kendisine yönelik sergilediğim eleştirel yaklaşımımın altında aslında benim kocaman kalbim var. gofret'e duyduğum büsbüyük sempati. bunun yanında sevdiğim yönleri, sevmediğim yönleri, kıskandığım yönleri ve kötü yönleri de vardır gofret'in.
sevdiğim yönleri:
1- her koşulda espri yapabilen film kahramanları gibi, gönlü temiz.
2- kebaptan ve insandan anlıyor.
3- demokrat ve japon balıkları kadar masum.
sevmediğim yönleri:
1- "başbakan olacak adamım ama kıymetim bilinmiyor" diye söyleniyor.
2- armut aromalı fayrouz içeceğinden bir oturuşta 5 tane içiyor ve bana da içirmeye çalışıyor.
3- çiğköfteyi güzel yaptığını düşünüyor ama fena halde yanılıyor.
kıskandığım yönleri:
1- ankara'daki bütün kitapçılar kendisini tanıyor.
2- bütün dvd'ciler [korsan ve resmi hepsi] gofret'e ismiyle hitap ediyor.
3- d&r'dan bir kerede 132 tl'lik dvd alabilecek kadar zengin. hem de tek sliple ödedi.
kötü yönleri:
1 - kendisi hatırlamak ve hatırlatmak istemiyor ama gofret, mahsun kırmızıgül'ün 1996 tarihli sevdalıyım klibindeki "muhteşem" dansların kareografisini yapmıştır. emine ün'ün eliyle mahsun'a "gel gel" yaptığı plan ve mahsun'un, ün'ün belinin bir sağından bir solundan kameraya selam vermesi ve ün'ün mahsun'u at arabasıyla çektiği sahneler gofret'in fikridir. kendisi bu klibi "cinnet yıllarımdı ve paraya ihtiyacım vardı" diye açıklıyor. bir yerde haklı.
http://www.youtube.com/watch?v=bdz6e9da1e4