siktim roman oldu toplanın

neyse bi şekilde aldım ben tlefonu bunun elinden kalktık dükkana geçtik açtım dükkanı. muabbet ediyoruz pc den buna bişeyler gösteriyorum. sonra bi klasör dikkatini çekti bunun. bu ne dedi. bende farkedemedim o an. açtım amk handeyle bi sürü resmimiz yatakta döşekte çıplak falan. "ohaaa bunlar ne sen handeyle ne zaman çıktın" dedi. tuğbanın ailesi handenin ailesiyle dosttu. ikisininde babası vergi dairesinde çalışıyolardı iş arkadaşıydılar. bunlarda iyi arkadaştı anlıcanız. ben o an dicek bişey bulamadım "çıkmadık ki" dedim. hemen fareyi aldı sağ tıkladı resimlerin çekildiği tarihe baktı. "yuh doğucanla çıkarken mi birlikte oldunuz bana senden hep kardeşim diye bahsederdi" dedi. "ya hataydı işte kapatalım konuyu bu resimlerin burda olduklarını bile bilmiyodum yoksa açmazdım zaten" dedim

"kaç defa birlikte oldunuz doğru söyle" dedi. "hatırlamıyorum hiç saymadım" dedim. "oha çok zevkli lan" dedi. şaşırdım amk "istiyosan bida sevişelim izle sonrada siz yalaşın ben izliyim" dedim buna gülerek. bi tokat attı "sıçarım ağzına artk benimsin kimseye bakmıcaksın" dedi. "tabi kızım salak salak konuşma dalga geçiyorum seni kaybetmeyi göze alamam ben" dedim. "he şöyle. sil şimdi bunların hepsini" dedi. sildim sonra geridönüşüm kutusundan da sildirdi. amk handeyle asıl bomba capsler o gün gitti içim acıdı bida nerde birlikte olcam da öle fotolar çekilcez diye. up

neyse binler içim acıya acıya klasörü sildim. onun altında da dedem olarak kayıtlı klasör vardı orda da beyzayla resimler vidyolar vardı isimden dolayı allahtan orayı açtırmadı. biraz daha muabbet ettik sonra bu gitti evine. bende oturdum dükkanda test çözdüm akşam oldu gün bitti ertesi gün yeniden güneş doğdu. ben hergün 7 de kalkmaya başlamıştım sınav günü başım ağrımasın diye. kalktım yine sabah yedi de kahve yaptım kendme çıktım terasa güneşin yükselişini izledim. izlerken de bi yandan sınavı bi yandan beyzayı nihali tuğbayı düşündüm. hepsini tek tek ele aldım

beyza: 10. sınıfta gibimin yeni kalktığı zamanlarda karşıma çıkmıştı. 8 kasım 2007 tarihinde okul dağıldıktan sonra 9 c sınıfında kazara kadınım olmuştu. iyikide olmuş onu çok seviyorum dedim kendi kendime. nihal 8 temmuz 2009 tarihinde gelip benle tanışmıştı ertesi günü çıkmıştık ve aynı gün yiyişmiştik. kalfalık eserimdi. kendmi tanıma sürecinde elde ettiğim ilk kızdı. çok iyi bi insan muhteşem bi sevgiliydi. iyiki hayatıma girmişti.
tuğba 2010 un mayıs ayında tanışmışıp ertesi günü çıkıp aynı gün yiyişmiş bir hafta içinde de gibişmiştik. herkesin hayran olduğu ama kimsenin kabul etmez gibtiri çeker diye asılamadığı bi kızdı. patlak olması çok güzeldi. güzelliğini sexüel tecrübesiyle birleştirince bulunamayacak bi nimet olduğu anlaşılıyodu. iyiki sevgilim olmuştu.

ben bunları düşünürken nihalden ve beyzadan mesaj geldi 5 er dakka arayla günaydın hayatım diye. cevap attım ikisinede. indim odama şortumu tişörtümü giydim koşuya çıktım biraz koştuktan sonra denize girdim yüzdüm kurulandım eve döndüm. duşumu aldım giyindim dersaneye gittim. ilk ben gitmiştim yarım saat içinde bizim kızlar bi saat sonrada dinçer erdal çağrı geldi. oturduk bahçede muabbet ettik bişeyler içtik. sonra test çözmeye başladık

neyse binler bu şekilde sakin düzenli bi hayatım olmuştu sınava kadar. hiç bi gibiş muabbetne girmedik tuğbayla. akşamlar falan saat 8 oldumu nihal beyza ben tuğba dördümüz aynı üniyi kazancaz diye test çözerdik. tuğbayla 11 de bitirirdik yarım saat konuşurduk tuğba yatardı. nihalle 11,30 da biterdi yarım saat konuşurduk yatardı. beyzayla 12 de biterdi bi saat konuşurduk 1 de yatardık. ve sınavdan bir önceki gece

dersaneden çıktım dükkana geldim. ailemle yemek yedik saat 7 ye kadar. yedi de beyzayla başladık konuşmaya 9 da bitirdik. "karıcım benim artık ayrılmıcaz artık hep aynı okulda olcaz her sabah birbirimizi görcez sakın heycan yapma" falan filan rahatlattım ben bunu. nihalle 9dan 11e kadar konuştuk. çok panikti heycanlıydı. bide bu tm okurken son sınıfta ekim gibi sözele geçti sözel çalışmaya başladı o yüzden umutsuzdu. ben buna "şöyle zekisin böyle akıllısın sen yaparsın seneye istanbul ünideyiz söz veriyorum" falan diyerek rahatlattım. saat 11 den 12 ye kadar da tuğbayla konuştuk. o da lise 2 de 3 de çalışmadığı için umutsuzdu. "aşkım seneye istanbuldayız bak kendni düşünmüyosan beni düşün heycan yapma olumlu ol" bilmem ne diye bunu rahatlattım. 1 e kadar da kendme telkin verdim yattın uyudum sabah 7 de uyandım

kalktım herzamanki gibi kahve mi içtim kahvaltımı yaptım annemle. sonra atatürk tişörtmü giydim altıma da eşorfman altı giydim çıktım evden dersaneye gittim.

bizim dil sınavı olduğundan balıkesir üni de yapılacaktı sınav. hatta çağrıyla aynı sınıftaydık. neyse bindik servise dersaneden hep beraber hocalarla birlikte balıkesire gittik. bi saat erken gelmiştik. çimlere oturduk hocalar toplandı başımızda bol bol nasihat verdiler normal deneme sınavı gibi girin çıkın dediler. biz gerekli talimatları aldık ve sınav olcamız sınıflara gittik. içeri girmeden önce kızları tek tek aradım annemi aradım helallik aldım sanki askere gidiyomuşum gibi girdim içeri. çağrıyla aynı sınıftaydık hatta çaprazımda oturuyodu.

sınav kitapçıkları dağıtıldı vakit geldi "başlayın arkadaşlar" dendi açtım kitapçığın ilk sayfasını bi baktım amk fransızca. kan beynime sıçradı lan bu benim hayatımdı ve bana yanlış kitapçık vermişlerdi. o an ki panikle zıpladım ayağa "hocam bana yanlış kitapçık vermişsiniz bu fransızca ben ingilizceden gircem" dedim hararetli hararetli. sınıf bi güldü amk bana öle böle değil. çağrı yerlere yatıyo gülmekten. gözetmen hocalar falan gülüyo. sonra bi tanesi geldi yanıma arka sayfaları açtı burları çöz cevap anahtarının burasına da ing kısmını işaretle dedi gülerek. o kadar fazla gülüşme olmuş ki salon görevlisi geldi noluyo sınav başladı bu ne gürültü diye. amk kızardım morardım maça 5-0 yenik başlamıştım

beş dakka falan kitapçığı açmadan gözlerimi kapattım açtım konsantre olmaya çalıştım. lan dedim bu amelelerin hepsi balıkesir yds deki öğrenciler şu an deneme sınavı oluyoruz hepsine ayarı vercem yine sonuçlar belli olduğnda falan dedim heycanımı yendim bacak bacak üstüne attım bi ayetel kürsi okudum 7 defa şahatel vücuhu diyerek açtım kitapçığı başladım çözmeye. kelimelerden başladım en takıldığım yer lan hepsi bildiğim kelimeler. oha dedim şansa bak en az 2 yanlış 3 boş çıkar dediğim 15 soruluk bölümden hepsini yapmıştım emin olarak. sonra paragraflara geçtim. anlaşılır ve kolay gelmişti onlarıda çözdüm emin olarak. en iyi olduğum cümle tamamlamalar ve çeviriler moralimi bozmuştu amk ölemesine yaptım orları gözetmen "son 5 dakika" dedi ben bütün soruları çözmüştüm. son 5 dakika da hızlıca kontrol ettim kaydırma olmadığndan emin oldum ve gözetmen "evet arkadaşlar geçmiş olsun süre bitti" dedi. kağıtlara baktım kaleme baktım çağrıyla birbirimze baktık. lan dedim üç yıl ben bu anın hayaliyle yaşamıştım. üç yıl ben bu sınavı beklemiştim bu sınavın heycanıyla ders çalışmıştım. bitti işte bitti amk. dedim. o an test çözesim geldi kendmi acayip bi boşlukta hissettim. kitapçıklar toplandı çağrı geldi "hadi" dedi. kalktım gözetmen hadi geçmiş olsun bitti artık dedi bana. bitti mi hocam dedim. bitti dedi gülerek ben buna bi sarıldım. ohh rahatladım hocam dedim. "dur oğlum dur biri görse tutuklar sınav kağıtlarına kastın var diye" dedi. pardon dedim güldüm çıktık dışarı

hemen hocalar karşıladı bizi sarıldık birbirmze nası geçti falan derken halam geldi bahçede oturduk biraz sınavda olanları anlattım gülüştük.

evet binler en son burda kalmıştık. buraya kadar okuyup bi hatrılayın gelen up lasın 10. kişinin up'ından sonra yeni bölümlere geçiyoruz

dıbınakoduğum bakıyorum 30 sayfadır geliyorum yoldayım oyalıyosun lan

yazıyorum bu gece diyip uçmuşsun falan

ne bu reklam sevdası anlamıyorum amk okuyan zaten bulur bi şekilde yaz gibtir git takdir eden helal der inanmayan küfreder gider.

olm adam ne anlatmış amk

lan nerden denkgeldiysem bi başladım 65.sayfaya kadar geldim. cezerve

ortaya karışık bi caps at panpa

dıbına koyim 178 sayfa okudum, burda kaldım 1 ay okumam bi 178 daha sonra okurum.

vay amk bini

hadi bin hikaye sardı
updülhamit