mekan bizi almadı. Biraz sövdükten sonra dağıldık. Ertesi gün son günümüzdü... Takılmak için bir yere gittik. Maalesef diğer arkadaşlardan ayrıldık. Onlar içmek istiyorlardı. Ben arwen ve 2 arkadaş çin restoranı tarzı bir yere girdik. asdfgh yine amk. merak etmeyin la bu sefer aç gözlülük yapmadım. Aç da değildim zaten çay aldık... o meşhur çaylardan bir da yanına ballı ceviz diye bir şey varmış moruk ondan aldık... bu arada ilk gittiğimiz çin restoranın da sipariş ettiklerimiz arta kaldı. çatlayana kadar yedik ama bitiremedik.. kişi başı 100 liraya yakın para ödedik diye hatırlıyorum. O yemeklerin çöpe gideceği beni çok üzdü. içime oturdu. Paket yaptırdım. Celebrianla konuşuyorduk ya o yol boyunca elimde yemek paketiyle yürüdüm. ne mal adamım lan. Karizma falan asfdg hdsf neyse...

Reserved kardes

Buradayım panpa devam et

burdayım panpa senin yazdıklarında kendimi buluyorum devam et

Sonrası veda işte... Bağları koparmadık ama. Ben hep mesaj atıyorum. O da atıyor. Çok daha yakın arkadaş olmaya başladık. Her şeyimizi anlatmaya başlayacaktık yakında...

3.Tiyatro festivali ankara da idi. Bu sefer otobüs ile gidecektik. izmirliler maalesef gelemiyorlardı. istanbuldan 1 ay falan sonra oldu bu festival. Orada en kötü zamanlarımı geçiriyordum daha sonradan beni biri buldu... celebrian. O kız arwenden sonra en yakın arkadaşım olacaktı ileride... hatta daha da karışık neyse boş verin anlatıyorum.

Panpa her kalemi beğenmem çoğu hikayede rezervim vardır ama bu sağlam gidiyo patlama yaşarsa şaşırma

Biz boş 2 gün geçirdik ankarada. Hiç bir şeyin olmadığı 2 koca boş gün. 3. günün akşamı bir kareoke bara gittik. ben içki içmiyorum ama. Bana kimse içki içiremezdi... sadece şarkı söyledim. ben o tak gibi sesimle... neyse... komik ve utanç verici bir anı. Şarkı bittikten sonra dışarıya hava almak için çıktım. Dışarıda bizim gruptan 2 -3 kişi falan bir da yabancı bir kız muhabbet ediyorlar. Celebrian işte o kız. Çok iyi hatırlıyorum siyah bir elbise vardı üzerinde. Ama mal mıyım neyim yeni tanıştığım insanların isimlerini iyi duyamıyorum ve hatırlayamıyorum.