+6
-1
Bir zamanlar her erkeğin olduğu gibi benimde sürekli seviştiğim bir kız vardı. Aynı mahallede otururduk, hemen evimizin çaprazında otururlardı. Gel zaman git zaman biz bununla neredeyse her hafta sevişmeye falan başladık. O sıralar lisedeydim hani pek seçim şansımda yoktu 40 yaşında façalı genelev kadını olsa basardım. O derece bir abazanlık işte. Ama Gülsüm öyle değildi bildiğin taş hatunlardan biriydi. Aylar, yıllar birbirini kovaladı misali Gülsüm gün geçtikçe bakımsızlaşıyor ve hiç çekinmiyordu. Bir gün yine evde kimse yokken bana mesaj attı, ben de mesaj attım gel, diye. Bir kış günüydü, işte soyunduk falan. Olan oldu... Kızda bildiğin yeni ergenliğe girmiş oğlan bacağı vardı. Her yer kıl, sanırsın sanki hiç ağda görmemiş. Tabi iğrendim saçma da olsa 'ders çalışcam ben ya' dedim. Gülsüm delirdi tabi ve dedi ki;
- O... çocuğu gel dedin geldim ne oldu kuş mu kalkmadı embesil, gibi bir şeyler söyledi. Sonra da
- Çalış şerefsiz herif çalışsan ne olur senden, gel benim üzerimde çalış, dedi.
iş çığırından çıktı hem benim evimde beni azarlıyor bir de leş gibi bacakla yanıma geliyor. Aynen şöyle dedim bacaklarına bakarak;
- Orman Genel Müdürlüğü'nde çalışmak için fazlasıyla gencim, dedim.
O gün bugündür Gülsüm bir daha gelmedi bize. Aradan yıllar geçti geçen kafede gördüm. Helal olsun valla kıza şimdi taş olmuş. Yani anlayacağınız dostum bana karı gelen kız gitti resmen.