1. 1.
    -3
    bu başlıkta
    tiyatrodan,
    yeni çıkan kitaplardan,
    futbol harici spordan,
    dünya mutfaklarından vs.konusuyoruz...

    sizden ricam lütfen seviyesiz entrylerle bu başılığı kirletmeyin.
    teşekkürler dostlar.
    ···
  2. 2.
    +1 -1
    am züt meme
    am züt meme
    am züt meme
    am züt meme
    am züt meme
    ···
  3. 3.
    -1
    bana bak bi daha başlık açmıyorsun. seviyenin de dıbına koyarım tamam mı?
    ···
  4. 4.
    0
    tiyotro
    ···
  5. 5.
    0
    FELATUN BEY iLE RAKIM EFENDi
    adlı oyunla ilgili izlenimlerimi sizlere aktaracağım..

    az sonra...
    ···
  6. 6.
    0
    Tanzimat Dönemi romancılarından Ahmet Mithat Efendi’ nin yazdığı,
    Türel Ezici’ nin tiyatroya uyarladığı,
    Levent Suner’ in yönettiği müzikli oyunda
    dönemin batı taklitçiliği,
    ortaoyununun açık biçim özelliğiyle sahnelenmektedir.
    Kantolar, şarkılar ve canlı müzik eşliğindeki oyun,
    seyirciye eğlence ve bol kahkaha vaad ediyor.
    ···
  7. 7.
    0
    evet arkadaşlar kültür sanat köşemiz bugün sona erdi.
    değerli katılımlarınız ve mesajlarınız için tesekkürler.
    yarın yepyeni konlarla tekrar burada olacağım esen kalın..
    ···
  8. 8.
    0
    Sen cok yanlıs gelmıssın panpa
    ···
  9. 9.
    0
    @20 ahmet mithat efendinin şu toplumu eğitme çabası olmasaydı çok iyi bir sanatçı olabileceği kanısındayım. adam betimlemeleri çok iyi yapmış eserlerinde. ama gelgelelim şu bi anda hikayeyi kesip bilge verme çabası akıcılığı durdurmuş bence. yine de severim.
    ···
  10. 10.
    0
    ciks ciks ciks amgibişkukuzütmeme
    ···
  11. 11.
    0
    Diyalektik Materyalizm Nedir?

    Doğada ve tarihte belirleyici olan süreçlerin , kendi içlerindeki karşıtlık yoluyla oluştuğunu ve bütün olayların bu maddi temelli ilişkilerle açıklanması gerektiğini savunan felsefe görüşü. Tarihsel materyalizm ile birlikte Marksist dünya ve tarih görüşünü oluşturur. Marx ve Engels’e göre materyalim, duyularla algılanabilen maddi dünyanın zihin ya da ruhtan bağımsız nesnel bir gerçeklik olarak ele alınmasına dayanır. Marx ve Engels zihinsel ya da ruhsal süreçlerin varlığını reddetmemişler, ama düşüncelerin temelde maddi koşuların ürünleri ve yansımaları olduğunu savunmuşlardır. Maddeyi zihin ya da ruha bağımlı olarak ele alan , zihin ya da ruhun maddeden bağımsız olarak var olabileceğini savunan bütün kuramları ise, maddeciliğin karşıtı olarak gördükleri idealizm altında toplamışlardır. Onlara göre, maddeci ve idealist görüşler felsefenin tarihsel gelişimi boyunca uzlaşmaz bir karşıtlık içinde olmuştur. Bu nedenle materyalizm ve idealizmi birleştirmeye ya da uzlaştırmaya yönelik bütün çabaların kaçınılmaz olarak karışıklık ve tutarsızlığa yol açacağını savunan tam bir maddeci yaklaşımı benimsemişlerdir.

    Marx ve Engels kendi diyalektik anlayışlarını büyük ölçüde Hegel’in görüşlerinden yola çıkarak geliştirmişlerdir. Hegel değişme ve gelişmeyi doğada ve toplumda somutlaşan Mutlak Tin’in ya da idea’nın bir dışavurumu olarak görürken, Marx ve Engels değişimi ve gelişimi maddi dünyanın doğasında var olan bir özellik olarak görürüler. Bu nedenle Hegel’in yaptığı gibi olayların gerçek akışının “diyalektiğin ilkeleri”nden çıkarsayamayacağını, ilkelerin olaylardan çıkarılması gerektiğini savunurlar.

    Marx ve Engels’in bilgi kurdıbının çıkış noktası, bütün bilgilerin duyular yoluyla elde edildiği maddeci öncüldür. Ama bilgiyi yalnızca verili duyu izlenimlerine dayandıran mekanik görüşün tersine bu kuram, pratik çalışma sürecinde toplumsal olarak elde edilen insan bilgisinin diyalektik gelişimini vurgular. insanlar nesnelere ilişkin bilgileri yalnızca bu nesnelerle pratik etkileşim içinde ve pratiklerine denk düşen düşünceleri biçimlendirerek edinirler. Düşüncelerin gerçekliğe uygunluğunun, yani doğruluğunun sınanmasını sağlayan tek araç toplumsal pratiktir. Bu bilgi kuramı, kendinde şeylerin yaratıcılığından dolayı insanların yalnızca duyumlanabilir görüntüleri bilebileceğini öne süren öznel idealizme ve duyular üstü gerçekliğin duyulardan bağımsız saf sezgi ya da düşünce ile bilinebileceğini öne süren nesnel idealizme yanı ölçüde karşı çıkar.

    Diyalektik materyalizm: doğa, toplum ve bilinç olgularını evrensel bir varlık anlayışı içinde bütünler ve bu bütünlüğün aynı çelişme yasasıyla geliştiğini meydana koyar. Diyalektik idealizm, gelişme olgusunun genel yasalarının bilimidir, öylesine ki bilimsel gelişme olgusunu bütün öğretiler içinde tek başına temsil eder. Her bilim, gerçeğin farklı alanlarındaki gelişmesini ancak o alanda geçerli yasalara bağlar, diyalektik materyalizm bizzat gelişme olgusunu genel yasalara bağlar. Bu genel yasalar, kurgusal varsayımlar değil; bizzat doğanın, toplumun ve işleyişinden çıkarılmış ve onlara uygulanarak denetlenmiş ve doğrulukları saptanmış bilimsel yasalardır. Bu yasalar, karşıtların birliği ve savaşı yasası, nicelikten niteliğe ve nitelikten niceliğe geçiş yasası, olumsuzlanmanın olumsuzlanması yasası adlarıyla anılırlar. Bu yasalar, evrende var olan her şeyin bizzat nasıl devinip geliştiğinin, süreklilikte kesintinin ve karşıtlıkların birdenbire dönüşümlerle, nasıl aşıldığının, eskinin yıkılıp yeninin nasıl oluştuğunun anahtarını verir. Diyalektik idealizm, hem bilme ve hem de yapmanın öğretisi olmakla, kuramla kılgının ( teoriyle pratiğin) bağımlılığını da ortaya koymuştur. Kuramsız kılgı ve kılgısız kuram olmaz. Kılgı kuramla başarılı olabildiği gibi kuram da kılgıdan yansır.
    Tümünü Göster
    ···
  12. 12.
    0
    @26 bu konuda görüşlerine tam olarak katılmasam bile saygı duyuyorum
    bu konu hakkında seninle uzun uzun kousmak ve tartışmak isterim.

    sevgiyle..
    ···
  13. 13.
    0
    vikipedia terk amk
    ···
  14. 14.
    0
    am züt memeş
    ···
  15. 15.
    0
    az sonra izmir devlet tiyatrosunun sahnelediği yepyeni bir oyunu anlatacağım...

    bu başlıktan ayrılmayın..
    ···
  16. 16.
    0
    evet arkadaslar bugün sizlere
    Prof. Dr. Mehmet Çelik'in
    "Tarihin Hafiza Defteri" adlı kitabını tavsiye ediyorum.
    Yakın tarihimize ışık tutan bu eseri şiddetle tavsiye ediyorum.
    ···
  17. 17.
    0
    mimar sinan üniversitesindeki ustalar sergisine gittiniz mi?

    ben gittim ve o dönemin klagib rönesans algısını bir kez daha yaşadım

    leonardon usta sanki gerçekten oradaydı bıraktığı izler hala aklımda

    edit:liseli ve ruhu liseli olanlar lütfen başlığı terketsin
    ···
  18. 18.
    0
    sen ne çeşit bi oroospu çocuğusun lan?
    ···
  19. 19.
    0
    eskrim yapak mı
    ···
  20. 20.
    0
    4 senedir bi takım oyuncular sanatolyesinde sahneye çıkıyorum. tiyatral bilgim sağlamdır kanka. buyur konuşalım
    ···