+1
-1
Beyler biraz uzun kızın kendi ağzından yaşadıkları 5 dakikanızı ayırın
ANKARA'DA Ki BiRiNCi
KÖK HÜCRE AMELiYATIM VE SONRASI
En büyük dileğim ikinci tedavime gidebilmek ve yeniden yürüyebilmekti. Felçli yaşamaktan kurtulabilmek için yıllarca yurt dışında hastalığıma çare aradım. Ne mutlu ki aradığım tedaviyi Türkiye'de buldum. Araştırmalarım sonucunda beyin cerrahı Prof. Dr. Haluk Deda ile tanıştım. Doktor bey ile yaptığım görüşmede "Kök Hücre" nakli tedavisine uygun olduğum belirlendi. 28 Ocak 2006 tarihinde Ankara'da Özel Akay Hastanesinde "Doku tamiri amaçlı Otolog kök hücre nakli" ameliyatını oldum. Ameliyattan sonra vücudumda iyi gelişmeler gözlenmeye başladı. Kısa zaman içerisinde duyu hislerim fazlalaştı. Yapılan SEP testleri sonucunda sinir iletiminin başladığı belirtildi. MR çekildiğimde ise omuriliğimdeki hasarlı bölgenin düzelmeye başladığı görüldü. Fizik tedavi ve çok çalışmam sonucunda 1 ay içerisinde emekleme durumuna geçebildim.
Ameliyatımı yapan Prof. Dr. Haluk Deda ameliyatımın sonrasında yaptığı konuşmada bana "Ben ilk kök hücre nakli ile vücudunuzda alt yapıyı hazırladım, kısa bir zaman sonra destek tedavilere başlayacağım ve Allah'ın izni ile sizleri iyileştirip yürüteceğim" dedi. Bunu duymak en büyük mutluluktu benim için. Ayrıca doktorum ve fizik tedavi uzmanları 17 yıllık kas kaybımın geri alınabilmesi, yeniden yürüyebilmem için 1 yada 2 yıl sürekli fizik tedavi görmem ve bazı cihazları almam gerektiğini de bana söylediler.
Ankara'dan eve döndükten sonra maddi imkansızlık nedeniyle ancak 2 ay fizyoterapist tutabildik ve
2 ay fizik tedavi gördüm. Evdeki tedavimde bir aylık süre içerisinde oturma durumumda artış, duyuda sırtta bele kadar inen omuzlarda üst kolun ortasına kadar ilerleyen ve ön tarafta bir miktar göğsüme doğru ilerleyen derin duyu kazanımı, tam destekli bir cihazla ayakta durmaya geçiş, yatak içinde destekli emekleme, üst ekstremite kas kuvvetinde artış: 1kg ağırlıkla başlayıp sonra 1250gr ağırlıkla çalışmaya geçiş, push-up destekleriyle omuz desteği ile yatak kenarında otururken kol kuvvetiyle kalçamı yerden kaldırabilme gibi gelişmeler oldu. ( Bütün fotoları sayfanın alt kısmında görebilirsiniz. )
Kitap satışlarımdan elde ettiğim para Ankara'da ki kök hücre ameliyatım ve sonrasındaki 2 aylık fizik tedavim için kullanıldı ve maalesef bitti. Tedavime devam edecek param kalmadığı için devlet hastanesine müracaat edip haftanın birkaç günü fizyoterapist göndermelerini rica ettim ama hastane yetkilileri "Eve fizyoterapist göndermiyoruz, özel olarak parayla fizyoterapist tutacaksınız" diyerek beni geri çevirdiler. Bu olumsuz cevap beni çok üzdü ve birkaç ay bekledikten sonra Kuşadası'nda oturan ablamların yanına gittik. Burada 17 yaşındaki yeğenim Özgür bana fizik tedavi yapmaya çalıştı ve onun yardımıyla havuzda, önce cihazlarla, sonra kendim yüzebildim.
Birinci Kök Hücre ameliyatımdan kısa bir süre sonra tekrar destek tedavileri olacaktım ve iyileşme sürecim hızlanacaktı fakat Kök Hücre nakli Türk hükümetimiz tarafından yasaklandı. Bazı kişiler anlamsız bir şekilde ameliyatımı yapan doktoruma davalar açıp onun tekrar ameliyat yapmasını ve bizleri iyileştirmesini engellemeye çalıştılar. Benim evime 8 defa polis geldi ve ifade verdim. Bazı kişiler kendi çıkarları için benim ismimi kullanmaya ve doktordan para koparmak için ona dava açmaya çalıştılar ama bunu yapmalarına hukuk yoluyla engel oldum. 6 yıl bu mücadelemiz devam etti. 6 yıl sabırla bekledikten sonra doktorum Prof. Dr. Haluk Deda ile telefonda konuştum. Doktor bey, açılan davalar yüzünden çok yıpranmıştı, çok sinirliydi ve telefonda bağırarak "Yıllardır beni sürekli engellemeye çalışıyorlar, karşılaştığım bu kötü olaylar yüzünden artık ameliyat yapmayacağım, beni bu kadar zora soktukları için mesleğimi bile bırakacağım, bu kötü insanların yaptıklarından dolayı mesleğimden nefret eder hale geldim" diye söylediğinde şok oldum ve o anda yıkıldım. "Doktor bey bu kadar yıl umutla bekledim, siz tedavi yapmazsanız bizim halimiz ne olacak? " diye sorduğumda "Böyle yaşayacaksın" diyerek telefonu sert bir şekilde yüzüme kapattı. Doktora dava açıp onun pgibolojisini bozan insanların kötülüklerinin bedelini ne yazık ki ben ve benim gibi umutla bekleyen hastalar ödemek zorunda kalıyorduk.
Bu kötü olaydan sonra günlerce kendime gelemedim. Yıllarca çok çabalamıştım ve bu çabam asla boşa gitmemeliydi. Ben tedavi olup iyileşmeliydim ve pek çok hastanın iyileşmesi için umut olmalıydım.
Bu istek ve inançla kendimi toparlayıp yurtdışında çok iyi bir merkez olan Çin'de ki Shenzen'deki Beike Biotechnology hastanesi ile irtibata geçtim. Bu hastanedeki doktorlar tarafından benden istenen yeni MR filmlerimi çektirip, onlarla birlikte bütün sağlık raporlarımı, laboratuar sonuçlarımı Çin'de ki bu hastaneye gönderdim. Aylarca süren uzun bir inceleme ve bekleyişten sonra 4021 hasta arasından 121 kişi seçilen tedaviye kabul edildim. Bu hastanedeki doktorlar sadece iyi duruma gelebilecek hastaları tedaviye kabul ediyorlarmış. Beni iki nedenden dolayı kabul etmişler. Birincisi Ankara'da ki ilk kök hücre naklinden iyi sonuç almış olmam, ikincisi ise yaşam mücadelem ve hayata bağlılığım.
Şu anda Çin'de yapılacak kök hücre ameliyatlarımı ve fizik tedavilerimi olabilmeyi büyük bir umutla bekliyorum.
Birinci Kök Hücre ameliyatım için gereken parayı "Zoru Başarmak" isimli kitabımın satılması ile toplayıp ameliyat olabildim. Şimdide Çin'de ki Kök Hücre ameliyatımı olabilmek, fizik tedavimi en iyi şekilde yaptırabilmek ve en kısa zamanda iyileşip yürüyebilmek için kitaplarımın, şarkılarımın, resimlerimin, tasarımlarımın satılması ve tedavi paramın toplanması için çabalıyorum.
Ben, ağlayıp duygu sömürüsü yapmıyorum ve yardım dilenmiyorum. Yıllarca emek vererek hazırladığım eserlerimin satılmasını, benim kitaplarımı, resimlerimi, tasarımlarımın basılı olduğu giysileri ve başka objeleri alarak hem bana yardım edilmesini, hem de bu yardımlarla hayatımın kurtulması için destek olunmasını rica ediyorum.
Benim iyileşip sağlığıma kavuşmam milyonlarca felçli insanın hayatının kurtulması içinde bir umut olacak. Bunu başarmam için hem maddi, hem de manevi olarak herkesin desteğine çok ihtiyacım var.
Ben, bir adım atabilmek için yıllardır pek çok zorlukla savaşıyorum. Çin'de ki ameliyatımı ve fizik tedavilerimi olup yeniden yürüyebilmeyi, kendi kendime yeterli hale gelebilmeyi çok arzu ediyorum.
Biliyorsunuz ki: " inanmak başarmanın yarısıdır." Ben, inanarak ve çabalayarak pek çok şeyi başardım. Şimdi de sizlerin desteğiyle yürüyeceğime inanıyorum.
... HADi HEP BiRLi...
Tümünü Göster