size 4 günümü anlatayım mı lan

saçları hala ıslaktı ama rahatsız etmiyordu. arada ıslak saçlarını parmaklarımla aralayıp t-shirtümün ıslanmamasını sağlıyordum. saçlarım seni rahatsız mı ediyor dedi hayır tam tersi hoşuma gidiyor güzel kokuyorlar dedim. böyle yapmam seni rahatsız ediyo mu diye sordum hayır tam tersi hoşuma gidiyor dedi. öyle diyince sağ elimi başını diğer tarafından alarak saçlarını okşamaya devam ettim. o sırada frodo samle beraber ayrık vadinin yolunu tutuyordu

frodoyla sam e ikiz hobit kardeşler de katıldıktan sonra ellerim yorulup karnının üzerinde soluklanmaya başladı. giderek daha da kaydık sonra filmi durdurup kanepeyi açalım mı diye sordu tabi dedim. kanepeyi açtıktan sonra uzanarak izlemeye başladık.o sırtını bana doğru döndü kalçalarını iyice bana doğru yasladı. bişeylerin farkında olmuştu artık.

kalçalarını sürekli hareket ettirmesi hoşuma gidiyordu. ama film fazla uzundu amk uyuya arada tepkilerini kontrol edip uyuyup uyumadığını anlıyordum. bir yerde elimi gözlerinin önünden geçirip tepki vermeyince uyuduğunu anladım. filmi biraz ileri aldım 3 saat film mi, olur amk. sonra film bitince doğruldum uyuya kalmışım ya dedi. yarın devam ederiz sorun değil ben yatağıma geçeyim dedim. tamam ben de saçımı düzleştircem dedi. tamam deyip odama geçtim ben. sonra bi ara çıktığımda başını örtmüş tesbih çekiyodu yatağında. şaşırdım öyle görünce gülümsedi yine her zmanki gibi beklediğim bişey değildi açıkçası ben de gülümsedim

ben lavabodan dönüp tekrar yatağıma gittim. bilgisayarla abuk subuk şeyler yapıyordum uykum gelsin diye. internetsizlik kötü amk. sonra kapım çaldı gelebilir miyim diye sordu evet dedim. elinde bir makasla içeriye girip yatağıma oturdu. tesbih çekiyordum kpss için dedi her gece yapmam gerek diye ekledi. işe yarıycak mı bari dedim görcez. ya ben aslında şunu kesebilir misin diye sorcaktım yatarken batıyo da dedi. marka etiketini göstererek. tabi ki dedim

bir şeyleri yanlış anlamaktan kotkuyodum binler bütün bunlar hala tesadüf olabilirdi. sinyal size göre açık burdan öyle gözüküyo ama risk te var. yeni evimden olabilirdim her şeyden önce eğer yanlış anlamışsam bana bunca iyilik yapan birini daha kaybedebilirdim 4 gün de iki iyi arkadaş kaybetmek koyabilirdi. marka etiketini yavaşça kestim sonra dönüp bana baktı gülümseyerek. başka bişey var mı diye sordum gülümseyerek. yok dedi ve çıktı odadan ışığı da kapatarak

her şey tesadüf olabilirdi amk ama o bakışlar o gülümseme tesadüf olamazdı. bişeyler yapmazsam hemen gay olduğumu düşüncekti. ki şu an düşündüğünü dalga geçerek söyledi. homofobimden bahsettikten sonra bir daha kalkışmadı öyle bişeye

o gittikten bir kaç dakka sonra tekrar lavaboya çıktım. döndüğümde yatağında yatmış tv izliyordu odama girmeden önce ne izlediğini sordum. biraz onun üzerine muhabbet ettikten sonra. dün seni o battaniyeyle gördüm üşümüyo musun diye sordu. aslında sabaha karşı çok soğuk olduğunu söyledim sonra öylece durduk biraz. bugün yanında yatabilir miyim diye sordum. tabi ama yastığını alman gerek benimki çok küçük ikimize yetmez dedi. tamam diyip yastığımla geri döndüm

soruyu normal karşıladığına göre problem yoktu üstelik ilk anda akla gelmeyen bi ayrıntıydı yastığın yetmeyecek olması. soruya hazır gibiydi yani

o gün bi gib olmadı sadece sarılarak uyuduk arada ellerim göğüslerine gitti o kadar. aslında pek uyuyabildiğim söylenemez. sabah pek uyuyamadığımı anlamıştı zaten sorun olmadığını benim yetişmem gereken bir dersanem olmadığını söyledim. rahatladı biraz. sonra hazırlandı yaklaşık 1 saat. yolcu ettim gitti

benim odamda giyinmişti incin biriydi biraz. sabah çıkardığı kıyafetleri valizinin üzerine gelişi güzel atmıştı. külodu da dahil. küloduna yapışık bir peçete vardı. ayağımla karıştırınca gördüm.

4. gün başka bi film seçtik bu kez o seçti seçtiği film şirinlerdi amk

yine aynı şeyler oldu elim bu kez. omzuma yattı ıslak saçlarıyla ellerimle saçlarını okşadım. vücudunun her yerini tanımaya başlamıştı ellerim. bi ara sırtındaki sütyene takılınca çıkarsana onu dedi. sağ elimin üzerine yattığından sol elimle bayağı bi uğraltıktan sonra çıkardım. ellerim daha cesurca dolaşabiliyordu bugün vücudunda. sırt bölgesine küçük bi öpücük kondurdum. biraz gıdıklandı. sonra ellerimi göğüslerine attım o an sol ayağımla bilgisayarın space tuşuna uzandım. gargamelin sakar şirini yakaladığı sıraydı tam olarak. diğer şirinler bizm için kendini feda et sakar şirin diye bağırıyolardı. sonra her şey çok hızlı gelişti. dudaklarım dudaklarındayken sol elimi sağ eliyle taytının içine attı. oldukça ıslaktı. sonrası malum ilk defa beraber olduk o gece. 4 gün önce tanışmıştık sadece.

ertesi gün eve çok geç geldim dersim vardı. pek bişey olmadı yorgundu ondan sonraki gün yine birlikte olduk. sonraki gün regl oldu. regl 8 gün sürer mi lan diye başlık açtım burda. sürüyomuş tam 8 gün sürdü. pazardan pazartesiye. biz sevgili miyiz muhabbetleri gecikmedi. reglken de baraber yattık tabiki bişey olmadı. ama sanki o günler daha bi istekli gibiydi ben tam tersi sanırdım amk. onu dudaklarından öperken geri çekti kendini. bana aşık olmuyorsun değil mi dedi. alışık olduğum bir muhabbetti ama bu kez ters gelişti sanki. doğrusu beni seviyorsun değil mi olacaktı. kendimi kullanılmış gibi hissettim amk. 4 günde nerden nereye. kafamda tilkiler gibişiyodu. neden olmasın dedim. senle bir şeyler yaşyamayız dedi. neden dedim. tuğçe dedi.

hasgibtir dedim içimden. memlekette tanışmıştık tuğçeyle sıradan günler geçirdiğimizi düşünüyodum yaşça benden büyüktü. haftada bir buluşur oturur bir kafede tren vaktine kadar zaman geçirirdik. sonra tren gelir ben giderdim. tuğçe bütün bu olanları bir kaç doz romantizm bir tutam ihtiras az bi yarak otu katarak gün be gün anlatmış meğersem.

tuğçenin bir şeyler yaşama ihtimali olan biriyle bişeyler yaşayamam dedi. bir dakka bişeyler mi biliyosun, tuğçe bana karşı bir şeyler mi hissediyor dedim. bilemiyorum dedi.

bana tuğçeye söylememem için söz verdirttti. ama o ne sanıyodu ki amk. o yönlendirmişti beni ona. bıraksaydı da okulda yatmaya devam edecektim. tuğçeye her şeyi anlatıp aradan çekip ayşenle bir şeyler yaşama yoluna gitsem tuğçe incinecekti. zamana bırakmaya karar verdim. tuhaf ilişkimiz böyle devam etti. tuğçeyle taktan bi mevzu yüzünden iki gün önce kavga ettik. neden aslında tabiki bu olaylardı hiç bi şey eskisi gibi olmayacaktı olmadı da.

ayşenle aramız iyi ama bugün bir arkadaşının geleceğini söyleyip beni apar topar evdeen yolladı. 2 ye kadar mal mal dolaştım dışarda. matrax falan dinledm. gittiğinde haber ver demiştim eve geldiğimde saat 2 buçuktu. hanfendi uyumuştu bile. hiç bişey söylemedim sadece ters ters baktım. sonra bi çay koyup şimdi oturduğum yere oturdum. gibik telefona ben radyo dinlediğim için mesajlar gelmemiş meğer kız beni 4 kez aramış bir kez de mesaj atmış

zili çalıyo birazdan kalkar ben de okula gideyim amk. iki dersim var ama ondan bile kalabilirim. ha eski ev arkadaşımla görüşmüyoruz tabiki sorun galiba maddiymiş. gibimde değil geldiğinin birinci haftası kira ödemediği için kapının önüne konulmaz bence insan.

bi ses edin lan giberun heeaa. inanmayanlara caps maps yok gibimde değil amk ister inanın ister inanmayın. baştan söyledim zaten inanmayacağınızı. çevremdeki kimseye de bu yüzden . ev arkdaşımın bir kız olduğunu. söylemiyorum gerek te yok zaten. geçen bir arkdaşım arayıp hal hatır sordu nasıl gidiyo lan diye. hiç işte ne olsun amk bir kızla aynı eve çıktım. arada sevişiyoz falan öyle dedim. haha he amk ee mühendislerinin hep hayalidir hala aynı hayal mi lan dedi saygı duydum.

ama geçenlerde kuzenim geldi eve kahvaltı için onun da haberi yoktu. tabi kız ayakkabılarının erkek ayakkabılarının 4 katı olduğunu görünce. ev arkdaşımın kız arkdaşları ya gibik çok çapkın demiştim. o anladı tabi olayı. hatte ayşenle de tanıştırdım ama hala ev arkdaşımın bahsi geçince kız arkdaşı hala sizde mi kalıyo falan diye taşak geçiyo.

çıkış.

bitince uplamayın lan silecektim şimdi de ayşen uyandı amk vakit kalmadı artık. ama uplamayın liseli binler görmesin giberun. bişey diycekseniz pmden yollayın saygı duyarım yarın uçar burası.